18 results on '"Ceylan, Hakan"'
Search Results
2. Çevresel Etki Değerlendirmesi Uygulamalarında Enerji Sektörü Analizi
- Author
-
CEYLAN, Hakan
- Subjects
ÇED,ÇED başvuruları,enerji yatırımları ,Engineering ,Mühendislik ,EIA,EIA applications,energy investments - Abstract
Energy investments, which are determinant in the development level of countries, are on the agenda with their economic, political and environmental effects. Especially in today's world, where environmental pollution is increasing on a global scale, it becomes necessary to turn to renewable resources instead of fossil fuels in energy production. In our country changes and diversities regarding energy investments have been observed recently. In the scope of the study the status of energy investments was investigated from the Environmental Impact Assessment (EIA) decisions of the Ministry of Environment and Urbanization between 1993 and 2020. According to the data obtained, it has been determined that 1346 of 6310 EIA applications are related to energy investments and this ratio corresponds to 21%. Among the energy investments, it was determined that hydro-electric power plants took the first place as renewable energy sources, followed by wind power plants and solar power plants., Ülkelerin gelişmişlik düzeyinde belirleyici olan enerji yatırımları, ekonomik, siyasal ve çevresel etkileri ile gündemdedir. Özellikle küresel boyutta çevre kirliliklerin arttığı günümüzde enerji üretiminde, fosil yakıtlar yerine yenilenebilir kaynaklara yöneliş zorunlu hale gelmektedir. Son yıllarda ülkemizdeki enerji yatırımları ile ilgili değişiklikler ve çeşitlilikler olduğu gözlemlenmektedir. Çalışma kapsamında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 1993-2020 yılları arasındaki Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) kararlarından, enerji yatırımlarının durumu araştırılmıştır. Elde edilen verilere göre 6310 ÇED başvurusu içerisinde 1346’sının enerji yatırımları ile ilgili olduğu ve oran olarak %21’e tekabül ettiği tespit edilmiştir. Enerji yatırımları arasında ise yenilenebilir enerji kaynakları olarak hidro-elektrik santrallerin ilk sırada yer aldığı daha sonra rüzgar enerji santrallerinin ve güneş enerji santrallerinin yer aldığı belirlenmiştir.
- Published
- 2021
3. Tavas Bahçeköy olivin üretim tesisinde iş güvenliği risk analizi = Risk analysis of occupational safety in Tavas Bahçeköy olivine production plant
- Author
-
Başar, Onur, 1990- 203919 author, Ceylan, Hakan, 1969- thesis advisor 10413, and Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü. Yapı Eğitimi Anabilim Dalı. 10219 issuing body
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Bu çalışmanın amacı, Olivin ocaklarında ve hazırlama tesislerinde iş güvenliği açısından ortaya çıkabilecek tehlike ve riskleri analiz ederek kabul edilebilir seviyelerde tutabilmek için alınması gereken önlemleri belirtmektir. Uygulama alanı olarak; Sürücüoğlu Madencilik Turizm İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.'ne bağlı Tavas Bahçeköy Olivin Ocağı seçilmiştir. Olivin ocağındaki tehlike ve riskler L Tipi Matris yöntemi ile değerlendirilmiştir. Tespit edilen tehlikeler; personele eğitim verilmemesi, ocak sahasında personelin kişisel koruyucu donanım kullanmaması, eski ekipmanlarla çalışılması, çalışma esnasında gürültü, toz, titreşim oluşması ve sahaya yabancı kimselerin girmesidir. Riskler ise iş kazaları, meslek hastalıkları, yaralanma, sakat kalma, mali kayıplar ve işlerin aksamasıdır. Kabul edilebilir seviyelerin üzerinde kalan riskler ise titreşim, gürültü ve toz ölçümünün yaptırılmaması ve kişisel koruyucu donanımların koruyuculuk seviyesinin tespit edilememesidir. Anahtar Kelimeler: Olivin madenciliği, Risk Değerlendirmesi, L Tipi Matris, Bu çalışmanın amacı, Olivin ocaklarında ve hazırlama tesislerinde iş güvenliği açısından ortaya çıkabilecek tehlike ve riskleri analiz ederek kabul edilebilir seviyelerde tutabilmek için alınması gereken önlemleri belirtmektir. Uygulama alanı olarak; Sürücüoğlu Madencilik Turizm İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.'ne bağlı Tavas Bahçeköy Olivin Ocağı seçilmiştir. Olivin ocağındaki tehlike ve riskler L Tipi Matris yöntemi ile değerlendirilmiştir. Tespit edilen tehlikeler; personele eğitim verilmemesi, ocak sahasında personelin kişisel koruyucu donanım kullanmaması, eski ekipmanlarla çalışılması, çalışma esnasında gürültü, toz, titreşim oluşması ve sahaya yabancı kimselerin girmesidir. Riskler ise iş kazaları, meslek hastalıkları, yaralanma, sakat kalma, mali kayıplar ve işlerin aksamasıdır. Kabul edilebilir seviyelerin üzerinde kalan riskler ise titreşim, gürültü ve toz ölçümünün yaptırılmaması ve kişisel koruyucu donanımların koruyuculuk seviyesinin tespit edilememesidir. Keywords: Olivine Mining, Risk Management, L Type Matrix, Tez (Yüksek Lisans) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Yapı Eğitimi Anabilim Dalı, 2019., Kaynakça var.
- Published
- 2020
4. ISPARTA İL MERKEZİNDE MEYDANA GELEN ÇEŞİTLİ İŞ KAZALARININ ANALİZİ.
- Author
-
TAN, Özgür Devrim and CEYLAN, Hakan
- Subjects
INDUSTRIAL safety ,CIVIL society ,OCCUPATIONAL training ,WORKING hours ,WORK-related injuries - Abstract
Copyright of SDU Journal of Engineering Sciences & Design / Mühendislik Bilimleri ve Tasarım Dergisi is the property of Journal of Engineering Sciences & Design and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
5. The comparison of using andesite waste powder and fly ash in concrete
- Author
-
Ceylan, Hakan and Davraz, Metin
- Subjects
Uçucu Kül ,Compressive Strength ,Andezit Toz Atığı ,Basınç Dayanımı ,Curing Period ,Fly Ash ,Kür Süresi ,Andesite Waste Powder - Abstract
Türkiye’de andezit taşı inşaat mühendisliği ve mimari uygulamalarda yaygın olarak kullanılmaktadır. Andezit taşının madencilik yöntemleriyle üretimi, kesilmesi ve cilalanması büyük miktarda atık oluşumuna neden olmaktadır. Bunların bir kısmı ocak ve fabrikadan çıkan iri parçalı atıklardır. Bir kısmı ise fabrikada kesim sırasında çıkan toz atıklardır. Bu atıklar değerlendirilmeden atılmaktadır. Andezit temel bileşen olarak SiO2 içerir, bu yüzden andezit tozları puzolanik özellik gösterir ve betonda mineral katkı olarak kullanılabilir. Bu çalışmada andezit atık tozlarının betonda mineral katkı olarak kullanılması, F sınıfı uçucu küller ile karşılaştırılmıştır. Mineral katkıların farklı yer değiştirme seviyelerindeki durumunu belirlemek için, farklı çimento dozajlarında beton örnekleri hazırlanarak 28 ve 90 günde beton basınç dayanımları test edilmiştir. C40/50 dayanım sınıfı için, 28 ve 90 günlük kür yaşlarında atık andezit tozlarının en uygun yer değiştirme oranı %10 olarak belirlenmiştir. Çalışmadan elde edilen bulgulara göre atık andezit tozlarının uçucu küller gibi betonda mineral katkı olarak kullanılabileceğini göstermektedir. Mineral katkı olarak en ideal yer değiştirme oranlarında andezit kullanımı durumunda, C40/50 betonunda yaklaşık 20 kg, C55/67 betonunda 46 kg, C70/85 betonunda 52 kg çimento tasarrufu sağlanabilir. Andesite stone is widely used in civil engineering and architectural applications in Turkey. The production, cutting and polishing of the andesite stone by mining methods causes a large amount of waste. Some of them are big particular waste that is taken off pit and factories. And the others are powder waste derived during cutting in factories. These are wasted and not reclaimed. Andesite contains SiO2 as the main component. Therefore, andesite may have pozzolanicity and thus may be used as mineral additive in concrete. In this study the usage of andesite waste powder as mineral additive in concrete is compared with F type fly ashes. In order to estimate the status of mineral additives in various replacement levels; the 28 and 90 days compressive strengths of concrete specimens were tested by preparing concrete specimens in different cement dosages. For C40/50 strength class, the optimum replacement rate of andesite waste powder was determined as 10% at curing ages of 28 and 90 days. The results of this study show that andesite waste powder can be used as mineral additive in concrete such as fly ash. The usage of andesite waste powder as a mineral additive at the optimal replacement ratios can achieve savings of, 20 kg cement for C40/50, 46 kg of cement for C55/67, and 52 kg of cement for C70/85.
- Published
- 2019
6. Science teachers' opinions on the utilization of the education ınformatics network (EBA) in education and training
- Author
-
Ceylan, Hakan, Özkan, Nurcan, and Fen Bilimleri Enstitüsü
- Subjects
E-içerik ,Eğitim Bilişim Ağı (EBA) ,Tekirdağ ,Educational Technology ,Educational Informatics Network (EBA) ,E-content ,Eğitim Teknolojisi ,Science Teacher ,FATİH Projesi ,Fen Bilgisi Öğretmeni ,FATIH Project - Abstract
Araştırma, 2017-2018 öğretim yılında Tekirdağ İli ve İlçelerinde bulunan Millî Eğitim Bakanlığı‟na bağlı 65‟i devlet, 14‟ü özel okul olmak üzere 79 ortaokulda gerçekleştirildi. Okullarda görevli 207 Fen Bilgisi Öğretmenine çoktan seçmeli sorulardan oluşan bir anket uygulandı. Araştırmada kullanılan 5‟li likert olarak hazırlanmış anket araştırmacı tarafından yapılmış olup pilot uygulama sonucunda geçerlilik ve güvenirliği sağlandıktan sonra kullanılmıştır. 44 sorudan oluşan anketin ilk 4 sorusu bireyin kişisel bilgileri ile ilgili olup kalan 40 soru Eğitim Bilişim Ağı ve Teknoloji ile ilgilidir. Fen Bilgisi Öğretmenlerinden anket yoluyla elde edilen verilerin tümü istatistik programı yardımıyla analiz edildi. Betimsel istatistiklerde frekans, yüzde, standart sapma, aritmetik ortalama ve t testi uygulandı. Araştırma sonucunda Türkiye‟nin batısında bulunan Tekirdağ ilinin, devlet okullarının genelinde öğrenci ve öğretmenlere çok fazla olanaklar sunulmasına rağmen, halen bazı okullarda etkileşimli tahta eksiği bulunmaktadır. Öğretmenlerin çok azı ellerinde imkânlar olmasına rağmen kendini geliştirmek yerine her şeyi başkalarından hazır beklemektedir. Bunlardan birkaçı hata yapmaktan endişe duymakta, kalan kısmı da zamanını harcamaktan kaçınmaktadır. Araştırmaya katılan öğretmenlerin çoğu Eğitim Bilişim Ağı ve teknolojiyi daha etkili kullanmak için okullarda tanıtım, teşvik ve hizmet içi eğitim desteği verilmesini istemektedir. Öncelikle devlet tarafından okullarda eksik olan etkileşimli tahta ihtiyacı tamamlanıp, öğretmenleri Eğitim Bilişim Ağını kullanımı konusunda teşvik çalışmalarına ağırlık verilmelidir. Bu uygulamalar bir kere değil düzenli olarak devam ettirilmelidir. Bu şekilde gelişen teknoloji ve uygulamalarda kalıcılık sağlanabilir. This research was carried out in 79 secondary schools, 65 of which were state and 14 were private schools of the Ministry of National Education in Tekirdağ in 2017-2018 academic year. A questionnaire consisting of multiple-choice questions was applied to 207 Science Teachers working in schools. 5-ary Likert scale was used by the researcher after the validity and reliability of the pilot application. The first 4 questions of the 44-item questionnaire are related to the personal information of the individual and the remaining 40 questions are related to the Education Informatics Network and technology. All the data obtained from Science Teachers through the questionnaire were analysed with the help of statistical program. In descriptive statistics, frequency, percentage, standard deviation, arithmetic mean and t test were applied. Research results the West of Tekirdağ province of Turkey, although there are many opportunities for students and teachers across public schools, some still lack interactive boards in schools. Few of the teachers, although they have the means at hand, expect everything from others instead of improving themselves. A few of them are concerned about making mistakes and the rest does not want to waste their time. Most of the teachers who participated in the research asked for promotion, incentives and in-service training support in schools in order to use technology and Education Informatics Network more effectively. First of all, the government needs to complete the interactive board which were missing in the schools and encouraging teachers to use Education Informatics Network should be emphasized. In this way, permanence can be achieved in developing technologies and applications. These practices should be continued regularly, not once. In this way, permanence can be achieved in developing technologies and applications.
- Published
- 2019
7. Teknolojinin performans sanatına yansımaları
- Author
-
Ceylan, Hakan, Türe, Ahmet, Danışman: 139640, and NEÜ, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Resim Anabilim Dalı
- Subjects
Technology ,Performans Sanatı ,Teknoloji ,Body ,Performance Art ,Beden - Abstract
Yüksek Lisans Tezi, Bu çalışmada Performans Sanatının ortaya çıkışı temel alınarak günümüze kadar olan süreçte Performans Sanatının giderek teknoloji ile daha fazla ilişki içine girdiği görülür. Performans Sanatının kökeni Birinci Dünya Savaşı'na kadar dayanmaktadır. Yaşanan yıkımlar ve oluşan yeni düzene karşı her kesimde olduğu gibi sanatçılar tarafından da tepkiler gösterilmiştir. 20. yüzyıl başlarından itibaren Dadaist, Fütürist, Sürrealist sanatçılar bir takım gruplar kurarak, manifestolar yazarak sosyal ve politik eylemlerde bulunmuşlardır. Zamanla bir ifade aracı olarak kullanılan beden 1970'li yıllarda bir sanat anlayışı olarak kabul görmüş ve günümüzde farklı coğrafyalarda teknoloji ile birlikte gelişim göstererek varlığını sürdürmektedir., Inthisstudy, based on theemergence of the Art of Performance, it is seen thatthe performance is gradually connected tothe technology in the cont emporary period. Technology can provide more expression opportunities tothe artist as well as leave positive effects. The origin of Performance Art dates back tothe First World War. Inresponse tothe devastation and the neworder, the artists reacted as well as in everysection. Since the beginning of the twentieth century, Dadaist, Futurist, Surrealist artists have formed social and political actions by forming a number of groups, by writing manifestos. The body, which was used as a means of expression in time, was accepted as an art concept in the 1970s and it continues to exist with different concepts by developing with technology in different geographies.
- Published
- 2019
8. Fen bilgisi öğretmenlerinin eğitim-öğretimde, Eğitim Bilişim Ağından (EBA ) yararlanmaya ilişkin görüşleri
- Author
-
Ceylan, Hakan, Özkan, Nurcan, and Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Anabilim Dalı
- Subjects
Bilim ve Teknoloji ,Education Information Network ,Science ,Eğitim ve Öğretim ,Education and Training ,Science and Technology ,Education - Abstract
Araştırma, 2017-2018 öğretim yılında Tekirdağ İli ve İlçelerinde bulunan Millî Eğitim Bakanlığı'na bağlı 65'i devlet, 14'ü özel okul olmak üzere 79 ortaokulda gerçekleştirildi. Okullarda görevli 207 Fen Bilgisi Öğretmenine çoktan seçmeli sorulardan oluşan bir anket uygulandı. Araştırmada kullanılan 5'li likert olarak hazırlanmış anket araştırmacı tarafından yapılmış olup pilot uygulama sonucunda geçerlilik ve güvenirliği sağlandıktan sonra kullanılmıştır. 44 sorudan oluşan anketin ilk 4 sorusu bireyin kişisel bilgileri ile ilgili olup kalan 40 soru Eğitim Bilişim Ağı ve Teknoloji ile ilgilidir. Fen Bilgisi Öğretmenlerinden anket yoluyla elde edilen verilerin tümü istatistik programı yardımıyla analiz edildi. Betimsel istatistiklerde frekans, yüzde, standart sapma, aritmetik ortalama ve t testi uygulandı. Araştırma sonucunda Türkiye'nin batısında bulunan Tekirdağ ilinin, devlet okullarının genelinde öğrenci ve öğretmenlere çok fazla olanaklar sunulmasına rağmen, halen bazı okullarda etkileşimli tahta eksiği bulunmaktadır. Öğretmenlerin çok azı ellerinde imkânlar olmasına rağmen kendini geliştirmek yerine her şeyi başkalarından hazır beklemektedir. Bunlardan birkaçı hata yapmaktan endişe duymakta, kalan kısmı da zamanını harcamaktan kaçınmaktadır. Araştırmaya katılan öğretmenlerin çoğu Eğitim Bilişim Ağı ve teknolojiyi daha etkili kullanmak için okullarda tanıtım, teşvik ve hizmet içi eğitim desteği verilmesini istemektedir. Öncelikle devlet tarafından okullarda eksik olan etkileşimli tahta ihtiyacı tamamlanıp, öğretmenleri Eğitim Bilişim Ağını kullanımı konusunda teşvik çalışmalarına ağırlık verilmelidir. Bu uygulamalar bir kere değil düzenli olarak devam ettirilmelidir. Bu şekilde gelişen teknoloji ve uygulamalarda kalıcılık sağlanabilir. This research was carried out in 79 secondary schools, 65 of which were state and 14 were private schools of the Ministry of National Education in Tekirdağ in 2017-2018 academic year. A questionnaire consisting of multiple-choice questions was applied to 207 Science Teachers working in schools. 5-ary Likert scale was used by the researcher after the validity and reliability of the pilot application. The first 4 questions of the 44-item questionnaire are related to the personal information of the individual and the remaining 40 questions are related to the Education Informatics Network and technology. All the data obtained from Science Teachers through the questionnaire were analysed with the help of statistical program. In descriptive statistics, frequency, percentage, standard deviation, arithmetic mean and t test were applied. Research results the West of Tekirdağ province of Turkey, although there are many opportunities for students and teachers across public schools, some still lack interactive boards in schools. Few of the teachers, although they have the means at hand, expect everything from others instead of improving themselves. A few of them are concerned about making mistakes and the rest does not want to waste their time.Most of the teachers who participated in the research asked for promotion, incentives and in-service training support in schools in order to use technology and Education Informatics Network more effectively. First of all, the government needs to complete the interactive board which were missing in the schools and encouraging teachers to use Education Informatics Network should be emphasized. In this way, permanence can be achieved in developing technologies and applications. These practices should be continued regularly, not once. In this way, permanence can be achieved in developing technologies and applications. 112
- Published
- 2019
9. Karaöz (Antalya-Türkiye) Civarındaki Dolomitik Kireçtaşlarının Beton Agregası Olarak Kullanılabilirliği
- Author
-
TUNCAY, Ebru, YAĞMURLU, Fuzuli, and CEYLAN, Hakan
- Subjects
Engineering ,Dolomitic limestone,Antalya,aggregate,C30/37 concrete ,Dolomitik kireçtaşı,Antalya,Agrega,C30/37 sınıfı beton ,Mühendislik - Abstract
The aim of this is to determination of mineralogical-petrological characteristics, geochemical and aggregate properties of dolomitic limestone and evaluate adequacy of aggregate properties in light standards TSE were investgated in Karaöz (Antalya-Turkey) region. Aggregate tests were made with sized aggregate samples to demonstrate aggregate characteristics of dolomitic limestone (such as grain size, grain density, Los Angeles coefficient). Tests (such as density, slump, compressive strength) were carried out on C30/37 concrete samples which prepared with using dolomitic limestone aggregates. Aggregates and concrete test results were evaluated with the help of TSE standards. It was concluded that C30/37 class concrete can be used in reinforced concrete structures, bridges, foundation walls, Bu çalışmada Karaöz (Antalya-Türkiye) civarındaki dolomitik kireçtaşlarının mineralojik-petrografik özellikleri, jeokimyasal ve agrega özelliklerinin belirlenmesi ve TSE standartları ışığında agrega yeterliliklerinin ortaya konması amaçlanmıştır. Dolomitik kireçtaşlarının agrega özelliklerinin ortaya konması için boyutlandırılmış agrega örneklerine (granülometri, tane yoğunluğu, Los Angeles katsayısı gibi) agrega testleri yapılmıştır. Boyutlandırılmış dolomitik kireçtaşı agregası kullanılarak C30/37 sınıfına göre hazırlanan beton numunelerine (yoğunluk, Slump-çökme, basınç dayanımı) gibi testler yapılmıştır. Agrega ve beton deneylerinden elde edilen sonuçlar TSE standartlarına göre değerlendirilmesi sonucunda, Karaöz (Antalya-Türkiye) civarındaki dolomitik kireçtaşlarının betonda agrega olarak kullanılabileceği sonucuna varılmıştır.
- Published
- 2015
10. Akaryakıt istasyonları ile geçiş yollarının düzenlenmesi ve trafik kazalarının önlenilmesi için alınabilecek tedbirler
- Author
-
Ceylan, Hakan, Çubuk, Mustafa Kürşat, and Trafik Planlaması ve Uygulaması Anabilim Dalı
- Subjects
Traffic ,Transportation ,İnşaat Mühendisliği ,Trafik ,Ulaşım ,Civil Engineering - Abstract
Ülkemizde akaryakıt istasyonlarının sayısı çok fazla olup istasyonların düzenini sağlayacak tasarım kriterleri yeterli olmamaktadır. Bu çalışmada akaryakıt istasyonlarının taşıması gereken tasarım kriterleri belirlenmiş, diğer ülkelerdeki uygulamalar karşılaştırılmış ve trafik kazalarının azaltılabilmesi için alınabilecek önlemlerden bahsedilmiştir. Akaryakıt istasyonlarının mevcut yönetmeliklerde tasarım kriterleri bulunmaktadır. Fakat kriterler tam olarak istasyonlara hitap etmemektedir. İstasyonların nelerden etkileneceği net olarak irdelenmemiştir. Bu çalışmada akaryakıt istasyonlarının konumları, genişlikleri, bağlantı yollarının tasarımı, altyapı, drenaj ve alınması gereken önlemler irdelenmiştir. Mevcut yönetmelikte bulunan akaryakıt istasyonlarının tasarımlarıyla ilgili olarak önerilerde bulunulmuştur. The number of gas stations in our country is very much the order of the station will provide design criteria are not sufficient. This study determined the design criteria for transport of gas stations were compared practices in other countries and will be received for the mentioned measures to reduce traffic accidents. There are design criteria in existing regulations of gas stations. But the criteria are not fully cater to the station. What it will be affected by what the station has not been studied. The locations of fuel stations in this study, width, design of the access road, infrastructure, drainage and prevention should be taken were discussed. Suggestions were made in existing regulations regarding the design of the fuel station. 157
- Published
- 2015
11. Investigation Of Several Variables Papers National Classroom Teacher Education Symposium
- Author
-
Bektaş, Mustafa and Ceylan, Hakan Dündar Arzu
- Subjects
ComputingMilieux_COMPUTERSANDEDUCATION ,Sınıf öğretmenliği eğitimi,sempozyum,bildiri ,Classroom teacher training,symposium,proceedings (notification) - Abstract
The aim of this study is to examine between 2006-2010 in the National School Teacher Education Symposium papers in the proceedings a variety of variables. In this research, it was used of individual survey model from the general survey model and the examination of the document was used too. In this study, between 2006-2010 the scope of this study is the National Symposium on Teacher Education in total 705 papers were published in the proceedings. Has been published only for the number of poster presentations. All papers published in the main themes, sub-themes of the study type, study model, the universe, the study of data collection tools, and taking into account criteria such as statistical techniques were utilized. Within this research, it noticed that teacher training and Turkish teaching are most themes determined. As well as, minimum presentations was determined of theme with foreign language teaching., Bu çalışmanın amacı 2006-2010 yılları arasında Ulusal Sınıf Öğretmenliği Eğitimi Sempozyumunda sunulan ve bildiri kitaplarında yer alan çalışmaları çeşitli değişkenler açısından incelemektir. Bu araştırmada genel tarama modellerinden olan tekil tarama modeli ve doküman incelemesi tekniği kullanılmıştır. Bu araştırmada, 2006-2010 yılları arasında Ulusal Sınıf Öğretmenliği Eğitimi sempozyumu bildiri kitaplarında yayınlanan toplam 705 sözlü bildiri incelenmiştir. Çalışmada, poster bildirilerin sadece sayılarına yer verilmiştir. Araştırma kapsamında yayınlanan tüm bildiriler, yıllara göre, araştırmanın türüne, modeline, evrenine, araştırmada kullanılan veri toplama aracına ve araştırmada kullanılan istatistiksel tekniklere dayalı olarak tema ve alt temalara bölünerek incelenmiştir. Araştırma kapsamında en fazla bildirinin öğretmen yetiştirme ve Türkçe öğretimi temalarında sunulduğu belirlenmiştir. En az bildirinin ise yabancı dil öğretimi temasında sunulduğu belirlenmiştir.
- Published
- 2014
12. Şırnak kömür madeni atık şeyl yığınlarının statik analizleri
- Author
-
Tosun, Yıldırım İsmail, Ceylan, Hakan, and Tosun, Yıldırım İsmail
- Abstract
Şırnak kömür madeni atık şeyl yığınları şehrin daha düzlük yerleşme alanının içersinde kalmaktadır. Çevreye uygun olarak atık seyl yığınlarının tasarımı ve reklamasyonu gerekmektedir. Bu nedenle şu andaki yığınların jeoteknik özellikleri, statik nitelikleri bu çalışmada ele alınmaktadır. Katı atık düzenli depolama sahalarının deprem, sel veya diğer statik ve dinamik tehlikelere göre kararlılık analizi işletmede gerekmektedir. Bu nedenle Şırnak ilinin civarındaki kömür maden atık yığınlarının çevreye duyarlı olarak değerlendirilmesi gerekir. Yığınların neden olabileceği potansiyel ve aktif heyelan sahaları incelenmiş, GEO 5 programı ile jeoteknik açıdan irdelemesi ve duraylılık analizleri yapılmıştır. S1, S2, S3 ve S4 no’lu yamaçların 1/1000 ölçekli topoğrafik haritaları arazi çalışmalarıyla hazırlanmış ve yığının yapısal kesitleri çıkarılmıştır. Yığından alınan zemin örnekleri üzerinde yapılan laboratuar deneyleri ile yamaç molozunun fiziksel ve mekanik özellikleri; Efektif içsel sürtünme açısı (φ′°) 17°-22.5°, Efektif kohezyonu (c′) 0,5-1,8 kg/cm2, maksimum kuru birim hacim ağırlık 1.87-2.05 g/cm3 , doygun birim hacim ağırlık 1.97-2.24 g/cm3, Tane birim hacim ağırlığı (γs) 2.47-2.60 g/cm3, Permeabilite katsayısı 4x10-4- 5.5x10-4cm/s, olarak belirlenmiş ve ayrıca tane dağılım testleri yapılmıştır. Yamaçların hazırlanan kesitlerinde, GEO 5 programında olası deneme kayma yüzeyleri irdelenmiştir. Yığın malzemenin belirlenen jeoteknik özellikleri de kullanılarak GEO5 programı ile Fellenius, Spencer, Bishop, Janbu ve Hoek-Bray yöntemleri aracılığı ile güvenlik katsayıları belirlenmiş ve hesaplanan değerlere göre S3 ve S4 no’lu yamaçların duraylı oldukları S1 ve S2 no’lu yamacların ise duraysız durumda olduğu tespit edilmiştir. Earth movements in the highly populated urban residential areas, can lead to high loss of life and greatly damage to buildings and other property forms at an important geological risk. For this reason, active and passive landslide areas should be identified, required measures to be taken of these areas must be determined by performing geotechnical investigations and stability analyses. Also landslide in making decisions on land development fields, especially in high-risk areas should not be allowed in urban construction. For this reason, the various districts of the province of Sirnak, active and potential landslide areas, mining and geotechnical stability analyses were conducted. The drilling and laboratory geotechnical engineering properties of materials are determined by experiments. S1, S2, S3 and S4 hillsides to develop landslide slopes 1/1000 scale topographic maps and geological field studies prepared by processing units on the map the geological cross-sections were prepared. By laboratory experiments carried out on soil samples taken from fields of physical and mechanical properties of slope dump; effective angle of internal friction (φ '°) 17° -22.5°, effective cohesion (c') 0,5-1,8 kg/cm2 , the maximum dry unit weight 1.87 -2.05 g/cm3, the saturated unit weight 1.87-2.24 g/cm3 dry unit weight, unit weight (γs) 2.47-2.60 g / cm3 , permeability coefficient of 1x10-4- 6.5x10-4cm / s. The particle distribution were determined. Geological sections were prepared, according to slopes, the geotechnical properties of the material is evaluated by the trial slip surfaces using the Fellenius, Bishop, and Hoek-Bray methods, Janbu method. The safety factors were determined and calculated according to the values the S1, S2 slopes were unstable hillsides and for S3and S4 slopes the conditions were found to show stable close.
- Published
- 2014
13. Mermer Parça Atıklarının Beton Agregası Olarak Değerlendirilmesi
- Author
-
Ceylan, Hakan and Mança, Sedat
- Subjects
Mermer parça atıkları,atık değerlendirme,beton agregası ,Engineering ,Mühendislik ,Piece of marble waste,waste assessment,concrete aggregate - Abstract
In this study, coarse marble waste arising in production waste was investigated as concrete aggregate. For this purpose, large pieces of marble waste and crushed aggregate are conventionally used in concrete tests were carried out on the aggregate. Then the pieces of marble waste aggregates and the control group with crushed stone aggregate concrete were produced according to TS 802. According to the findings of marble waste aggregates were found to be very close with of control group. Samples of the two groups of pressure tests of aggregate concrete obtained, Schmidt surface hardness and ultrasonic sound diffusion characteristics were compared. As a result, pieces of marble-waste concrete are very close to the values observed in the control group. According to these result, it would be better to use piece of marble waste concrete aggregate, Bu çalışmada mermer üretim atığı olarak ortaya çıkan iri parçalı mermer atıklarının beton agregası olarak kullanılabilirliği incelenmiştir. Bu amaçla parça mermer atıkları ve geleneksel olarak betonda kullanılan kırmataş agregaları üzerinde agrega deneyleri yapılmıştır. Daha sonra mermer parça atık agregası ve kontrol grubu kırmataş agregası ile TS 802 standardına göre beton üretimi gerçekleştirilmiştir. Elde edilen bulgulara göre mermer atık agregalarının değerlerinin kontrol grubu ile çok yakın olduğu görülmüştür. Her iki grup agregadan elde edilen beton numuneleri üzerinde yapılan basınç dayanımı, Schmidt yüzey sertliği ve ultrasonik ses geçirgenliği değerleri mukayese edilmiştir. Sonuç olarak parça mermer atıklı betonların değerleri kontrol grubuna çok yakın olduğu görülmüştür. Bu sonuçlara göre parça mermer atıklarının beton agregası olarak kullanımının uygun olacağı düşünülmektedir.
- Published
- 2013
14. Yapı Denetim Kurumları Öncesi Isparta ve Yakın Civarındaki Hazır Beton Kalitesi
- Author
-
DAVRAZ, Metin, BAŞPINAR, Ebru, and CEYLAN, Hakan
- Subjects
Engineering ,Mühendislik ,Hazır beton kalitesi,beton basınç dayanım sınıfı,değişkenlik katsayısı ,Quality of ready-mixed concrete,compressive strength class of concrete,coefficient of variation - Abstract
In this study, the quality and compressive strength classes of ready-mixed concrete were investigated in Isparta and its near vicinity on the basis of ready-mixed concrete plant. Also thecurrent situation has been effort to clarify. The research was been based on the manufacturing control records of only a ready-mixed concrete plants because of data obtained from other plants were not reliable. The data obtained for the period 2008-2010 were analyzed statistically. Isparta and its near vicinity are located in the first degree earthquake zone and between the active fault zones. The average compressive strength of concrete used in constructions in this region was determined as C25. This is consistent with published data by the European Ready Mixed Concrete Association for Turkey., Bu araştırmada hazır beton tesisleri esas alınarak, Isparta ve çevresindeki hazır beton kalitesi ve dayanım sınıfları araştırılmış, istatistiksel olarak değerlendirilmiştir. Kontrol kayıtlarına ulaşılamaması ya da sağlıklı veri elde edilememesi nedeniyle, bu araştırma sadece bir hazır beton tesisinin imalat kontrol kayıtlarına dayandırılmıştır. 2008-2010 dönemi için temin edilen veriler istatistiksel olarak analiz edilmiştir. Aktif fay kuşakları arasında, 1. derecede deprem bölgesinde yeralan Isparta ve yakın civarındaki yapılarda kullanılan ortalama beton dayanım sınıfı C25 olarak belirlenmiştir. Bu durum Türkiye geneli için yayınlanan Avrupa Hazır Beton Birliği verileri ile de uyuşmaktadır.
- Published
- 2012
15. Farklı pomza agrega türlerinden elde edilen hafif betonun sıcaklık etkisindeki karakteristiği
- Author
-
Ceylan, Hakan, Saraç, Saim, and Maden Mühendisliği Anabilim Dalı
- Subjects
Mining Engineering and Mining ,Maden Mühendisliği ve Madencilik - Abstract
vÖZETPomza, endüstriyel olarak birçok kullanım alanı olan bir hammaddedir. İnşaat,tekstil, tarım ve kimya sektöründe yaygın olarak kullanıldığı bilinmektedir. Bunlarındışında, spesifik olarak birçok alanda kullanımı mevcuttur. Ayrıca pomzanın farklıalanlarda kullanımı ile ilgili yeni çalışmalar da yapılmaktadır. Bu kadar yaygınkullanım alanı bulunması, pomzanın belirli özelliklerinden kaynaklanmaktadır.Volkanik faaliyetler sonucu oluşan pomza, gözenekli, bünyesinde kristal suyubulunmayan bir kayaçtır. Gözenekli olması nedeniyle kullanıldığı alanlarda, ısı veses geçirgenliği açısından avantaj sağlamaktadır. Ayrıca hafif olması da gözenekliliközelliğinin bir sonucudur. Hafifliği, ısı ve ses yalıtım özelliklerinin iyi olmasınedeniyle özellikle inşaat sektöründe, değişik türde yapı malzemelerinin üretimindekullanım alanı bulmaktadır. Pomza tüketiminin büyük bir bölümü de inşaatsektöründe, yapı malzemeleri üretiminde olmaktadır. Ancak, pomzanın inşaatsektöründe yaygın kullanılan geleneksel yapı malzemelerine göre, kullanım oranıoldukça düşüktür. Pomzanın inşaat sektöründe, özellikle taşıyıcı olmayan, yarıtaşıyıcı ve taşıyıcı hafif beton üretiminde hafif agrega olarak kullanımı, tekniközellikleri bakımından uygun olmasına rağmen, diğer malzemelere oranla, olmasıgereken düzeyde değildir. Bunun nedenlerinden biri de ülkemizin bir değeri olan budoğal kaynakla ilgili, yeterli düzeyde bilimsel çalışmaların olmamasıdır.Bu tez çalışması, pomzanın taşıyıcı olmayan hafif beton üretiminde, hafif agregaolarak kullanımı ve pomza kullanılarak üretilmiş hafif betonların belirli bir sıcaklıketkisine maruz kaldıktan sonraki dayanım değerlerindeki değişimleri inceleyen teorikbir çalışmadır. Türkiye'de, birçok değişik türde pomza yataklanmaları mevcuttur. Buçalışma için, bu türlerden Kayseri İli Talas İlçesi'nden, Nevşehir İli GöreBeldesi'nden çıkarılan pomzalar ve İzmir İli Menderes İlçesi'nden çıkarılan perlitikpomzalar seçilmiştir. Çalışmada kullanılan türlerin, hafif agrega olarak karakteristiközellikleri incelendikten sonra, belirlenen 26 karışım grubuna ait 3 farklı çimentooranında, 78 ayrı hafif beton dökümü, kuru karışım olarak yapılmış ve elde edilenhafif beton numunelerinin kuru birim hacim ağırlık, su emme, dayanım, sıcaklıketkisinde dayanım gibi bazı teknik özellikleri belirlenmiştir. Araştırmada kullanılanNevşehir-Göre, Kayseri-Talas pomzası ve İzmir-Menderes perlitik pomzasındanüretilen hafif beton numuneleri üzerinde yapılan deneysel çalışmaların sonucunda,çimento oranının hafif beton numunelerinin dayanımına ve birim hacim ağırlığınaetkisi, sıcaklığın hafif beton numunelerinin dayanımına ve kuru birim hacimağırlığına etkisi, hafif beton numunelerinde kullanılan pomza türlerinin sıcaklıketkisindeki karakteristiği ve pomza türlerin birbirlerine ile kıyaslanması hususundairdelemeler yapılmıştır. Elde edilen bulgulara göre, pomza türleri ve bu türlerdenüretilen hafif betonların sıcaklık etkisindeki karakteristikleri ile ilgili çıkarımlar eldeedilmeye çalışılmıştır.ANAHTAR KELİMELER : Pomza, hafif agrega, hafif beton, sıcaklık etkisi viABSTRACTPumice is an industrial raw material with many areas of usage. It is especially widelyused in construction, textile, agriculture and chemical products industries. Otherspecific usage in addition to these exist. Studies for use of pumice potentially in newareas continue. Main reason for wide usage of pumice is its unique properties.Pumice is a porous rock, which is formed as a result of volcanic activity and does notinclude any crystal water. Its porous structure makes it light-weight and providesadvantage for heat and sound isolation. For these reasons, it is widely used inmanufacturing of various materials in construction industry. The majority of pumiceconsumption is made up of such usage. Still, compared to other materials used inconstruction, usage of pumice is relatively low. Although it is technically possible touse pumice as light aggregate in non-load bearing, semi-load bearing and in bearinglightweight concrete production; the level of usage is not where it should be.. One ofthe major reasons for low usage of pumice is the fact that there are not enoughresearches on this natural resource of our country.In this thesis, different pumice aggregates as a natural raw material for civilengineering applications were experimentally analysed. A comprehensiveexperimental research work was carried out on their use in non-load bearingapplications and as lightweight aggregate. Specially, the research study was detailedon the compressive strength characteristics of pumice aggregate lightweight concreteunder the different temperature effects. A series of experimental research programwas followed to analyse the different pumice aggregate in different mixtureproportions under a variety of temperature values. Pumice aggregates were collectedfrom Kayseri Talas Region, Nevşehir Göre Region and İzmir Menderes Region forthe research activities. In the research, characteristics of pumice aggregate as anatural material was first analysed for suitability of experimental concrete testprogram. then, 26 mixture group was determined based on three different cementpercentage and totally 78 pumice aggregate batches were cast for technical testingapplications. In these tests, a series of technical properties of lightweight concretesamples were determined such as dry bulk density, water absorption compressivestrength, temperature effects on strength etc. A technical approach was developedfor the temperature effects on strength characteristics of pumice aggregatelightweight concrete according to the research findings. A comparative meaning oftests was also discussed in detail.KEY WORDS : Pumice, lightweight aggregate, lightweight concrete, temperatureeffects 224
- Published
- 2005
16. Mermer fabrikalarında mermer toz atıklarının ekonomik olarak değerlendirilmesi
- Author
-
Ceylan, Hakan, Özkahraman, H. Tarık, and Diğer
- Subjects
Marble wastes ,Mining Engineering and Mining ,Joint filler ,Marble enterprises ,Maden Mühendisliği ve Madencilik ,Filling materilas - Abstract
Ill ÖZET Bu çalışmada, mermer fabrikalarından üretim atığı olarak çıkan mermer toz atıklarının endüstriyel hammadde olarak kullanılabilirliği incelenmiştir. Bu tip fabrikalarda yapılan gözlemler sonucunda toz atıkların değerlendirilemediği, hatta bertarafinda çevre mevzuatı açısından sorunlar yaşandığı tespit edilmiştir. Bu nedenle çalışmada, hem çevresel olumsuzlukların giderilmesi, hem de bu atıkların hammadde olarak endüstride kullanılabilirliğinin sağlanması amaçlanmıştır. Çalışmada, toz atıkların potansiyeli ve mevcut değerlendirilme olanakları hakkında genel bilgi verildikten sonra, derz dolgu malzemesi (halk arasında beyaz çimento) üretiminde hammadde olarak kullanılabilirliği araştırılmıştır. Bu amaçla, İsparta, Afyon ve Aydın' da faaliyet gösteren bazı mermer fabrikalarının toz atıklarından numuneler alınarak derz dolgu malzemesi üretiminde hammadde olarak kullanılabilirliğini araştırmak amacıyla deneysel çalışmalar yapılmıştır. Ayrıca belirtilen fabrikalarda işlenen mermer türlerinin parça atıkları da laboratuar koşullarında kırma ve öğütme işlemine tabi tutulmuş, elde edilen mermer tozlarının derz dolgu malzemesi üretiminde kullanılabilirliği araştırılmıştır. Mermer toz atıklarının derz dolgu malzemesi üretiminde kullamlabilirliğini araştırmak amacıyla dört özelliği analiz edilmiştir. Bu özellikler, tane boyut dağılımı, kimyasal bileşim, beyazlık ve rutubet oranıdır. Analiz bulgularında, fabrikalardan alman mermer toz atıklarının CaC03 oranlarının yüksek çıkmasına rağmen, tane boyut dağılımı, beyazlık ve rutubet oram değerlerine göre, derz dolgu malzemesi üretiminde doğrudan kullanımının mümkün olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, mermer toz atıklarının, derz dolgu malzemesi üretiminde kullanılabilmesi için, temizlenmesi, kurutulması ve öğütülmesi gerekliliği ortaya çıkmıştır. Kırma ve eleme sonucu elde edilen Afyon Şeker, Rozalya ve Bilecik Bej mermerlerine ait tozların tane boyut dağılımı, kimyasal bileşim, beyazlık ve rutubet oram analizlerinden, derz dolgu malzemesi üretiminde kullanılabileceği anlaşılmaktadır. ANAHTAR KELİMELER: Mermer Fabrikası, Mermer Toz Atıkları, Endüstriyel Hammadde, Derz Dolgu Malzemesi. IV ABSTRACT In this study, the probability marble scrap dust obtained from factories can be used in marble industry as a raw material is investigated. At present this dust is not used economically and it causes environment pollution. Therefore in this study the main objective was to make use of this dust as a industrial raw material which other wise will cause environmental hazard. Firstly, a general knowledge and literature investigation on the potential usage of marble scrap dust and its economical evaluation is given. Secondly, the research is carried out on its potential usage as a joint sealant (mastic) material, between marble tiles. Then it will be a raw material that can be used for building industry as white cement (mastic) production. For this reason, The laboratory tests is carried out on the specimens which are taken from cement factories in İsparta, Afyon and Aydın province. Also, the broken marble tile pieces are taken from the above factories to determine the probable usage of its dust to find out whether it can be a better substitute instead of wet dust obtained from cutting operations in the cement factory. This broken pieces is finely broken and grinded in the laboratory and similar tests are carried out on them. Four properties of marble scrap dust are analysed to determine its suitability. This properties are; granulometric size distribution, its chemical structure, purity and whiteness, and water vapour content. Its found that it can not be used directly as joint filling sealant material production, according to the values of granulometric size distribution, its chemical analysis, purity and whiteness, and water vapour content, although CaC03 percentage value is high as required. From these findings it can be said that, marble scrap dust as obtained readily from factories as scrap, should be cleaned, grinded and dryed before it can be used as joint sealant raw material. On the other hand its found that the dust produced from broken pieces of Afyon sugar marble, Rozalya and Bilecik beige marble, is suitable for sealant as a result of similar tests done. These tests were the determination of granulometric size distribution, its chemical analysis, purity and whiteness, and the value of water vapour content. KEY WORDS: Marble Factory, Marble Scrap Dust, Industrial Raw Materials, Joint Sealant Material. 53
- Published
- 2000
17. Mermer fabrikalarındaki mermer toz atıklarının ekonomik olarak değerlendirilmesi
- Author
-
10413 Ceylan, Hakan, 1969- aut, Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü. Maden Mühendisliği Anabilim Dalı. 10415, and Özkahraman, Hakkı Tarık, 1946- ths 12169
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Tez (Yüksek Lisans) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Maden Mühendisliği Anabilim Dalı, 2000., Kaynakça var.
18. Tavas Bahçeköy olivin üretim tesisinde iş güvenliği risk analizi
- Author
-
Başar, Onur, Ceylan, Hakan, and Yapı Eğitimi Anabilim Dalı
- Subjects
Mining Engineering and Mining ,Maden Mühendisliği ve Madencilik - Abstract
Bu çalışmanın amacı, Olivin ocaklarında ve hazırlama tesislerinde iş güvenliği açısından ortaya çıkabilecek tehlike ve riskleri analiz ederek kabul edilebilir seviyelerde tutabilmek için alınması gereken önlemleri belirtmektir.Uygulama alanı olarak; Sürücüoğlu Madencilik Turizm İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.'ne bağlı Tavas Bahçeköy Olivin Ocağı seçilmiştir. Olivin ocağındaki tehlike ve riskler L Tipi Matris yöntemi ile değerlendirilmiştir. Tespit edilen tehlikeler; personele eğitim verilmemesi, ocak sahasında personelin kişisel koruyucu donanım kullanmaması, eski ekipmanlarla çalışılması, çalışma esnasında gürültü, toz, titreşim oluşması ve sahaya yabancı kimselerin girmesidir. Riskler ise iş kazaları, meslek hastalıkları, yaralanma, sakat kalma, mali kayıplar ve işlerin aksamasıdır. Kabul edilebilir seviyelerin üzerinde kalan riskler ise titreşim, gürültü ve toz ölçümünün yaptırılmaması ve kişisel koruyucu donanımların koruyuculuk seviyesinin tespit edilememesidir. Bu çalışmanın amacı, Olivin ocaklarında ve hazırlama tesislerinde iş güvenliği açısından ortaya çıkabilecek tehlike ve riskleri analiz ederek kabul edilebilir seviyelerde tutabilmek için alınması gereken önlemleri belirtmektir.Uygulama alanı olarak; Sürücüoğlu Madencilik Turizm İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.'ne bağlı Tavas Bahçeköy Olivin Ocağı seçilmiştir. Olivin ocağındaki tehlike ve riskler L Tipi Matris yöntemi ile değerlendirilmiştir. Tespit edilen tehlikeler; personele eğitim verilmemesi, ocak sahasında personelin kişisel koruyucu donanım kullanmaması, eski ekipmanlarla çalışılması, çalışma esnasında gürültü, toz, titreşim oluşması ve sahaya yabancı kimselerin girmesidir. Riskler ise iş kazaları, meslek hastalıkları, yaralanma, sakat kalma, mali kayıplar ve işlerin aksamasıdır. Kabul edilebilir seviyelerin üzerinde kalan riskler ise titreşim, gürültü ve toz ölçümünün yaptırılmaması ve kişisel koruyucu donanımların koruyuculuk seviyesinin tespit edilememesidir. 78
- Published
- 2019
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.