Search

Uluslararası Ceza Muhakemesi Hukuku'yla bireyin ulusal ya da uluslararası düzeyde korunması önemlidir. Uluslararası Ceza Kanunu uygulanmasının temel amacı bireyin korunmasıdır. Çünkü birey uluslararası kamu hukukunda doğrudan doğruya bir kişiliği olmamasına rağmen kamu hukukunun kuralları ile özellikle Uluslararası Ceza Hukuku'nun esas muhatabıdır. Uluslararası düzeyde son zamanlarda soykırım, insanlığa karşı suçlar, savaş suçları ve saldırı suçunu artışı neticesinde bu uluslararası suçlara ilgi artmıştır. Bu suçların artışı karşısında 2. Dünya Savaşı'ndan sonra ve Uluslararası Kamu Hukuku gelişimi döneminde bireyin korunmasına ilişkin kurallar (hukuklar) da aynı ölçüde gelişilmiştir. Günümüzde uluslararası suçların artması, faillerin kaçmaması ve bireyin korunması için daimi uluslararası bir mekanizma olarak Uluslararası Ceza Divanı kurulmuştur. Buna ek olarak bireyin korunmasında bölgesel ceza mahkemeleri Avrupa, Amerika İnsan Hakları Mahkemesi ve Afrika İnsan ve Halkların Hakları Mahkemesi rol oynamalıdır. Uluslararası suç işlenirken, uluslararası barış ve güvenliği büyük tehdit ederken uluslararası toplum adına Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ve Uluslararası Ceza Divanı tarafından dünyanın barış ve güvenliğinin sağlanması, suçluların cezalandırılması ve uluslararası adaletin gerçekleştirilmesi için müdahale edilmesi gerekir. Dolayısıyla bireyin korunması ilkesi Uluslararası Ceza Hukuku'nda temel ve vazgeçilmez ilkedir. Aynı anda uluslararası toplumda bireyin korunarak uluslararası barışın, güvenliği de Uluslararası Ceza Muhakemesi yoluyla adil yargılanmasını sağlanması şarttır. Ayrıca uluslararası yargılama başlamadan önce uluslararası ceza sorumluluğu bireyin üzerinde tutulmalıdır. Birleşmiş Milletler, Uluslararası Ceza Divanı işbirliğinde ya da 1948 Yılı Birleşmiş Milletler Antlaşması'nın 7. bölümüne göre ihlale ilişkin davalar hakkında Güvenlik Konseyi uluslararası barışı tehdit eden fiillerini incelemesi, yargılanması, cezalandırılması ve veto hakkını kullanılmasında vereciği kararlar siyasi olmamalıdır. Yargılanmanın amacı uluslararası barış ve güvenliğin gerçekleştirilmesi ve bireyin korunması Uluslararası Ceza Kanunu ve usulüyle olmasıdır. Çünkü uluslararası suçlarla şüpheli kişilerin tutuklaması, yargılaması ve cezalandırılması faillerin özgürlüklerini sınırlandırır ve masumiyet karinesi ilkesine de aykırı olabilir. Buna göre Uluslararası Ceza Divanı yargılama yetkisini kullanırken Uluslararası Ceza Hukuku'nun kurallarını ve yargılanma ilkelerini uygun şekilde yerine getirmeli, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme olmalı (adil yargılama) ve adaletin gerçekleştirilmesi engelleri: dokunulmazlıklar, ayrıcalıklar ve siyasi engeller mahkemenin yetkisizliği gibi durumlardan etkilenmemelidir. Uluslararası suçlar işlendiği zamanda suçun failinin yargılanması için o kişinin devletinin Roma Statü'ne taraf olmadığında Uluslararası Ceza Divanı'nın yetkili olmayacağı söylenmez. Dolayısıyla günümüzde ve özellikle Afrika ve Asya Kıtası düzeyinde Suriye, Yemen, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Uganda ve Sudan'ın Darfur bölgesinde siyasi ve ırkı sebeplerle uluslararası suçları, dünyanın barış ve güvenliğini tehdit eden fiiller artmıştır. O halde şüpheli üzerinde suçun kanıtlanması, herhangi bir toplumda özellikle Darfur'da barış, güvenlik ve sosyal dengesinin oluşturulması ve hukukun üstünlüğü sağlanmalıdır. Anahtar Kelimeler: Bireyin Korunması, Uluslararası Ceza Hukuku, Uluslararası Ceza Kuralların Gelişmesi, Bireyin Konumu, Bireyin Uluslararası Ceza Sorumluluğu, Uluslararası Ceza Mahkemeleri, Uluslararası Ceza Divanı, Roma Statüsü, Uluslararası Ceza Suçları, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Darfur Olayları. Individual has become one of the public international law concerns as a result of many transformations in its concepts. Therefore, individual became subjected to both National and International rules. The main objective of the implementation of the International Criminal Law is to protect the individual. Because an individual's personality although not one of the people of the public international law directly, formally became involved in the rule of international law especially international criminal law. Recently, at the international level the genocide, crimes against humanity, war crimes and crime of aggression increased. As a result, the awareness of these international crimes is involved. Moreover, after the World War II and during the development of public international law the individual's protection rules was also equally developed. On the other hand, the protection of the individual and offenders don't flee from justice so the International Criminal Court as a permanent international mechanism for the protection of the individual was established. In addition, the Protection of Human Rights Continental Courts which was found in America, Europe and Africa should play a role in the individual's protection.Commit international crimes that represent a threat to international peace and security requires the International Community and the Security Council and the International Criminal Court to intervene to ensure the peace and justice. Therefore, the principle of individual protection in international criminal law is a basic and obligatory principle. In addition, the protection of the individual in the international community for peace and security is necessary to ensure a fair trial by the International Criminal Court. However, before starting the international trial, the international criminal responsibility of the individual should be decided. According to the United Nations Treaty in 1948 Section 7 the Security Council, the United Nations and the International Criminal Court cooperate in its investigation, prosecution, and punishment of the referral of law suits and during using the veto rights that should not be used for political purpose.The aim of the trial is to ensure the international peace and security and international criminal law must be protect the individual by its rules, principle, and international criminal procedures law. That is because the arrest of a person suspected of international crimes and to trial, punishment or to limit his freedom that might violate the principle of presumption of innocence. Thus, the International Criminal Court while using the authority of its jurisdiction, the trial rules and principles of international criminal law should be fulfilled in an appropriate manner. That means it must be independent, impartial tribunal and the realization of justice obstacles: immunities, privileges and political obstacles and the court's jurisdiction should not be affected by such cases. When the international crimes are committed we cannot say that the offender's government is not being a part of the Roma State the International Criminal Court and not be an authorized. For example, currently, in Africa and Asia, the similar crimes were committed in countries like Syria, Yemen, Democratic Republic of Congo, Uganda, and Sudan's Darfur. They were committed because of racial, ethnical and various political reasons. Due to these actions, the threat to world peace and security will be enlarged. Urgently it must be approved of the crime on the suspect, particularly in Darfur peace, security and the creation of social stability and the rule of law must be observed.Keywords: Individual Protection, International Criminal Law, Location of the Individual, the Individual's International Criminal Responsibility, International Criminal Court, Rome Statute, International Criminal Crimes, United Nations Security Council, Darfur Crises. 262

In this work, we propose a new alternative approximation based on the quasi-Newton approach for solving systems of nonlinear equations using the average of midpoint and Simpson's quadrature. Our goal is to enhance the efficiency of the method (Broyden's method) by reducing the number of iterations it takes to reach a solution. Local convergence analysis and computational results showing the relative efficiency of the proposed method are given.