Search

Amaç: Birçok kardiyovasküler risk faktörünün bilinmesine rağmen, risk faktörleri olmayan hastalarda da kardiyovasküler hastalıkların gözlenmesi nedeniyle yeni bir takım öngördürücülere ihtiyaç duyulmaktadır. Çalışmamızın amacı kalp hızı ve kalp hızı değişkenliğinin yeni geliştirilmiş olan kardiyovasküler risk faktörleri ile ilişkisini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya toplam 63 ardışık hasta dahil edildi. SphygmoCor (AtCorMedical Instruments) markalı tonometri cihazı ile tüm hastaların aortik nabız dalga hızları hesaplandı. Alınan 24 saatlik elektrokardiyografi kayıtlarından yapılan zaman bağımlı kalp hızı analizlerinde ortalama kalp hızı maksimum ve minimum kalp hızları, ortalama RR süreleri, 24 saat triangle index, the mean of the standard deviations for all R-R intervals, standard deviation of all R-R intervals in successive five-minute epochs ve root-mean square differences of successive R-R intervals değerleri elde edildi. Kalp hızı ve kalp hızı değişkenliği ile yeni geliştirilmiş olan kardiyovasküler risk arasındaki ilişki araştırıldı. Bulgular: Çalışma grubunun nabız ortalaması 84.3±9.5 vuru/dk idi. Ortalama sistolik kan basınçları 141.7±13.5 mmHg, diyastolik kan basınçları 75.3±6.9 mmHg, nabız dalga hızı 5.73 ±0.45 m/sn, ortalama karotis intima-media kalınlığı 0.87±0.09 mm idi. Median gecelik kalp hızına (65 vuru/dk) göre 2 gruba ayrılan hastaların yaş, cinsiyet, kolesterol düzeyleri ve nabız dalga hızları arasında anlamlı farklılık saptanmamakla birlikte karotis intima-media kalınlığı ile gecelik kalp hızı arasında anlamlı ilişki saptandı. Sonuç: Kardiyovasküler hastalığı öngörmede çeşitli girişimsel olmayan tetkikler kullanılmaktadır. Bu tetkiklerin basit olması yanında kardiyovasküler hastalığı tahmin etmede doğruluk oranının da yüksek olması gerekmektedir. Bu açıdan bakıldığında kalp hızı ve kalp hızı değişkenliği günlük klinik kullanımda maliyetsiz ölçülebilen, girişimsel olmayan bir yöntem olarak önem kazanmaktadır ve yakın gelecekte kullanımı umut vadetmektedir.