1. Brucellosis Prevalence and Related Risk Factors in Izmir Province
- Author
-
Hüseyin Tarakçı, Altan Gokgoz, Suda Tekin, Koruk, Süda Tekin, Tarakçı, Hüseyin Avni, Gökgöz, Altan, and Koç University Hospital
- Subjects
Medicine ,Microbiology ,Microbiology (medical) ,Infectious Diseases ,business.industry ,Environmental health ,Brucellosis ,Epidemiology ,business ,medicine.disease - Abstract
Objective: brucellosis is a zoonosis that affects more than 500 000 people a year, according to World Health Organization data. Brucellosis is endemic in Turkey, and it has a high morbidity. Community-based studies should be performed to detect brucellosis cases, to treat them, and to control the infection. The aim of this study was to determine the prevalence of brucellosis and the associated risks in adults aged 18 years and older living in Izmir. Methods: the study was carried out between January 2011 and December 2012 in 26 358 people living in Izmir. Sociodemographic characteristics, epidemiological characteristics and complaints specific for brucellosis were questioned, and the questionnaire was applied face to face with each participant. After application of the questionnaire, 5 ml venous blood was taken from everyone. Serum samples were tested with rose-Bengal test and standard tube agglutination (STA) test which was repeated by adding Coombs serum if necessary. chi(2) test and Mann-Whitney U test were used to analyze the data. Statistically, p0.5). The most consumed product (n=23, 58.9%) was fresh cheese made from unpasteurized milk among these people. Their most common complaints were muscle and joint pain (n=15, 38.5%). Conclusions: since our country is an endemic country in terms of brucellosis, it remains a disease that should be taken into consideration in the differential diagnosis of patients admitted to the hospital. We believe that it is important to manage the disease under the one health concept to control the disease. Also, we suggest that current and multicenter prevalence studies are necessary. / Amaç: bruselloz, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre yılda 500 000’den fazla kişiyi etkileyen bir zoonozdur. Ülkemizde bruselloz endemiktir ve morbiditesi oldukça yüksektir. Bruselloz olgularının saptanması, olguların tedavisi ve infeksiyonun kontrolü için toplum tabanlı çalışmalar yapılmalıdır. Bu çalışmada, İzmir ili sınırları içinde yaşayan 18 yaş ve üzeri erişkinlerde bruselloz prevalansı ve ilişkili risklerin saptanması amaçlandı. Yöntemler: çalışma, Ocak 2011 ve Aralık 2012 yılları arasında İzmir ilinde yaşayan toplam 26 358 kişide yapıldı. Sosyodemografik özelliklerinin, bruselloza özgü epidemiyolojik özelliklerinin ve şikayetlerinin sorgulandığı anket formu, her bir katılımcıyla yüz yüze görüşülerek uygulandı. Anket uygulanmasından sonra her bireyden 5 ml venöz kan alındı. Elde edilen serum örneklerine “rose”-Bengal testi ve -gerektiğinde Coombs serumu eklenerek yinelenmek üzere- standard tüp aglütinasyon (STA) testi uygulandı. Verilerin değerlendirilmesinde χ2 ve Mann-Whitney U testi kullanıldı. p0.5). Bu kişilerin en çok tükettiği ürün (n=23, %58.9) pastörize edilmemiş sütten yapılan taze peynir olarak belirlendi. En fazla yakınmaları kas ve eklem ağrısı (n=15, %38.5) idi. Sonuçlar: ülkemiz bruselloz açısından endemik bir ülke olması nedeniyle, hastaneye başvuran hastalarda bruselloz ayrıcı tanıda göz önünde bulundurulması gereken bir hastalık olmaya devam etmektedir. Hastalığın kontrol altına alınabilmesi için tek sağlık çatısı altında yönetimin önemli olduğu kanısındayız. Ayrıca güncel ve çok merkezli prevalans çalışmalarına ihtiyaç olduğunu düşünmekteyiz., NA
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF