Search

Amac: Gastrektomi halen mide kanseri tedavisinde en onemli yere sahip iken son yillarda laparoskopik cerrahilerin avantajlarinin gastrik kanser cerrahisinde de oldugunu gosteren yayinlarin cikmasi ile daha populer hale gelmistir. Midenin komsu organ ve damarlar ile yakin iliskisi ve farkli lenfatik yollarin olmasi laparoskopik gastrik kanser tedavisini zorlu kilmaktadir. Tumor histolojisi, cerrahi sinir pozitifligi, batin yikama sitolojisindeki (+) ve yetersiz lenfatik disseksiyon lokal ve sistemik metastazlarin olusmasindaki en onemli faktorlerdendir. Bu calismada Cukurova universitesi genel cerrahi kliniginde gerceklestirilen laparoskopik gastrektomilerin erken donem sonuclarinin paylasilmasi amaclanmistir. Gerec ve Yontem: Eylul 2015 - Eylul 2018 tarihleri arasinda yapilan laparoskopik gastrektomiler total ve distal olmak uzere iki gruba ayrilmis teknik, patolojik sonuc ve erken postoperatif komplikasyonlar acisindan incelenmistir. Bulgular: Calismaya 11’i erkek, 7’si kadin olmak uzere 18 hasta dahil edilmistir. Yas ortalamasi 57,4 olup, ortalama BMI 26,3 idi. 13 hastada cerrahi ilk planda tutulmus sadece bes hastaya neoadjuvan tedavi protokolu uygulanmistir. Total gastrektomi 14 hastada , distal gastrektomi 4 hastada tercih edilen ameliyat yontemidir. Tum hastalara tumor yerlesimine gore standart D2 lenf disseksiyonu uygulandi ve Total gastrektomi grubunda Ortalama 33,2 distal gastrektomi grubunda 32 lenf nodu disseke edildi. Ortalama oral baslama suresi ve Total gastrektomi grubunda 6,4 gun distal gastrektomi grubunda 2,5 gun idi. Duodenal guduk kacagi 4 hastada, ozefagojejunostomi kacagi 2 hastada tespit edilirken 1 hastada da dren yerinde kanama goruldu. Sonuc: Laparoskopik gastrektomi ve lenfatik disseksiyonun yeterliligini gosteren bir cok calisma bulunmaktadir. Ancak ogrenim sureci uzun, teknik zorluklari fazla olan bu ameliyatlarda deneyim ve tecrube arttikca ameliyat surenin kisalacagini ve komplikasyon oraninin azalacagini dusunmekteyiz.

Amaç: Bu çalışmada elektif splenektomi uygulanan olgularda Açık Splenektomi (AS) ile Laparoskopik Splenektominin (LS) karşılaştırılması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmamıza Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı’nda 1 Ocak 2013- 1 Ocak 2018 tarihleri arasında elektif splenektomi ameliyatı yapılan 95 hasta dahil edildi. Hastaların demografik bilgileri etyolojik neden, ameliyat süresi, kan kaybı miktarı, preoperatif dönemde dalak boyut ölçümü yapıldı. Laparoskopik cerrahiden açık cerrahiye geçme zorunluluğu, hastanede yatış süresi, postoperatif kan ürünleri replasmanı ve postoperatif gelişen komplikasyonlar incelendi.Bulgular: Çalışmamıza dahil edilen hastaların %79‘una (n=75) açık splenektomi, % 21 ‘ine (n=20) laparaskopik splenektomi olmak üzere toplam 95 olgu dahil edildi. Çalışmaya alınan olgularda ortalama yaş AS’ de 43.0±17 (18-78), LS’ de ise 39.3±13.9 idi (19-62). AS uygulanan olguların 31 tanesi erkek (% 41.3), 44 tanesi ise kadın (%58.7) cinsiyette idi. LS uygulanan olguların 7 tanesi erkek (%35), 13 tanesi ise kadın cinsiyette (%65) idi. AS uygulanan 75 olgudan 19 (% 25.3) olgu splenomegali, 16 (% 21.3) olgu immün trombositopenik purpura (ITP), 11(% 14.7) olgu kitle,7 (% 9.3) olgu ise Talasemi nedeniyle opere edildi.LS uygulanan 20 olgudan 12 (% 60) olgu ITP, 3 (% 15) olgu Hemolitik anemi, 2 (% 10) olgu ise lenfoma nedeniyle opere edildi. LS’de yatış süresi, kanama miktarı ve dalak boyutu üstün iken; AS’de ameliyat süresi anlamlı derecede üstün bulundu .Sonuç: Komplikasyon oranı, hastanede yatış süresi ve maliyetinin daha az olması nedeni ile LS, OS’ye göre daha güçlü bir alternatiftir.