ÖZET `Toplumsal İletişim ve Edebiyat/Osmanlı Modernleşmesi ve Aydın Kimliği Açı sından Türk Romanında Küçük Burjuva Etiği` adlı bu çalışma, Marmara Üniver sitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İletişim Bilimleri Ana Bilim Dalı'nda `yüksek li sans tezi` olarak hazırlanmıştır. Çalışma, `aydın/toplum iletişimi`nin, Osmanlı imparatorluğu'nun moderni zasyon sürecindeki nitelik, durum ve koşullarını, dönem aydınlarının kaleme al dığı `roman` türünde açığa çıkan etik yönleriyle konu edinmiştir. Bu çerçevede, modern dönemde kamuoyu yaratmanın bir aracı olarak işlev kazanan savlı ro manın ve bunun aktörü olarak da romancının, Türkiye'de hangi etkiler altında bulunduğu, nelere koşut bir gelişme gösterdiği ve neye yöneldiğine bakılmaya çalışılacak. Çalışmanın konusu olan `Osmanlı aydını`, imparatorluğun 19. yüzyıldaki mo dernizasyon girişimlerinin siyasal kanadını ifade eden Jöntürk hareketinin içinde yer almış, burada siyaseten faal rol oynamış olan aydınlardır. Seçilen roman da, Ahmet Midhat gibi, Jön Türk hareketinin önemli bir ismi olan edebiyatçıya aittir. Modernleşmenin siyasal dinamiği olarak Osmanlı aydınının profil çizimine, bu profilin niteliklerini kendisine kazandıran tarihsel/kültürel mirasın gözden ge çirilmesiyle başlanmıştır. Bunu takiben, Osmanlı modernleşmesinin artık belli bir karakter ve hız kazandığı 1 9.yy'daki reel tarihsel/toplumsal durum, makro dü zeyde verildikten sonra, modernleşme sürecinin belirgin bir ürünü olan `ro man`da ortaya çıkan mikro karakter özelliklerinin de incelenmesiyle çizimin ta mamlanması hedeflenmiştir. Roman, `gelenekten kopuş` ve `modernleşme` etkinliğidir, ya da en azından bu sürece bağlı bir üretimdir. Dolayısıyla, geleneksel hayatı düzenleyen ve ge çerli kılan etik karşısında bağımsız bir anlatı formudur roman. Romanın, etik karşısındaki bağımsız tavrı, Osmanlı modernleşmesinde ve bağlı olarak ilk Türk romanlarında görülebilmiş bir şey değildir. Bunun temelinde, Anadolu tarihinde saklı bir gelenek vardır; bu gelenek, top rağın tasarruf biçimlerine göre şekillenen, merkezî bürokrasi ve otoriter siyasetin toplum içinde yerleşikleştirdiği patrimonyal etiktir. Modernleşmenin toplum hayatında yarattığı etik erozyon, gelenek ile muhafazakâr bir ilişki içinde olan ilk romancılarımızı yitip giden değerleri sahip lenmeye itmiştir. Ahmet Mithat Efendi, bunun en tipik örneğidir. SUMMARY This study, which is named as; `Social Communication and the Little Bourgeois Ethic in Turkish Novel form the view of Literature / Ottoman Modernization and Intellectual Personality, has been prepared in the Marmara University, Social Science Institute, Main Science Branch, as a master thesis. The subject of the work is the ethic concerns of the `novels` written by the intellectuals of the period, about the characteristics, conditions of the modernization process of Ottoman Empire. In this frame, it is going to be researched, how the asserted novel which functioned as an implement to create a public opinion in the modern period, and the novelist as a lead of this act, effected in Turkey, how developed against the situations and where oriented. The `Ottoman Intellectual` that is subjected in the study, is the man, who played an active role in politics and was included in the Jöntürk (Juvenile Turk) campa'gn, which was the political shape of the modernization initiatives of the Ottoman in 19th century. The selected novel is written by a literary man who played an important role in the Jöntürk campaign, like the other writer Ahmet Midhat. Novel, is the `leaving the traditions` and `modernization` activity, or at least a production bounded with this process. Consequently, novel is a narration form, which arranges and makes valid the traditional life. The independent behaviour of novel against ethic, is something which couldn't be seen in Ottoman modernization, and due to this, in initial Turkish novels. In the base of this, there is a tradition which is hidden in Anatolia history, this tradition, is the patrimonial ethic, which has been established in to the society bycentral bureaucracy and authoritarian politics and which was shaped due to the disposition manner of land. The ethic erosion in the social life created by modernization, has oriented our initial novelists, who were in conservative relation with tradition, to possess our lost values. Ahmet Mithat Efendi is the best typical example. 84