Search

Bu araştırmanın amacı; masajın yorgunluğun giderilmesi ve erken toparlanmaya etkisini tespit etmektir. Araştırmaya G.Ü. Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulunda okuyan 10 sağlıklı erkek öğrenci gönüllü olarak katılmıştır. Deneklerin boy ortalamaları 178.1 ± 4.38 cm, vücut ağırlığı ortalamaları 73. 7± 4.69 kg ve yaş ortalamaları 22.2±2.04 yıldır. Deneklerin istirahat durumundaki kalp atım sayıları, kan basınçları, laktik asit, pH, P02, PC(D2, HCO3 ve 02 saturasyonu değerleri tespit edildi. Deneklere bisiklet ergometresinde kalp atım sayıları 180 atım/dk'ya ulaşıncaya kadar egzersiz yaptırıldı. Egzersizden sonra 60 dakikalık pasif dinlenme verilen deneklerin kalp atım sayıları, kan basınçları, laktik asit, pH, P02, PC02, HCOğ ve 02 saturasyonu ölçümleri yapıldı. Bu ölçümlerden sonraki gün de aynı egzersiz protokolü uygulandı. Bu defa 60 dakikalık istirahat süresi içerisinde 20 dakikalık spor masajı uygulanarak aynı ölçümler yapıldı. Bu çalışmanın sonucu olarak; 1. Bisiklet ergometresi üzerindeki egzersiz sonunda kalp atam sayısı, kan basıncı, laktik asit ve P02'de artma, pH, HCO3, PC02 ve 02 saturasyonunda azalma görüldü. 2. Pasif dinlenme sonunda, kalp atım sayısı, kan basıncı, laktik asit, P02 ve 02 saturasyonunda azalma, pH, HCO3 ve PC02'de artma görüldü. 3. Masaj + pasif dinlenme sonunda, kalp atım sayısı, kan basıncı, laktik asit, P02 ve 02 saturasyonunda azalma, pH, HCO3 ve P02'de artma görüldü.Pasif dinlenme ile masaj + pasif dinlenme karşılaştırıldığında, kalp atım sayısı, sistolik kan basıncı, P02 ve 02 saturasy onunda (P

74

Bu araştırmanın amacı, spor bilimleri fakültesine bağlı bölümlerde öğrenim gören üniversite öğrencilerinin iyilik hali (wellness) düzeylerinin değerlendirilmesidir. Araştırmada tarama modeli kullanılmış ve araştırmanın örneklemini 2018-2019 eğitim-öğretim yılında Gazi Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültelerine bağlı bölümlerde öğrenim gören 112'si Erkek ve 74'ü Kız öğrenci olmak üzere toplam 186 öğrenci oluşturmuştur. Örneklemin seçiminde tabakalı örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın verileri Kişisel Bilgi Formu ve İyilik Hali Yıldızı Ölçeği (İHYÖ) ile toplanmıştır. Verilerin analizinde, Sosyal Bilimciler için İstatistik Programı (SPSS 25.0) kullanılarak tanımlayıcı istatistik yöntemleri, ilişkisiz örneklemler t-testi, varyans analizi (ANOVA), Pearson korelasyon analizi ve lineer regresyon uygulanmıştır. Araştırma sonucunda spor bilimleri fakültesine bağlı bölümlerde öğrenim gören üniversite öğrencilerinin iyilik hali (wellness) düzeylerinin %73 ile iyi bir düzeyde olduğu tespit edilmiştir. Öğrencilerin iyilik düzeylerinin cinsiyet, yaş, bölüm, sınıf, lisanslı veya düzenli olarak spor yapma, sigara içip içmeme veya içilen sigara sayısına göre anlamlı bir farlılık göstermediği görülmüştür (p>0,05). Ancak haftalık olarak yapılan spor sayısı ile iyilik hali arasında düşük düzeyde pozitif ve anlamlı bir ilişki bulunmuştur. İyilik halinin %4,5'inin spor sayısından kaynaklandığını söylemek mümkündür. The purpose of this study is to evaluate the wellness levels of university students studying in the departments of the sports sciences faculties. The research model was used in the study and the sample of the study consisted of 186 students (112 male and 74 female) studying in the departments of Gazi University, Ankara University and Hacettepe University Faculty of Sport Sciences in 2018-2019 academic year.Stratified sampling method was used in the selection of the sample. The data of the study was collected by Personal Information Form and Well-Star Scale (İHYÖ). In the analysis of the data, descriptive statistics methods, unrelated samples t-test, ANOVA, Pearson correlation analysis and linear regression were used by using Statistical Program for Social Scientists (SPSS 25.0). As a result of the research, it was determined that the wellness levels of university students studying in the departments of the sports sciences faculties were at a good level with 73%. It was observed that the well-being levels of the students did not show a significant difference according to gender, age, department, class, doing licensed or regular sports, smoking or the number of cigarettes smoked (p>0.05). However, there was a low positive and significant relationship between the number of training performed weekly and well-being. It is possible to say that 4.5% of the well-being is caused by the number of sports. 61

Bu araştırmada, karikatürlerin 6. sınıf beden eğitimi dersinde 'voleybol' ünitesi kazanımlarına ulaşmada, öğrencilerin derse karşı erişi düzeyi, tutumu ve öğrenilenin kalıcılığına etkileri ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Araştırmada ön test, son test, kalıcılık testi kontrol gruplu yarı deneysel model kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini 2016-2017 eğitim-öğretim yılında Adıyaman ilinde bulunan birortaokulunun iki 6. sınıf şubesinde öğrenim gören toplam 74 öğrenci oluşturmuştur. Seçilen gruplara; öğretilecek konu öncesi ön erişi testi, ön tutum ve uygulama sonrasında da son erişi testi, son tutum ölçekleri ile öğrenilen bilginin kalıcılığını saptamak amacıyla yaklaşık 6 hafta sonra kalıcılık testi uygulanmıştır. Deney grubunda voleybol konusu karikatürlerle işlenirken, kontrol grubunda geleneksel öğretim yöntemleri kullanılmıştır. Araştırma da elde edilen bulgular sonucu iki grup karşılaştırılmıştır. Verilerin analizinde istatistik programından faydalanılmıştır. Analizlerde anlamlılık seviyesi 0,05 olarak kabul edilmiştir. Karikatür destekli yapılan öğretimin, beden eğitimi başarısını, beden eğitimine yönelik tutumunu ve öğrenilen bilgilerin kalıcılığını anlamlı olarak olumlu yönde etkilediği sonuçlarına ulaşılmıştır. In this research, it was tried to reveal the effects of caricatures on achievement of 'volleyball' unit in 6th grade physical education course, success of students against course, attitude and persistence of learning. The semi-experimental model with pre-test, post-test, permanence test with control group was used in the study. The sample of the research was composed of 74 students who were educated in two different 6th grade branches of a secondary school in Adıyaman province in 2016-2017 academic year. For selected groups; the pre-test pre-access test to be taught, the preliminary attitude and the final access test after the application, and the last attitude scales, to determine the permanence of the learned information, permanence test were performed about six weeks later. In the experimental group, while the volleyball subject was processed with caricatures, traditional teaching methods were used in the control group. Findings obtained at the end of the study were compared with the resultant of two groups. The statistical program was used to analyze the data. The level of significance in the analyzes was accepted as 0.05. It has been concluded that caricature based education significantly affects positively, physical education success, attitude towards physical education and the permanence of the learned information. 129

Pilates yönteminin, çocukların doğal gelişimini desteklediği, cimnastikteki açma germe hareketlerinin çocuklar için gelişimlerinde son derece faydalı olduğu bilinmektedir. Çünkü tüm kas gruplarının çalışmasını sağlayan, onlara esneklik, koordinasyon gelişiminde katkıda bulunan ve serbest cimnastik egzersizlerinin bir alt formu olarak kullanılan bir spordur.Bu çalışmada Adana ilinde Bahçeşehir Koleji ortaokul bölümünde öğrenim gören 11 – 12 yaş aralığındaki öğrencilerde, omuz ve kalça esnekliğinin gelişiminde 10 haftalık pilates mat egzersizleri ve serbest cimnastik egzersizlerinin etkileri incelenmiştir. Araştırmaya 68 öğrenci katılmış olup, öğrencilerden 48 tanesi serbest cimnastik ve pilates mat egzersiz grubu olarak deney grubunu ve 20 tanesi de kontrol grubunu oluşturmaktadır. Deneklerin yaş, boy ve vücut ağırlığı ortalamaları sırasıyla bayan deney grubu ve kontrol grubunun 11,63±0,492 ve 11±0,000 yıl; 157,96±8,578 ve 152,20±2,588 cm; 54,56±9,095 ve 48,60±6,465 kg'dır. Erkek deney grubu ve kontrol grubunda yaş, boy ve vücut ağırlığı ortalamaları sırasıyla 12±0,000 ve 11±0,000 yıl; 159,38±6,249 ve 151,73±3,615 cm; 56,95±5,380 ve 51,73±5,007 kg'dır. Denekler gönüllülük esasına uygun olarak seçilmiş olup, egzersizler okul saati dışındaki serbest zaman dilimlerinde uygulanmıştır. Haftada iki gün deney grubuna 40 dakikalıkserbest cimnastikve pilates mat egzersiz programı uygulanmıştır. Çalışmada ön test - son test gruplu deneysel desen yöntemi kullanılmış olup dinamik esnekliği ölçmek amacıyla, aktif kas hareketleri (omuzda fleksiyon, ekstensiyon, abdüksiyon, kalçada fleksiyon, ekstensiyon) gonyometre aleti ile ölçülmüştür. Sonuç olarak serbest cimnastik ve pilates mat egzersizleri yaptırılan grupincelendiğinde, egzersiz yaptırılan grubun omuz ve kalça esneklik değerlerinde kontrol grubunun omuz ve kalça esneklik değerlerine göre artış görülmüştür(p

Bu çalışmanın amacı; sınırlı süreye sahip hazırlık sezonu içinde, interval koşular ile 4x4 dar alan oyunlarından hangisinin 10-14 yaş grubundaki çocukların aerobik kapasite, anaerobik güç, kuvvet, sürat, esneklik ve teknik özelliklerini geliştirmek için daha etkin bir antrenman metodu olduğunun araştırılmasıdır. Çalışma, ailelerinin gönüllülüğü prensibi esas alınarak katılan 24 çocuk üzerinde uygulanmıştır. Öncelikle, 2 hafta boyunca tüm oyuncular için aerobik tabanlı düşük şiddette antrenmanlar uygulanmış, futbolcular `Dar Alan Oyun Grubu (DAO)`, `İnterval Koşu Grubu (İK)` ve `Kontrol Grubu (KG)` olmak üzere rastgele 3 gruba ayrıldıktan sonra `ilk ölçüm` gerçekleştirilmiştir. İlk testte; katılımcıların fiziksel, fizyolojik ve teknik özelliklerinin belirlenmesi için yaş, vücut ağırlığı ve boy, aerobik kapasite, sürat, bacak kuvveti, dikey sıçrama ve esneklik özellikleri ölçülecek, ayrıca anaerobik güç, vücut kitle indeksi ve toplam `futbol teknik puanları` hesaplanmıştır. Daha sonra, 6 hafta süresince DAO ve İK grupları 4x4 dakika üzerinden haftada 3 gün boyunca, düzenli olarak dar alan oyunları ve interval koşu çalışmalarına katılmışlardır. KG çalışmalar boyunca sadece düşük yoğunluklu antrenmanlar yapmıştır. 6 hafta süresince, tüm gruplar belirtilen çalışmalar haricinde herhangi bir özel dayanıklılık, güç, kuvvet, sürat, esneklik çalışması ya da teknik çalışma yapmamışlardır. Son olarak; 6 haftalık antrenmanlar sonunda, ikinci bir ölçüm gerçekleştirilmiştir. Verilerin analizinde SPSS (Ver.18) analiz programı kullanılmıştır. Ön test ve son testten elde edilen değerler, ANOVA testi yardımı ile istatistiksel olarak karşılaştırılmıştır. Bütün istatistiksel yöntemler için yanılma düzeyi (α) 0.01 ve 0,05 olarak kabul edilmiştir. Çalışmalar sonucunda, İK ve DAO gruplarında VO2maks, bir pas ile top sürme değerlerinde ve DAO grubunda 10 m sprint, ayak ve diz ile saydırma, pas verme ve dripling değerlerinde anlamlı artış meydana gelmiştir. Grupların paired-samples t testi sonuçlarına göre; İK ve DAO gruplarında dikey sıçrama, bacak kuvveti, 10 m ve 30 m sprint, anaerobik güç, VO2maks,bir pas ile top sürme değerlerinde anlamlı bir artış meydana gelmiştir. Ayrıca DAO grubunda İK grubundan farklı olarak; ayak ve diz saydırma, dripling ve pas verme değerlerinde de anlamlı gelişim tespit edilmiştir. The aim of this study was to investigate which training methods were more effective for gaining on aerobic capacity, anaerobic power, strength, speed, flexibility and technical characteristics of children aged between 10-14 years into a shorter period in preparation season. The study was applied on 24 children of whom their families were voluntary. Firstly, aerobic based training was applied for all players during 2 weeks. First measurement was realised after the football players randomly had been compased as ''Small Sided Game Group(SSG)'', ''Interval Running Group(IRG)'' and ''Control Group(CG)''.At the first measurement for determining of participants physical, physiological and technical qualities; age, body, weight and height, aerobic capacity, speed, leg strength, vertical jump, and flexibility were measured, also anaerobic power, body mass index and total ''soccer technique values'' estimated. Then during 6 weeks; SSG and IRG groups had been trained regularly for 3 days in a week via 4x4 min. small sided games and 4x4 min. interval runnnig training. Control group participated only low density exercises. During 6 weeks period, groups never applied any special strength, speed, flexibilty or technical training. Finally; end of the 6 weeks, second measurement was realised. Values, obtained from pre-test and post-test, were compared statistically by using SPSS (ver. 18) with the help of ANOVA. Alpha level was set as 0.01 and 0,05 for statistical significance. At the end of the study, in SSG and IRG groups have a significant difference VO2 max, in drippling with a passing test and in SSG 10 m sprint, in ball with the feet and head, passing and dripling tests. According to Paired Samples t Test of groups; in SSG and IRG groups a have significant difference, vertical jump, leg strength, 10 m and 30 m sprint, anaerobic power, VO2 max, in drippling with a passing test and Furthermore, a significant development was determined in SSG group, in ball with the feet and head, dripling and passing tests. 185

Bu araştırmanın amacı Vertimax antrenmanlarının çeviklik, çabukluk ve ivmelenme üzerine etkisinin incelenmesidir. Araştırmaya toplam 29 denek gönüllü olarak katıldı. Araştırmada, vertimax antrenman grubu (N=10), klasik antrenman grubu (N=10) ve kontrol grubu (N=9) olmak üzere 3 grup yer aldı.Deneklere 8 hafta süreyle haftada 3 gün çabukluk ve çevikliğe yönelik antrenman programı uygulandı. Antrenman programını vertimax antrenman grubu vertimax cihazı ile uygularken, klasik gruptakiler vertimax cihazı olmaksızın uyguladılar. Kontrol grubu ise herhangi bir programa katılmadılar. Ölçümlerde 4 kapılı fotosel ve m (çeviklik testi için tek kapılı fotosel ve huni) kullanılarak ön test ve son test modeli uygulandı. Ölçümlere, 15 dk lık ısınma ile başlanarak, deneklere ivmelenme, çabukluk ve çeviklik testleri uygulandı. Her denekten 3 dk dinlenme aralığı ile 3 kez ölçüm alınarak en iyi olan derece kaydedildi.Vertimax antrenman grubuna ilişkin 5 m çabukluk, 10 m ivmelenme, 15 m ivmelenme ile çeviklik ön test ve son test değerleri sırasıyla 1,11±0,06 ve 1,06± 0,08 s (P0,05) olarak tespit edildi. Klasik antrenman grubuna ilişkin 5 m çabukluk, 10 m ivmelenme, 15 m ivmelenme ile çeviklik ön test ve son test değerleri sırasıyla 1,11±0,06 ve 1,07±0,07s (P0,05) olarak tespit edildi. Kontrol grubuna ilişkin 5 m çabukluk, 10 m ivmelenme, 15 m ivmelenme ile çeviklik ön test ve son test değerleri ise sırasıyla 1,13±0,08 ve 1,10±0,07 s (P>0,05); 1,87±0,11 ve 1,83±0,09 s (P>0,05); 2,55±0,11 ve 2,54±0,08 s (P>0,05); 9,74±0,45 ve 9,92±0,49 s (P>0,05) olarak tespit edildi. Sonuç olarak, çabukluk ve ivmelenme özelliklerinin 8 haftalık vertimax antrenman programı sonrasında anlamlı derecede geliştiği, çeviklik özelliklerinde ise anlamlı gelişmenin olmadığı görülmüştür. Çalışmada kullanılan antrenman uygulamasının anlık hareket gerektiren durumlar ve kısa sürede maksimum hıza ulaşmak için kullanılabileceği düşünülmektedir. Buna karşın bu antrenman uygulamasının çeviklik gerektiren hareketlerin gelişmesine katkı sağlamadığı düşünülmektedir. Vertimax antrenmanlarının farklı uygulamaları kullanılarak antrenmanlar açısından zenginlik ve yenilik olabileceği düşünülmektedir.Anahtar kelimeler: Vertimax, antrenman, çeviklik, çabukluk, ivmelenme The aim of this study is to research the effects of Vertimax training incident to agility, quickness and acceleration. 29 subjects in total participated in the study on a voluntary basis. The subjects were divided into 3 groups in the study as vertimax training group (N =10), classical training group (N = 10) and Control Group (N = 9). A quickness and agility training program was applied to the subjects for 3 days a week for 8 weeks. Vertimax training group performed the training program with the Vertimax device while the subjects in the classical training group carried out the training program without the cited device. The control group did not partake in any program. Pre-test and post-test models were performed utilizing a 4-door photocell and m (photocell with a single door and funnel for agility test) in measurements. Measurements started with approximately 15 minutes warm-up, and acceleration, quickness and agility tests were performed by the subjects. 3 measurements with 3 min rest intervals were taken from each subject and the best score was recorded. 5 m quickness, 10 m acceleration and 15 m acceleration with agility pre-test and post-test values vertimax of group training were established as 1.11 ± 0.06 and 1.06 ± 0.08 s, (P 0.05) respectively. 5 m quickness, 10 m acceleration, 15 m acceleration with agility pre-test and post-test values for classical training group are as 1.11 ± 0.06 and 1.07 ± 0.07 s (P 0.05) respectively. 5 m quickness, 10 m acceleration, 15 m acceleration with agility pre-test and post-test values for control group are as 1.13 ± 0.08 and 1.10 ± 0.07 s, (P> 0.05); 1, 87 ± 0.11 and 1.83 ± 0.09 s (P> 0.05); 2.55 ± 0.11 and 2.54 ± 0.08 s (P> 0.05) and 9.74 ± 0.45 and 9.92 ± 0.49 s (P> 0.05) respectively. As a result, it was seen that quickness and acceleration significantly developed subsequent to the 8-week Vertimax training program while agility development was not significant. It is thought that the training application employed in the study can be utilized for situations that require immediate action and for reaching maximum speed as soon as possible. However, it is also thought that this application does not contribute to the development of movements that require agility. It is thought that Vertimax training can bring vast alternatives and innovation to trainings by using different applications thereof. Key Words: Vertimax, training, quickness, agility, acceleration 104

Bu araştırma işbirliğine dayalı öğretim yöntemi ile komut yönteminin futbola özgü beceri öğrenimine etkisini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Çalışmaya Dumlupınar Üniversitesi Spor Kulübü ve Kütahya Spor Kulübü alt yapısında spora yeni başlayan sporcular arasından rastgele seçim yöntemi kullanılarak seçilen 43?ü A grubu, 39?u B grubu olmak üzere 82 sporcu gönüllü olarak katılmıştır. Sporculara 10 hafta süren bir eğitim programı hazırlanmıştır. Çalışmada Deneysel Desenler kullanılmış İşbirlikçi Gruba ?Eşleş-Kontrol Et-Uygula?, Geleneksel gruba ise ?Komut Yöntemi? uygulanmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak; Sporcuların futbola özgü becerilerini ölçmek için Mor - christian genel futbol yetenek testi, Yeagley futbol test bataryası, Johnson futbol testi uygulanmıştır. Araştırma verilerinin analizinde öğretim yöntemlerinin kendi içerisinde öğrencilerin puanları arasındaki farklılaşmayı belirlemek için tek faktörlü tekrarlı ANOVA (One-Way ANOVA for Repeated Measures) analizi, hangi öğretim yönteminin öğrencilerin gelişimine daha fazla etki sağladığı belirlemek için ise Kovaryans analizi (ANCOVA) kullanılmıştır. Ayrıca levene testi ile grupların homojenite değerlerine bakılmıştır. Analiz aşamasında uygulamanın öğrencilerin sontest puanlarının öğretim yöntemine etkisinin belirlenmesinde öntest puanları, kalıcılık puanlarına etkisinin belirlenmesinde ise sontest puanları covariate edilmiştir. Analizlerde SPSS 20.0 paket programı kullanılmıştır. Sonuçlar p

Bu çalışma beslenmenin, sporcuların hem genel sağlığı üzerindeki etkisinden hem de sportif performansını artıran önemli bir unsur olmasından hareketle, elit masa tenisi sporcularının ve antrenörlerinin, beslenme bilgilerini ölçmek, beslenme alışkanlıklarını tespit etmek ve çeşitli değişkenlere göre farklılaşmasını belirlemek amacıyla yapılmıştır.Tarama modelindeki araştırmada, veri toplama aracı olarak 3 bölümden oluşan beslenme alışkanlıkları ve beslenme bilgilerini ölçmeye yönelik anket, 94 sporcu ve 44 antrenöre uygulanmıştır. Elde edilen verilerden katılımcıların demografik özelliklerine ve beslenme bilgisi ile beslenme alışkanlıkları bölümünde yer alan soruların frekans ve yüzde dağılımlarına bakılmıştır. Ayrıca beslenme bilgisi, beslenme alışkanlıklarına yönelik olarak, sporcu ve antrenör arasında fark olup olmadığını anlamak amacıyla ?iki örnek için bağımsız t testi? uygulanmıştır. Katılımcıların demografik özelliklerinden belirlenen alt problemler incelendiğinde; Cinsiyet, öğrenim durumu, millik durumu ve düzenli spor yapma özelliklerine göre, anket sorularında yer alan beslenme bilgileri ve beslenme alışkanlıkları arasındaki farklılıkları tespit etmek için Independent Samples Test, Kruskal Wallis Testi ve Anova uygulanmıştır.Sonuç olarak; katılımcıların cinsiyet ve öğrenim değişkenine göre beslenme bilgi ve alışkanlılıklarında anlamlı bir farklılığın olmadığı, ancak antrenör ve sporcuların millilik durumunun beslenme bilgilerini etkilediği görülmektedir. Katılımcıların haftada birden fazla kuru baklagillerle beslenmeyi tercih ederken, sportif aktivite öncesi proteinle karbonhidrat içeren besinleri tercih ettikleri, yağ ve şeker içeren ürünlerden uzak durdukları ve vitamin-mineral ya da protein takviyesine gerek görmedikleri tespit edilmiştir. Araştırma grubunun ayrıca, toparlanma döneminde karbonhidrat açısından zengin yiyeceklerin tüketilmesinin gerekli olduğu ve son öğünün sportif aktivitelerden en az 3 saat önce yenmesi gerektiğini belirttikleri ve beslenmenin sportif başarı üzerinde etkisi olduğuna inandıkları tespit edilmiştir. In this study, the impact on nutrition and general health of the athlete and sports recalling that an important factor that improves the performance. With this aim this study carried out, to measure nutrition knowledge dietary habits of the elite table tennis athletes and coaches, and to determine the detection and differentiation of several variables .Scanning model study, the three-part data collection tool for measuring dietary habits and nutritional knowledge questionnaire was applied to 94 athletes and 44 coaches. Frequency and percentage scores were administered from data obtained from the demographic characteristics of participants and the questions on nutrition knowledge and eating habits. In addition, , in order to understand whether there is a difference in nutrition information, dietary habits between athletes and coaches the independent two sample t test` was applied. When the demographic characteristics of respondents to the infrastructure problems were examined; To determine the differences among nutritional knowledge and habits according to gender, educational status, according to being a national athlete status, and regular sports activities Independent Samples Test, Kruskal-Wallis test, and ANOVA were applied.As a result, information of diet and habits of the participants according to gender and education variable is not a significant difference, but the nutritional information for coaches and athletes affected by the status of a national player of the participants prefer eating dry beans, while more than a week, training and exercise their choice of foods that contain protein, carbohydrate, fat and sugar-containing products are stand-offish, however, they do not need vitamin-mineral supplements or protein have been identified. Research group also specified that during recovery period after sport activity the foods rich in carbohydrate should be consumed and last meal should be 3 hours before the trainin or competition also they belive that nutrition has the effect on sport achivement 127

Bu araştırmanın amacı okul yöneticilerin etik liderlik davranışlarının, beden eğitimi öğretmenlerin örgütsel adalet ve motivasyon düzeyleri ile olan ilişkisinin incelenmesidir. Bu doğrultuda çalışma kapsamında Ankara, Kırıkkale, Kırşehir, Mersin, Erzurum, Batman illerindeki üç yüz dokuz beden eğitimi öğretmenine ?Etik Liderlik?, ?Örgütsel Adalet? ve ?Motivasyon? ölçeği uygulanmıştır. Verilerin çözümlenmesi sürecinde betimsel istatistik, Mann-Whitney U ve Kruskal-Wallis H testleri Spearman sıra korelasyon katsayıları ve Regreasyon Analizi uygulanmıştır.Elde edilen bulgulara göre araştırma kapsamına alınan beden eğitimi öğretmenleri, okul yöneticilerinin yüksek düzeyde bir etik lider davranışı belirttikleri ve okullarına ilişkin adalet algıları ile motivasyon düzeylerinin yüksek olduğu belirlenmiştir. Ayrıca öğretmenlerin etik liderlik algıları çalışma yıllarına göre değişmezken, cinsiyet ve yaş değişkeni ile daha önceden yöneticilik yapma deneyimlerinin görüşlerinde etkili olduğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte okul yöneticilerinin etik ilkelere uygun davranışlar öğretmenlerinde örgütsel adalet duygusunu artırdığı ve etik liderlik ölçeğinin alt boyutlarından olan iletişimsel etik ve davranışsal etik ile örgütsel adalet algısı ile paralellik olduğu tespit edilmiştir. Ancak okul yöneticilerin etik liderlik davranışlarının öğretmenlerin motivasyon düzeyine etkisi ters yönlü olduğu fakat bu etki etik liderlik ölçeğinin alt boyutlarına göre bir analize tabi tutulduğunda, sadece iletişimsel etiklik alt boyutunun öğretmenlerin motivasyon düzeylerine etkisi ters yönlü olarak tespit edilmiştir.Anahtar Kelimeler: Etik Liderlik, Örgütsel Adalet, Motivasyon The objective of this study is to investigate the relationship between the ethical leadership behaviors by school managers and the organizational justice and motivation levels of physical education teachers. To this end, the ?Ethical Leadership?, ?Organizational Justice? and motivation scales were applied, within the scope of the study, on three hundred and nine physical education teachers in the provinces of Ankara, Kırıkkale, Konya, Kırşehir, Mersin, Erzurum and Batman. In the process of the analysis of the data obtained in the study, descriptive statistics, Mann-Whitney U and Kruskal-Wallis H tests, Spearman?s Rank Correlation Coefficients and Regression Analysis were employed.According to the findings obtained, it was found out that the physical education teachers who participated in the study stated that the school managers high levels of ethical leadership behaviors and that their perception for the justice in their schools and their level of motivation were also at high levels. Besides, while the ethical leadership perceptions of the teachers did not differ by their years of service, it was found out that the variables of gender and age and whether they had served as manager before were influential on their opinions. Moreover, it was found out that ethical behaviors by school managers increased the sense of organizational justice among the teachers and that there was a parallelism between the communicational ethics and behavioral ethics, which are among the lower dimensions of the ethical leadership scale, and the organizational justice perception. On the other hand, it was also found out that the ethical leadership behaviors of school managers had an inverse effect on the motivational levels of teachers, but when this effect is analyzed based on the lower dimensions of the ethical leadership scale it was seen only the lower dimension of communicational leadership had an inverse effect on the motivational levels of teachers.Key Words: Ethical Leadership, Organizational Justice, Motivation 151

Bu araştırmanın amacı; İstanbul'da yelken kulüplerinde görev yapan antrenörlerin liderlik özelliklerinin nasıl değerlendirildiğinin tespit edilmesidir. Bu araştırmanın çalışma grubu, İstanbul'daki yelken kulüplerinde görev yapan antrenörler ve bu kulüplere bağlı olan lisanslı sporculardır. Araştırmanın örneklemi ise İstanbul'da bulunan 21 yelken kulübünden 10'unda görev yapan antrenörler ve yine bu kulüplere bağlı olan lisanslı sporculardır. Araştırmada, Chelladuria ve Saleh'in geliştirdiği (1980), Tiryaki (2000)'nin Türkiye uyarlamasını yaptığı Spor İçin Liderlik Ölçeği; (SLÖ) Tercih edilen lider davranışı formu kullanılmıştır.Verilerin analizinde, yelken sporcularının arasında incelenen grupların ikiden fazla olması durumunda ortalamalar arasında anlamlı bir farkın bulunup bulunmadığına Tek Yönlü Varyans Analizi, cinsiyet için t testi ve yaş için korelasyon analizi kullanılmıştır. Yelken antrenörlerinin kendi görüşlerinin değerlendirildiği sonuçlarda ise, yine cinsiyet ve eğitim durumu için t testi ve yaş için korelasyon analizi kullanılmıştır.Erkek yelkencilerin SLÖ formunun alt ölçeklerin toplamına göre istatistiksel olarak anlamsız çıkmıştır. Yelken sporcularının SLÖ formunun alt ölçeklerin toplamında cinsiyete göre istatistiksel olarak anlamlı çıkmıştır (p0,05). Yelken sporcularında SLÖ tercih edilen davranış formunun yaş ve ölçek alt boyutlarının toplamı arasındaki korelasyonda negatif bir ilişki bulunmuştur.Yelken antrenörlerinin SLÖ tercih edilen lider davranışı formunun cinsiyete göre alt ölçeklerin toplamının t testi sonuçlarına bakıldığında istatistiksel olarak anlamlıdır(p0,05).When the correlation between sailmakers LSS preferred attitude form?s age and the sum of sub-dimension scale are taken into consideration ,there is a statistically inverse correlation between the sum of dimensions and age. In other words, it is **p

Bu çalışmanın amacı, aktif spor yapan taekwon do sporcularında dinamik postural kontrol ve diz eklemi propriyosepsiyon yetisinin tespit edilmesi ve 8 haftalık propriyosepsiyon antrenman programının diz eklemi propriyosepsiyon ve dinamik postural kontrol üzerine etkisini incelemekdir. Çalışmaya aktif olarak taekwon do yapan ve gönüllü olarak katılan 42 sağlıklı taekwon do sporcusundan 13 erkek ve 13 bayan antrenman grubuna; 8 erkek ve 8 bayan taekwon do sporcusu kontrol grubuna dahil edilmiştir. Deneklerin yaş, boy, vücut ağırlığı ve BMI (kg/m2 ) ortalamaları sırasıyla bayan deney grubu ve kontrol grubunun; 20,92±1,55 ve 20,75 ± 1,66 yıl; 166,77 ± 8,36 ve 165,62 ± 7,59 cm; 56,69 ± 6,89 ve 61,50±7,27 kg, 20,36±1,72 ve 22,41±2,40 kg/m2, 9,23±2,31 ve 6,00±1,07 yıldır. Erkek deney ve kontrol grubunda yaş, boy, vücut ağırlığı, BMI (kg/m2 ) ve sporyaşı ortalamaları sırasıyla; 20,23±2,80 ve 19,87±2,29 yıl,174,85±6,97 ve 173,75±5,06 cm, 62,80±4,95 ve 70,50±14,55 kg, deney grubu 20,58±1,94 ve 23,27±4,17 kg/m2, 8,62±2,56 ve 6,23±1,36 yıldır.Deneklerin Propriyosepsiyon duyusunun ölçümü Biodex System 3 Pro Multijoint System izokinetik test ve egzersiz sistemi cihazı ile (Biodex Medical Inc, Shirley/NY, USA) ; dinamik postural kontrol performansları ise Biodex marka (Biodex, Inc., Shirley, New York 950-302) cihazı ile analiz edildi. Ölçümler sekiz hafta ve haftada üç gün uygulanan propriyosepsiyon antrenman programı öncesinde ve sonrasında olmak üzere iki kez gerçekleştirildi.Verilerin istatistiksel olarak değerlendirilmesinde SPSS for Windows15.0 paket programı kullanıldı. Antrenman programı öncesinde ve sonrasında deney ve kontrol grupları arası karşılaştırmada Mann-Whitney U testi ve öntest-sontest arasındaki farklılıkların karşılaştırılmasında ise Wilcoxon testi kullanıldı. Sonuçlar 0.05 anlamlılık düzeyinde değerlendirildi.Uygulanan antrenman programı sonrasında; deney grubu bayan ve erkek taekwondo sporcularının hem baskın hemde baskın olmayan diz eklemi 30° ve 70° propriyosepsiyon skorlarında anlamlı farklılık görülmüştür(p0.05).Antrenman programı sonrasında; deney grubu bayan taekwon do sporcularının baskın ve baskın olmayan bacak dinamik postural kontrol testte daha yüksek performansa sahip oldukları görülürken (p0.05). Deney grubu erkek taekwon do sporcularının çift bacak, baskın ve baskın olmayan bacak dinamik postural kontrol skorlarında anlamlı farklılık olduğu görülürken(p0.05).Sonuç olarak; Propriyosepsiyon antrenman programının bayan ve erkek taekwon do sporcularının pozisyon hissi algılamasına dayanan diz eklemi propriyosepsiyon ve dinamik postural kontrol performanslarını geliştirdiği düşünülmektedir.Anahtar Kelimeler: Propriyopsepsiyon, Dinamik Postural Kontrol, Taekwondo. The purpose of this study was to determine dynamic postural control and the ability of the knee joint proprioception in active taekwondo atlethes and to examine the effects of 8-week training proprioception programme on knee joint proprioception and dynamic postural control. 13 male and 13 female to training group and 8 male and 8 female taekwondo atlethes to control group of 42 healthy taekwondo atlethes participating as volunteers and doing actively taekwondo were included to the study.The age,height,weight,BMI (kg/ m2 ) and sportsyears averages of the subjects of female experimental and control group were respectively; 20.92 ± 1.55 and 20.75 ± 1.66 years; 166.77 ± 8.36 and 165, 62 ± 7.59 cm, 56.69 ± 6.89 and 61.50 ± 7.27 kg, 20.36 ± 1.72 and 22.41 ± 2.40 kg/m2, 9.23 ± 2.31 and 6.00 ± 1.07 years.In male experimental and control group; age,height,weight, BMI (kg/ m2) and sportsyears averages were respectively; 20.23 ± 2.80 and 19.87 ± 2.29 years, 174.85 ± 6.97 and 173, 75 ± 5.06 cm, 62.80 ± 4.95 and 70.50 ± 14.55 kg; 20.58 ± 1.94 and 23.27 ± 4.17 kg/m2, 8.62 ± 2,56 and 6.23 ± 1.36 years.While the proprioception sense of measurements of subjects were analyzed by Multijoint System Biodex System 3 Pro isokinetic testing and exercise system device; dynamic postural control performances were analyzed by Bıodex marked device (Biodex,Inc.,Shirley,NewYork 950-302). The measurements were taken twice as before and after proprioception training programme being applied three times in a week and per week of 8.Package programme SPSS for Windows 15.0 was used in the evaluation of data statistically. While Mann-Whitney U test was used in the comparison of experimental and control groups before and after training programme, Wilcoxon test was used in the comparison of differences between pre-test and post-test.The results were evaluated at the expressiveness level of 0,05.Significant differences were observed in both dominant and nondominant knee joint 30°and 70° proprioception scores of experimental group of male and female taekwondo atlethes after the training programme was applied.(p< 0,05).On the other hand, it was observed that the control group didn?t show any significant differency in both dominant and non dominant knee joint of 30°and 70° proprioception scores (p> 0,05).At the results of training programme, it was determined that while dynamic postural control scores have higher performance in dominant and nondominant leg dynamic postural control tes of female taekwondo atlethes, no difference was seen in double-leg,dominant and nondominant legs of dynamic postural control scores of control group (p>0,05). While it was observed that double leg ,dominant and nondominant leg dynamic postural control scores of the experimental group of male taekwondo atlethes have significant difference (p< 0,05);post-test double leg,dominant and nondominant leg dynamic postural control scores of control group show no difference.(p>0,05).In conclusion,it was thought that proprioception training programme based on the detection of position sense improves knee joints proprioception and dynamic postural control performances.Key Words: Proprioception, Dynamic Postural Control, Taekwondo 107

Araştırmada, Türkiye'de lisanslı olarak futbol oynayan bayanların görüşlerine göre, Sosyo-ekonomik durumları ve futbol branşına yönelme nedenleri araştırılmıştır.Araştırmanın evrenini, T.F.F. Amatör işler departmanlığına bağlı, 2007-2008 futbol sezonu, büyükler kategorisi bayanlar futbol ligine katılan 25 takımda bulunan 521 lisanslı bayan futbolcu oluşturmaktadır. Araştırmada evrenin tümüne ulaşılamadığından, 15 takımdan 259 lisanslı bayan futbolcu araştırmamıza katılıp örneklem grubunu oluşturmuştur. Bu araştırma kapsamında bulunan, bayan futbolcular için anket formu kullanılmıştır. Bayan futbolcuların demografik bilgileri frekans ve yüzde olarak ortaya konulmuştur. Futbol branşını tercih etmelerindeki çeşitli unsurlar, Futbol Branşıyla Uğraşma Nedenleri ve Futbol Branşından Beklentileri yine frekans ve yüzde olarak ortaya konmuştur. Bayan futbolcuların görüşlerinde ilişki olup olmadığı, ki-kare (chi-square) testi ile kontrol edilmiştir ve p=0.05 anlamlılık düzeyi kabul edilmiştir.Araştırma sonucunda:1)Türkiye'deki bayan futbolcuların demoğrafik bilgileri incelendiğinde; Büyük kısmının 16-20 yaş aralığında lise öğrencisi olduğu. Futbola 13-16 yaşlarında başlayanların sayısının fazla olduğu tespit edilmiştir. Çoğunun babalarının ilkokul mezunu olup, mesleklerinin serbest meslek olduğu, annelerinin ise yine ilkokul mezunu olup, işsiz (ev hanımı) olduğu tespit edilmiştir.2)Bayan futbolcuların, futbol branşını tercih etmelerinde, arkadaş ve akran gruplarının ve beden eğitimi öğretmenlerinin futbola yönelmelerindeki etkisinin çok fazla olduğu tespit edilmiştir.3)Bayan futbolcuların, futbol branşıyla uğraşma nedenlerinden, arkadaşlarla birlikte bir takım ruhu içinde hareket etmek, futbol branşını sevmek, futbol branşıyla uğraşarak sağlıklı olmak, başarı ve kazanmaktan zevk duymak gibi görüşlerin etkisinin çok fazla olduğu tespit edilmiştir. Maddi geliri artırmak görüşünün etkisinin ise çok az olduğu çıkan sonuçlar arasındadır.4)Bayan futbolcuların, büyük kısmının futbol branşından beklentilerinin, milli takıma seçilmek, antrenör olmak, beden eğitimi öğretmeni olmak ve ilerde sporla ilgili üniversite düzeyinde eğitim görmek olduğu tespit edilmiştir.5)Ekonomik durumu orta düzeyde olan bayan futbolcuların, futbol branşını tercih etmelerindeki unsurlardan maliyetinin düşük olduğu görüşüne hiç katılmadıkları tespit edilmiştir6)Ekonomik durumu iyi düzeyde olan bayan futbolcuların ise futbol branşıyla uğraşma nedenlerinden, maddi geliri artırma görüşüne hiç katılmadıkları tespit edilmiştir.7)Ailelerinin ekonomik durumu iyi düzeyde olan bayan futbolcuların futbol branşını tercih etmelerindeki unsurlardan, anne, baba ve kardeşin futbola yönelmelerindeki etkisinin fazla düzeyde olduğu tespit edilmiştir.8)Çoğunlukla öğrenim durumu lise olan bayan futbolcuların, futbol branşından beklentilerinden, ilerde üniversite düzeyinde eğitim görmek görüşüne çok fazla katıldıkları tespit edilmiştir.Anahtar Kelimeler: Bayan Futbol, Sosyo-Ekonomi, Futbol, Yönelme The research is based on the licensed women soccer players in Turkey by considering their socio-economic situation and their reasons for heading towards soccer.The research group consists of 521 licensed women soccer players, among 25 teams of the upper women soccer league of the 2007-2008 soccer season, which are connected to T.F.F. department of amateur sports. The research is based on 259 licensed women soccer players from 15 teams, since it is not possible to reach all of the 521 licensed women players. Questionnaires are applied as a tool for the research to women soccer players. The demographic data of women soccer players are shown as frequency histograms and percentage graphs .The factors that affecting them to head towards soccer, the reasons of their engagement on soccer and their expectations from soccer are shown in frequency histograms and percentage graphs. The correlation among the women soccer players? opinion is controlled chi-square test and it accepted that p=0,05 as a meaningful degree.Research results;1)After the demographic data of the women soccer players in Turkey are examined; big portion of the players consists of 16-20 aged high school student group, women soccer players start of football ages are between 13-16. The study showed us that most of their fathers are graduated from elementary school and they are free workers, most of the soccer players mothers are also graduated from elementary school and they are house wife (they have no work )2)Friends and same age group children, and health education teacher are most influencing factors that women soccer players? heading towards soccer.3)Among reasons; playing Soccer with their team mates through the team spirit, being interested in Soccer, being healthy by playing Soccer, success and desiring happiness from beating are the most affecting factors, that is why women Soccer players interested in football. Increasing their income is least important factor that affecting them to choose Soccer.4)Women Soccer players mostly expecting to become a national Soccer team player, become a Soccer trainer, become a health education teacher and have higher education on health and sports at university level, due to their choice on Soccer.5)It is noted that women Soccer players, whose economic conditions? are at average level, completely disagree on that they head towards Soccer, since Soccer has low expenses.6)It is noted that women Soccer players, whose economic conditions are good, completely disagree on that they head towards Soccer, in order to increase their income.7)It is noted that women Soccer players, whose economic conditions are good are mostly influenced by their mothers, fathers, sisters and brothers in terms of heading towards Soccer.8)It is noted that women Soccer players, whose education level are high school, agreed a lot on having higher education at university level as a result of heading towards Soccer.Key words: Women Soccer, Socio-Economy, Soccer, Heading towards 115

Aratr??m ada oryantiring sporcularn?n? kalr?a ?t??? t? e mel sorunlar ?s aptamakamaçlanmtr??.?Aratr??m ann? evrenini Türkiye'de oryantiring yapan bireyler olut?u rmaktadr?.Bu aratr??m ann? örneklemini ise, 1. Kademe Antalya yamr?? a sn?a katl?an sporcularolut?u rmaktadr?. Aratr??m a sonucunda;Oryantiring sporu yapan bireylerin ei?t im düzeylerinin yüksek olduu?,· Federasyon yalr?a? rn ?n? ve kategorilerin yeterli bulunduu?,· Antrenörlerin her konuda yeterli olduu?,· Sporcularn? çou?n luu?n un oryantiring renk kodunu bilmedikleri,· Oryantiring kulüplerinin sporculara sal?a d?m?? addi destei?n yetersiz olduu?,· Ülkemizdeki oryantiring harita saysn??n? , kalitesinin ve güncellii?n in istenendüzeyde olma,d? ??· Oryantiring sporcularn?n? oryantiring malzeme fiyatlarn?n? yüksek, çei?tl erinaz bulduu? ve ulam? akta sk?n? t ?çe ktikleri,· Yararlanl?ac ak kitap, dergi ve kaynaklarn? yetersiz olduu?,· Sporcular, die?r sporcularn? adil olmadk?l arn? ?d üü?n mektedirler, sonuçlarn?avarl?mtr ??.?Please purchase PDFcamp Printer on http://www.verypdf.com/ to remove this watermark.iiiAratr??m a sonunda ortaya çk?a n sorunlara dayal ?o larak u? önerilersunulabilir:· Yapl?an bu çaml?? a nn? oryantiring hakemlerine, idarecilerine ve oryantiringkulübü yöneticilerine uygulanmasn?n? fayda sal?a yaca ?d? ü ü?n ülmektedir.· Yapl?an bu aratr??m a oryantiring haritalar,? h arita çizicileri ve oryantiringmalzemeleri konusunda aratr??m ann? genil?e tilerek devam etmesine faydasal?a yacaktr?.· Bundan sonraki aratr??m alar gelecekte düzenlenecek olan ulusal veuluslararas ?y amr?? a lar için de faydal ?o lacaktr?.· Yapm?t??z ? b u çaml?? a da yazl ?es er eksii? ortaya konmut?u r. Ülkemizde belliaralk?l arla çk?a cak bir dergi bize bu konuda fayda sal?a yacaktr? This research aims to determine the basic problems that the orienteers face.The scope of the research covers the orienteers in Turkey. The sample groupof the research is composed of the orienteers who participated in the 1st pace of theAntalya race. In the light of this research, it is concluded that;The education level of the orienteers is high,· Most of the orienteers do not know the colour codes of the orienteering,· The financial support that the orienteering clubs provide to the orienteers isnot enough,· In Turkey, the number of the maps, the quality and the up to dateness of themis not on the level required,· The federation races and categories are found enough,· The orienteers find the cost of the orienteering equipment is high besides fewvariety of the equipment, which is hard to access,· The orienteering trainers are efficient in every kind of issues,· The books and sources used are not enough,Please purchase PDFcamp Printer on http://www.verypdf.com/ to remove this watermark.v· The orienteers do not compete fairThe solutions below can be presented to overcome the problems mentionedabove.§ It is thought that this assignment will be essential for orienteeringrefrees, administors and orienteering club administors.§ This assignment will have a positive affect on orienteering maps,orienteering map makers and orienteering equipments.§ Next researhces about this subject will help both national andinternatinal competitions.§ It would be great to release a magazine for the orienteeringcommunity. 88

71 ÖZET Bu araştırmanın amacı aktif spor yapan çocuklar ile aktif spor yapmayan çocuklar arasında psiko-sosyal gelişimleri arasında farklılık olup olmadığım incelemektir. Araştırma anket ve literatür tarama niteliğinde olup, araştırma ile ilgili genel bilgilere ayrıca yer verilmiştir. Araştırmanın örneklimi Ankara ili Yenimahalle ilçesi Mimar Sinan İlköğretim okulunda 5. sınıfta okuyan 10 yaş grubu aktif spor yapan 20 kız, 20 erkek ile aktif spor yapmayan 20 kız, 20 erkek toplam 80 öğrenciden meydana gelmektedir. Araştırmada Hurting ve Zazzo'nun geliştirmiş olduğu `Psiko-sosyal gelişim testi` kullamlmıştır. Bu testlerden elde edilen veriler Microsoft Excel İstatistik programında değerlendirilerek cinsiyetlere göre aritmetik ortalama (X), standart değişim (SD), standart hataların hesaplanması ve `t` testi teknikleri ile yapılmıştır. Araştırma sonucunda aktif spor yapan kız ve erkek çocukların test sorularının tamamına yakınında kontrol grubuna göre daha yüksek puanlar almalarına rağmen, sosyal yaşama uyum ve otonom konularında anlamlılık ifade eden sonuçlara rastlanmıştır. Genel anlamda da aktif spor yapan çocuklar, kontrol grubuna göre de toplam psiko-sosyal gelişim ölçeği puanlamasında istatistiksel anlama yakın yüksek bir sonuç çıkmıştır (*P < 0,05, t: 1,900). Kız çocukları arasındaki değerlendirme ise; toplam psiko-sosyal gelişim ölçeğinde aktif spor yapan kız çocukları, aktif spor yapmayan kız çocuklarına göre daha başarılı bulunarak ortaya anlamlı bir fark çıkmıştır (*P < 0,05, t. : 2,042*). Aktif spor yapan erkek çocuklarında, aktif spor yapmayan erkek çocuklarına oranla daha başarılı olmalarına rağmen aralanndaki bu oran anlamlı olmasına yetmemiştir ( P < 0,05, t. :,826).72 Aktif spor yapan çocuklar arasındaki değerlendirme sonucunda ise aktif spor yapan kız çocukları, aktif spor yapan erkek çocuklarına göre başarılı sayılsalar da istatistiksel olarak manidar bir fark ortaya çıkmamıştır ( P < 0,05, t. :,712). Tüm denekler arasında aktif spor yapan kız çocukları en başarılı, aktif spor yapmayan kız çocukları en başarısız grubu oluşturmuşlardır. Elde edilen bu sonuçlar, aktif spor yapmanın, çocuğun psiko-sosyal gelişimini olumlu yönde etkilediği doğrultusundadır. 73 SUMMARY The aim of this research is to examine whether there are differences between the psychosocial developments of children actively engagad in sports and children that are not engaged in sports. The research is mainly based on questionnaire and literature scanning, and the general information related to the research is separately stated. The sampling of the research is composed of totally 80 sutudents at 5th grade, of a 10-year-old group, in Mimar Sinan and İsmail Erez Elementary Schools, Ankara, Yenimahalle District, 20 boys and 20 girls that are not dealing with sports, 20 boys and 20 girls that are actively engaged in sports. The `Psychosocial development test` develepoed by Hurting and Zazzo has been used in the research. The data obtained through these tests have been assessed in the Microsoft Excel Statistics program, and this process was performed by the calculations of average, standard deviation, standard errors and the `t` tests techniques. Consequently, results mat indicated meaningfulness on adapting to social living and autonom were encountered in almost all of the test questions pertaining to the children that actively deal with sports, even if they gained higher marks than the control group. In general, the children mat are actively engaged in sports resulted as related to statistical meaning in the total grading of psychosocial development scale than the control group (*P < 0,05, t. : 1,900). The assessment between the girls was follows: the girls actively dealing with sports were found to be more successful than the girls that are not engaged in sports anda meaningful difference was observed (*P < 0,05, t. : 2,042 ). Although the boys actively dealing with sports were found to be more successful than the boys that are not engaged in sports this ratio between them was not sufficient enough for a meaningful difference ( P < 0,05, t. :,826). Among all subjects, the girls actively dealing with sports constituted the most successful group, and the girls not engaged in sports the most unsuccessful group. These results lead to the point that dealing actively with sports effects the psychosocial development of a child in a positive way. 98

86- 7. ÖZET Bu araştırmada 17-20 yaş serbest ve grekoromen güreş genç milli takım güreşçilerinin fiziksel, fizyolojik ve psikolojik özelliklerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır. Bu çalışmaya 20 serbest, 20 grekoromen olmak üzere toplam 40 güreşçi katılmıştır. Araştırma için; yaş, boy, vücut ağırlığı, istirahat kalp atım sayısı, Sistolik ve Diyastolik kan basınçları, vücut yağ yüzdesi, esneklik, anaerobik güç, mekik, sınav, pençe kuvveti, tek kol, Piolet ile ilgili fiziksel ve fizyolojik etkinlikler ile kendine güven-teslimcilik, saldırganlık- uysallık, riske girme-ihtiyatlı olma, başarı tutkusu-tutkusuzluk gibi kişilik özelliklerini belirleyen boyutlar seçilmiştir. istatistiksel analizler (t-testi hesaplamaları) IBM Pentium II 450 marka bilgisayarda yüklü bulunan SPSS paket programı ile hesaplanmıştır. Sonuçların anlamlılık dereceleri de (P>0.05). Seviyesinde kabul edilmiştir. Araştırmaya katılan güreşçilerden serbest stil güreş yapanların %10'u ilköğretim, %60'ı lise, %30'u üniversite eğitim seviyesinde olduğu, grekoromen güreşçilerin %45'i lise, %55'i üniversite eğitimi seviyesinde olduğu gözlenmiştir. Bu çalışmanın sonunda aşağıdaki bulgular elde edilmiştir. Ortalama yaş s.s. 18.90 ± 0.91 - g.r. 19.20 ± 0.89 yıl, ortalama boy s.s. 166.45 ± 6.34 - g.r. 170.25 ± 7.69 cm., ortalama ağılık s.s. 69.94 ± 9.42 - gj. 73.51 ± 17.48 kg., ortalama vücut yağ yüzdesi s.s. 7.49 ± 1.16 - g.r. 7.93 ± 3.47 mm., ortalama kalp atan sayısı s.s. 68.40 ± 5.17 - g.r. 63.75 ± 5.65 atım/dk., ortalama sistolik kan basıncı s.s. 1 13.00 ± 6.56 - g.r. 1 14.00 ± 8.20 mmHg, diastolik kan basıncı s.s. 65.50 ± 5.10 - g.r. 73.00 ± 9.78 mmHg, ortalama anaerobik güçleri s.s. 100.77 ± 16.93 - g.r. 106.50 ± 28.82 kgjn/sn., sağ el pençe kuvveti s.s. 44.36 ± 7.89 - gj. 45.88 ± 9.68, sol el pençe kuvveti s.s. 41.62 ± 6.29 - g.r. 45.04 ± 9.95 kg, esneklik s.s. 37.45 ± 4.51 - g.r. 32.70 ± 6.94 cm., mekik s.s. 44.65 ± 6.36 - g.r. 47.35 ± 4.34, Şmav s.s. 45.90 ± 6.52 - g.r. 46.90 ± 7.31, piolet s.s. 21.00 ± 6.86 - g.r. 23.35 ±7.17, tek kol s.s. 17.00 ± 3.29 - g.r. 13.25 ± 3.72 adet/dk. istirahat diastolik kan basmcı, esneklik ve tek kol'da serbest güreş milli takım-88- 8. SUMMARY Purpose of this invastigation was to compare physical,physiological and psychological characteristics of free-style and graecoromen young national wrestling team wreslers at the age 17-20. The subject in this study were 40 espoir wrestlers (20 fre-style, 20 graecorome). For investigation ; age, height, weight, rest pulse, systolic and diastolic pulse, body fad volue, flexibility, anaerobic power, pull up, sit up, grip strength, shoulder throw, piolet, related to physicial and physiological activites related and confidence-represent, aggressiveness- concilatory, taking risk-cautious, success-unable werw selected. Statistics analysis was calculated with the program SPSS in the computer IBM Pentium II 450. Fis value technigue (P > 0.05) was used. % 10 of the free style wrestlers in the investigation had graduated from elementary school, % 60 of the wrestlers from high school and % 30 of the wrestlers from universty. % 45 of the graecoromen wrestlers in the investigation had graduated from a high school and % 55 of the wrestlers from a university. At the end of this study were found: the meaning age were f.s. 18.90 ± 0.91 - g.r. 170.25 ± 7.69 cm., the mean weight were f.s. 69.74 ± 9.42 - g.r. 73.51 ± 17.48 kg., the mean percent body fat were f.s. 7.49 ± 1.16 - gj. 7.93 ± 3.47 mm., the mean heard rate were f.s. 68.40 ± 5.17 - g.r. 63.75 ± 5.65 beat/min, the mean systolic blood pressure were f.s. 113.00 ± 6.56 - g.r. 1 14.00 ± 8.20 mmHG, the mean diastolic blood pressure were f.s. 65.50 ± 5.10 - g.r. 73.00 ± 9.78 mmHg, the mean anaerobic power were f.s. 100.77 ± 16.93 - g.r. 106.50 ± 28.82 kg-m/sec, the mean grip strength were f.s. 44.36 ± 7.89 - gj. 45.88 ± 9.68 kg (right hand). F.s. 41.62 ± 6.29 - g.r. 45.04 ± 9.95 kg (left hand), the mean flexibility were f.s. 37.45 ± 4.51 - g.r. 32.70 ± 6.94 cm, the mean sit up were f.s. 44.65 ± 6.36 - g.r. 47.35 ± 4.34, the mean pull up were f.s. 45.90 ± 6.52 - g.r. 46.90 ± 7.31, the mean piolet were f.s. 21.00 ± 6.86 - g.r. 23.35 ± 7.17, the mean shoulder throw were f.s. 17.00 ± 3.29 - g.r. 13.25 ± 3.72 min. -88- 8. SUMMARY Purpose of this invastigation was to compare physical,physiological and psychological characteristics of free-style and graecoromen young national wrestling team wreslers at the age 17-20. The subject in this study were 40 espoir wrestlers (20 fre-style, 20 graecorome). For investigation ; age, height, weight, rest pulse, systolic and diastolic pulse, body fad volue, flexibility, anaerobic power, pull up, sit up, grip strength, shoulder throw, piolet, related to physicial and physiological activites related and confidence-represent, aggressiveness- concilatory, taking risk-cautious, success-unable werw selected. Statistics analysis was calculated with the program SPSS in the computer IBM Pentium II 450. Fis value technigue (P > 0.05) was used. % 10 of the free style wrestlers in the investigation had graduated from elementary school, % 60 of the wrestlers from high school and % 30 of the wrestlers from universty. % 45 of the graecoromen wrestlers in the investigation had graduated from a high school and % 55 of the wrestlers from a university. At the end of this study were found: the meaning age were f.s. 18.90 ± 0.91 - g.r. 170.25 ± 7.69 cm., the mean weight were f.s. 69.74 ± 9.42 - g.r. 73.51 ± 17.48 kg., the mean percent body fat were f.s. 7.49 ± 1.16 - gj. 7.93 ± 3.47 mm., the mean heard rate were f.s. 68.40 ± 5.17 - g.r. 63.75 ± 5.65 beat/min, the mean systolic blood pressure were f.s. 113.00 ± 6.56 - g.r. 1 14.00 ± 8.20 mmHG, the mean diastolic blood pressure were f.s. 65.50 ± 5.10 - g.r. 73.00 ± 9.78 mmHg, the mean anaerobic power were f.s. 100.77 ± 16.93 - g.r. 106.50 ± 28.82 kg-m/sec, the mean grip strength were f.s. 44.36 ± 7.89 - gj. 45.88 ± 9.68 kg (right hand). F.s. 41.62 ± 6.29 - g.r. 45.04 ± 9.95 kg (left hand), the mean flexibility were f.s. 37.45 ± 4.51 - g.r. 32.70 ± 6.94 cm, the mean sit up were f.s. 44.65 ± 6.36 - g.r. 47.35 ± 4.34, the mean pull up were f.s. 45.90 ± 6.52 - g.r. 46.90 ± 7.31, the mean piolet were f.s. 21.00 ± 6.86 - g.r. 23.35 ± 7.17, the mean shoulder throw were f.s. 17.00 ± 3.29 - g.r. 13.25 ± 3.72 min.-89- There was a meaningful! difference in rest diastolic pulse flexibility and shoulder throw for at the free style wrestling team (P < 0.05) and there was a meaningfull difference in the rest pulse for graecoremen team (P < 0.05). It has that been found considerably from statistical point of view; the difference among average points of own confidence-represent active range, determining the personal characters of two grups joining to research test. The average points of two groups fell in to own confidence range. But there was a difference at 7.55 valve for graecoromen wrestlers in own confidence. It has not been found importantly from statistical point of view; the difference among average points of aggressiveness-conciliatory range, detecting the personal characters of two groups participated to research. The point average of graecoromen wrestlers in aggressivenness, was the conciliatory free style wrestlers. It has not been found considerably from statistical point of view the difference among average points of taking risk-cautious range designation the personal characters of two groups participated in research. But there was a difference at % 13.11 valve for graecoromen wrestlers. While the difference among average points of able to success-unable to success range determining the personal characters of two groups has not been found considerably from statistical point of view, the average points of two groups are concentrated in able to success range. But there was a difference at % 1.68 valve for free style wrestlers. 123

105- 8. ÖZET Bu çalışma Erzincan il merkezi ve ilçelerde okuyan 12-14 yaşlan arasındaki çocukların, sağlıkla ilgili fiziksel uygunluk özelliklerim belirleyerek yaş ve cinsiyet farklılıklanm ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Araştırmaya Erzincan il merkezinde okuyan 264 kız (12 yaş 97, 13 yaş 71, 14 yaş 96), 319 erkek (12 yaş 80, 13 yaş 125, 14 yaş 1 14) ile ilçelerde okuyan 212 kız (12 yaş 66, 13 yaş 79, 14 yaş 67), 224 erkek (12 yaş 61, 13 yaş 60, 14 yaş 103) olmak üzere toplam 1019 öğrenci gönüllü olarak katılmıştır. Sağlıkla ilgili fiziksel uygunluk özellikleri belirlemek için öğrencilere bazı antropometrik ve motorik testler uygulanmıştır. Antropometrik testler boy uzunluğu, vücut ağırlığı ve vücut kompozisyonu ölçümlerini kapsamıştır. Otur- eriş testi, 30 sn mekik testi, manuel kas testi ve 20 m mekik koşu testi ise motorik testler olarak kullanılmıştır. Gruplar arasında (yaş, cinsiyet ve yerleşim) fiziksel uygunluk özellikleri bakımından farkları belirlemek amacıyla 3x2x2 düzeninde varyans analizi kullanılmıştır. Çalışma sonucunda, 12-14 yaş grubu kız ve erkek öğrenciler arasında boy uzunluğu açısmdan farklılık tespit edilmemiştir. Kız öğrencilerin vücut ağırlığı ve vücut yağ oranlarının erkek öğrencilerden daha yüksek olduğu bulunmuştur. Otur- eriş testi dışında diğer motorik testlerde, erkek öğrencilerin kızlardan daha iyi bir performans gösterdiği tespit edilmiştir. Yaş artışına paralel olarak kız ve erkek öğrencilerin boy uzunlukları ve vücut ağırlıkları da artmıştır. Erkeklerin vücut yağ oranı yaş artışı ile birlikte sabit-106- kahrken, kızlann yağ oranlarında artış meydana gelmiştir. Her iki cinsiyette yağsız vücut kitlesi, yağ ağırlığı ve vücut kitle indeksinin yaşla anlamlı seviyede arttığı tespit edilmiştir. Otur-eriş test performansında her iki cinsiyette de 13 yaşında bir düşüş gözlenmiştir. Ayrıca 12-13 ve 13-14 yaşlan arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. Kız öğrencilerin 30 sn mekik testi değerlerinde dalgalı bir eğilim meydana gelirken, erkek öğrencilerin değerlerinde yaşla birlikte artış meydana gelmiştir. Her iki cinsiyette manuel kas testi değerleri yaşa bağlı olarak değişmemiştir. Maksimal aerobik güç değerleri hem kız hem de erkek öğrencilerde azalmıştır. îlde okuyan öğrencilerin bütün antropometrik ölçümleri, vücut yağ oranlan ve yağsız vücut kitleleri ilçelerde okuyan öğrencilerden daha yüksek bulunmuştur. 30 sn mekik testi dışında diğer motorik testlerde ilçelerde okuyan öğrencilerin lehine anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Fiziksel uygunluk, ergenlik, sağlıkla ilişkili fiziksel uygunluk. 107 9. SUMMARY This study was carried out to examine the sex and age difference of 12-14 years of students in Erzincan and in its districts by determining physical fitness characteristics related to health. A total of 1019 students, 476 girls (264 from city center of Erzincan, 212 from districts of Erzincan) and 543 boys (319 from city center of Erzincan, 224 from districts of Erzincan) voluntarily particitated in this study. Some anthropometric and motoric tests were applied to determine the physical fitness characterictics related to the health of students. Anthropometric tests included in height, body weight and body composition measurements. On the other hand, sit and reach test, 30 sec sit-up, manual muscle test and 20 m shuttle ran were formed the motoric tests. A 3x2x2 (age-sex-settlement) variance analysis were used to determine the differences of physical fitness characteristics between groups. At the end of this study, no difference was found between the height of girls and boys aged 12-14 years old. However, it was found that body weight and body fat percentage of girls were higher than those of boys in this ages. Boys showed better performance than girls in all motoric tests, except sit and reach test. The height and body weight of girls and boys increased by age. While body fat percentage of boys remained constant, this parameter increased by age among girls. Lean body mass, body weight and body mass index increased by age in both sexes. It was observed that sit and reach values declined at age 13 in girls and boys. Also, there was a significant difference between the age 12-13 and 13--108 14 in sit and reach performance. Boys had increasing values in 30 sec sit-up test by age, where as girls showed a variable performance in this test On the other hand, the manuel muscle test scores remained constant in both sexes. Finally, maximal aerobic power scores declined both in girls and boys. It was reported that all anthropometric measurements, body fat percentage and lean body mass of students living in city center were higher than the students living in districts. Additionaly, the students living in districts had better scores in all motoric tests, except 30 sec sit-up test. Key-words: Physical fitness, adolesence, healht-related physical fitness. 143

Spora başlama yaşının giderek küçülmesi sonucu spor dallarının özelliğine uygun insan modellerini erken yaşlarda saptanması gibi çok önemli bir konu son yıllarda ortaya çıkmıştır. Çünkü başlangıçta yanlış dallara yönlendirilenlerin ileri yaşlarda performanslarının geliştirilmesi için harcanan tüm bilimsel çabalar yetersiz kalmaktadır36. Bu çalışmanın amacı; somatotip ve spor dallan arasındaki belirgin ilişki göz önünde bulundurularak ülkemizde oldukça büyük potansiyele sahip 7- 14 yaş kız ve erkek çocuklarının spora yönlendirilmeden önce, öncelikle antropometrik ve somatotip özelliklerinin bilinmesi için yaş grubuna göre fiziksel uygunluk özellilerinin ortaya çıkartılarak bedensel özelliklerinin tanınmasına örnek model oluşturmaktır. Ayrıca erken yaşta kız ve erkek çocuklarının doğru spor branşlarına yönlendirmek için vücut yapısı - somatotiplerini ortaya koyarak çocukların vücut yapılarına uygun spor branşlarına yönlendirilmeleri amaçlanmıştır. Bu çalışmanın örneklem grubunu, Ankara ili'nde öğrenim gören ilköğretim çağı çocuklarından yaşlan 9±1 yıl olan 1995 erkek ve 1776 kız toplam 3771 gönüllü öğrenci oluşturmuştur. Çalışmaya katılan deneklerin somatotiplerinin belirlenmesi için boy, ağırlık, deri kıvrımı kalınlıkları, çevre ve genişlik ölçümleri olmak üzere onbir antropometrik ölçüm alınmıştır. Araştırma gruplarının somatotip özelliklerinin belirlenmesinde Heath-Carter yöntemi kullanılmıştır.-154. Ölçümlerin istatistiksel analizleri SPSS 11,0 programında yapılmıştır. Ölçümlerin analizleri yapılmadan önce tüm ölçümlerin yaş ile birlikte gösterdiği dağlım SPSS programı yardımıyla elde edilmiştir (Scatter plot) ve bu dağılımlar yardımıyla saplan olan ölçüm değerleri analizlere dahil edilmemiştir. Elde edilen antropometrik bulgulara göre; Calf deri kıvrımı kalınlığı değerlerinde ve somatotip değerlerinden ektomorf değerlerinde istatistiki olarak kız ve erkek öğrenciler için anlamlı farklılık olmadığı tespit edilmiştir. (P

76 ? 7.0ZET Bu araştırma 90 dakikalık bir futbol maçında L Karnitin alımının Laktik Asit ve Glikoz seviyesine etkisini belirlemek amacıyla yapıldı.Çalışmaya, düzenli olarak antrenman yapan, boylan ortalaması 1,78 ± 6,64 (m), Vücut ağırlıkları ortalaması 70 ± 5,12 (kg), yaşlan ortalaması 19,18 ± 0,87 (yıl) ve spor yaşlan ortalaması 9,64 ± 2,29 (yıl) olan 22 sağlıklı erkek futbolcu gönüllü olarak katılmıştır. Denekler Kontrol (n=ll) ve Karnitin (n=ll) olmak üzere iki grupta sınıflandırıldı. Çalışma dört aşamada gerçekleştirildi. Birinci aşamada karnitin verilmeden kan alımı, ikinci aşamada karnitin verildikten bir saat sonra kan alımı (Maç öncesi), üçüncü aşamada devre arası kan alımı ve son olarak da dördüncü aşamada maçm bitiminde kan alımı olmak üzere belirlenen periyotlarda gerçekleştirildi. Yapılan araştırma sonucunda, laktat değişkeni bakımından kontrol grubunda istatistiksel olarak ölçümler arası anlamlı bir farklılık olmadığı (P>0,05), karnitin grubunda ise ölçümler arasında istatistiksel olarak (P0,05), karnitin grubunda ise ölçümler arasında istatistiksel olarak (P0.05) between measures statistically however in the carnitine group there is meaningful difference (p0.05) between measures statistically however in the carnitine group there is meaningful difference (p< 0.05) between measures statistically. So as a result of this research we can see that the use of L-carnitine, decrease the lactate level of the carnitine group and effect the level of the glucose before the 90 minutes football match. 94

Bu araştırmanın amacı, profesyonel futbolcularda teknik parametrelerin tespit edilmesi ve liglere göre değerlendirilmesidir. Bu amaçla, araştırma kapsamında profesyonel futbolculara teknik testler uygulanmış ve testlerden elde edilen bulgularla araştırmanın problemine çözüm aranmıştır. Araştırmanın evrenini, Türkiye profesyonel futbol liglerindeki futbolcular oluşturmuştur. Araştırmada, normallik sınamasına göre Anova Testleri kullanılmış olup, verilerin değerlendirilmesinde ve hesaplanmış değerlerin bulunmasında SPSS 10.0 istatistik paket programı kullanılmıştır. Süper ligdeki profesyonel futbolcuların, yaş ortalaması 22,53 ± 2,78 (yıl), boy uzunlukları ortalaması 177 ± 0,05 (cm), vücut ağırlıkları ortalaması 70,40 + 4,99 (kg), 2. lig (A) kategorisindeki profesyonel futbolcuların, yaş ortalaması 25,05 ± 3,60 (yıl), boy uzunlukları ortalaması 179 ± 0,05 (cm), vücut ağırlıkları ortalaması 74,55 ± 5,35 (kg), 2. lig (B) kategorisindeki profesyonel futbolcuların, yaş ortalaması 21,05 ± 1,71 (yıl), boy uzunlukları ortalaması 180 ± 0,03 (cm), vücut ağırlıkları ortalaması 73,15 ± 4,01 (kg) ve 3. ligdeki profesyonel futbolcuların, yaş ortalaması 22,20 ± 2,75 (yıl), boy uzunlukları ortalaması 178 ± 0,04 (cm), vücut ağırlıkları ortalaması 72,45 + 3,98 (kg) olarak tespit edilmiştir. Çalışmada yer alan gruplar (Süper lig, 2. Lig (A), 2. Lig (B) ve 3. Lig) arasında ayak pasıyla atılan topa şut testi, kafa - ayak - göğüs testi, ayak - göğüs - kafa testi, duran topa şut testi, kalenin sağından atılan topa kafa vuruş testi, sürat dripling testi ve toplam puan bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olduğu tespit edilmiştir (P0,05).-69- Duran topa şut testi ölçümleri, kalenin sağından atılan topa kafa vuruş testi ölçümleri ve ayak pasıyla atılan topa şut testi sonuçlarına göre, süper lig için elde edilen değerler 2. lig (B) ve 3. lig ölçümlerinden anlamlı derecede yüksektir (P0,05). Kalenin sağından atılan topa kafa vuruş testi için, Süper lig ile 2.1ig (A), 2.1ig (A) ile 2.1ig (B) ve 3. lig, 2,lig (B) ile 3. lig futbolcuları arasında kafa vuruş tekniği bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık tespit edilmemiştir (P>0,05). Ayak pasıyla atılan topa şut testi sonuçlarına göre, süper lig ile 2. lig (A), 2. lig (B) ile 3. lig takımları arasında ayak pasıyla atılan topa şut testi bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmamıştır (P>0,05). Sürat dripling testinde, süper lig için elde edilen ölçüm sonuçlan diğer gruplar için elde edilen ölçüm sonuçlarından istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulunmuştur (P0,05). Topun vücutla koordinasyonunu ölçen göğüs-ayak-kafa test değerlerine ve Ayak-göğüs-kafa test değerlerine bakıldığında süper ligdeki ölçüm sonuçlan diğer liglerdeki ölçüm sonuçlanndan anlamlı derecede yüksek bulunmuştur (P0,05). Sonuç olarak, kafa vuruşu, hareketli topa şut ve duran topa şut testi bakımından daha üst ligde oynayan futbolcuların şut tekniğinin daha iyi olduğu tespit edilmiştir. Bir profesyonel futbolcunun en üst ligde oynayabilmesi için topla bütünleşmesi ve topa daha iyi hükmetmesi gerektiği, üst düzey futbolcu için topun vücutla koordinasyonunun önemli olduğu ve topla dribbling yeteneğinin çok iyi olması gerektiği ve bu özelliğin bir futbolcu transferindeki önemli kriterlerden olması düşünülmelidir. The purpose of this research is founding out the technical parameters of the Professional soccer players and evaluating them according to the leagues. For this purpose, în the framework of research, technical tests have been exploited for the soccer players and some solutions for the research problem have been looked for. The scope of the research contains the soccer players in the professional soccer leagues in Turkey. İn the research, anova tests have been used according to the normalcy trial, and SPSS 10.0 statistics package program has been used in evaluating the data and finding out the values calculated. The mean age of the professional soccer players in super league was 22,53 ± 2,78 year, their mean height was 177 ± 0,05 cm, and their mean body weight was 70,40 ± 4,99 kg. The mean age of the professional soccer players in 2. league (A) category was 25,05 ± 3,60 year, their mean height was 179 ± 0,05 cm, and their mean body weight was 74,55 + 5,35 kg. The mean age of the professional soccer players in 2. league (B) category was 21,05 ± 1,71 year, their mean height was 180 ± 0,03 cm, and their mean body weight was 73,15 ± 4,01 kg. The mean age of the professional soccer players in 3. league was 22,20 ± 2,75 year, their mean height was 178 ± 0,04 cm, and their mean body weight was 72,45 ± 3,98 kg. Statisticaly, significant difference was found among the groups (Super league, 2. league (A), 2. league (B) and 3. league), according to shoot the ball given by foot - pass test, head - foot - chest test, foot - chest - head test, the stable ball shooting test, head kick test to the ball thrown from the right side of the goal - post, speed dribling test, and total score (P0,05).-71- According to the stable ball shoot test measurements, head kick to the ball thrown from the right side of the goal - post test measurements and shooting ball thrown by foot pass test measurements the scores of the super league is significantly higher than 2. league (B) and 3. league measurements. İn the stable ball shooting tests, the mean values of the 2. league (A) category was significantly higher than 3. league's values (P0,05). İn the head kick test to the ball thrown from the right side of the goal - post there was not any significant difference seen between super league and 2. league (A) category, between 2. league (A) and 2. league (B) and 3. league category, and between 2. league (B) category and 3. league (P>0,05). According to shooting the ball thrown by foot pass test there was not any significant difference found between super league and 2. league (A) and between 2. league (B) and 3. league categries (P>0,05). İn the speed dribling test, the test scores of super league groups was significantly higher than the other groups (P0,05). The chest - foot - head test and foot - chest - head test scores of the super league groups was significantly higher than the other league's groups (P0,05). Consequently, it can be said that the kick techniques of the soccer players in upper leagues is better in the head kick, shooting the moving balls and shooting the stable balls tests. İt can be said that a soccer player is required to be integrated with the ball and to control the ball in a better way and to have a good ability of dribbling, and the coordination of the ball with the body is important for a soccer player, and that the ability of dribbling should be an important criterion for in a soccer player transfers. 110

7- ÖZET Türkiye Hentbol Genç Erkek Milli Takım oyun kurucularının hücum etkinlikleri ve atışların kalede sonlanma yerleri ve aralarındaki farkı araştırmak amacı ile yapılmıştır. Yaş ortalamaları 19.6 + 0,57 olan 8 erkek hentbolcü denek olarak katılmıştır. Bu çalışmada 21-26 Ocak 1997 tarihinde Ankara turnuvasında oynanan 5 müsabaka analiz edilmiştir. Milli Takımın oynadığı müsabakalarda oyun kurucuların hücum etkinlikleri, S- VHS kayıt yapabilen Panasonic marka video kamera ile kayıt yapılmıştır. Verilerin analizinde, oyun kurucuların her zaman dilimindeki davranışları, özel hazırlanmış tablolara not edilerek, 486 sx 16 Mhz'lik bir bilgisayardan, Teos Ltd. Hentbol Maç Gözlem Program ile analiz edildi. Oyun kurucuların atışlarının kalede sonlanma, atış mesafeleri, atış bölgeleri ve atış teknikleri arasındaki farka khi kare testi ile bakılmıştır. Araştırmada güven aralığı 0.05 olarak kabul edilmiştir. Analiz sonucunda oyun kurucuların atış mesafesi, atış şekilleri ve atış bölgeleri arasında fark bulunamamıştır (P>0.05). Atışların sonlanma yerleri arasında fark anlamlı çıkmıştır. Oyun kurucuları atış tekniği olarak, en çok sıçrayarak atışı tercih etmişlerdir. Oyun kurucular genellikle atışlarını kalenin alt bölgelerine kullanmışlar. Bu bölgeye yapılan atışlarda başarı yüzdesi daha yüksek çıkmıştır. Oyun kurucuların atışlarını kullanırken mesafe uzadıkça gol başarısı da düşmüştür. Oyun kurucuların oynadıkları müsabakalarda 2. yarıda, 1. yarıya oranla daha başarılı oldukları görülmüştür. Müsabakaların ilk 10 dk'da en düşük başarı yüzdesi çıkmıştır. 38Sonuç olarak; oyun kurucularının atış mesafeleri, atış şekilleri ve atış bölgeleri arasında fark bulunamamışken, atışların kalede sonlanma yerleri arasında fark bulunmuştur. Genellikle sıçrayarak atışı tercih etmişler.atışlar kaleden uzaklaştıkça başarı yüzdesi düşmüştür. Müsabakanın 2.yarısında 1. yarıya oranla daha başarılı olmuşlardır. 39 7- SUMMARY The aim of this study was to reveal out attacking efficiency, shooting regions of play makers of Turkish Handball Young Team and to reveal out the differences between them. Eight male handballers having an average age of 19.6+0.57 were involved in this study as subject. In this study five matches played on 20-21 January, 1997 in Ankara Cup were analysed. Attacking efficiency of play makers at matches of national team were recorded with S-VHS recordable Panasonic video camera. For the analysis of the data, attacking movements of the play makers were noted down on a specially prepared table and the relevant data were recorded on a computer 486 sx 16 Mhz. The recorded data were analysed by Teas Ltd. handball observation program. The differences in shooting distances, shooting regions, shooting types and scoring performances among play makers were analysed by Khi-square test. Mistake reserve for this research has been accepted as 0.05. Statistical analyses had showed that there was no meaningful differences play makers shooting distance, shooting type and shooting regions (P >0.05). Differences between ending points of shoots were found to be meaningful (P>0.01) Play makers usually preferred to shoot by jumping. Play makers usually aimed to lower part of goal post. Percentage of success in shooting towards to lower part was found to be more higher. While distance of shooting to goal post increases, goal percentage decreases. 40Play makers were found to be more successful in the second half in comparison to the first half. Success rates were found to be the least within first 10 minutes. As a result ; no difference were found in shooting distances, shooting regions and shooting styles, however there had been difference in scoring locations in goal post. They had preferred jumping shoots mostly, goal percentages were decreased when shooting distance is increased. They were found to be more successful in second halves than first halves in matches. 41 48

ÖZET Yapılan yüksek lisans çalışmasında üniversite öğrencisinin çoğunluğunu barındırmakta olan Yüksek öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu'na bağlı yurtlarda ikamet eden kız ve erkek öğrencilerin boş zaman faaliyetleri alışkanlıkları ve yurtların boş zamanlan değerlendirmesi konusunda yurtta ikamet eden öğrencilere sağladıkları imkanlar üzerinde genel bir araştırma yapılmıştır. öğrencilerin rekreasyonel alışkanlıkları, beklentileri, kişisel özellikleri yurt imkanlarının yeterlilik seviyeleri incelenmiştir. Yapılan araştırma sonuçlarına göre yurtlarda ikamet eden üniversite gençliğinin istediği rekreaktif ortamın verilmediği, Yüksek öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu yurtlarında görev yapan personelin boş zaman ve boş zaman faaliyetleri konusunda ilgisiz kaldığı, bu konuda faaliyet yaptırmadıkları, bu sebeple öğrencilerin bir çoğunun yurt dışındaki boş zaman faaliyetlerine yöneldiği ve rekreasyonel ihtiyaçlarının genelde özel sektör tarafından giderildiği belirlenmiştir. Sonuç olarak bünyesinde fazla sayıda öğrenci bulunduran Yüksek öğrenim Kredi ve Yurtlar Korumu öğrencinin sahip olduğu boş zamanı ve enerjiyi, olumlu yönde harcayabilecekleri ortamları oluşturması gerektiği; bu konuda tesis malzeme yetersiz liginin bulunduğu daha ciddi çalışmalar ve eğitimli personele ihtiyaç gerektiği sonucu ortaya çıkmıştır. 113 8- ABSTRACT This dissertation mainly focuses on how the students, who live at the dormitories connected to Higher Education Credit and Accommodation Council, spend their tree time, and tie opportunities these students are given to by the Council. The recreational hobbits of the students, their hopes, personnel characteristics, and the potentiality of the dormitories for free time activities are analyzed It is obtained at the end of the research that the university students who live at dormitories are not provided sufficient recreative areas; the personnel, who work at those dormitories, are not interested in free time activities and they do not lead the students toward the recreatie areas, as a result, the students' needs for free time are compersated by private sectors. Consefuentiy, in order to make the students spend their free time and energy more effectively, the more equipment, facilities, and educated are required 137