Search

Aim: The aim of this study was to determine the notch and shape variations of the glenoid cavity (GC), to emphasize its clinical importance, and compare it with the previous studies.Material and Methods: This study was performed with 157 (78 right sides, 79 left sides) adult Anatolian dry scapulae. The GCs were typed as oval, pear, and inverted comma shaped and noted the number of GC notch.Results: The most common GC shape was found as the pear shaped with 63 (80.8%) at the right side, 49 (62%) at the left side, and 112 (71.4%) in total. The second most common GC shape was found as oval shaped with 13 (16.6%) at the right side, 28 (35.5%) at the left side, and 41 (26.1%) in total. The glenoid notch was found at the right side, left side, and totally; 28 (35.9%), 19 (24.1%), and 47 (29.9%), respectively. All of the inverted comma shaped GCs had distinct glenoid notch, while the oval shaped GCs not. The pear shaped GCs had indistinct glenoid notch or no glenoid notch. The glenoid notch was found at the right side, left side, and totally on the pear shaped GC; 26 (41.3%), 17 (34.7%), and 43 (38.4%), respectively.Conclusion: Pear shaped GC was found as the most (71.4%) common shape in this study. Forty-seven (29.9%) of the scapulae had a glenoid notch. The notch and shape variations of the GC are important and this study will contribute to anatomists, orthopedists, and radiologists from this perspective., Amaç: Bu çalışmanın amacı, cavitas glenoidalis (CG) çentik ve şekil varyasyonlarını ortaya koymak, klinik önemini vurgulamak ve daha önceki çalışmalarla karşılaştırmaktır.Gereç ve Yöntemler: Bu çalışma, erişkin Anadolu popülasyonuna ait 157 (78 sağ taraf, 79 sol taraf) kuru scapula ile yapıldı. CG'ler oval, armut ve ters virgül şeklinde tiplendirildi ve CG çentik sayısı not edildi.Bulgular: En sık görülen CG şekli, sağ tarafta 63 (%80,8), sol tarafta 49 (%62) ve toplamda 112 (%71,4) ile armut şeklinde CG olarak bulundu. İkinci sıklıktaki CG şekli ise sağ tarafta 13 (%16,6), sol tarafta 28 (%35,5) ve toplamda 41 (%26,1) ile oval şekilli CG olarak bulundu. Glenoid çentik sağ taraf, sol taraf ve toplamda sırası ile 28 (%35,9), 19 (%24,1) ve 47 (%29,9) olarak tespit edildi. Ters virgül şekilli CG'lerin tamamında belirgin glenoid çentik varken oval şekilli CG'lerde ise yoktu. Armut şekilli CG’lerde belli belirsiz glenoid çentik vardı veya hiç glenoid çentik yoktu. Armut şekilli CG’de glenoid çentik sağ taraf, sol taraf ve toplamda sırası ile 26 (%41,3), 17 (%34,7) ve 43 (%38,4) olarak tespit edildi.Sonuç: Bu çalışmada en sık (%71,4) armut şekilli CG bulunmuştur. Scapulaların 47 (%29,9) tanesinde glenoid çentik vardı. CG'nin çentik ve şekil varyasyonları önemlidir ve bu çalışmanın anatomistler, ortopedistler ve radyologlara bu açıdan katkıda bulunacağı düşünülmektedir.

Farımaz M., Anatomik Olarak Normal Bez Yapısına Sahip Bireylerde Prostat Arterlerinin İncelenmesi, Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Anatomi Programı Doktora Tezi, Ankara, 2018. Çalışmanın amacı, prostat'ı besleyen arterleri ve prostat hacmini geniş serilerde morfometrik olarak değerlendirerek, yaş gruplarına göre fark olup olmadığını tespit etmektir. Çalışmada toplam 239 adet bireyin (478 adet yarım pelvis) Bilgisayarlı Tomografi Anjiyografi görüntülerinde prostat'ı besleyen arterler incelendi. 478 adet yarım pelviste sağ ve solda toplam 241 adet arter tespit edildi. Prostat'a giden arterlerin; arteria vesicalis superior'un inferior'undan (%45,64) daha sık çıktığı saptandı. Prostat'ı besleyen arterlerin, %19,08'i arteria pudenda interna'dan, %17,01'i arteria iliaca interna'nın anterior kökünden direkt olarak, %7,46'sı arteria obturatoria'dan; %6,63'ü arteria vesicalis superior ile birlikte ortak kökten, %2,48'i gluteal-pudendal kökten, %1,65'i arteria glutea inferior'dan çıkmakta idi. Sağ ve sol arter çapları arasında yapılan istatistiksel değerlendirmelerde; tüm yaş gruplarında sağ ve sol pelvis yarımlarını besleyen arter çapları arasında anlamlı bir fark bulunamadı. Ayrıca, sağ ve sol arter çapları arasındaki ilişki sonuçlarına göre; sağ arter çapı ile sol arter çapı arasında 1. yaş grubu (50-59), 2. yaş grubu (60-69) ve 3. yaş grubu (70-79) arasındaki ilişki anlamlı değildi ancak 4. yaş grubunda (80) sağ ve sol arter çapları arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulundu. Çalışmada, ayrıca 239 bireyin prostat hacim ölçümleri yapıldı. Hacim ve yaş arasındaki fark istatistiksel olarak değerlendirildiğinde, hacim ve yaş arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu tespit edildi. Prostat'ın arteriyel anatomisini detaylı olarak ortaya koyan bu tez çalışmasının elde edilen sonuçlarının, girişimsel radyologlara ve cerrahlara prostat ile ilgili girişimlerde çok faydalı olacağını düşünmekteyiz. Farımaz M., Examination of Prostate Arteries in Anatomically Normal GlandIndividuals. Hacettepe University Graduate School of Health Sciences AnatomyProgram Doctor of Philosophy Thesis, Ankara, 2018. The aim of the study is themorphometric evaluation of the prostatic arterial supply and volume of the prostate inlarge series and to determine whether they differ by age groups. In the study, thearteries supplying the prostate are examined in computed tomography angiographyimages of a total of 239 individuals (478 hemipelvis). A total of 241 arteries wereidentified in 478 right and left hemipelvis. The arteries leading to the prostate; fromthe inferior superior vesical artery's (45.64%) were found to be more frequent. Of thepelvic sides, the prostatic artery was found to originate from the internal pudendalartery in 19.08% of cases, from the anterior trunk of the internal iliac artery in 17.01%of cases, from the obturatoria artery in 7.46% of cases, from the common trunk of thesuperior vesical artery in 6.63% of cases, from the gluteal-pudendal trunk in 2.48% ofcases, and from the inferior gluteal artery in 1.65% of cases. In statistical evaluationsbetween right and left arterial diameters; no significant difference was found in all agegroups. In addition, according to the results of the relationship between right and leftarterial diameters; the relationship between the right arterial diameter and the leftartery diameter was not significant in the first age group (50-59), the second age group(60-69), and the third age group (70-79) but a statistically significant relationship wasfound between right and left arterial diameters in the 4th age group (80). In the study,prostate volume measurements of 239 individuals were also performed. When therelationship between volume and age was evaluated statistically, it was found thatthere was a statistically significant difference between volume and age. The obtainedresults suggest that this thesis study, which details the arterial anatomy of the prostate,is very useful for interventional radiologists and surgeons in prostate-relatedinterventions.Key Words: Anatomy, Prostate, Inferior Vesical Artery, Benign ProstaticHyperplasia, Computed Tomographic Angiography 95

Çalışmanın amacı, geniş serilerde a. carotis interna'nın morfometrik olarak değerlendirilerek, yaş grupları ve cinsiyete göre farklılıklar olup olmadığının incelenmesidir. Çalışmada, 173 kişinin (88 E, 85 K) beyin tomografisinde interkarotid mesafeyi, 49 kişinin (19 E, 30 K) radyoterapi planlama için elde edilmiş MR görüntülerinde ise interkavernöz mesafeyi tanımlayıcı ölçümler yapılmıştır. Kadın-erkek arasında yapılan istatistiksel değerlendirmelerde; interkarotid mesafe istatistiksel anlamlılık sınırına yakın bulunmuş, interkavernöz mesafede ise istatistiksel olarak anlamlı fark olmadığı görülmüştür. Çalışmada yapılan karşılaştırmalı ölçümlerde ise cinsiyet ve sella turcica'nın orta noktası ile sağ ACI'nın medial kenarı arasındaki mesafe arasında istatistiksel olarak anlamlı fark görülmedi. Cinsiyetle karşılaştırıldığında, sella turcica tabanı ile sol ACI tabanı arasındaki yükseklik ölçümü istatistiksel anlamlılık sınırına yakın, sella turcica orta noktası ile sol ACI'nın medial kenarı arasındaki mesafe ve sella turcica tabanı ile sağ ACI tabanı arasındaki yükseklik ölçümü ise istatistiksel olarak anlamlı fark tespit edilmiştir. Yaş ve sella turcica orta noktası ile sağ ACI'nın medial kenarı arasındaki mesafeler arasında zayıf bir korelasyon olduğu görülmekle beraber istatistiksel olarak aralarında anlamlı fark bulunmuştur. İnterkarotid mesafe, sella turcica'nın orta noktası ile sol ACI'nın medial kenarı arasındaki mesafe, sella turcica tabanı ile sağ ACI tabanı arasındaki mesafe ve sella turcica tabanı ile sol ACI tabanı arasındaki mesafe ve yaş arasında korelasyon görülmediği gibi istatistiksel olarak bir anlam tespit edilmemiştir. Elde edilen sonuçlar, cerrahi girişimlerin planlanması, üç boyutlu düşünme ve operasyonlarda a. carotis interna'nın zarar görmemesi açısından destekleyici ve yön verici önem taşımaktadır. The aim of the study is the morphometric evaluation of the ICA in large series and to examine whether there are differences according to age groups and gender. In the study, descriptive measurements of intercarotid distance on the CT of 173 (88M, 85F) and intercavernous distance on the MRI of 49 (19M, 30F) individuals are reviewed. As a result of statistical studies; intercarotid distance is found to be close to the border of statistical significance and for the intercavernous distance, no significant difference was observed for the difference between men and women. The results of the comparative measurements that were performed in the study; no significant difference was observed for the average of the distance between the gender and midpoint of the sella turcica and medial margin of the right ICA. Compared to gender, The average of the height between the base of the sella turcica and the base of the left ICA is found to be close to the border of statistical significance. A statistically significant difference was obtained for the average distance between the midpoint of sella turcica and medial margin of the left ICA and for the average height between the base of the sella turcica and base of the right ICA. Although it is observed that there is a weak correlation between the age and the average distance between midpoint of the sella turcica and medial margin of the right ICA, statistically there is a significant difference between them. Have not seen a correlation between age and the intercarotid distance, distance between the midpoint of sella turcica and medial margin of the left ICA, height between the base of the sella turcica and base of the right ICA, height between the base of the sella turcica and base of the left ICA while a statistical significance could not be determined. Obtained results, planning of surgical interventions are supportive and guiding in terms of prevention of damage of internal carotid artery in three-dimensional thinking and operations. 72

Balıklarda list deriden salgllanan mukus SlVIS1 ad1 verilen kaygan madde, deriden viicudagirebilecek mikroorganizmalarm giri~ini engelleyen bir tabakadrr. Bu yah~ma, ballklarmkontamine ortamlarda saglIkll kalabilmelerini saglayan faktorler arasmda mukus SIVISllllnroliinli belirlemek amaclyla yap1lmt~trr. Sivas, Ul~ Karacalar Baraj Golli ve Tokat, AlmusBaraj Golli'nde bulunan Salmo, Cyprinus ve Leuciscus cinslerine ait ballklarm mukusslvdan almm1~ ve 3 farkh solvent (Dirnetil siilfoksit, Etanol ve Kloroform) kullamlarakekstrakte edilmi~tir. Elde edilen mukus ekstraktlannm antibakteriyel ve antifungalozellikleri ar~tmlrru~trr. Omekler, 11 bakteri ve 8 fungus olmak iizere 19 farkllmikroorganizma iizerinde denenmi~tir. Bu 9ah~mada kullamlrru~ olan gram pozitifbakteriler (Staphylococcus aureus, Bacillus subtilis, Bacillus cereus), gram negatifbakteriler (Eschericia coli, Pseudomonas aureginosa, Klebsiella pnemoniae, Enterobacteraerogenes, Salmonella enteritidis, Salmonella gallinarum, Enterococcus lecalis, Proteusvulgaris) ve funguslar (Aspergillus flavus, Aspergillus lumigatus, T roseum, Penicilliumbrevi-com pactum, Alternaria alternata, Candida utilis, Penicillium purpurogenum,Aspergillus niger) iizerindeki biyolojik aktiviteleri Disk Difiizyon Metodu, MIC ve MBCmetodlanna gore ~tmlrru~rr. Elde edilen bulgulara dayanarak mukus ekstraktlan iyindeantibiyotiklerin olu~turdugu inhibisyon zonlarma en yakm ve kayda deger etkinin Proteusvulgaris iizerinde oldugunu soylemek miimkiindiir. (Gentamisin 24 mm, SCF 21 mm,Azitromisin 13 mm, Neomisin 15 mm). Yapdan degerlendirmede 2 farkh bolge ve 3 farkllballk cinsinden elde edilen mukus ekstraktlannm pozitif ve negatif kontroller goz onlindebulunduruldugunda biryok bakteri ve fungus iizerinde kayda deger bir biyirnde zonol~turamadtgl goriilm~tiir. Bu nedenle mukus ekstraktlannm herhangi bir biyolojikaktivite gostermedigi sonucuna vanlrru~t1r.Anahtar Kelimeler: Bahk, Mukus, Antimikrobiyal aktivite, Tath su The upper skin of the fish called mucosal fluid, a slippery substance, is known toprevent the entry of microorganism into the skin layer. This study focuses the role ofmucus fluid to protect fish in contaminated environment. The mucus and fluids from thetypes of Salmo, Cyprinus and Leuciscus fish in Sivas, Ulas Karacalar Lake Dam, DamLake Almus taken and extracted by using 3 different solvent (dimethyl sulfoxide,ethanol and chloroform). In mucus, antibacterial and antifungal properties of theobtained extracts were investigated. Samples are tested on 11 to 19 differentmicroorganisms, including bacteria and fungi. In this study gram-positive bacteria(Staphylococcus aureus, Bacillus subtilis, Bacillus cereus), gram-negative bacteria(Escherrischia coli, Pseudomonas aureginosa, Klebsiella Pneumonia, Enterobacteraerogenes, Salmonella enteritidis, Salmonella gallinarum, Enterococcus Ie calis,Proteus vulgaris) and funguses (Aspergillus jlavus, Aspergillus lumigatus, T roseum,Penicillium brevi-com pactum, Alternaria alternata, Candida utilis, Penicilliumpurpurogenum, Aspergillus niger) are tested in terms of their biological activity throughDisk Diffusion Method, MIC and MBC. Based on obtained findings, when we comparewith inhibition zones formed by antibiotic, it is possible to say that the closest andremarkable effect is on Proteus vulgaris in mucus extracts (Gentamicin 24 mm, SCF 21mm, Azithromycin 13 mm, Neomycin 15 mm). The findings show bacteria and fungiwere not able to generate a significant way zone when mucus from fish extracts in twodifferent regions and three different types are considered. Therefore it is concluded thatmucus extracts do not show any biological activity.Key words: Fish, Mucus, Antimicrobial activity, Fresh water 80