113 results on '"Gümüş, Fatih"'
Search Results
2. Utilization of Algal Waste Biomass-Derived Biochar Prepared by a Microwave-Assisted Method for Aniline Green Adsorption
- Author
-
Gümüş, Fatih
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
3. Educational Value of Youtube Videos in Dialysis Catheter Application
- Author
-
ERCAN, Zafer, primary, GÜMÜŞ, Fatih, additional, ACAR, Türkan, additional, İSLAM, Mahmud, additional, and DHEİR, Hamad, additional
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
4. Cystoseira (Ocrophyta) sensu lato 'nın Sinop Kıyılarında Biyoçeşitliliğinin Moleküler ve Morfolojik Olarak Tanımlanması ve Biyokütlesinin Atıksu Arıtımında Biyosorbent Olarak Kullanımının Araştırılması
- Author
-
GÜMÜŞ, Fatih, primary, GÜMÜŞ, Dilek, additional, and TEZEL ERSANLI, Elif, additional
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
5. Aksaz Sulak Alanının Bentik Diyatome Topluluğu ve İndekslerine Göre Ekolojik Değerlendirmesi
- Author
-
GÜMÜŞ, Fatih, primary
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
6. Long-Term Endothelial Cell Viability After Deep Anterior Lamellar Versus Penetrating Keratoplasty for Keratoconus.
- Author
-
Yüksel, Bora, Küsbeci, Tuncay, Gümüş, Fatih, and Kocakaya, Arife Esra
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
7. Removal of Hydroxychloroquine Using Engineered Biochar from Algal Biodiesel Industry Waste: Characterization and Design of Experiment (DoE)
- Author
-
Gümüş, Dilek and Gümüş, Fatih
- Subjects
Biodiesel ,Cystoseira barbata ,Multidisciplinary ,Chemistry ,Kinetics ,Langmuir adsorption model ,Experimental design ,Biochar ,symbols.namesake ,Adsorption ,Wastewater ,Chemical engineering ,Monolayer ,symbols ,Research Article-Earth Sciences ,Fourier transform infrared spectroscopy ,Microwave ,Hydroxychloroquine - Abstract
Graphical abstract Adsorption of hydroxychloroquine (HCQ) onto H3PO4-activated Cystoseira barbata (Stackhouse) C. Agardh (derived from algal biodiesel industry waste) biochar was investigated via batch experiments and mathematical models. The activated biochar (BC-H) was produced in a single step by using the microwave irradiation method. Thus, it was obtained with a low cost, energy efficiency and by promoting clean production processes. BC-H exhibited a remarkable adsorption efficiency (98.9%) and large surface area (1088.806 m2 g−1) for removal of HCQ. The Langmuir isotherm and the pseudo-second-order kinetic models were the best fit for the equilibrium adsorption and kinetics experiments, and the maximum monolayer adsorption capacity (qmax) was found to be 353.58 µg g−1. Additionally, the experiments with real wastewater showed that BC-H's ability to adsorb HCQ was not affected by competitive ions in the water. The Taguchi orthogonal array (L16 OA) experimental design was applied for the effective cost optimization analyses of the adsorption process by considering four levels and four controllable factors (initial pH, HCQ concentration, amount of adsorbent and contact time). Scanning electron microscopy, Fourier transform infrared spectroscopy and Brunauer–Emmett–Teller analyses were used for characterizing the adsorbent. The findings showed that BC-H can be used as an effective and low-cost adsorbent in the removal of HCQ from water. Supplementary Information The online version contains supplementary material available at 10.1007/s13369-021-06235-w.
- Published
- 2021
8. Matematik Öğretiminde Yaratıcı Etkinliklerin Öğrenci Başarısına Etkisinin İncelenmesi
- Author
-
GÜMÜŞ, Fatih and TOPTAŞ, Veli
- Subjects
İlkokul matematik öğretimi,yaratıcı etkinlikler,akademik başarı ,Eğitim, Bilimsel Disiplinler ,Education, Scientific Disciplines - Abstract
Bu araştırma, Türkiye’de ilkokul (1 - 4. sınıf) Matematik dersinin öğretiminde yaratıcı etkinliklerin öğrenci başarısına etkisi ile ilgili yapılmış çalışmaları belirli ölçütlere göre incelemek ve alandaki genel eğilimleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Sistematik derleme yöntemiyle yapılan araştırmanın örneklem grubunu Türkiye’de yapılmış lisansüstü tezler ve hakemli dergilerde yayımlanan makalelerden oluşan 30 adet çalışma oluşturmaktadır. Araştırmanın yöntemi sistematik literatür taramasıdır. Desen olarak yazılı doküman analizi kullanılmış olup çalışmalar derinlemesine incelenerek analizi yapılmıştır. Araştırma bulgularının analiziyle şu sonuçlara ulaşılmıştır: Ulaşılan 30 çalışmanın 18’inin yüksek lisans tezi, 11’inin hakemli dergilerde yayımlanan makale ve 1’inin de doktora tezi olduğu görülmüştür. 2005-2020 yılları arasında yapılmış çalışmalara bakıldığında: 2010,2011 ve 2020 yılları dışında her yıl yaratıcı etkinlik türlerinden bir veya birkaçıyla yayımlanmış çalışmaların olduğu görülmüştür. İncelenen çalışmalarda en çok nicel araştırma yöntemi ve deneysel desen tercih edilmiştir. Örneklem grubunu en fazla 4.sınıf öğrencileri oluştururken, çalışmalarda yer alan ders planlarında en fazla matematik dersi “Sayılar ve İşlemler” öğrenme alanı kullanılmıştır. Ölçek olarak en fazla başarı testleri kullanılmıştır. Çalışmalarda yaratıcı etkinlik türlerinden en çok “oyun’un” tercih edildiği görülmüştür. İncelenen çalışmaların sadece 1’inde ulaşılan sonuç değişmezken diğer 29’unda matematik dersinin öğretiminde yaratıcı etkinliklerin öğrenci başarısına olumlu etkisi olduğu sonucuna ulaşılmıştır.Sonuçlar doğrultusunda şu öneriler özetlenebilir: İlkokul matematik dersinin öğretiminde yaratıcı etkinliklerin kullanılması öğrenciyi eğlendirerek öğretirken, öğretmeni de sıradanlaşmaktan kurtarır. Araştırmacıların bu konuya eğilim verip çalışmalarını artırmasıyla varılan sonuçlardan bilgi havuzu veya kitap hazırlanabilir.
- Published
- 2022
9. The effect of Ibn al-Salah on the development of the term of Hasan hadith
- Author
-
Gümüş, Fatih, RTEÜ, İlahiyat Fakültesi, Temel İslam Bilimleri Bölümü, and Gümüş, Fatih
- Subjects
Hadith ,Hasan hadith ,Ibn al-Salah ,Authentic Hadith ,Weak Hadith - Abstract
İbnü’s-Salâh eş-Şehrezûrî’nin (öl. 643/1245) hadis usulü alanında önemli bir yeri olduğu herkesin malumudur. Bu çerçevede hadis ıstılahlarının büyük bir bölümünde İbnü’s-Salâh’ın etkisini görmek mümkündür. İbnü’s-Salâh öncesi hadis usulü çalışmalarında hasen hadis ıstılahına ciddi anlamda yer verilmemesi ve bu kavramın hadis usulü çalışmalarında İbnü’s-Salâh sonrasında şöhret bulması bizi onun hasen hadis konusunda söylediklerine ve bu bağlamda hasen ıstılahına etkisini araştırmaya sevk etmiştir. Araştırmamız sonucunda bu mütevazi çalışma ortaya çıkmıştır. Hasen ıstılahının genel kabul göre terim anlamıyla kullanımını meşhur kılan Tirmizî (öl. 279/892) öncesinde Şâfiî (öl. 204/820), Ali b. el-Medînî (öl. 234/848-49), Ahmed b. Hanbel (öl. 241/855) gibi otoritelerin hasen kavramını çeşitli anlamlarda kullandıkları görülmektedir. Ancak hasen kavramını ilk defa terim anlamıyla kullananın Ali b. el-Medînî olduğunu söylemek mümkündür. Nitekim Şâfiî’nin sonradan Buhârî (öl. 256/870) ve Müslim b. Haccâc’ın (öl. 261/875) ittifakla rivayet edeceği sahih bir bir hadis için isnadı hasen ifadesini kullanması ve Ahmed b. Hanbel’in haseni garîb anlamında kullanması bu konuda ilk dönemlerde sistematik bir kullanımın olmadığına delil teşkil etmektedir. Tirmizî sayesinde rivayet eserlerinde hasen kavramına mühim bir yer açılmasına karşılık, daha sonraki dönemde ortaya çıkmış olmalarına rağmen hadis usulü eserlerinde hasen ıstılahıyla ilgili ciddi bir bahis açılmamıştır. Dolayısıyla hasen ıstılahını ara bir kavram kabul etmelerinden hareketle hadis usulcülerinin onu sahih veya zayıf hadis kapsamında değerlendirdikleri ve bu nedenle usul konuları arasında hasen ıstılahına İbnü’s-Salâh’a kadar yer vermedikleri görülmüştür. Nitekim zayıf hadislerle amel edilebilir görüşünün başka bir açıdan bakıldığında hasen hadisin zayıf kapsamında değerlendirilmiş olabileceğini göstermektedir. Diğer taraftan Moğultay b. Kılıç (öl. 762/1361) gibi bazı âlimlerin hadisin herhangi bir karineyle makbul olduğunda sahih adını alacağını, böyle bir hadise hasen demenin bir anlamının olmadığını ifade etmeleri de hasen hadisin, sahih hadis kapsamında değerlendirildiğini göstermektedir. Bu çerçevede İbnü’s-Salâh öncesinde usulcülerin hasen hadis hakkında özel bir bahis açmamalarının konunun muğlaklığından ileri gelmektedir. İbnü’s-Salâh, Tirmizî, Hattâbî (öl. 388/998) ve İbnü’l-Cevzî’nin (öl. 597/1201) ortaya koydukları farklı tarifleri mezcederek seleflerinin aksine hasen kavramını muğlaklıktan kurtarmaya çalışmıştır. İbnü’s-Salâh’ın titiz gayretleri sonucu ortaya koyduğu hasen tarif ve yorumları halefleri tarafından da benimsenmiştir. Hasen hadis kavramı İbnü’s-Salâh’ın tarif ve değerlendirmeleri üzerine inşa edilen görüş ve tanımlar sayesinde hadis usulü literatüründe mühim bir yer kazanmıştır. Bu bağlamda onun tarif ve yorumlarına katılanlar olduğu gibi İbnü’s-Salâh’a hasen ıstılahıyla ilgili söyledikleri hakkında önemli eleştiriler getirenler de vardır. Ancak İbnü’s-Salâh’ı takip edenlerin yanı sıra onu eleştirenlerin de hasen konusunu işlerken İbnü’s-Salâh’ın çizdiği yolu takip ederek ona eleştiri getirdikleri görülmüştür. Bu ve benzeri durumlardan hareketle İbnü’s-Salâh’ın sadece ortaya koyduğu tarif ve değerlendirmeler değil konuları ele alış biçim ve yöntemlerinin de hadis usulü çalışmalarına yön verdiği kanısına varılmıştır. Ayrıca hasen kavramının en derli toplu tarifinin İbn Hacer (öl. 852/1449) tarafından yapıldığını ve günümüzde onun tarifinin esas alındığı gözlemlenmiştir. Bu çerçevede İbn Hacer, makbul hadislerin dört derece olduğunu vurguladıktan sonra, İbnü’s-Salâh’ın iki farklı tarifinin kapsadığı alanı İbn Hacer hasen li-zâtihî ve li-gayrihî şeklinde tanımlayarak hasen hadis ıstılahlarına son şeklini vermektedir. Ayrıca o, hasen hadisin sahih hadisten ayrıldığı temel noktayı yakalamaktadır. Zira kendinden önce doğrudan ifade edilmeyen söz konusu temel nokta râvinin zaptındaki hafif kusurdur. Çalışmanın sonunda -Zehebî’nin (öl. 748/1348) de ifade ettiği üzere- hasen hadisleri bir tarif altında toplayan kapsayıcı bir kaide koymanın pek mümkün görünmediği kanısına varılmıştır. Hasen ıstılahının tarihî serencamı göz önünde bulundurulduğunda, hasen hadis konusunda en etkili tariflendirmenin İbnü’s-Salâh’ın zikrettiği ikili taksimin İbn Hacer tarafından daha anlaşılır hale getirilmiş şekliyle ortaya konulan hasen li-zâtihî ve hasen li-gayrihî ıstılahları olduğu gözlemlenmiştir.
- Published
- 2021
10. Hasen Hadis Istılahının Gelişiminde İbnü’s Salâh'ın Etkisi
- Author
-
GÜMÜŞ, Fatih, primary
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
11. Kapalı Glob Travmasına Bağlı Makülopatiler.
- Author
-
Yüksel, Bora, Küsbeci, Tuncay, and Gümüş, Fatih
- Abstract
Copyright of Current Retina Journal / Güncel Retina Dergisi is the property of Anadolu Kitabevi Basim Yayim Medikal Turizm Kirtasiye Tic. Ltd. Sti. and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2022
12. First Molecular Record and Distribution of Padina pavonica (Linnaeus) Thivy from the Southern Black Sea
- Author
-
Gümüş, Fatih, primary and Gönülol, Arif, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
13. Removal of Cefdinir from Water Using Waste Material‐Derived Activated Biochar as a Rapid, Effective, and Sustainable Adsorbent
- Author
-
Gümüş, Dilek, primary, Yumak, Tuğrul, additional, and Gümüş, Fatih, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
14. Modeling of Bromphenol Blue Biosorption Using Taguchi Experimental Design Method and Equilibrium Isotherms
- Author
-
GÜMÜŞ, Dilek, primary and GÜMÜŞ, Fatih, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
15. Non-Arteritic Anterior Ischaemic Optic Neuropathy with Progressive Macular Ganglion Cell Atrophy due to COVID-19
- Author
-
Yüksel, Bora, primary, Bıçak, Faruk, additional, Gümüş, Fatih, additional, and Küsbeci, Tuncay, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
16. Total Diz Artroplastisi Uygulanan Hastalarda Turnike Kullanımının Alt Ekstremite Venöz Sistem Üzerine Etkisi
- Author
-
CANSABUNCU, Gökhan, primary and GÜMÜŞ, Fatih, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
17. Removal of Cadmium by Myriophyllum heterophyllum Michx. and Potamogeton crispus L. and Its Effect on Pigments and Total Phenolic Compounds
- Author
-
Sivaci, Aysel, Elmas, Emire, Gümüş, Fatih, and Sivaci, E. Ridvan
- Published
- 2008
- Full Text
- View/download PDF
18. Non-Arteritic Anterior Ischaemic Optic Neuropathy with Progressive Macular Ganglion Cell Atrophy due to COVID-19.
- Author
-
Yüksel, Bora, Bıçak, Faruk, Gümüş, Fatih, and Küsbeci, Tuncay
- Subjects
OPTIC disc ,SCOTOMA ,SYMPTOMS ,CHOROID ,OPTICAL coherence tomography ,GANGLIA ,ATROPHY - Abstract
A 72-year-old man with type II diabetes mellitus presented with sudden painless vision loss and an inferior visual field defect in his right eye. He had previously tested positive for COVID-19 disease with the symptoms starting 13 days before the onset of vision loss. His decimal visual acuity, 55 days after the onset of visual symptoms, was 0.3 and this decreased over the following week to counting fingers. 24–2 visual field analysis revealed an inferior altitudinal defect. Dilated fundus examination revealed mild optic disc swelling in the right eye. The left eye was normal. He was diagnosed with non-artertic anterior ischaemic optic neuropathy (NAION). On spectral domain optical coherence tomography there was retinal thinning in the supero-temporal foveal area. Macular ganglion cell layer – inner plexiform retinal layer complex analysis showed progressive atrophy that developed from the supero-temporal to the infero-nasal fovea. COVID-19 infection may lead to NAION. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
19. İbnü's-Salâh'ın Mukaddime'sinin hadis usulünün gelişimindeki yeri
- Author
-
Gümüş, Fatih, Köktaş, Yavuz, and Temel İslam Bilimleri Anabilim Dalı
- Subjects
Religion ,Din - Abstract
Hadis usulü ilminin en temel kaynaklarından birisi şüphesiz İbnü's-Salâh'ın Muḳaddime adıyla meşhur Maᶜrifetü envâᶜi ᶜilmi'l-ḥadîs̱ adlı eseridir. Kendinden önce önemli usul eserleri bulunmasına ve hicri yedinci asır gibi geç bir dönemde yazılmış olmasına rağmen Muḳaddime'nin kendisinden sonraki hadis usulü eserlerinin neredeyse tamamında referans gösterilmesi ehlinin malumudur. Bu durum Muḳaddime'nin hadis usulü ilmindeki yerinin tespitini ve hadis usulünün gelişimine sağladığı katkıları araştırma ihtiyacını doğurmaktadır.Bu çalışmada Muḳaddime'nin kendisinden sonrakiler tarafından merkeze alınmasının temel sebepleri ele alınmaya çalışılmıştır. Bunu yaparken hadis usulü kavramlarının mütekaddimûn ve müteahhirûn eserler çerçevesinde incelenmesine gayret gösterilmiştir. Bu bağlamda Muḳaddime'nin yeri hususunda doğru bir tespit yapabilmek için İbnü's-Salâh öncesi ve sonrası telif edilen hadis usulü eserleri incelemeye tabi tutulmuştur. Öte yandan bazı konularda İbnü's-Salâh'ın kendilerinden istifade etmesi çerçevesinde fıkıh usulü eserlerinden bir kısmı da çalışmaya dâhil edilmiştir.İbnü's-Salâh'ta tashih ve tazif, İbnü's-Salâh'ta cerh ve taᶜdil ve İbnü's-Salâh'ta rivayet tahammül yolları şeklinde üç ana bölümden oluşan çalışmamızda içerik analiz yöntemiyle eserlerin mukayesesi yapılarak İbnü's-Salâh'ın Muḳaddime'sinin hadis usulünün gelişimindeki yeri tespit edilmeye çalışılmıştır. Dolayısıyla İbnü's-Salâh'ın kavramları ele alırken seleflerinden aynen nakilde bulunmasının yanı sıra bazı kavramların tanımları hususunda eklemeler yaparak onların anlamlarını genişlettiği görülmüştür. İbnü's-Salâh'ın selefleri tarafından zikredilen bazı kavramları sade ve anlaşılır bir forma sokmasının yanı sıra yeni kavramlar da ürettiği görülmektedir. Söz konusu hususların İbnü's-Salâh'ın halefleri tarafından önemli oranda takip edilmesine zemin sağladığı tespit edilmiştir.Anahtar Kelimeler: Hadis usulü, Mütekaddimûn, Müteahhirûn, İbnü'sSalâh, Mukaddime One of the most important sources of the Hadith methodology is undoubtedly Ibn al-Salah's work named Maᶜrifetü envâᶜi ᶜilmi'l-ḥadîs̱ known as Muqaddima. Although there were important methodological works before it and it was written as late as the seventh century, it is known that Muqaddima was referred to almost all of the works on methodology of hadith after him. This situation necessitates the need to determine the place of Muqaddima in the science of methodology of hadith and to investigate the contributions it has made to the development of methodology of hadith.In this study, the main reasons why Muqaddima was taken to the center by its followers are tried to be discussed. While doing this, an attempt was made to examine the concepts of methodology of hadith within the framework of mutaqaddimūn and mutaᵓahhirûn works. In this context, in order to make an accurate determination of the place of Muqaddima, the works on methodology of hadith which were written before and after Ibn al-Salah were examined. On the other hand, some of the works on methodology of fiqh were included in the study within the framework of benefiting from Ibn al-Salah.In our study, which consists of three main sections, which are the authenticiation (taṣḥīh) and attenuation (taẓ'īf) in Ibn al-Salah, cerh and taᶜdil in Ibn al-Salah, and rivayet tahammül methods in Ibn al-Salah, the works were compared by content analysis method and the place of Muqaddima written by İbn al-Salah in the development of methodology of hadith was tried to be determined.Thus, it is seen that Ibn al-Salah added some definitions to the concepts and expanded their meanings as well as transferring the same concepts from his predecessors. Also, Ibn al-Salah made some concepts mentioned by his predecessors simple and understandable as well as producing new concepts. It was found that these issues have provided a basis for his successors to follow Ibn al-Salah.Key Words: Methodology of Hadith, Mutaqaddimūn, Mutaᵓahhirûn, İbn alSalah, Muqaddima 292
- Published
- 2020
20. The Place and Outcomes of Surgical Thrombectomy in Acute Arteriovenous Fistula Thrombosis
- Author
-
Gümüş, Fatih, primary
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
21. Effects of hemodialysis access type on right heart geometry in adolescents
- Author
-
Çakıcı, Evrim Kargın, primary, Çakıcı, Mehmet, additional, Gümüş, Fatih, additional, Tan Kürklü, Türkan Seda, additional, Yazılıtaş, Fatma, additional, Örün, Utku Arman, additional, and Bülbül, Mehmet, additional
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
22. Modeling heavy metal removal by retention onLaurus nobilisleaves biomass: linear and nonlinear isotherms and design
- Author
-
Gümüş, Dilek, primary and Gümüş, Fatih, additional
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
23. Mürsel Hadis ve Gelişiminde İbnü’s-Salâh’ın Rolü
- Author
-
KÖKTAŞ, YAVUZ, primary and GÜMÜŞ, FATİH, additional
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
24. The use of a wetland plant as a new biosorbent for treatment of water contaminated with heavy metals: Nonlinear analyses, modification, competitive effects
- Author
-
Gümüş, Dilek, primary and Gümüş, Fatih, additional
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
25. TÜRKAN SAYLAN LEPRA ANI EVİ PROJESİ
- Author
-
Gümüş Akın, Gülşah and Gümüş, Fatih
- Subjects
Türkan Saylan,memorial house,leprosy,museum house ,Beşeri Bilimler, Ortak Disiplinler ,Türkan Saylan,anı evi,lepra,cüzzam,müze ev ,Humanities, Multidisciplinary - Abstract
Memorial houses, where life stories of people who have left significant traces in public memory are often narrated throughexhibitions and presentations in spaces connected with them, are important institutions to keep a fresh public memory. In thisarticle, founding process of the Turkan Saylan - Leprosy Memorial House; where the stories of Turkey’s fight with leprosyand the life story Prof. Turkan Saylan, who is one of the prominent pioneers of this fight against the disease in Turkey areexhibited., Toplum hafızasında önemli izler bırakmış kişilerin hayat hikayelerinin, çoğunlukla onlarla bağlantılı mekanlarda sergileme ve sunumlar ile aktarıldığı yerler olan anı evleri toplum hafızasını taze tutmak için önemli kurumlardır. Bu makalede, Türkiye’de cüzzam hastalığı ile yoğun şekilde mücadele edilen yılların hikayesi ve bu mücadelenin öncü isimlerinden Prof. Dr. Türkan Saylan’ın hayatının aktarıldığı Türkan Saylan – Lepra Anı Evi’nin kuruluş süreci anlatılmaktadır. Müzecilik anlayışında ortaya çıkan yeni yaklaşımlar, niteliğinde yaşanan değişimler, müze türlerindeki çeşitlilikte de etkisini göstermiştir.1 Anı evinin tanımını yapmadan önce tarihi ev ya da müze ev tanımlarını yapmak daha doğru olacaktır. Tarihi ev müzeleri ya da müze evler, kalelerden kır evlerine kadar çeşitli yapı türlerini bünyesinde barındırır. Bu müzeler, temelde yapılması gereken koruma, restorasyon ve güvenlik konularının yanı sıra evin tarihinin, sahiplerinin ve koleksiyonlarının ziyaretçilerin yorumlanmasını içeren bir çalışma planına sahiptirler. Bu tür müzelerde kaynaklar sınırlıdır. Aynı zamanda farklı disiplinlerin (iç mimar, mimar, heykeltraş, peyzaj ustası vb.) bir araya gelip çalıştıkları da alanlardır
- Published
- 2019
26. Müzelerde yapay zeka uygulamaları, etkileri ve geleceği
- Author
-
Gümüş, Fatih, Erbay, Fethiye, and Müze Yönetimi Anabilim Dalı
- Subjects
Technology utilization ,Artificial intelligence ,Technology ,Müzecilik ,Museums ,Museology ,Computer aided systems ,Computer aided - Abstract
Son yıllarda bilgisayar donanımlarının gelişmesi ve maliyetlerderki göreceli düşüş ile yapay zeka araştırma ve uygulamaları hız kazanmıştır. Endüstriyel uygulamalardan cep telefonlarına kadar geniş bir yelpazede etkili olan bu yapay zeka devrimi, kültür sanat sektöründe de karşılığını bulmaya başlamıştır. Müzeler de bu değişimde aktif olarak rol oynamaya uygun kurumlardır. Bu tezde, yapay zeka ile ilgili temel bilgilerin ardından günümüzde müzelerde uygulanan veya uygulanabilecek yapay zeka teknolojileri müze ziyaretçileri ve müzecilik çalışmaları bağlamında örnekler aracılığıyla açıklanmıştır. Tezin kapsamı gereği teknik anlatımdan mümkün olduğunca uzak durulmuştur. In recent years, the development of computer hardware and the relative decrease in costs have accelerated the research and applications of artificial intelligence. This artificial intelligence revolution, which is effective in a wide range from industrial applications to mobile phones, has started to find its value in the culture and art sector. Museums are also suitable institutions to play an active role in this change.In this thesis, with a short introduction to artificial intelligence, examples of artificial intelligence applications which are applied in museums today or will be in the near future are explained in the context of its affects on museum visitors and museology studies. Due to the scope of the thesis, technical narrative has been avoided as much as possible. 73
- Published
- 2019
27. Taguchi Deneysel Tasarım Yöntemi Kullanılarak Bromfenol Mavisi Biyosorpsiyonunun Modellenmesi ve Denge İzotermleri.
- Author
-
GÜMÜŞ, Dilek and GÜMÜŞ, Fatih
- Subjects
- *
TRAMETES versicolor , *ORTHOGONAL arrays , *AQUEOUS solutions , *EXPERIMENTAL design , *ATMOSPHERIC temperature , *SORPTION - Abstract
The presence of dyes in the aquatic environment is a global problem because of the negative consequences on the ecosystem quality. Adsorption process is used as a low cost and effective method for removing hazardous dyes. This study investigated removal of Bromophenol Blue from aqueous solutions by Fomes fomentarius and Trametes versicolor. The statistical relationships of the parameters in the biosorption process by considering three controllable factors including initial pH value (2, 7, 12), initial dye concentration (25, 50, 75 mg L-1 ) and contact time (30, 150, 270 minutes) were investigated at three different levels and the biosorption process was optimized using Taguchi orthogonal array (L9 OA) experimental design. As a result of experimental studies, the optimal dye removal conditions were determined as the contact time of 270 minutes, pH: 2 and initial Bromophenol Blue concentration of 50 mg L-1 for F. fomentarius. The optimal dye removal conditions were determined as the contact time of 150 minutes, pH: 2 and initial Bromophenol Blue concentration of 50 mg L-1 for T. versicolor. For F. fomentarius and T. versicolor, the removal efficiencies at optimum conditions were 78.34% and 69.28%, respectively. Biosorption isotherms were modeled using the Langmuir and Freundlich models. The biosorption of Bromephenol Blue on F. fomentarius and T. versicolor fitted better in the Freundlich and Langmuir models by non-linearized equations, respectively. Both biosorbents can be promising for dyes removal from aqueous environment. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
28. Karadeniz kıyılarında yayılış gösteren padina adanson, 1763 genusunun moleküler yöntemlerle tanımlanması ve biyoçeşitliliği / Fatih Gümüş; Danışman Arif Gönülol
- Author
-
Gümüş, Fatih, Gönülol, Arif, and OMÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Karadeniz bölgesi (Türkiye) ,Suyosunları ,TEZ DOK G974k 2018 - Abstract
Tez (doktora) -- Ondokuz Mayıs Üniversitesi, 2018 Libra Kayıt No: 120081 …
- Published
- 2018
29. Assessment of predictive factors of right heart failure after left ventricular assist device implantation: Prospective, single center, cohort study
- Author
-
Gümüş, Fatih, Durdu, Mustafa Serkan, and Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı
- Subjects
Heart assist devices ,Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi ,Ventricular function-left ,Ventricular function-right ,Heart diseases ,Echocardiography ,Cohort studies ,Heart ,Heart failure ,Heart function tests ,Prospective studies ,Thoracic and Cardiovascular Surgery - Abstract
AMAÇ: Sol ventrikül destek cihazi (VDC) implantasyonu sonrası gelişen sağ ventrikül yetmezliği; preoperatif prediktif faktörlerinin belirlenmesi bir hayli zor ve hasta için postoperatif mortalite ve morbidite nedeni olan klinik bir durumdur. Bu çalışma ile sol VDC implantasyonu sonrası gelişebilecek sağ ventrikül yetmezliğini öngördürebilecek klinik, laboratuvar ve ekokardiyografik parametrelerinin belirlenmesi, mevcut klinik sağ ventrikül ve yoğun bakım risk skorlama sistemlerinin yeterliliğinin belirlenmesi amaçlanmıştır. METOD: Çalışma tek merkezli, prospektif, gözlemsel, kohort çalışmasıdır. Çalışmaya, Ocak 2012 - Mart 2018 tarihleri arasında son dönem kalp yetersizliği nedeni ile LVAD implantasyonu kararı alınmış ve uygulanmış 53 hasta dâhil edilmiştir. Hastaların preoperatif klinik, laboratuvar, sağ kalp kateterizasyonu ve ekokardiyografi bulguları toplanmıştır. Postoperatif sağ ventrikül yetmezliği; 14 gün ve üzerinde inotrop gereksinimi ve/veya sağ VDC implantasyonu yapılması olarak tanımlanmıştır. Her hastaya preoperatif dönemde sağ ventrikül öngürülebilirdiği gücünü ölçme açısından sağ ventrikül risk skorlamaları (Fitzpatrick, Drakos, Michigan) ve yoğun bakım sağ kalım prediksiyon skorları (Lietz Miller, APACHE II, MELD, SHFM, HFSS) hesaplanmıştır ve sağ ventrikül yetmezliği ile ilişkisi ölçülmüştür. BULGULAR: Hastaların ortalama yaşı 39.89 ± 18.3'dür. Bu hastaların 43'ü erkek (81.1%)'tir. Ortalama VYA'ları 1.81 ± 0.09 kg/m2 olarak hesaplanmıştır. Hastalar aldıkları tanıya göre de iskemik kardiyomiyopati (n=15, 28.3%) ve non-iskemik kardiyomiyopati (n=38, 71.7%) olarak iki grupta incelenmiştir. Kohorttaki hasta gruplarının büyük çoğunluğu kritik hasta olarak sınıflandırılmakta, %60.4'ü en az bir inotrop desteğine bağımlı, 28.3%'ü ECMO, 5.7% IABP desteğine ihtiyaç duyan hasta gruplarıdır. Hastardan 43.4%'üne preoperatif mekanik ventilatör desteği en az bir kez ihtiyaç duyulmuştur. Hastaların 37.7%'si geçirilmiş kardiyak operasyona sahiptir. Ortalama INTERMACS skorlaması 1.94 ± 0.38'dir. Demografik verilerin sağ ventrikül yetmezliği ile ilişkisi saptanmazken, biyokimyasal ölçümler sonucunda kreatinin (p=0.04), AST(p=0.045), prealbumin (p=0.004), total bilirubin (p=0.03) ve LDH (p=0.021) parametrelerinin sağ kalp yetmezliği ile istatistiksel olarak anlamlı ilişki gösterdiği izlenmiştir. Çoklu lojistik regresyon analizi sonucu RVSWI -19% sol VDC implantasyonu sonrası gelişen sağ ventrikül yetmezliğinin en önemli prediktörleridir. Kısıtlı hasta sayısına rağmen bu çalışmadan elde edilen veriler yapılacak daha büyük, prospektif çalışmalar için yol gösterici olacaktır. OBJECTIVES: Right heart failure after left ventricular assist device implantation is a clinical condition which may lead to serious morbidity and mortality postoperatively and assessment of its predictive factors is a challenging issue. In this trial, we aimed to detect clinical, laboratory, hemodynamic and echocardiographic parameters in order to predict RVF after continuous flow LVAD implantation and also carry out present right heart failure predictive scoring system and intensive care unit survival scores in order to measure the qualification. METHODS: The current study is designed as a single center, prospective, observational, cohort study. From January 2012 to March 2018, 53 continuous flow LVAD implanted patients were included in the study. Patients' pre-operative clinical, laboratory, Right Heart Catheterisation(RHC) and echocardiographic findings were evaluated. Post-operative RVF was defined as inotrope dependence for more than 14 days and/or need for RVAD implantation. We validated the predictive ability of the right heart failure risk scores (Fitzpatrick, Drakos, Michigan) and mortality risk scores(Lietz Miller, APACHE II, MELD, SHFM, HFSS) in our population and measured the correlation with right heart failure. RESULTS: Mean age of patients was 39.89 ± 18.3 and 43 (81.1%) of them was male. Mean BSA was calculated as 1.81 ± 0.09 kg/m2. They were evaluated in two groups according to their initial diagnosis, 15 (28.3%) patients had ischemic cardiomyopathy and 38(71.7%) patients had non-ischemic cardiomyopathy. Almost all patients were in critical status which was defined as dependent to at least one inotropic support (60.4%) or requirement of ECMO(28.3%) or IABP support(5.7%). 43.4% of the patients had mechanical ventilation support and 37.7% of them had prior cardiac surgery. Mean INTERMACS was 1.94 ± 0.38. There were no statistically significant parameter to be associated with RHF among demographic values. Among laboratory parameters, creatinin(p=0.04), AST(p=0.045), prealbumin(p=0.004), total bilirubin(p=0.03) and LDH(p=0.021) were found statistically significant to be associated with RHF. Risk factors by multivariable logistic regression were RVSWI -19% were the most significant predictors for RVF after LVAD implantation. Despite our small study population, this information will be a pathfinder for bigger prospective trials with larger study populations. 89
- Published
- 2018
30. Karadeniz kıyılarında yayılış gösteren Padina Adanson, 1763 genusunun moleküler yöntemlerle tanımlanması ve biyoçeşitliliği
- Author
-
Gümüş, Fatih, Gönülol, Arif, and Biyoloji Ana Bilim Dalı
- Subjects
Biology ,Biyoloji - Abstract
Bu çalışma, Nisan 2015 – Ekim 2017 tarihleri arasında Türkiye'nin Karadeniz kıyıları boyunca Padina, Adanson cinsine ait tür veya türlerin klasik ve moleküler yöntemler kullanılarak biyolojik çeşitliliğinin belirlenmesi amacı ile gerçekleştirilmiştir. Bu amaçla Karadeniz kıyısı boyunca 24 istasyondan örneklemeler yapılmıştır. Bunlardan 7 istasyonda Padina örnekleri bulunmuştur. Elde edilen örneklerin rbcL ve cox3 baz dizileri belirlenmiş ve bu diziler üzerinden analizler yürütülmüştür. Elde edilen dizilere uygulanan filogenetik analizler, morfolojik ve anatomik incelemeler sonucu örnekler P. pavonica olarak teşhis edilmiştir. Bu tez çalışması Karadeniz'de Padina cinsinin moleküler olarak teşhisine yönelik ilk araştırma olduğundan, bölgeden bu türe ait ilk moleküler kayıtları içermektedir.Yapılan bu çalışma sonucunda, Padina cinsinin Karadeniz'de P. pavonica ile temsil edildiği ve türün morfolojik olarak bir farklılaşma göstermemekle birlikte Akdeniz soy hattından ayrılmaya başladığı görülmüştür. Ayrıca son 20 yılda P. pavonica'nın Karadeniz'de dağılım gösterdiği alanların azaldığı tespit edilmiştir. In this study, we aimed to determine species of the genus Padina along Black Sea coast of Turkey, and the biological diversity using conventional and molecular methods. For this purpose, between April 2015 and October 2017 samples were collected from 24 stations along the Black Sea coast. İn seven of these stations were found examples of genus Padina. The rbcL and cox3 base sequences of the obtained samples were determined and analyses were performed on these sequences. The phylogenetic, morphological and anatomical analyses of the obtained samples indicated that these samples were belong to the Padina pavonica. This thesis is the first study on the molecular diagnosis of the genus Padina in the Black Sea, and it contains the first molecular records of this species in the region.As a result of this study, it is observed that the genus Padina is represented by P. pavonica in the Black Sea and the species have begun to separate from the Mediterranean lineage, while showing no morphological differentiation. It has also been found that, the area of spread P. pavonica in the Black Sea during the last 20 years has decreased. 96
- Published
- 2018
31. Yangın Sigortası Risk ve Prim Hesaplaması Üzerine Bir Uygulama (An Application on Risk and Premium Calculation of Fire Insurance)
- Author
-
Gümüş, Fatih, primary
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
32. Akut Arteriovenöz Fistül Trombozunda Cerrahi Trombektominin Yeri ve Sonuçları.
- Author
-
Gümüş, Fatih
- Abstract
Copyright of Journal of Ankara University Faculty of Medicine / Ankara Üniversitesi Tip Fakültesi Mecmuasi is the property of Galenos Yayinevi Tic. LTD. STI and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
33. SUSTAINABILITY OF HIGH TECHNOLOGY EXPORT: EVIDENCE FROM EUROPEAN COUNTRIES
- Author
-
KOÇ, Tuğba, KOÇ, Mustafa, and GÜMÜŞ, Fatih Burak
- Abstract
Today, utilizing from technology is not sufficient for economic development and prosperity of a country. Producing and also marketing the new technology are also crucial. For this reason, volume of high technology export which is required intensive research and development expenditures and activities is accepted as economic development indicator in recent years. It can be said that the country which has sustainable high technology volume has also consistent economic development. Aim of this study is to examine 17 European countries’ sustainability of high technology export. In order to contribute to the literature, SurADF panel unit root test is used. Results show that only Denmark, Lithuanian and Slovenia have the sustainable high technology export. For further research different econometric analysis and countries can be used.Keywords: High technology export, panel unit root, sustainability
- Published
- 2016
34. İskilipli Mehmed b. Ömer'in Nuhbetu'l-Fiker Haşiyesi ve Tercümesinin Neşri
- Author
-
GÜMÜŞ, Fatih and İMAMOĞLU, Abdullah Taha
- Subjects
Social ,Sosyal ,Hadis Edebiyatı,İbn Hacer,Nuhbetu'l-Fiker,Mehmed b. Ömer,Haşiye - Abstract
Osmanlı uleması İbn Hacer’in Nuhbetu’l-Fikeradlı hadis usulü risalesini medreselerde okutmuş ve üzerine birçok çalışmayapmıştır. Bu çalışmalardan birisi de İskilipli Mehmed b. Ömer’in hâşiyesi vetercümesidir. İskilipli, 18. yüzyılda Amasya ve İskilip bölgesinde yaşamış,daha sonra ilim tahsili için İstanbul’a göç etmiş ve oraya yerleşmiştir.Öğrencilerin İbn Hacer’in Nuhbetu’l-Fiker adlı hadis usulü risalesineolan teveccühlerini görünce de eseri anlaşılır bir şekilde hâşiyeli olaraktercüme etmeye karar vermiştir. Bu çalışmada İskilipli Mehmed b. Ömer’in 18.yüzyılın sonlarına doğru yaptığı hâşiye ve tercüme çalışması neşredilipincelenecektir. Ayrıca müellifin hayatı ve eserleri hakkında da bilgiverilecektir.
- Published
- 2016
35. Modeling heavy metal removal by retention on Laurus nobilis leaves biomass: linear and nonlinear isotherms and design.
- Author
-
Gümüş, Dilek and Gümüş, Fatih
- Subjects
- *
HEAVY metals , *SOLUTION (Chemistry) , *ATMOSPHERIC temperature , *METAL industry , *IONIC strength , *BIOMASS , *HUMIC acid - Abstract
Heavy metal industries pose a serious threat to the environment. Conventional methods used for heavy metal removal are generally not always low-cost and environmentally friendly. So, researchers focused to investigate alternative biosorbents for the uptake of heavy metal. In this study, Laurus nobilis leaves (LNL) were used as a biosorbent for the uptake of toxic metals such as Pb2+ and Cd2+ from aqueous solutions. Batch biosorption experiments under varied conditions, such as biosorbent dosage, solution pH, heavy metal concentration, biosorption time, ionic strength, humic acid effect and competitive metal ions (Cd(II), Pb(II), Cu(II) and Zn(II)) were performed. The biomass was characterized using FT-IR spectra and SEM images. The nonlinearized and linearized isotherm models were compared and discussed. A single-stage batch bioreactor system for each heavy metal based on the best fit nonlinear isotherm model also has been presented. The biosorption of Pb(II) on LNL fitted better in the Langmuir model and Cd(II) biosorption fitted better in the Freundlich model by nonlinearized equations. The LNL exhibited the maximum monolayer biosorption capacities (qmax) of 7.1 and 32.5 mg/g for cadmium and lead, respectively. LNL showed great potential especially in Pb(II) uptake. LNL may be promising for heavy metal removal from aqueous environment. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
36. Adsorption of methyl orange onto iron oxide coated zeolite/ potassium permanganate coated zeolite
- Author
-
Gümüş, Dilek, primary and Gümüş, Fatih, additional
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
37. EPILITHIC DIATOM-BASED ECOLOGICAL ASSESSMENT IN TAŞMANLI POND (SINOP, TURKEY)
- Author
-
GÜMÜŞ, Fatih, primary and GÖNÜLOL, Arif, additional
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
38. Panel Data Analysis of the Effects of Quality Management Systems Implemented in the Selected BIST Manufacturing and Service Companies on the Intellectual Capital of Those Companies
- Author
-
GÜMÜŞ, Fatih Burak and TURGUT, Osman
- Subjects
Panel Data Analysis,Intellectual Capital,Quality Management System ,Panel Veri Analizi,Entelektüel Sermaye,Kalite Yönetim Sistemi - Abstract
Son zamanlarda finans literatüründe, yapısal sermaye entelektüel sermayenin üç unsurundan birisi olarak görülmekte ve Kalite Yönetim Sistemi (KYS) yapısal sermaye içerisinde konumlandırılmaktadır. Bu çalışma, Borsa İstanbul (BİST)’da hisse senetleri işlem gören bazı şirketler üzerinde yapılmıştır. Bu çalışmanın amacı, KYS’nin şirketlerin entelektüel sermayeleri üzerindeki etki seviyesinin tespit edilmesidir. Çalışma, BİST’te 05.12.2013 tarihi itibariyle işlem gören 479 şirketin “imalat sanayii şirketleri” ve “hizmet şirketleri” olarak 208’i üzerinde yapılmıştır (208 şirket, Borsa İstanbul’daki toplam şirketlerin %43,42’sini oluşturmaktadır).Bu şirketlerden “İmalat Sanayii”ndeki sadece 20 şirkette ve ‘bankalar ve özel finans kurumları’ndaki sadece 8 şirkette analiz için gerekli verilerin tamamına ulaşılabilinmiştir. Bu 28 şirketin KYS’ye başladıkları yıldan önceki t(-4-3-2-1) ilâ sonraki t(+1+2+3+4) yıllarını kapsayan 8 yıllık periyottaki verileri üzerinde analiz gerçekleştirilmiştir. Panel veri analizi sonuçlarına göre, “imalat sanayii”nde yer almakta olup analiz edilen 20 şirketin entelektüel sermayeleri üzerinde KYS’nin pozitif etkisi tespit edilmiştir. Fakat “banka ve özel finans kuruluşları” sektöründe yer alan şirketlerde benzer sonuç elde edilmemiştir., Recently in the literature, structural capital has been acknowledged to be one of the three components of intellectual capital, and Quality Management System (QMS) is defined within the framework of structural capital. The present study was conducted on some companies listed on BIST. The objective of this study is to determine the level of impact of QMS on the intellectual capitals of companies. The study was conducted on the “production companies” and “service companies” on BIST, which make up a total of 208 out of 479 companies listed on BIST as of 05.12.2013. Among the companies in the “manufacturing industry”, only 20 companies, and among the “banks and private financial institutions”, only 8 companies could provide all data required for the analysis. Analysis was conducted on the data of these 28 companies for the period of 8 years from 4 years prior to the commencement of the implementation of the QMS t(-4-3-2-1) and up to 4 years after it t(+1+2+3+4). According to the results of panel data analysis, the positive impacts of QMS on intellectual capital of analysed 20 companies in the “manufacturing industry” has been determined. But on 8 companies in the “banks and private financial institutions” has not been determined similar result.
- Published
- 2015
39. Development of Technology in Turkey Through Tree Graph
- Author
-
candeğer, gülsüm, BÜYÜKKÖSE, ŞERİFE, and gümüş, fatih
- Published
- 2015
40. VADELİ İŞLEM PİYASALARINDA HAFTANIN GÜNLERİ ETKİSİ VE TATİL ANOMALİSİNİN TESPİTİ ÜZERİNE BİR ANALİZ
- Author
-
GÜMÜŞ, Fatih and DURMUŞKAYA, Sedat
- Subjects
Futures Markets,Anomaly,Day of Week and Weekend Anomalies ,Vadeli İşlem Piyasaları,Anomali,Haftanın Günü ve Hafta Sonu Anomalileri - Abstract
Days of the week effect in the finance literature defends the existence of return differentiation between the weekdays as compared to the other days of the week . Holiday anomaly establishes a relationship among the closing values on Friday and closing prices of securities on Mondays. Weekday effect and holiday anomaly have been investigated in many exchanges around the world and over many traded securities and with respect to the existence of these two cases , numerous academic studies have reached a number of strong evidence . In this study, to investigate days of the week and holiday effects , 1585 daily closing prices of securities belonging to ISE-30 Index between the dates 04.02.2005 and 09.06.2011 have been used. As a result of our analysis strong evidence indicating the influence of the weekdays effect could not be obtained. However, weekend anomaly has been identified in our study . In this respect, Izmir Futures and Options Market have parallels with the markets that show positive high rate of return in closing prices on Friday and negative rate of return on Mondays, Finans literatüründe haftanın günleri etkisi, hafta içi günler içerisinde diğer günlere göre getirilerde bir farklılaşmanın varlığını savunur. Tatil anomalisi ise menkul kıymetlerin Cuma günü kapanış değerleri ile pazartesi günü kapanış değerleri arasında ilişki kurar. Hafta içi etkisi ve tatil anomalisi dünya üzerindeki pek çok borsada ve işlem gören menkul kıymetler üzerinde araştırılmış ve bu iki olgunun varlığına dair sayısız akademik çalışma çok sayıda kuvvetli bulguya ulaşılmıştır.Bu çalışmada haftanın günleri ve tatil etkisi araştırmak için, İzmir Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsasında (VOB) işlem gören, İMKB Endeks 30 sözleşmesine ait 04.02.2005 yılı ile 09.06.2011 yılları arasında geçekleşmiş bulunan 1585 adet günlük kapanış fiyatı kullanılmıştır. Analizler sonucunda haftanın günleri etkisine dair kuvvetli bir bulgu elde edilememiştir. Bununla beraber hafta sonu anomalisi çalışmamızda tespit edilmişti. İzmir Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası, Cuma günü pozitif yüksek getiri oranıyla beraber pazartesi günü negatif getiri oranıyla kapanan piyasalar ile bu açıdan paralellik arz etmektedir.
- Published
- 2014
41. Effect of temporary vascular shunting as a previous intervention on lower extremity arterial injury: Single center experiences in the Syrian Civil War.
- Author
-
Hasde, Ali İhsan, Baran, Çağdaş, Gümüş, Fatih, Kış, Mahmut, Özçınar, Evren, Çakıcı, Mehmet, Yazıcıoğlu, Levent, and Kaya, Bülent
- Subjects
LEG injuries ,AMPUTATION ,BLOOD pressure ,BLOOD vessel prosthesis ,FEMORAL artery ,HEMATOCRIT ,HOSPITAL admission & discharge ,ISCHEMIA ,LIGATURE (Surgery) ,PATIENTS ,SOFT tissue injuries ,TOURNIQUETS ,WAR ,TREATMENT effectiveness ,RETROSPECTIVE studies ,COMPRESSION therapy ,REVASCULARIZATION (Surgery) ,SURGICAL anastomosis ,TREATMENT duration ,POPLITEAL artery - Abstract
Copyright of Turkish Journal of Trauma & Emergency Surgery / Ulusal Travma ve Acil Cerrahi Dergisi is the property of KARE Publishing and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
42. Comparison of minimally invasive cardiac surgery incisions: Periareolar approach in female patients.
- Author
-
Durdu, Mustafa Serkan, Baran, Çağdaş, Gümüş, Fatih, Deniz, Gökay, Çakıcı, Mehmet, Özçınar, Evren, Bermede, Ahmet Onat, Uçanok, Kemalattin, and Akar, Ahmet Rüçhan
- Subjects
CARDIAC surgery ,DISEASES in women ,COSMETICS ,PATIENT satisfaction ,TISSUES - Abstract
Objective: All innovations in cardiac surgery provide us with new techniques to perform surgery through smaller incisions with less invasive and best cosmetic results. After promising results in minimally invasive cardiac surgery (MICS), pain and cosmetic appearance became important end points, especially for female patients. In the current study, we intended to evaluate the surgical results and cosmetic satisfaction with the periareolar and submammary incision types in cardiac surgery. Methods: Ninety-four female patients underwent MICS between July 2013 and March 2018. MICS was performed in 62 patients via periareolar incision and in 32 patients via submammarian incision. We investigated the incision size, wound infection, pain levels by using a postoperative standard pain-level questionnaire, the postoperative scar size, and patient satisfaction using a postoperative patient questionnaire. Results: Periareolar incision size was smaller than the submammary incision (Group A: 5.6±0.6 vs. Group B: 6.7±0.8, p=0.001). Four patients from Group B had superficial wound infection (p=0.01). Patients who underwent MICS via periareolar incision and submammary incision had similar pain level (p=0.2). The scar tissue was smaller in size and postoperatively healed better in the following days for the patients with periareolar incision due to the elastic structure of breast tissue. (Group A: 4.3±0.4 vs. Group B: 5.3±0.2, p=0.001). Conclusion: Our study suggests that the periareolar approach would be more aesthetic, show better healing, and have a smaller scar size in female patients. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
43. Muhammediye adlı manzum eserdeki hadislerin tahric ve değerlendirmesi
- Author
-
Gümüş, Fatih, 0-Belirlenecek, and Gümüş, Fatih
- Subjects
Hadith ,Yazıcıoğlu ,Muhammediye ,İslamiyet ,Ahmet Bican ,Islam ,Hadis - Abstract
Toplumun dini bilincinin oluşumunda büyük rol üstlenen birçok eserin dini şuura katkılarının olmasının yanında eserlerde mevcut olan bir takım eksik ve yanlış bilgiler ilmi birtakım eleklerden geçirilmeden kabullenilirse halkın dini bilincine zarar verebilmektedir. Bu nedenle ilk devirlerden beri bazı eksiklik ve yanlışlıkları ortaya koymak için çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Ayrıca böyle eserlerin tahric ve değerlendirmelerinin yapılması onlardan daha fazla istifade edebilmenin de yolunu açmaktadır.Fatih Sultan Mehmed Döneminden itibaren halkın dini şuuruna etki eden ve özellikle Peygamber Sevgisi'ni aşılayan Muhammediye üzerine yaptığımız tahric çalışmasının amacı da aynı şekilde rivayetlerin sıhhatinin ortaya konularak yanlışlıkların bertaraf edilmesi ve aynı zamanda halkın eserden daha çok faydalanabilmesidir. Despite most of the literary works on religion help to build the religious consciousness of the society, some incorrect and incomplete information in the works may harm the religious consciousness of the people if that information isn?t passed through a scientific sift. Because of this fact, various literary works have been done since the first ages to put forth some deficiencies and fallacies for consideration. Also, elimination (tahric) and evaluation of such works makes it easier to benefit from them.The purpose of our elimination (tahric) study on the Muhammediye that has affected people?s religious consciousness since the era of the Mehmet the Conqueror and has planted the love of the Prophet (s.a.v.) is to discard the fallacies through displaying the correctness of the romours and stories and at the same time, make people derive much more benefit from the work.
- Published
- 2011
44. 2008 Küresel Finans Krizinin Sektörel Bazda Şirket Bilançolarına Etkilerinin Analizi
- Author
-
GÜMÜŞ, Fatih and AYDEMİR, Levent
- Abstract
Bu çalışmanın amacını Borsa İstanbul' a kote olmuş seçilmiş bazı şirket bilançolarının sektörel bazda konsolide edilerek 2008 krizi öncesi ve bu kriz sonrasında, şirket finansal tablolarının krizin etkileri çerçevesinde ne şekilde gelişim gösterdiğinin ortaya konması ve sektörel bazda etkilerin karşılaştırılması oluşturmaktadır. Ayrımlar özellik arz eden sektörler ve firmaların işkollarının birbirleri ile bağlantıları dikkate alınarak gerçekleştirilmiş, finansal oranları aşırı şekilde etkilediği görülen uç değerlere sahip olan ve 2005-2012 yılları arasında devamlılık göstermeyen firmalar çalışma dışı bırakılmıştır. Bu çerçevede çalışma Gıda, Metal Ana Sanayi, İnşaata bağlı sektörler, bilanço büyüklüğü ve mali yapı itibariyle inşaattan ayrıştığı için ayrı değerlendirilen Çimento sektörü ve Otomotiv ve Yan Sanayisi sektörlerinde toplam 59 adet şirketin bilançosu incelenerek gerçekleştirilmiştir. Veriler sektör özellikleri ve ülkemiz koşulları dikkate alınarak yorumlanmıştır. Yapılan analizler sonucunda sektörlerin hemen hemen tamamının krizden farklı derecelerde olumsuz etkilendiği, kriz sonrası dönemde kriz öncesinden daha kötü mali yapı ile faaliyet göstermek durumunda kaldıkları görülmüş olup, özellikle artan yabancı kaynak kullanımı ve azalan öz kaynak imkanları ile finansman maliyetlerinin karlılık üzerindeki olumsuz etkisi dikkat çekici hususlar olarak tespit edilmiştir.
- Published
- 2014
45. Azygos Continuation of the Inferior Vena Cava Without Any Congenital Anomaly Associated with Chronic Venous Inssuffificiency: Original Image
- Author
-
ÖZÇINAR, Evren, primary, GÜMÜŞ, Fatih, additional, ÇAKICI, Mehmet, additional, BARAN, Çağdaş, additional, ERYILMAZ, Sadık, additional, and BİLGİÇ, Sadık, additional
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
46. PERFORMANCE ANALYSIS OF TURKISH BANKING SECTOR WITH CAMELS ANALYSIS BETWEEN 2002-2013 YEARS
- Author
-
GÜMÜŞ, FATİH B., primary and NALBANTOĞLU, ÖNER, additional
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
47. Farklı Destek Ve Katalizör Malzemeleri İle Tek Duvarlı Karbon Nanotüp Sentezi
- Author
-
Gümüş, Fatih, Karatepe Yavuz, Nilgün, Enerji Bilim ve Teknoloji, Energy Sciences and Technologies, Yavuz, Nilgün Karatepe, and Enerji Bilim ve Teknoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Energy ,Engineering Sciences ,Enerji ,Mühendislik Bilimleri - Abstract
Tez (Yüksek Lisans) -- İstanbul Teknik Üniversitesi, Enerji Enstitüsü, 2013, Thesis (M.Sc.) -- İstanbul Technical University, Energy Institute, 2013, Nano boyut kavramının dile getirilmesi ve karakterizasyon cihazlarındaki üstün gelişmeler nanoteknoloji ve nanomalzeme alanına büyük ivme kazandırmıştır. 1991 yılından itibaren üstün özellikleri ile dikkatleri üzerine çekmeyi başaran karbon nanotüpler hakkında birçok çalışma yapılmıştır. Kimyasal buhar birikimi (KBB) yöntemi, KNT sentezinde özellikle seri üretim için yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Karbon kaynağı, katalizör, destek malzeme (substrat), sentez sıcaklığı ve süresi, katalizör kalsinasyonu, karbon nanotüp yapısını-morfolojisini ve karbon verimliliğini etkileyen önemli parametrelerdir. Tez çalışması kapsamında, İstanbul Teknik Üniversitesi?Enerji Enstitüsü, Malzeme Üretim ve Hazırlama Laboratuvarı?nda kimyasal buhar birikimi yöntemi ile değişik destek malzemeleri ve katalizör kullanarak tek duvarlı karbon nanotüpler üretilmiş ve bu malzemelerin karbon nanotüp verimine etkileri incelenmiştir. Üretilen karbon nanotüplerin karakterizasyonu; termogravimetrik analiz (TGA), raman spektroskopisi ve XRD cihazları ile gerçekleştirilmiştir. Kimyasal buhar birikimi yöntemi ile akışkan yatak sisteminde; karbon kaynağı olarak asetilen gazı, katalizör olarak demir nitrat [Fe(NO3)3.9H2O], nikel nitrat [Ni(NO3)2.6H2O], kobalt nitrat [Co(NO3)2.6H2O] ve destek malzemeleri olarak magnezyum oksit (MgO), alümina (Al2O3), silika (SiO2) kullanılarak karbon nanotüp (KNT) üretimi gerçekleştirilmiştir. Katalizör ve destek malzeme miktarları, katalizör içerisinde hedeflenen metal ve destek malzeme kütlesel oranlarına bağlı olarak belirlenmiştir. Ayrıca, KNT üretimine metal katalizörlerin birlikte etkisini incelemek için demir ve kobalttan oluşan ikili katalizör sistemleri hazırlanmıştır. Tek duvarlı karbon nanotüp üretiminde, sentez süresi 30 dakika sıcaklık ise 800°C olarak seçilmiştir. Üretilen KNT?lerin karbon verimleri hesaplanarak farklı destek malzemesi ve katalizörlerin karbon verimine etkileri araştırılmıştır., The use of the word ?nano? for the first time and following that the outstanding improvements of the characterization devices increased the importance of nanotechnology and nanomaterials. One of the most promising nanomaterials is carbon nanotubes. Since 1991, carbon nanotubes have been drawing too much attention by the researchers and engineers. A carbon nanotube can be described as a tubular structure made of carbon atoms. These kind of structures have diameter of nanometer order and length in micrometers. Carbon nanotubes have extraordinary properties such as being harder than diamond and stronger than steel. Their electrical conductivity is higher than copper and thermal conductivity is higher than diamond. Traditional methods of growing carbon nanotubes only produce a small amount per day. In order to solve this problem, the efforts have been made in the first decade of the invention and large scale synthesis of CNTs is now available for the commercial applications. Many methods have been developed for CNT synthesis such as arc discharge, laser vaporization and catalytic chemical vapor deposition. Among them, chemical vapor deposition is widely used because of its advantages. CCVD appears to be the most promising method because of its low-cost and high-yield production. CNT synthesis by CVD method involves hydrocarbon gas which passes through the tubular reactor in which a catalyst materials is present at high temperatures. At high temperature, hydrocarbon gas decomposes and CNTs grow on the catalyst in the reactor. In order to collect the CNTs, the system has to be cooled to room temperature. In this study, single-walled carbon nanotubes were synthesized by chemical vapor deposition method by using different support materials and catalysts at Material Production and Preparation Laboratory of Istanbul Technical University ? Energy Institute. The relation between support materials and catalysts were investigated and the carbon efficiencies are determined for each product. Termogravimetric Analysis, Raman Spectroscopy and XRD were used for the characterization of the synthesized carbon nanotubes. Carbon nanotube synthesis were performed by using acetylene as the carbon source, iron nitrade [Fe(NO3)3.9H2O], nickel nitrade [Ni(NO3)2.6H2O], cobalt nitrade [Co(NO3)2.6H2O] as the catalysts and magnesium oxide (MgO), alumina (Al2O3), silica (SiO2) as the support materials. The amounts of catalyst and suppert materials were determined in a mass proportion of the targeted metal to support materials. Beside, in order to investigate the relation between two different metal catalysts, iron and cobalt were mixed with appropriate ratio. In all the experiments, synthesis time and temperature were selected as 30 minutes and 800°C, respectively. Carbon efficiencies of the samples were calculated according to a formula and the effects of the different support materials and catalysts on carbon efficiency were investigated., Yüksek Lisans, M.Sc.
- Published
- 2013
48. Stress Test Application at the Turkish Banking Sector with 2014 Data
- Author
-
Gümüş, Fatih B., primary and Nalbantoğlu, Öner, additional
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
49. Taşmanlı Göleti (Sinop) kıyı bölgesi algleri üzerine nitel ve nicel araştırmalar
- Author
-
Gümüş, Fatih, Gönülol, Arif, and Biyoloji Ana Bilim Dalı
- Subjects
Algological properties ,Biology ,Biyoloji - Abstract
Taşmanlı Göleti kıyı bölgesi alglerinin belirlenmesi amacıyla gölet çevresinde üç istasyon seçilmiş ve bu istasyonlardan Mart 2008 - Mart 2009 tarihleri arasında epipelik, epilitik, epifitik örnekler aylık periyotlarla alınarak incelenmiştir. Araştırma süresince Bacillariophyta bölümüne ait 61, Chlorophyta bölümüne ait 10, Cyanobacteria bölümüne ait 4, Heterokontophyta bölümüne ait 1, Euglenozoa bölümüne ait 2, Myzozoa bölümüne ait 1, Charophyta bölümüne ait 2 takson olmak üzere toplam 81 takson belirlenmiştir. Bacillariophyta bölümü üyeleri gerek takson sayıları gerekse epipelik, epifitik ve epilitik örneklerde ortaya çıkıs sıklığı ve birey sayıları ile Taşmanlı Göleti'nin en önemli algleri olmuşlardır. Bu bölüm üyeleri bütün mevsimlerde dominant olup en yüksek değerlere ilkbahar ve sonbaharda ulaşmıştır. Chlorophyta, Cyanobacteria, Heterokontophyta, Euglenozoa, Myzozoa ve Charophyta bölümleri tür ve birey sayıları bakımından ikinci derecede önemli olmuşlardır.Elde edilen verilere kümeleme analizi, çok boyutlu ölçekleme analizi gibi istatistikî analizler uygulanarak sonuçlar istatistiksel açıdan da anlamlandırılmıştır.Taşmanlı Göleti kıyı bölgesinde, araştırılan iç sularımızda da sıklıkla görülen hafif alkali özellikli sulara özgü bir bentik flora tespit edilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre Taşmanlı Göletinin mezotrof karakterli bir göl olduğu anlaşılmıştır. To determine the coastal zone algae of Tasmanli ponds, three stations were selected around the pond and epipelic, epilithic and ephiphytic samples taken between March 2008 and March 2009 from these stations were examined monthly. During the research, a total number 81 taxa has been identified, which 61 of them belonged to Bacillariophyta, 10 to Chlorophyta, 4 to Cyanobacteria, 1 to Heterokontophyta, 2 to Euglenozoa, 1 to Myzozoa and 2 to Charophyta.Considering the number of taxon and frequency in epipelic, epilithic and ephiphytic samples, members of Bacillariophyta have been the most important algae of Tasmanli pond. The members of this division were dominant all seasons and they reached the maximal value in spring and autumn. Chlorophyta, Cyanobacteria, Heterokontophyta, Euglenozoa, Myzozoa and Charophyta were second important divisions on account of numbers of species and individual.Cluster and nonmetric multidimensional scaling analyses are used to statistically analyze and interpret the data obtained in the investigation.The results suggest that the coastal zone of Tasmanli pond has a benthic flora that is peciluar to mildly alkaline water which is frequently found in the other investigated inland water in Turkey. According to the results obtained, it is concluded that Tasmanli pond is a mesotrophic lake. 57
- Published
- 2010
50. Taşmanlı göleti (Sinop) kıyı bölgesi algleri üzerine nitel ve nicel araştırmalar / Fatih Gümüş; Danışman Arif Gönülol
- Author
-
Gümüş, Fatih, Gönülol, Arif, and OMÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Kümeleme analizi ,Suyosunları ,Çok boyutlu ölçekleme analizi ,TEZ YÜK LİS G974t 2010 ,Alg florası -- Sinop - Abstract
Tez (yüksek lisans) -- Ondokuz Mayıs Üniversitesi, 2010 Libra Kayıt No: 82649 Taşmanlı Göleti kıyı bölgesi alglerinin belirlenmesi amacıyla gölet çevresinde üç istasyon seçilmiş ve bu istasyonlardan Mart 2008 - Mart 2009 tarihleri arasında epipelik, epilitik, epifitik örnekler aylık periyotlarla alınarak incelenmiştir. Araştırma süresince Bacillariophyta bölümüne ait 61, Chlorophyta bölümüne ait 10, Cyanobacteria bölümüne ait 4, Heterokontophyta bölümüne ait 1, Euglenozoa bölümüne ait 2, Myzozoa bölümüne ait 1, Charophyta bölümüne ait 2 takson olmak üzere toplam 81 takson belirlenmiştir. Bacillariophyta bölümü üyeleri gerek takson sayıları gerekse epipelik, epifitik ve epilitik örneklerde ortaya çıkıs sıklığı ve birey sayıları ile Taşmanlı Göleti’nin en önemli algleri olmuşlardır. Bu bölüm üyeleri bütün mevsimlerde dominant olup en yüksek değerlere ilkbahar ve sonbaharda ulaşmıştır. Chlorophyta, Cyanobacteria, Heterokontophyta, Euglenozoa, Myzozoa ve Charophyta bölümleri tür ve birey sayıları bakımından ikinci derecede önemli olmuşlardır.Elde edilen verilere kümeleme analizi, çok boyutlu ölçekleme analizi gibi istatistikî analizler uygulanarak sonuçlar istatistiksel açıdan da anlamlandırılmıştır.Taşmanlı Göleti kıyı bölgesinde, araştırılan iç sularımızda da sıklıkla görülen hafif alkali özellikli sulara özgü bir bentik flora tespit edilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre Taşmanlı Göletinin mezotrof karakterli bir göl olduğu anlaşılmıştır.
- Published
- 2010
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.