120 results on '"Kılıç, Recep"'
Search Results
2. MEHEMMETİMİN OBULKASİMOV’UN ŞİİRLERİNDE KULLANILAN FİİLİMSİLER ÜZERİNE
- Author
-
Kılıç, Recep, primary
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
3. Estimation of seismic slope displacements in North Anatolian Fault Zone, Karamürsel (Kocaeli,Turkey)
- Author
-
Ulamiş, Koray, Kaçka, Nagehan Barkın, and Kiliç, Recep
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
4. Microstructural Investigation of SPA-C Steel Sheets Used in Railway Vehicles in Resistance Spot Welding
- Author
-
Akkaş, Nuri, Ferik, Erman, Kılıç, Recep, İlhan, Erdinç, Aslanlar, Salim, Oral, Ahmet Yavuz, editor, and Bahsi Oral, Zehra Banu, editor
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
5. Combined instability assessment and rockfall hazard in volcanic rocks (Keçiören, Ankara)
- Author
-
Ulamış, Koray and Kılıç, Recep
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
6. Leakage Detection in Water Distribution Networks using Adaptive Neuro-Fuzzy Intelligent Software and Artificial Neural Network with Experimental Validations
- Author
-
Kılıç, Recep, primary, KOÇ, MEHMET, additional, AY, Ayşe Nur, additional, and Korkmaz, Furkan, additional
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
7. Thermomechanical vibration and buckling response of nonlocal strain gradient porous FG nanobeams subjected to magnetic and thermal fields.
- Author
-
Özmen, Ramazan, Kılıç, Recep, and Esen, Ismail
- Abstract
This study investigates the free vibration and thermal buckling behavior of functionally graded porous nanobeams in magnetic and thermal fields using high-order trigonometric shear stress and nonlocal strain gradient elasticity theories. The results demonstrated the effects of nonlocal differential and strain gradient elasticities on softening and stiffness enhancements, respectively. Additionally, the Lorentz force induced by the magnetic field makes nanobeam's vibratory motion difficult, causing the natural frequencies to increase. This situation can contribute to the dynamic stability of nanobeams exposed to the nonlinear temperature distribution. This study's results will assist in designing and implementing micro/nanoelectromechanical systems. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
8. Are internship programs encouraging or discouraging?—A viewpoint of tourism and hospitality students in Turkey
- Author
-
Koc, Erdogan, Yumusak, Sedat, Ulukoy, Metin, Kilic, Recep, and Toptas, Aytac
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
9. Thermomechanical vibration and buckling response of nonlocal strain gradient porous FG nanobeams subjected to magnetic and thermal fields
- Author
-
Özmen, Ramazan, primary, Kılıç, Recep, additional, and Esen, Ismail, additional
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
10. Microstructural Investigation of SPA-C Steel Sheets Used in Railway Vehicles in Resistance Spot Welding
- Author
-
Akkaş, Nuri, primary, Ferik, Erman, additional, Kılıç, Recep, additional, İlhan, Erdinç, additional, and Aslanlar, Salim, additional
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
11. TAHİR KAHHAR VE ŞİİRLERİ
- Author
-
Kılıç, Recep and Uşak Üniversitesi
- Subjects
Tahir Kahhar, Şiirleri, Hayatı, Eserleri - Abstract
Gazeteci, yazar, akademisyen, çevirmen, edebiyat tarihçisi, çağdaş Özbek şiirinin en büyük şairlerinden Tahir Kahhar ve şiirleri hakkında yapılan bu çalışmada Åq Örik, Åqäyåtgän Däryå, Åsmån Kimniki?, Eşik Täqılläyåtir, Kün Közi, Yuldüzlär Mening Båğım ve Tåğning Pärvåzi adlı şiir kitaplarındaki toplam 567 şiir, önce Kiril harflerinden Latin harflerine transkribe edilmiştir. Daha sonra Türkiye Türkçesine aktarılmış ve şiirler muhteva, şekil, ahenk, dil ve üslup bakımlarından incelenmiştir. Çalışmanın Giriş bölümünde Tahir Kahhar’ın hayatı, eserleri, Türkiye’de katıldığı toplantılar ve aldığı ödüllerden bahsedilmiştir. Birinci Bölüm’de şiirler incelenmiş, İkinci Bölüm’ün metin aktarma kısmında şiirler hem çeviri yazı işaretleri hem de Türkiye Türkçesi kısımlarıyla yan yana verilmiştir. Sonuç bölümünde elimizdeki bulgularla Tahir Kahhar’ın edebiyatımızdaki yeri tespit edilmeye çalışılmıştır.
- Published
- 2022
12. İbn Kudame’nin fıkıh ilmindeki yeri ve el-muğni eseri
- Author
-
Kılıç, Recep, Çetinkaya, Ahmet, and ESOGÜ, İlahiyat Fakültesi, Temel İslam Bilimleri Anabilim Dalı
- Subjects
Ibn Kudâme ,al-Muqnî ,Wedding ,el-Muğnî ,İbn Kudâme ,Nikâh ,Tercih ,İslamic Law ,Fıkıh ,Preference - Abstract
Hanbelî mezhebine katkıları olan alimlerden birisi İbn Kudâme’dir. Onun el Muğnî adlı eseri geniş muhtevası, delillere yer vermesi ve değerlendirmeleriyle ön plana çıkmaktadır. Bu eserden yola çıkarak İbn Kudâme’nin mezhepteki yerini ve katkılarını tespit etmeye çalıştık. Birinci bölümde önce İbn Kudâme’nin hayatına, eserlerine ve kendisi üzerine yapılmış değerlendirmelere yer verdik. Yine bu bölümde el-Muğnî’nin Kitabu’n-nikâh bahsindeki tespitlerimizden yola çıkarak eser hakkında yöntemsel bilgileri örnekleriyle sunmaya çalıştık. İkinci bölümde ise Kitabu’n-nikâh bölümünü Hanbelî fıkıh eserleri ile mukayese ettik. el-Muğnî’den önce telif edilen muhtasar ve şerh türü eserleri; el Muğnî’den sonra yalnızca şerh türü eserleri inceledik. Nikâh bölümü çerçevesinde, Hanbelî mezhebi ulemasının mezhep içi fıkhî mesaisi üzerinde durduk. İbn Kudâme’nin kendisinden önceki fakihlerden farklı tercihlerini, değerlendirmelerini, benzerlik ve farklılıklarını tespit etmeye çalıştık. Ardından İbn Kudâme’nin kendisinden sonraki Hanbelî fakihleri üzerinde ibare, tercih, tahlil veya kaynaklık etmesi bakımından bir etkisinin/katkısının olup oHanbelî mezhebine katkıları olan alimlerden birisi İbn Kudâme’dir. Onun el Muğnî adlı eseri geniş muhtevası, delillere yer vermesi ve değerlendirmeleriyle ön plana çıkmaktadır. Bu eserden yola çıkarak İbn Kudâme’nin mezhepteki yerini ve katkılarını tespit etmeye çalıştık. Birinci bölümde önce İbn Kudâme’nin hayatına, eserlerine ve kendisi üzerine yapılmış değerlendirmelere yer verdik. Yine bu bölümde el-Muğnî’nin Kitabu’n-nikâh bahsindeki tespitlerimizden yola çıkarak eser hakkında yöntemsel bilgileri örnekleriyle sunmaya çalıştık. İkinci bölümde ise Kitabu’n-nikâh bölümünü Hanbelî fıkıh eserleri ile mukayese ettik. el-Muğnî’den önce telif edilen muhtasar ve şerh türü eserleri; el Muğnî’den sonra yalnızca şerh türü eserleri inceledik. Nikâh bölümü çerçevesinde, Hanbelî mezhebi ulemasının mezhep içi fıkhî mesaisi üzerinde durduk. İbn Kudâme’nin kendisinden önceki fakihlerden farklı tercihlerini, değerlendirmelerini, benzerlik ve farklılıklarını tespit etmeye çalıştık. Ardından İbn Kudâme’nin kendisinden sonraki Hanbelî fakihleri üzerinde ibare, tercih, tahlil veya kaynaklık etmesi bakımından bir etkisinin/katkısının olup olmadığı, olduysa nasıl olduğu üzerinde durduklmadığı, olduysa nasıl olduğu üzerinde durduk One of the scholars who contributed to the Hanbali sect is İbn Kudâme. His work named al-Muğni comes to the fore with his extensive content, place of evidences and evaluations. Based on this work, we tried to determine the place and importance of Ibn Kudâme in sect. In the first part, we first included the life and works of Ibn Kudâme and the evaluations made on himself. Again in this section, we tried to present the methodological information about the work with examples, based on our determinations in the book of al-Muğni's Kitabu’s wedding. In the second part, we compared the section of Kitabu’s wedding with Hanbalî's works. Concise and annotated literary works that were copyrighted before al-Muğni; After al Muğni, we have examined only literary works of annotation. Within the context of the wedding division, we focused on the intra-sectarian fiqh shift of the Hanbali sect. We tried to identify Ibn Kudâme's different preferences, evaluations, similarities and differences from the previous scholars. Then, we focused on whether Ibn Kudâme had an effect / contribution on the Hanbali faculties after him, in terms of expression, preference, analysis or source, and if so, how
- Published
- 2021
13. Türkçe Dil Bilgisi Kitaplarında Kip ve Zaman Konusunun Tarihsel Gelişimi.
- Author
-
Kılıç, Recep
- Abstract
Copyright of Turkish Studies - Language & Literature is the property of Electronic Turkish Studies and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
14. Geotechnical assessment of the 2005 Kuzulu landslide (Turkey)
- Author
-
Ulusay, Reşat, Aydan, Ömer, and Kılıc, Recep
- Published
- 2007
- Full Text
- View/download PDF
15. A Rare and Potentially Treatable Cause of Neurodegeneration: Cerebral Folate Deficiency.
- Author
-
Düzenli, Tarık, Demir, Ercan, Kılıç, Recep Kamil, Hırfanoğlu, Tuğba, and Kayhan, Gülsüm
- Subjects
FOLIC acid ,NEURODEGENERATION ,PEDIATRIC neurology ,CHOROID plexus ,MEDICAL genetics - Published
- 2024
16. An Investigation of the Effect of Cyberloafing Behaviors on Organizational Learning Capacity
- Author
-
Keklik, Belma, Kılıç, Recep, Yıldız, Harun, and Yıldız, Bora
- Subjects
jel:M10 ,jel:M12 ,Cyberloafing ,use of internet non-work ,organizational learning ,technology ,jel:I20 - Abstract
With the improvement of technology, use of information technologies has become widespread in organizations. Information technologies have been used as a matter of course and sometimes could be used out of purpose as surfing on internet and following social media. Use of information and communication technologies out of purpose in offices has been named as cyberloafing. The aim of the research is to measure the effect of cyberloafing on organizational learning capacity of employees. At the end of the research, it has been concluded that important cyberloafing behaviors have affected organizational learning capacity (in terms of participative decision making and interaction with the external environment dimensions) positively. This issue has revealed that cyberloafing behaviors, which have caused the loss of productivity in the organization, could also affect learning capacity positively. When looked through to the research regarding of contribution to science and business world, it has come up with the agenda that how this research could be directed to the organization’s benefit than the prohibition of cyberloafing behaviors which has contributed to organizational learning capacities.
- Published
- 2015
17. EFFECT OF MOBBING ON WORK-RELATED BURNOUT: A SURVEY ON TEACHERS IN BATMAN PROVINCE OF TURKEY
- Author
-
Ünal, Ömer Faruk, SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ, İLETİŞİM FAKÜLTESİ, HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM BÖLÜMÜ, Mete, Mehmet, DİCLE ÜNİVERSİTESİ, İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ, İŞLETME BÖLÜMÜ, Akyüzz, Bülent, ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ, BİGA İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ, İŞLETME BÖLÜMÜ, and Kılıç, Recep
- Subjects
Mobbing, Burnout, Teachers ,Psikolojik şiddet, Tükenmişlik, Öğretmenler - Abstract
Çalışma ortamında maruz kalınan olumsuz davranışlar çalışanlar, örgüt ve toplum açısından olumsuz sonuçlar doğurabilir. Psikolojik şiddet ve bunun sonucunda ortaya çıkması muhtemel tükenmişlik günümüz insan kaynakları yönetiminin önemli konularını ve çalışma alanlarını oluşturmaktadır. Bu araştırmada öğretmenlerin psikolojik şiddete maruz kalma ve işe bağlı tükenmişlik algılarında demografik değişkenlere göre farklılıklar oluşup oluşturmadığı ve psikolojik şiddete maruz kalma algısı ile işe bağlı tükenmişlik algısı arasındaki ilişki araştırılmaktadır. Araştırma sonuçlarına göre işe bağlı tükenmişlik algısı ile medeni durum, branş, yaş ve kıdem değişkenleri arasında; psikolojik şiddet algısı ile cinsiyet ve yaş değişkenleri arasında anlamlı bir ilişki bulunmaktadır. Aynı zamanda psikolojik şiddet ile işe bağlı tükenmişlik algıları arasında anlamlı ve pozitif ancak zayıf bir ilişki bulunmakta, psikolojik şiddet algısı tükenmişliği olumlu yönde etkilemektedir, Negative behaviors which are exposed in workplace have negative effects on employees, organizations and the society. Mobbing and workrelated burnout which is likely caused by mobbing are important themes and fields of study of modern human resource management. This study explores level of mobbing and work-related burnout perception of teachers, whether differences exist in perception of mobbing and work-related burnout according to demographic variables, and relation between mobbing and work-related burn out. The findings of the research reveal that there is a significant relation between teachers’ work-related burnout perceptions and their marital status, age and seniority variables. Apart from this, there is a significant relation between teachers’ mobbing perception and their gender and ages. Besides, there is a positive and significant but poor relation between the perceptions of mobbing and work-related burnout. That is, mobbing perception has a positive and significant effect on burnout
- Published
- 2016
18. Characterizations of cofinitely RAD- D12 modules
- Author
-
Kılıç, Recep and Türkmen, Burcu Nişancı
- Subjects
Matematik ,Mathematics - Abstract
R bir halka ve M bir R-modül olsun. M modülünün her dual sonlu N alt modülü için M nin bir K direkt toplam terimi ve Çek(?) ? Rad(K) olacak şekilde bir ??K ? M?N epimorfizması varsa M modülüne dual sonlu Rad- D12 modül denir. Bu tez çalışmasında Rad-D12 modüllerinin ve dual sonlu Rad- D12 modüllerinin çeşitli özellikleri ispatlandı. Özel olarak (yarı) mükemmel halkalar ve artin serisel halkalar (dual sonlu) Rad-D12 modülleri yardımıyla karakterize edildi. Let R be a ring and M be a right R- module. M is called cofinitely Rad-D12 if, for every cofinite submodule N of M, there exist a direct summand K of M and an epimorphism ?:K?M?N with Ker (?) ? Rad(K). In this paper, we provide various properties of Rad-D12 modules and cofinitely Rad-D12 modules. In particular, we characterize (semi) perfect rings and artinian serial rings using (cofinitely) Rad-D12 modules.
- Published
- 2016
19. Atık Barajlarındaki Su Kaçaklarının İncelenmesi, Çanakkale Örneği
- Author
-
Ulamış, Koray, primary and Kılıç, Recep, additional
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
20. Selected poems Uzbek poet Şevket Rahman
- Author
-
Kılıç, Recep, Koraş, Hikmet, Kılıç, Recep, and Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Subjects
0-Belirlenecek - Abstract
Bu çalışmada Çağdaş Özbek edebiyatının güzide şairlerinden olan Şevket Rahman, hayatı, eserleri ve seçme şiirleriyle tanıtılmaya çalışılmıştır. Şairin 1984 yılında yayınlanan Açik Künler ve 1986 yılında yayınlanan Uygak Tağlar adlı şiir kitaplarından alınan şiirleri bu çalışmanın temelini teşkil etmiştir.Çalışma kapsamında Şevket Rahman'ın bu iki kitabındaki bazı şiirler Latin alfabesine aktarılmıştır. Latin harfleriyle gösterilen şiirler çalışmada ikinci bölümde yer almıştır. İnceleme yapılırken Acik Künler kitabındaki tüm şiirler alınırken Uygak Tağlar adlı şiir kitabından ilk dokuz şiir incelenmiştir. Girişde ise Özbek Edebiyatı ve XX. yüzyıl Özbek şiiri hakkında değerlendirmeden sonra gösterilen şiirlerin incelemesine geçilmiştir.İnceleme kısmında şiirler şekil, ahenk ve muhteva özellikleriyle değerlendirilmiştir. Şekil özellikleri değerlendirilirken Rahman'ın bir arayış içinde olduğu dolayısıyla birçok şekilde şiirler yazdığı saptanmıştır. Ahenk kısmında ise dörtlüklerde sağlam bir kafiye düzeni görülmüştür. Serbest şiirlerde ahenk, mısraların kırılmasıyla, kelime ve ifade tekrarlarıyla sağlanmıştır. Muhteva bölümünde belli semboller kullanılarak özgürlük, istiklâl arzusu dile getirilmiş, esaretin mutsuzluğu gibi konuların işlendiği görülür.Şevket Rahman'ın ilk dönem eserleri tabiat şiirleri olarak dikkat çekse de Özbek edebiyatının lirik şiir alanındaki mihenk taşlarından olduğu eserlerinden anlaşılmaktadır., In this study of contemporary literature in Uzbek, Sevket eminent poet Rahman, his life, his work and tried to introduce poetry selection. On the poet in 1984 and published in 1986 Künler and poems taken from books of poetry published by Tags Uygan constituted the basis for this study.Working within the scope of some of the poems in the book, these two Sevket Rahman transferred to the Latin alphabet. Shown in Latin letters, poems study took place in the second part. During the review of all poems in the book Open Künler poetry book by getting the first nine poetry Tags Uygan investigated. Uzbek Literature in the entrance, and XX. Uzbek-century poem, poems about the reviews shown after the investigation started.Study at the poems form, harmony and content features were evaluated. Figure features evaluated in a quest that Rahman had written poems so many ways. A rhyme scheme of the quatrains were part harmony sound. Free poems in harmony, lines, breaking, word and phrase has been tekrarlarıyla. Content section using certain symbols of freedom, independence, voiced a desire, such issues as unhappiness captivity are processed.Sevket Rahman's first term draws attention to the works of nature poems, lyrical poems in the Uzbek literary works, is understood to be a cornerstone in the touchstone.
- Published
- 2011
21. Sincan (Ankara) Kepir Gölü çevresindeki Üst Pliyosen çökellerinin jeoteknik özellikleri
- Author
-
Kılıç, Recep and Demirbaş, Ekrem
- Published
- 2015
22. Yönetici Endeksi (D-INDEX)’nın Firma Performansı Üzerıne Etkisi: Bist 100 Şirketleri Üzerıne Bir Araştırma
- Author
-
Abdioğlu, Nida, Kılıç, Recep, and Bandırma İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
- Subjects
Firm Performance ,Panel Veri ,İşletme ,BIST100 ,Firma Performansı ,Kurumsal Yönetim Kalitesi ,D-INDEX ,Panel Data ,İktisat ,Corporate Governance Quality ,BİST 100 - Abstract
research, Bu çalışmada, BIST100 endeksinde yer alan şirketler için kurumsal yönetim kalitesi ve firma performansı arasındaki ilişki incelenmektedir. Kurumsal yönetim kalitesi, temsilci çatışmalarını azaltan bir mekanizma olarak kabul edilmiş ve bu azalışın artan firma performansıyla sonuçlanacağı varsayılmıştır. Çalışmada, Yönetici endeksi (D- INDEX), kurumsal yönetim kalitesinin bir göstergesi kabul edilmiş ve çalışmayı literatürde yer alan benzer çalışmalardan farklılaştırmak amaçlanmıştır. Bu endeksi oluşturmak için Bushee vd. (2010) çalışmasından yararlanılmıştır. Ampirik bulgulara göre D-INDEX’in firma performansı üzerinde herhangi bir etkisi bulunmamıştır. İkinci aşama olarak, firma performansı ve D-INDEX arasındaki ilişki farklı endüstrilerdeki şirketler için incelenmiş ve elektrik endüstrisindeki şirketlerden yüksek kurumsal yönetim kalitesine sahip şirketlerin, yüksek performansa sahip olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Söz konusu şirketlerin kurumsal yönetimdeki değişiklikleri çabuk uygulamaya geçirmeleri bu sonuca ulaşmada etkili olmuştur.., This study investigates the relation between corporate governance quality and f irm performance of firms listed in Borsa İstanbul 100 index (BIST100). With accepting corporate governance as a mechanism to reduce the agency conf licts between managers and shareholders, we assume that this reduction results with increased f irm perf ormance. We diff erentiate this study f rom the existing literature by accepting directors’ index (D-INDEX) as a proxy f or corporate governance quality f or the companies existed in BIST100. We f ollow Bushee et al. (2010) to create D-INDEX. Our f indings indicate that D- INDEX does not have any eff ect on corporate perf ormance of BIST100 f irms. As a second step, we examine the relation between f irm perf ormance and D-INDEX f or each industry in our dataset. We f ind that among the f irms in electricity industry those have high level of corporate governance quality have high level of f irm perf ormance. We explain this result with the quick adj ustments of these f irms to the changes in corporate governance.
- Published
- 2015
23. A research on the relationship between the emotional intelligence and perception of organizational cynicism of employees
- Author
-
Kılıç, Recep and Balıkesir Üniversitesi
- Subjects
Organizational Cyncism ,Örgütsel Sinizm ,Duygusal Zeka ,Cyncism ,Sinizm ,Sosyal Bilimler Tarihi ,Emotional Intelligence - Abstract
Araştırma hizmet sektöründe çalışan işgörenlerin, kendisinin ve/veya başkasının duygularını anlama, yönetme ve yönlendirme yetisi olarak tanımlanabilecek duygusal zekaları ile işgörenlerin içinde bulundukları örgüte karşı negatif düşünceleri, örgütten nefret etme veya örgütte yapılanların doğru, hakkaniyetli ve samimiyetten uzak olduğuna dair duygu ve düşünceleri olarak tanımlanabilecek örgütsel sinizmleri arasındaki ilişkiyi ortaya koymak amacıyla gerçekleştirilmiştir. Bu amaç doğrultusunda; Türkiye genelinde hizmet işletmelerinde faaliyet gösteren 412 kamu ve özel sektör çalışanına anket uygulaması gerçekleştirilmiştir. Araştırma sonucunda; işgörenlerin duygusal zekaları ile özellikle örgütsel sinizmin alt boyutlarından olan duygusal sinizm arasında negatif yönlü bir ilişki olduğu, duygusal zekası yüksek işgörenlerin duygusal sinizmlerinin düşük olduğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte demografik özelliklerden sektör ile duygusal zeka arasında; sektör ve statü ile örgütsel sinizm arasında anlamlı bir ilişki olduğu da araştırma sonuçlarıyla ortaya konulmaktadır, The research was carried out in order to illustrate the relationship between the service industry employees' emotional intelligence, which can be defined as the one's ability to understand, manage, and direct his/her or other individuals' emotions and their organizational cynicism described as the employees' negative attitudes towards the organization they work in, hatred to the organization, or their opinions and feelings that the actions carried on in the organization are out of righteousness and fairness. To that end, a survey has been conducted including the public and private sector employees operating in service sector across Turkey. The survey results showed that there is a negative relation between employees' emotional intelligence and emotional cynicism, a sub-dimension of organizational cynicism, and so the employees with higher emotional intelligence have lower emotional cynicism. In addition to this, significant relationships between sector and emotional intelligence and also between sector, status and organizational cynicism can be seen as a result of demographic variables.
- Published
- 2015
24. Effects of personality characteristics of students on the course succesS: An investigation on university students
- Author
-
Abdioğlu, Hasan, Kılıç, Recep, Çalış, Nevzat, and Balıkesir Üniversitesi
- Subjects
Course Success ,Accounting and Finance Courses ,Muhasebe ve Finans Dersleri ,Personality Characteristics ,Ders Başarısı ,Disiplinler Arası ,Kişilik Özellikleri ,Sosyal Bilimler - Abstract
Abdioğlu, Hasan (Balikesir Author), Bu çalışmanın amacı, muhasebe ve finans dersi alan öğrencilerin kişilik özelliklerinin ders başarısına olan etkisini ölçmektir. Çalışmada veriler anket yöntemi kullanılarak toplanmıştır. Araştırma katılımcılarının sayısı 177’dir. Araştırma sonucunda “sorum luluk” kişilik özelliğine sahip öğrenciler ile genel muhasebe dersi başarısı arasında anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Bu sonuca göre "sorumluluk" kişilik özelliği yüksek olan öğrenciler genel muhasebe derslerinde daha başarılı olabilirler., The purpose of this study is to assess the influence of personality characteristics of students on the level of success in accounting and finance courses. Based on a survey with 177 students it is established that there is a significant relationship between the personality characteristic conscientiousness and the level of success in the general accounting course. It is expected that students with the personality characteristic conscientiousness would be more likely to be successful in the general accounting course.
- Published
- 2015
25. The relationship between Herzberg's motivation theory and the leadership types: An application in banking sector
- Author
-
Kılıç, Recep, Çoban, Mehmet, and Balıkesir Üniversitesi
- Subjects
Herzberg’in Çift Faktör Kuramı ,Liderlik ,Leadership ,Motivation ,Leadership Types ,Liderlik Tipleri ,Herzberg’s Two Factor Theory of Motivation ,Motivasyon ,Sosyal Bilimler Tarihi - Abstract
Kılıç, Recep (Balikesir Author), Bu çalışmada ülkemizde faaliyet gösteren bankacılık sektörü çalışanlarında hangi liderlik tipinin, motive etmede daha etkili olabileceği araştırılmıştır. Çalışmada anket yöntemi kullanılmıştır. Çalışmanın ana kütlesini Bandırma bölgesinde faaliyet gösteren banka çalışanları oluşturmaktadır. Örnek kitle, bu ana kütleyi temsil edebilecek tesadüfi örnekleme yöntemi ile seçilmesi sonucu oluşturulmuştur. Bu çalışmada motivasyon için, Herzberg'in "Çift Faktör Teorisi" alt başlıklarını oluşturan motive edici faktörler ve hijyen faktörler ayrı olarak değerlendirilmiştir. Çalışmada korelasyon analizi sonucunda bilgilendirici liderlik tipi ile motivasyon arasında anlamlı ve pozitif yönde bir ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Demokratik, otokratik ve tam serbesti sağlayan liderlik tipleri ile motivasyon arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. Ayrıca bankacılık sektöründe bilgilendirici ve demokratik liderlik tiplerinin uygulandığı sonucuna da ulaşılmıştır. Çalışmada Kamu ve özel banka çalışanlarının motivasyonları arasında anlamlı bir farklılık olmadığı görülmüştür., This paper aims to explore the effects of leadership types on personal motivation in banking sector. The methodology used is survey based. In this study, the group who fill the survey is consist of bank employees in Bandırma. The group was selected randomly. In this study, Herzberg's two factor of Motive and Hygiene applied seperately. Firstly, the effects of leadership styles on motive factors was tested. Then the effects of leadership styles on hygiene factors was tested. Correlation analyze was done. After analyse, correlation between informational leadership and motivation was seen. There is no correlation between democratic, autocratic, laissez faire leadership style and motivation was seen. In this study, the leaders who manage the bank use democratic and imformational leadership style was observed. It was also observed that there is no difference between private and public bank with regard to motivation.
- Published
- 2015
26. Dönüştürücü, Etkileşimci ve Tam Serbesti Tanıyan Liderlik Tarzlarının Örgütsel Sessizlik Üzerindeki Etkisini Belirlemeye Yönelik Bir Araştırma
- Author
-
Kılıç, Recep, Keklik, Belma, Yıldız, Harun, and Bandırma İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
- Subjects
Planlama ve Gelişim ,Iktisat ,Spor ve Turizm ,Transformational Leadership ,Siyasi Bilimler ,Örgütsel Sessizlik ,Tam Serbesti Tanıyan Liderlik ,Halkla İlişkiler ,Disiplinler Arası ,Otelcilik ,Hukuk ,Dönüştürücü Liderlik ,Endüstriyel İlişkiler ve İşgücü ,Kamu Yönetimi ,Organizational Silence ,Davranış Bilimleri ,İşletme ,Etkileşimci Liderlik ,Konaklama ,Transactional Leadership ,Kadın Araştırmaları ,İşletme Finans ,Laissez-Faire Leadership ,İş ,Sosyal Bilimler - Abstract
Kılıç, Recep (Balikesir Author), Çalışanlar, örgüt içerisinde görüş ve önerilerini rahatlıkla tartışabildikleri, sorunları ve çözüm önerilerini ortaya koyabildikleri bir çalışma ortamında daha verimli ve etkili olabilmektedir. Bazı örgütlerde çalışanların görüşlerine önem verilmemekte, fikrini paylaşmak isteyen çalışanlar enge llenmekte ve zamanla paylaşımın çok az olduğu bir örgüt iklimi oluşmaktadır. Bu iklimin oluşmasında liderin etkisi ve hangi liderlik tarzının uygulandığı önem arz etmektedir. Bu kapsamda yapılan araştırmanın amacı, dönüştürücü, etkileşimci ve tam serbesti tanıyan liderlik tarzlarının örgütsel sessizliği ne oranda etkilediğinin belirlenmesidir. Yapılan ampirik araştırma sonucunda, dönüştürücü liderlik tarzının sergilendiği örgütlerde çalışanların sessiz kalmadıkları, etkileşimci ve tam serbesti tanıyan liderlik tarzının sergilendiği örgütlerde ise sessiz kalmayı tercih ettikleri belirlenmiştir . Ayrıca, araştırma sonucunda uygulayıcılar ve çalışanlar için çeşitli önerilerde bulunulmuştur., Employees are more efficient and effective in a workplace which they can put forward problems and solutions and they are able to easily discuss their ideas and suggestions. In some organizations, views of employees are ignored and they are blocked to tell their ideas, and so non- participative organizational climate is created in time. In formation of the climate, it is very important which leadership styles are applied and the impact of leaders. In this context, the purpose of this research is to determine the effect of transformational, transactional and laissez-faire leadership styles on organizational silence. According to results of this empirical study, it is founded that employees are not silent in transformational leadership style, but they prefer to remain silent in transactional leadership style and laissez-faire leadership style. Furthermore, theoretical implications for both employees and practitioners are discussed at the end of the study.
- Published
- 2014
27. Talim ve terbiye kurulu'nun 1926-1968 yılları arasında tarih eğitimi ile ilgili aldığı kararların değerlendirilmesi
- Author
-
Kılıç, Recep, Akınoğlu, Orhan, and Orta Öğretim Sosyal Alanlar Anabilim Dalı Tarih Eğitimi Bilim Dalı
- Subjects
Tarih ,Orta Öğretim ,Tarih Eğitimi ,Öğrenim ve Öğretim - Abstract
ÖZETTALİM VE TERBİYE KURULU'NUN 1926-1968 YILARI ARASINDA TARİH EĞİTİMİ İLE İLGİLİ ALDIĞI KARARLARIN DEĞERLENDİRİLMESİBu araştırmada, 22 Mart 1926 tarihinde 789 sayılı kanunun 28 Mart 1926 gün ve 3393 sayılı yönetmeliği gereğince bakanlığın en yakın ilmi danışma organı olarak kurulan Talim ve Terbiye Kurulu'nun 1926-1968 yılları arasında tarih eğitimi ile ilgili aldığı kararların tespiti ve değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Bu araştırmada aşağıdaki sorulara cevap aranmıştır;1.TTKB'nin Tarih ders müfredatları ile ilgili kararları nelerdir?2.TTKB'nin Tarih ders kitapları ile ilgili kararları nelerdir?3.TTKB'nin Tarih eğitiminin geliştirilmesi ile ilgili kararları nelerdir?4.TTKB'nin onayı ile tarih tahsili için Avrupa'ya öğrenci gönderilmesi ve bu öğrencilerin tahsil planları ile ilgili kararları nelerdir?5.TTKB'nin Türk İnkılap Tarihi eğitimi alanında faaliyet gösteren İnkılap Tarihi Enstitüleri ile ilgili kararları nelerdir?6.TTKB'nin Tarih eğitimi ile ilgili diğer kararları nelerdir?Araştırmanın evreni TTK'nın 1926 yılında kuruluşundan günümüze aldığı tüm kararlardır. Örneklemi ise TTK'nın 1926-1968 yılları arasında tarih eğitimi ile ilgili aldığı kararlardır.Araştırmada nitel veri toplama yöntemlerinden birisi olan "Doküman İncelemesi" veri toplama yöntemi kullanılmıştır. Araştırma, verilerin yazılı kaynak ve arşiv belgelerinden elde edilmesi ve tarihsel nitelikli bir çalışma olması nedeniyle literatür taraması modelindedir. Araştırmadan elde edilen bulgular şunlardır;-TTK tarafından tarih dersi müfredatları ile ilgili alınan kararlar eğitim kademeleri, okulların özellikleri, devlet okulu, özel okul, yabancı okullar, azınlık okulları gibi değişkenlere göre farklılıklar göstermiştir. -Siyasi yönelimler ve askeri müdahaleler tarih eğitimine yansımıştır.-Müfredat programlarındaki değişiklikler tarih ders kitaplarında da sık sık değişikliğe neden olmuştur.-TTK tarih eğitimine yardımcı olmak üzere ilgili diğer kurumlarla birlikte çeşitli eğitim materyalleri geliştirmiştir.-TTK'nın da onayı ile tarih eğitimi için devlet tarafından yurtdışına öğrenciler gönderilmiştir.-TTK Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi bünyesinde kurulan Türk İnkılap tarihi Enstitüsü'nün kuruluş çalışmalarında etkin rol oynamıştır.-TTK önemli bazı tarihi olayların yıldönümü kutlamaları ile ilgili çalışmalar yapmıştır.-TTK ulusal eğitimin oluşmasında tarih eğitimini önemli bir araç olarak görmüş ve tarih eğitimi ile ilgili çalışmalara önem vermiştir.Anahtar sözcükler: Talim ve Terbiye Kurulu, Tarih Eğitimi. ABSTRACTEVALUATION OF DECISIONS THAT THE BOARD OF EDUCATION HAD MADE BETWEEN THE YEARS 1926-1968 RELATING TO THE HISTORICAL EDUCATIONIn this research, it is intended the determination and evaluation of decisions that the Board of Education which was established on 22 March 1926 as the nearest scientific advisory body of the ministry based on regulation no 3393 and the day March 28, 1926 of the Law No. 789 had made between the years 1926-1968 relating to the historical education. In this study, an answer is looked for the following questions: 1.What are the decisions of the Board of Education about curricula of history course? 2.What are the decisions of the Board of Education about history textbooks?3.What are the decisions of the Board of Education about development of history education?4.What are the decisions of the Board of Education about sending of student to Europe for the study of history and study plans for these students?5.What are the decisions of the Board of Education about Institutes of History of Turkish Revolution activating on the education of History of Turkish Revolution?6.What are the other decisions of the Board of Education about the education of history?The scope of the study is all the decisions of the Board of Education since its establishment in 1926. Its sample is the decisions that the Board of Education had made between 1926-1968 for the education of history.Document analysis, which is one of the qualitative data collection methods is used as a data collection method. The research is a model of review of the literature because the data was acquired from archival documents and written sources, and it is a work of historical character.The findings of the study are like following: - The decisions had been made by the Board of Education on history lesson curricula change in accordance with the differences such as levels of education, features of schools, and public schools, private schools, foreign schools, minority schools.- Political trends and military interventions reflected to the history education.- The changes in curriculum programs, often led to a change in history textbooks.- The Board of Education has developed various educational materials with other institutions to help history education.- With the approval of The Board of Education, students were sent abroad by the government for the teaching of history.- The Board of Education has played an active role in the establishing activities of The Institute of The History of Turkish Revolution which was established within the body of Ankara University Faculty of Language, History and Geography.- The Board of Education has made works on the anniversary celebrations of some important historical events.- The Board of Education has seen the education of history as an important tool for the formation of national education, and gave importance to the works about education of history.Keywords: The Board of Education, education of history.
- Published
- 2014
28. Translations of Ahmed Rasi̇m's 'Yeni̇ Sarf Dersleri̇' books and examining the perspective of Turkish education
- Author
-
Kılıç, Recep and Bedri Sarıca
- Subjects
Türkçe Eğitimi ,Dil Bilgisi Öğretimi ,Early Republic Period ,Yeni Sarf Dersleri ,Ahmed Rasim ,Cumhuriyet'in İlk Yılları ,Grammar Education ,Turkish Education - Abstract
Çalışmamıza konu olan Yeni Sarf Dersleri adlı ders kitapları, Ahmed Rasim'in 1924 İlk Mektepler Müfredat Programı'na göre ilkokul dördüncü ve beşinci sınıfların dil bilgisi derslerinde kullanılmak üzere 1924 yılında yazdığı iki kitaptır. Bu kitaplar, aynı tarihlerde ilkokulların sarf derslerinde kullanılmak üzere onay alan diğer sarf dersi kitaplarıyla birlikte 1928 yılında yapılan Harf İnkılâbı'na kadar ilkokullarda kullanılmışlardır. Çalışmamızda ilk olarak Ahmed Rasim'in Yeni Sarf Dersleri kitapları ve Cumhuriyet'in ilk yıllarında dördüncü ve beşinci sınıflarda kullanılan diğer dil bilgisi kitapları hakkında bilgiler verilmiş ve ardından gelen bölümlerde Ahmed Rasim'in hayatı ve eserleri hakkında bilgiler verilmiştir. Çalışmamızın diğer kısımlarında Cumhuriyet'in ilk yıllarında ilkokulların eğitim programlarına ve Türkçe eğitiminin genel durumuna değinilmiş, Ahmed Rasim'in Yeni Sarf Dersleri Adlı kitaplarının ağırlıklı olarak dil bilgisi öğretimi açısından olmak üzere biçimsel açıdan ve Türkçe eğitiminin diğer alanları açısından incelemesine yer verilmiş ve ardından çalışmamıza konu olan kitaplarda kullanılan dil bilgisi terimleri ve kitapların tam metin çevirileri verilmiştir. The Yeni Sarf Dersleri Books that the subject of our study written by Ahmed Rasim in 1924. This two books based on 1924 primary school curriculum and written for to be used in fourth and fifth grade of primary schools grammar lessons. This books and approved other grammar books had been used until 1928 Alphabet Revolution. In our study, the first we gave information about Ahmed Rasim's Yeni Sarf Dersleri books and used in the same period other fourth and fifth grade of primary schools grammar books. After that we gave information about Ahmd Rasim's life and his Works. In the other part of our study we touched on general condition of Turkish education and primary school curriculums during the early Republic Period and we examined Ahmed Rasim's Yeni Sarf Dersleri books the perspective of grammar education and the other area of Turkish education. After that we touched on formal characteristics of books and we gave place to text translations.
- Published
- 2014
29. Kritik Altyapıların Siber Güvenliğinin Sağlanmasında Üçlü Boyut Yaklaşımı
- Author
-
Goztepe, Kerim, İnan Semiz, and Kılıç, Recep
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
30. A study about health care workers on the effect of the quality of work life and the motivation
- Author
-
Kılıç, Recep and Keklik, Belma
- Subjects
İş Yaşam Kalitesi ,Sağlık Çalışanları ,Motivasyon - Abstract
Motivasyon düzeyi düşük olan sağlık çalışanlarının hata yapma ihtimalleri daha yüksektir. İnsan hayatı gibi çok hassas konularda faaliyet gösteren sağlık kuruluşlarında çalışanların iş yaşam kalitesinin ve motivasyon düzeylerinin yüksek olması bu anlamda önem arz etmektedir. Bu çalışmanın amacı, sağlık sektöründe çalışanların motivasyonlarını etkileyen faktörleri tespit etmektir. Ayrıca iş yaşam kalitesi ile motivasyon arasındaki ilişkiler incelenmeye çalışılmıştır. Bu amaçla Balıkesir ili Bandırma ilçesinde ve İstanbul ili Üsküdar ilçesinde faaliyet gösteren hastane çalışanlarına anket uygulaması gerçekleştirilmiştir. Anket uygulaması sonucunda sağlık alanında çalışanların iş yaşam kalitesinin motivasyon düzeyleri üzerindeki etkisi çoklu regresyon analizi ile test edilmiştir. Çalışanların iş yaşam kalitesi ve motivasyon düzeyleri konusunda en etkili faktörün ücret ve diğer ekonomik kazançlar olduğu tespit edilmiştir. If the motivation of health personnel is low, the risk of making mistakes increases. So, motivation and life quality of health personnel who deal with very critical subject- human life- is very important. The main aim of this study is to define the factors that effect the motivation of health personnel. Also the relationship between motivation and life quality is analyzed. For this purpose, a questionnaire is applied to health personnel working in hospitals of Balıkesir- Bandırma and İstanbul-Üsküdar. Based on the data obtained from questionnaires, multiple regression analysis is applied to find out the effects of life quality factors on motivation factors. As a result, it is found that the most important factor that affects the life quality and motivation of health personnel is pay and other economical benefits.
- Published
- 2012
31. The effect of general firm specialities on innovation applications in sme’s: A research in Balikesir
- Author
-
Kılıç, Recep, Keklik, Belma, and İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
- Subjects
İşletme ,İktisat - Abstract
Kılıç, Recep (Balikesir Author), İnovasyon kelimesi yeniliği çağrıştırmaktadır. İşletme içerisindeki çeşitli boyutlarda yenilikçi yaklaşımlar uygulanmasını temsil etmektedir. Bu çalışmada inovasyonun KOBİ’ler açısından uygulanabilirliği değerlendirilmiştir. Bu amaçla KOBİ’lerin genel firma özelliklerinin inovasyon uygulamalarına etkisi tespit edilmeye çalışılmıştır. Genel firma özellikleri olarak beş boyut ele alınmıştır. Bunlar; firma büyüklüğü, firma yaşı, hukuki statüsü, faaliyet alanı, Ar-Ge’ye ayrılan pay olarak belirlenmiştir. Bu beş boyut ile dört farklı inovasyon türü; ürün, pazar, süreç ve organizasyonel inovasyon, değerlendirilmiştir. Çalışma Balıkesir ilinde bulunan küçük ve orta büyüklükteki işletmeleri kapsamaktadır. Çalışma sonucunda, firma büyüklüğünün pazar ve organizasyonel inovasyon ile; firma yaşının ürün ve organizasyonel inovasyon ile; faaliyet alanının organizasyonel inovasyon ile; Ar-Ge’ye ayrılan payın ürün inovasyonu, süreç inovasyonu ve organizasyonel inovasyon ile pozitif yönde ilişkili olduğu tespit edilmiştir., The word “innovation” implies novelty, modernity, change and improvement. It represents the new applications in various dimensions of the organization. In this study, application of innovation by small and medium sized organizations (SME’s) is evaluated. We tried to find out how general Organization features effect the application of innovation in SME’s. Five dimensions such as, organization size, Organization age, legal status, sector and share of R D (research and development ) department are taken as the general Organization features. Within this study, we tried to evaluated four different innovation types which are product innovation, process innovation, market innovation and organizational innovation along with the Organization features mentioned above. Study is conducted in SME’s in Balıkesir province. As a conclusion of this study, it is found that there is a positive relationship between organization size and market innovation. Again there is a positive relationship between organization size and organizational innovation. Also there is a positive relationship between organization age and product innovation. Similarly, there is a positive relationship between organization age and organizational innovation. On the other hand, there is a positive relationship between sector and organizational innovation. Lastly, share of R D has a positive relation with product innovation, organizational innovation and process innovation.
- Published
- 2012
32. KOBİ’lerde inovasyon stratejileri ve inovasyon yapmayı etkileyen faktörler: bir uygulama
- Author
-
Örücü, Edip, Kılıç, Recep, Savaş, Abdullah, TR3267, and TR31681
- Subjects
SME ,İnovasyon Stratejileri ,Innovation Strategies ,Innovation ,İnovasyon ,KOBİ - Abstract
Küreselleşme süreci ile birlikte artan rekabet, işletmeleri inovasyon yapmaya zorunlu kılmaktadır. KOBİ’ler değişken müşteri gereksinimlerine hızlı cevap verebilecek esnek bir yapıya sahip olmaları nedeniyle büyük işletmelere göre inovasyon konusunda daha avantajlı görülmektedir. Bu çalışma KOBİ’lerin inovasyon stratejilerinden hangilerini tercih ettiklerini ve inovasyon çeşitlerinden hangilerini uyguladıklarını tespit etmek amacıyla gerçek-leştirilmiştir. Çalışma ayrıca KOBİ’lerin çalışan sayıları ve yasal yapılarındaki farklılıkların inovasyon yapmayı ne derecede etkilediğini ve Ar-Ge’ye ayırdıkları pay ile inovasyon stratejileri arasındaki ilişkiyi incelemiştir. Elde edilen sonuçlar, çalışan sayısı arttıkça işletmelerin inovasyon yapma başarısının arttığını, inovasyon yapmanın KOBİ’lerin yasal yapısına göre farklılık göstermediğini ve Ar-Ge’ye ayrılan payın inovasyon stratejilerinin belirlenmesinde önemli rol oynadığını ortaya koymuştur. Increasing competitiveness through globalization process, has been forcing enterprises to innovate more than ever before. SMEs are considered to be more advantageous than large enterprises as they have a more flexible structure so as to meet costumers’ varying needs in an immediate manner. This study has been conducted to find out which innovation strategies enterprises prefer and which innovations they are using. Moreover, the study has examined to what extent the number of their employees and the variety in their legal structures influence their innovation activities and investigated the relation between their R&D allocations and innovation strategies. The findings have revealed that innovation success of enterprises improves along with the increase in the number of employees; involvement in innovation activities is unresponsive to type of legal structure of SMEs; and the size of R&D allocations plays a significant role in determining their innovation strategies.
- Published
- 2011
33. Innovation strategies of SMEs and the factors affecting involvement in innovation: An implementation
- Author
-
Örücü, Edip, Kılıç, Recep, Savaş, Abdullah, and Bandırma İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
- Subjects
Kobi ,İşletme ,Sme ,İnovasyon Stratejileri ,Innovation Strategies ,Innovation ,İnovasyon ,İktisat - Abstract
Örücü, Edip (Balikesir Author), Küreselleşme süreci ile birlikte artan rekabet, işletmeleri inovasyon yapmaya zorunlu kılmaktadır. KOBİ’ler değişken müşteri gereksinimlerine hızlı cevap verebilecek esnek bir yapıya sahip olmaları nedeniyle büyük işletmelere göre inovasyon konusunda daha avantajlı görülmektedir. Bu çalışma KOBİ’lerin inovasyon stratejilerinden hangilerini tercih ettiklerini ve inovasyon çeşitlerinden hangilerini uyguladıklarını tespit etmek amacıyla gerçek-leştirilmiştir. Çalışma ayrıca KOBİ’lerin çalışan sayıları ve yasal yapılarındaki farklılıkların inovasyon yapmayı ne derecede etkilediğini ve Ar-Ge’ye ayırdıkları pay ile inovasyon stratejileri arasındaki ilişkiyi incelemiştir. Elde edilen sonuçlar, çalışan sayısı arttıkça işletmelerin inovasyon yapma başarısının arttığını, inovasyon yapmanın KOBİ’lerin yasal yapısına göre farklılık göstermediğini ve Ar-Ge’ye ayrılan payın inovasyon stratejilerinin belirlenmesinde önemli rol oynadığını ortaya koymuştur., Increasing competitiveness through globalization process, has been forcing enterprises to innovate more than ever before. SMEs are considered to be more advantageous than large enterprises as they have a more flexible structure so as to meet costumers #8217; varying needs in an immediate manner. This study has been conducted to find out which innovation strategies enterprises prefer and which innovations they are using. Moreover, the study has examined to what extent the number of their employees and the variety in their legal structures influence their innovation activities and investigated the relation between their R D allocations and innovation strategies. The findings have revealed that innovation success of enterprises improves along with the increase in the number of employees; involvement in innovation activities is unresponsive to type of legal structure of SMEs; and the size of R D allocations plays a significant role in determining their innovation strategies.
- Published
- 2011
34. Glass ceiling syndrome and the obstacles facing women's advancement to senior management positions: evidence from Balikesir
- Author
-
Örücü, Edip, Kılıç, Recep, Kılıç, Taşkın, and Bandırma İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
- Subjects
Cam Tavan ,Glass Ceiling ,Kariyer Engelleri ,Kadın Yöneticiler ,Career Barriers ,Women Managers - Abstract
Örücü, Edip (Balikesir Author), Kadınların erkeklere oranla, üst yönetimlerde ve stratejik öneme sahip pozisyonlarda temsil güçlerinin az olmasının nedenlerini araştırmak, bu çalışmanın amacını oluşturmaktadır. Çalışmada, literatür taramasına dayanarak “Cam Tavan” kavramı açıklanmış ve kadınların üst düzey yönetici pozisyonuna gelememelerindeki engeller, Türkiye ve diğer ülkelerdeki araştırmalar incelenerek aktarılmaya çalışılmıştır. Çalışmanın uygulama kısmında, literatür taraması sonucu elde edilen bulgular ışığında, Balıkesir ilinde görev yapmakta olan kişilerin söz konusu engeller hakkındaki görüşlerini tespit etmek amacıyla 103 erkek, 97 kadın olmak üzere toplam 200 çalışana anket uygulaması yapılmıştır. Elde edilen bulgular, kadınların liderlik ve yöneticilik özelliklerinin sınırlı olması, ailevi sorumluluklarının fazla olması ve “kraliçe arı” sendromunun (Kadınların birbirini çekememeleri) kadınların üst düzey yönetici pozisyonuna yükselememelerinin temel nedenleri olduğunu ortaya koymuştur., Examining the reasons why women #8217;s presentation in senior management levels and strategically important positions is lower compared to men constitutes the aim of this study. Conducting a literature survey, the concept of #8220;Glass Ceiling #8221; has been explained and the obstacles confronting women in preferment to senior management positions have been presented depending on the related studies held in Turkey and other countries. In the application part of the study, under the light of the findings from the literature, a survey covering 200 employees, of whom 103 male and 97 female, has been conducted in order to find out about the opinions of employees in Balıkesir on the obstacles in question. The findings have revealed that the limited horizon of leadership and managerial capability, excessive familial responsibilities, and the #8220;queen bee #8221; syndrome are the main obstacles that hamper women in the progress towards senior level managerial positions.
- Published
- 2007
35. Milli Mücadele’de Denizli ve Denizli Olayı
- Author
-
Kılıç, Recep, Altıntaş, Ahmet, and Afyon Kocatepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tarih Anabilim Dalı
- Subjects
Denizli ,Heyet-i Milliye - Abstract
Milli Mücadele yıllarında Denizli’nin konu edinildiği çalışmada Denizlililerin Kuva-yı Milliye hareketine katkıları ve Denizli Vaka’sı olarak tarihe geçen olayın ayrıntıları verilmiştir. Yunan kuvvetlerinin işgallerini Denizli istikametinde ilerlettiği bir dönemde meydana gelen Denizli Olayı’nın sebepleri ve olayın seyri incelenmiştir. İzmir’in işgalinden sonra Denizli’deki Kuva-yı Milliye Hareketi ve işgal kuvvetlerine karşı oluşturulan cephelerde Denizlili gönüllülerin çalışmaları araştırılmıştır. Heyet-i Milliye’nin kuruluşu, yapısı, cephe ve cephe gerisindeki faaliyetleri ele alınmıştır. Yunan işgalinden kaçarak Denizli’ye gelen muhacirlerin Denizli’deki sosyal yapıyı bozduğu ve Kuva-yı Milliye Hareketine karşı olan bazı grupların olumsuz davranışlarının Denizli Olayı’na sebep olduğu görülmüştür. In this work the subject is denizli in the years of national dispute and joining of people to Kuvayi Milliye who lives in Denizli and the details of the action called denizli event and mentioned like that in history. İn the term that Greek Forces were moving to the Denizli, the causes and the way of Denizli Event which depends on social and political changes in denizli is examined.After the occupation of izmir, Denizli National Committee's and volunteers' who are in kuvayi milliye and in the sides which are against occupation forces works are also the subject.the establish of National Committe,properties of it and their works in the side and the back of side are also examined.İt is observed that muslim and non-muslim people, who had escaped because of the greek occupation, spoiled social state and some othere groups who were against to kuvayi milliye were the causes of the Denizli Event.
- Published
- 2007
36. Elektrik motoru-pompalarda bilgisayar destekli frekans analizi yöntemi ile arızaların tayini ve teşhisi
- Author
-
Kılıç, Recep, Doçent Doktor Recep Kazan, and Sakarya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Makine Mühendisliği Anabilim Dalı, Makine Tasarım ve İmalat Bilim Dalı
- Subjects
Fren Balatası ,Aşınma ,Sürtünme ,Asbest - Abstract
Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Asbest, Aşınma, Fren Balatası, Sürtünme. Otomotiv frenlerinde kullanılan balatalar birçok maddenin bileşiminden yapılır. Fren balatalarında temel yapı elemanı olarak kullanılan asbestin çevre kirliliği ve insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle son zamanlarda asbestsiz fren balatası üretimi hız kazanmıştır. Bir fren balatasından istenilen temel, özellikler, standartlara uygun aşınma direnci, sürtünme katsayısıdır. Bunlara ilave olarak ekonomik olması istenir. Bu çalışmada çeşitli katkı maddeleri kullanılarak yeni formülasyonlu fren balataları üretilmiştir. Frenleme sırasında sürtünme nedeniyle fren balataları aşırı ısınmaktadır. Aşırı sıcaklık nedeniyle balataların frenleme performansı değişebilmekte veya balatalar mekanik deformasyona uğramaktadır. Isıya dayanıklı borcam üretiminde kullanılan borik asit, balata komponentleri içerisine katılmak suretiyle balataya termik stabilhe kazandırılmaya çalışılmıştır. Balata özelliklerini değiştirmek amacıyla balata bileşimine farklı partikül büyüklüğünde ve farklı miktarda bakır tozu ilave edilmiştir. Ayrıca balatanın üretiminde farklı teknikler uygulanmıştır. Sonuç olarak borik asit ilavesinin balata aşınma direncini artırdığı, sıcaklık değişmesi durumlarında sürtünme katsayısının daha kararlı olduğu gözlenmiştir. Balata üretiminde bakır partücülleri kullanılarak fiber malzemeye ihtiyaç duyulmadan asbestsiz fren balatası üretimi gerçekleştirilmiştir. îlave edilen bakır partikül büyüklüğü arttıkça sürtünme katsayısı üzerinde olumlu etki göstermiştir. Balataların üretim aşamasında kullanılan yöntemlerinde balata performansı üzerinde oldukça etkili olduğu anlaşılmıştır, özellikle pişirme sonrası balataların fırınlanması halinde sürtünme katsayısının daha da yükseldiği gözlenmiştir. PRODUCTION OF CERAMIC ADDITIVE AUTOMOTIVE BRAKE LINING AND INVESTIGATION OF ITS BRAKING CHARACTERIZATION SUMMARY Keywords: Asbestos, Brake Lining, Friction, Wear. Brake linings which are used in automotive disks are usually composed of various components. Recently, the production of brake lining not containing asbestos have been increased because of the environmental pollution and negative health effects of asbestos that is used as a basic structure element in brake lining. The expected properties from a brake lining are appropriate standart value of wear resist and friction coefficient and also economical value. In this study, the brake lining which has new formulation has been produced by using various additive materials. Brake lining extremely warmed up during braking due to friction. The braking performance of braking lining has been changeable or braking lining has been undergone to mecanical deformation due to excessive temperature. To get thermal stability for brake lining, boric acid which is used in the production of borglass (gaining resistance to heat) has been added in to brake lining component. Copper powder which have different amount and different great particles have been added to brake lining components to change brake lining properties. And also various techniques have been used in the production of brake lining. It has been observed after the addition of boric acid that the wear resistance of brake lining has been increased and the friction coefficient during the temperature change are more stable. Non-asbestos brake lining production has been made by using copper powder. In that method the fiber materials are not used. It has been understand that the increasing of great of copper partical have positive effect on friction coefficient. The methods that are used during the production of brake lining have also effect on brake lining performance. Especially, friction coefficient has been increased by brake lining ovening after cook. XIX
- Published
- 2003
37. Robotlarda Kullanılan Motorlarln Bilgisayar Yardımı İle Seçimi
- Author
-
Kazan, Recep and Kılıç, Recep
- Subjects
Engineering ,Mühendislik - Abstract
istenen çalışma şartlarını sağlayacak motorları seçmek robotların kontrolunda çok önemli aşamalardan birini teşkil etmektedir.
- Published
- 1997
38. Çimento Endüstrisinde Harmanlama Prosesinin Tanımlanması
- Author
-
Kazan, Recep and Kılıç, Recep
- Subjects
Engineering ,Mühendislik - Abstract
Çunento üretiın teknolojisinin kunı sisteıne )'önelıncsi. farin hazırlanıada kullanılan hanunaddelerdckı hızlı ve aşın koınpozisyon dalgalanınalannı işletnıelerin öneınli bir sonınu haline getirıniştir. Katkı oranının arttırılabilmesi için yüksek ve sabi! kalitede bir klinkcr iiretiıni gerekmektedir. Uretiın ınaliä et ini düşürınek için ise kesintisiz ve sabit rejiınli döner fınn işletınesine ihtiyaç vardır. Bunlann sağlanınası ise fırına verilccek haınnıaddc kanşıın koınpozisyonunnn ayarlaıunış ve sabit olmasına bağlıdu. Bu karışıının ayarianınası için öncelikle bir nıatcmatik ınodclin kunılnıası gereknıektedir. Bu çalışınada çinıento haınınadde karışını prosesi ARX(Autoregressive With Control) n1odeli ilc nıodelleınniş ve sonuçlar grafiksel olarak gösterllnıiştir.
- Published
- 1997
39. Kaya mekaniği ders notları
- Author
-
Kılıç, Recep and Kılıç, Recep
- Subjects
- Kaya mekanigi, Rock mechanics
- Published
- 2005
40. PSİKOLOJİK ŞİDDETİN İŞE BAGLİ TÜKENMİŞLİĞE ETKİSİ: BATMAN ILINDE ÖĞRETMENLER ÜZERİNE BIR ARAŞTIRMA.
- Author
-
Mete, Mehmet, Ünal, Ömer Faruk, Akyüz, Bülent, and Kılıç, Recep
- Abstract
Copyright of Visionary E-Journal / Vizyoner Dergisi is the property of Suleyman Demirel University and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2015
41. Küçük ve orta büyüklükteki işletmelerde bir öz yetenek oluşturma stratejisi olarak inovasyon : Balıkesir ili ve çevresinde bir araştırma = Innovation as a strategy for developing core competence in small and medium sized enterprises: a study in Balıkesir province and its neighborhood
- Author
-
Kılıç, Recep, 1978- author 10510, İbicioğlu, Hasan, 1965- thesis advisor 10497, and Süleyman Demirel Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. İşletme Anabilim Dalı. issuing body 16809
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Küreselleşme ile birlikte sınırların ortadan kalkması işletmelerin rekabet edecekleri firma sayısının ve bazı firmaların rekabet gücünün artmasına neden olmuştur. Küresel rekabet ortamında büyük işletmeler ölçek ekonomilerinden yararlanarak maliyet tasarrufuna gitmekte ve maliyet avantajı ile rekabet gücü elde etmektedirler. Bu durum özelikle Küçük ve Orta Ölçekli (KOBİ) işletmelerin rekabet gücünü olumsuz etkilemektedir. KOBİ'ler küresel rekabet ortamında ayakta kalabilmek için faklı ve yeni olanı üretmek zorundadırlar. Rekabet ortamındaki bu değişim KOBİ'lerin inovasyona olan ilgilerini artırmış ve çözüm yolları arama konusunda harekete geçmelerine sebep olmuştur. Büyük olan ve ölçek ekonomisinden yararlanan işletmelerle rekabet edebilmek için; küçük ve esnek olma, yeniliklere çabuk adapte olabilme ve müŞteri tercihlerindeki değişimi büyük firmalara nazaran daha çabuk karşılayabilme özelliği ile KOBİ'ler rekabet ortamında yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadırlar. Büyük ölçekli işletmelere rakip olan KOBİ'ler, müşteri ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik özyeteneklerini geliştirmek; ürünlerinde, süreçlerinde, pazarlama teknikleri ile organizasyonel yapılarında inovasyona gitmek zorunda kalmışlardır. Bu çalışmanın amacı, KOBİ'lerin rekabet ortamında özyetenek belirleme stratejilerine verdikleri önem ve bu yetenekleri geliştirirken uyguladıkları inovasyon türlerini tespit etmeye yöneliktir. Bu amaçla Balıkesir ili ve çevresinde imalat sanayinde faaliyet gösteren 144 KOBİ'nin görüşleri anket uygulaması yöntemiyle alınmış ve analiz edilmiştir. Analiz sonucunda, Balıkesir'deki KOBİ'lerin büyük çoğunluğunun savunmaya yönelik inovasyon stratejisi uyguladıkları tespit edilmiştir. Mevcut ürünlerde geliştirmeler ve tasarımlar yaparak rekabet gücü elde etmeye çalışmaktadırlar. Araştırmada Balıkesir çevresindeki KOBİ'lerin daha çok süreç inovasyonu ve pazarlama inovasyonu uyguladıkları görülmektedir. KOBİ.lerin büyük bir kısmı herhangi bir kuruluştan Ar-Ge desteği almamaktadırlar. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB)'ndan araştırma ve geliştirme desteği almak istedikleri ancak bürokratik işlemlerin çok olmasından veya bu konuda yeterli bilgiye sahip olamadıklarından dolayı destek alamadıkları görüşündedirler. KOBİ'ler inovasyon uygulamalarında daha çok işletme dışı engellerle karşılaştıklarını belirtmektedirler. Sonuç olarak, KOBİ'lerin yenilikçi uygulamalarını desteklemek amacıyla gerek devlet kanalıyla, gerekse özel Kuruluşlar aracılığıyla yeni fikirlerin hayata geçirilebileceği ortamlar hazırlanması gerekmektedir. Birçok KOBİ yeni fikirler geliştirmektedir ancak bunları hayata geçirebilecek mekansal ve parasal imkanlara sahip değildirler. Bu fikirleri desteklemek amacıyla yeni fikirlerin gerçekleşmesi halinde karşılaşılabilecek durumlarla ilgili simülasyon çalışmalarıyla KOBİ'lerin fikirleri ile ilgili bir öngörü sağlanmalıdır. Ayrıca, KOBİ'ler inovasyon çalışmaları için ortak laboratuarlar kurarak yenilik denemelerini bu laboratuarlarda gerçekleştirebilirler. Bu uygulamanın işletmelerin inovasyon çabalarını arttıracağı düşünülmektedir. Anahtar Kelimeler: Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler, İnovasyon, Öz Yetenek., The blurring of boundaries as a result of globalization has lead to an increase in the number of competitors and competitive power of some rivals firms that enterprises have to compete with. In an environment of global competition, large enterprises save cost through scale economies and gain competitiveness through cost advantages. This situation disadvantages the competitiveness of Small and Medium Sized Enterprises (SMEs) in particular.The SMEs have to produce what is different and new in order to survive in the environment of global competition. The change in this environment of competition has aroused the interest of the SMEs in innovation and leaded them to seek for solutions. To be able to compete with their large counterparts that benefit from scale economies, they try to survive through such characteristics as being small and flexible, being able to quickly adapt to changes, and being able to meet the changes in customer preferences faster than large firms.The SMEs that compete with large enterprises have had to improve their core competencies towards meeting customers' needs and to make innovations in their products, processes, marketing techniques, and organizational structures.The aim of this study is to find out how much the SMEs give importance to their strategies for identifying core competencies in an environment of competition and what kind of innovations they have embodied while developing those competencies. Towards this aim, the opinions of 144 SMEs from manufacturing industry operating in Balikesir province and its neighborhood have been collected through a questionnaire survey and analyzed.The analysis revealed that most of the SMEs in Balikesir province implement defense strategies of innovation. They try to gain competitiveness by improving the current products and designs. It is observed that most of the SMEs in the neighborhood of Balikesir carry out process innovation and marketing innovation. A significant portion of them do not receive R&D support from any organization. They are of the opinion that although they do intend to receive R&D support from Small and Medium Enterprises Development Organization (KOSGEB), they cannot do it due to excessive paper work and their lack of knowledge in the issue. The SMEs express that they face external difficulties while carrying out innovations.Consequently, there is a need for preparing environments where new ideas can be put into practice, through either governmental or business activities, in order to support innovative activities of the SMEs. Many SMEs generate new ideas; nevertheless they do not have the necessary place and monetary facilities to implement them. To support those ideas, simulation studies that would reveal the outcomes of new ideas if implemented are needed in order to provide a foresight for the ideas of SMEs. Moreover, SMEs could establish common laboratories for their innovation activities and make their innovative trials there. It is considered that this implementation will increase SMEs' efforts towards innovation., Tez (Doktora)- Süleyman Demirel Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İşletme Anabilim Dalı, 2011., Kaynakça var.
42. Application of Predictive Maintenance System in Drinking Water Pumping Stations
- Author
-
Sinan Serdar Ozkan, Recep Kozan, R. Kilic, Durmus Karayel, Kilic, R, Kozan, R, Karayel, D, Ozkan, SS, Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi/Teknoloji Fakültesi/Makina Mühendisliği Bölümü, Kılıç, Recep, Kozan, Recep, Karayel, Durmuş, and Özkan, Sinan Serdar
- Subjects
010302 applied physics ,Water pumping ,020303 mechanical engineering & transports ,0203 mechanical engineering ,Computer science ,Physics ,0103 physical sciences ,Environmental engineering ,General Physics and Astronomy ,02 engineering and technology ,01 natural sciences ,Predictive maintenance - Abstract
Pumping stations are some of the most important facilities of water administration. Continuous operation of these facilities is of utter importance, to be able to serve at all times. Maintenance of these facilities is also crucial for uninterrupted operation. In this study, the functioning of the predictive maintenance technique, which is based on the vibration analysis, is briefly addressed, and the application of the technique in a real system is presented. In the real system, the steps that must be done in order to apply this system are shown step-by-step. At the end of the study, the failures determined by using the predictive maintenance method are analyzed, and solution suggestions are presented.
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
43. Experimental investigation of physical losses in water distribution networks by acousti?c method
- Author
-
Bektaş, Ercan, Kılıç, Recep, and Makine Eğitimi Anabilim Dalı
- Subjects
İçme suyu şebekeleri ,Su kayıpları ,Acoustic listening ,Korelasyon ,Mechanical Engineering ,Water losses ,Akustik dinleme ,Drinking water networks ,Makine Mühendisliği ,Sızıntı tespit yöntemleri ,Leak detection methods ,Correlation - Abstract
Kıt ve değerli su kaynaklarımızın, etkin ve verimli kullanımı zamanla daha fazla önem kazanmaktadır. Yarı kurak iklim bölgesinde bulunan Ülkemizde iklim değişikliğinin de etkisi ile içme suyu, sanayi suyu ve sulama suyu ihtiyacımız nüfusun da artmasıyla birlikte sürekli artmaktadır. Bu şartlarda, kaynaktan aldığımız suyun, kullanıcıya ulaşıncaya kadar geçen süreçte maalesef yarısından fazlasını kaybediyoruz. Bu kayıp ve kaçakları azaltarak tamamen kontrol altına almak için yapılan çalışmalar, su idarelerine ciddi anlamda maliyet ve iş yükü getirmektedir.Günümüzde su kayıplarının tespitine yönelik yapılan çalışmalarda maliyeti ve iş yükünü düşürmek için çok sayıda teknoloji geliştirilmiştir. Bu teknolojilerin geliştirilmesinde ana etken, su sızıntısının çıkardığı sesin ve hat üzerinde oluşturduğu titreşimlerin analizi yapılarak sızıntının tespitine yönelikdir. Analiz ve istatiksel yöntemlerden olan Korelasyon tekniği kullanılarak geliştirilen Korelatörler, akustik cihazlarla elde edilen verileri karşılaştırıp yüzde (%) olarak yer tepsini yapmaktadır. SASKİ tarafından sızıntı olduğu tespit edilen su hatları üzerine ses sensörleri yerleştirilerek elde edilen veriler, Korelatör cihazı ile analiz edilmiş 0.5-1 m hata ile yer tespiti yapılmıştır. Yer mikrofonları ile de teyit edilen noktalar kazılarak arızalar giderilmiştir. Anahtar kelimeler: İçme suyu şebekeleri, Su kayıpları, Sızıntı tespit yöntemleri, Akustik dinleme, Korelasyon The efficient and efficient use of our scarce and valuable water resources is gaining more importance with each passing day. In our country, which is located in semi-arid climate region, the demand for drinking, potable, irrigation and industrial water is constantly increasing with the increase of population due to the effect of climate change . Under these conditions, we unfortunately lose more than half of the water we receive from the source until it reaches the user. The efforts to reduce and these losses and leaks bring significant cost and workload to water administrations. Nowadays, many technologies have been developed in order to reduce the cost and workload for water loss detection. The main factor in the development of these technologies is to detect the leakage by analyzing the sound produced by the vibrations generated by the water leakage on the line. The correlators, which are developed using the correlation technique, which is one of the analysis and statistical methods, compare the data obtained with acoustic devices and make the ground tray as a percentage (%). Sound sensors were placed on the water lines where leakage was detected by SASKI and the data obtained were analyzed with the correlator device and the location was determined with 0.5-1 m error. The detected points were also confirmed by ground microphones and the bursts were repaired. Key words: Drinking water networks, Water losses, Leak detection methods, Acoustic listening, Correlation 65
- Published
- 2019
44. Malatya fayı'nın Akçadağ-Ören Köyü (Malatya) arasında kalan kesimin neotektonik özellikleri ve Akçadağ İlçesi'nin yerleşime uygunluğuna etkisi
- Author
-
Okuyucu, Süheyla, Şatır Erdağ, Dilek, Kılıç, Recep, Jeoloji Mühendisliği Anabilim Dalı, Okuyucu, Süheyla, and Fen Bilimleri Enstitüsü
- Subjects
Taşıma gücü ,Oturma ,Settlement ,Alluvial fan ,Alüvyal yelpaze ,Jeoloji Mühendisliği ,Malatya Fault Zone ,Neotektonics ,Malatya Fay Zonu ,0-Belirlenecek ,Baering capacity ,Geological Engineering ,Akçadağ ,Neotektonik - Abstract
Bu çalışmada, 1/25.000 ölçekli Malatya L39b3 paftasının jeoloji haritası yeniden yapılmış, sol yanal doğrultu atımlı Malatya Fay Zonu'nun Akçadağ-Ören arasında kalan kesiminin neotektonik özellikleri incelenerek Akçadağ İlçesinin yerleşime uygunluğuna etkisi değerlendirilmiştir. Çalışma alanında alttan üste doğru Alt Karbonifer-Üst Triyas yaşlı Malatya Metamorfitleri, Alt Jura-Alt Kretase yaşlı Geniz Kireçtaşı, Oligosen yaşlı Muratlı Formasyonu, Alt Miyosen yaşlı Petekkaya Formasyonu, Orta-Üst Miyosen yaşlı Hacova Volkanitleri, Pliyosen yaşlı Sultansuyu Formasyonu, Pliyo- Kuvaterner yaşlı çökeller ile Kuvaterner yaşlı alüvyon yelpazesi çökelleri bulunmaktadır. Yaklaşık K30oD yönünde uzanan Malatya Fay Zonu inceleme alanında üç adet segmentten oluşmaktadır. Akçadağ yerleşim alanındaki alüvyal yelpaze çökelleri, %55 oranında bej renkli düşük-orta-yüksek plastisiteli kil ve %45 oranında killi çakıl ve killi kumdan oluşur. Kil içerisinde kum ve çakıl çapraz tabakalanmalı ve mercekler halindedir. SPT N darbe sayısına göre çoğunlukla kil "çok katı" ve "sert" kıvamda, kum ve çakıl ise "çok sıkı" dır. Yeraltı suyu derinliği 20.0 m nin altında olup sıvılaşma riski bulunmamaktadır., In this study, specified geological and neotectonics characteristics of Akçadağ-Ören section of Malatya Fault, located within Left-lateral and strike-slip Malatya-Ovacık Fault Zone and their effect to Akçadağ settlement area suitability. At the bottom The Early Carbonifer–Upper Triasic aged Malatya Metamorphics, Early Jura - Early Cretaseus aged Geniz Limestone, The Oligosen aged Muratlı Formation, Early Miocene aged Petekkaya Formation, Middle-Upper Miocene aged Hacova Volcanics, Pliocene aged Sultansuyu Formation, Pliokuvaterner aged sediments and Quaternary alluvial fan deposits are located in the study area. The Malatya Fault Zone, which extends in the direction of K30oD, consists of three segments in the study area. The beige colored alluvial fan deposits are high- medium-low plasticity clay (55%) and clayey sand and clayey gravel (45%) in the Akçadağ settlement area. Coarse-grained soils in the alluvial fan are clayey sand and clayey gravel. The SPT N blow number ranges between 24 to reflux, in generally clay is "very stiff" and "hard" consistance and grained soils is "very tighty". In the alluvial fan groundwater depth below 20 m. Liquefection potantial is not expected during a possible earthquake.
- Published
- 2017
45. Konaklama sektöründe hizmet hatalarının müşteriler tarafından belirlenmesine yönelik bir çalışma
- Author
-
Kambur, Emine, Kılıç, Recep, and İşletme Anabilim Dalı
- Subjects
Service failure ,İşletme ,Service recovery ,Occommodation sector ,Business Administration ,Continuity - Abstract
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte yeni bir dönem, yeni bir çağ başlamıştır. Beraberinde de pek çok değişimi, gelişimi ve rekabeti getirmiştir. Ve yaşamımızın olmazsa olmaz bir parçası haline gelmiştir. Özellikle son yıllarda teknoloji, çok hızlı bir ivme yakaladığı için her alanda karşımıza çıkmaktadır. Hizmet sektörü de bu alanlardan birisidir. Hizmet sektörünün teknoloji ile olan bu etkileşimi uluslararası düzeyde de oldukça önem kazanmaktadır. Ancak tüm bu gelişmelere rağmen hizmet sektöründe teknolojiden kaynaklı hizmet hataları zaman zaman yaşanabilmektedir. Hizmet hatalarıyla karşılaşan müşteriye en doğru telafi yapılmadığı takdirde, müşteri hem tatminsizlik yaşar hem de hayal kırıklığına uğrar. Bu durumda da müşteri kaybı yaşanır. Ve yeni müşteri kazanmanın eldeki müşteriyi tutmaktan daha maliyetli ve daha zor olduğu bilinir. Teknolojiden kaynaklanan hizmet hatası bazen müşteriden bazen de işletmeden kaynaklanmaktadır. Ancak bazen de hatanın dış güçlerden kaynaklandığına inanılır. Burada karşımıza kontrol edilebilirlik, süreklilik ve yörünge kavramları çıkar. Kontrol edilebilirlik, yapılan atfın nedenini belirler. Süreklilik, sebebin özünde olan istikrarın boyutudur. Yörünge de ödül ve cezaların kişinin kendisi tarafından mı yoksa kişinin kendisi dışındaki diğer güçler tarafından mı kontrol edildiğine dair bir beklentidir. Bu çalışma online ve telefonla yapılan rezervasyonun gerçekleşmemesi neticesinde müşterilerin ve otel yönetiminin davranışlarını incelemek, hatanın sorumlusunu bulmak, benzer hatanın tekrar gerçekleşmemesi için otelin bazı önlemler alıp almayacağını belirlemek için hazırlanmıştır.Tezin giriş bölümünde hizmet sektörünün tarihsel olarak gelişiminden bahsedilmiştir. Ayrıca kalite, hizmet hatası ve hizmet telafisi tanımlanmıştır. İkinci bölümde ise literatür taraması yapılarak ilgili alanyazın hazırlanmıştır. Üçüncü bölümde ise araştırmanın yöntemine yer verilmiştir. Dördüncü bölümde bulgular ve yorumlar kısmı beşinci bölümde de sonuç ve öneriler açıklanmıştır. Araştırmanın kapsamında gönüllü olarak katılan 301 katılımcı ile anket çalışması yapılmıştır. Araştırmada geliştirilen hipotezler SPSS 21.0 programı ile test edilmiştir.Anahtar Kelimeler: Hizmet Hatası, Hizmet Telafisi, Atfetme, Kontrol Edilebilirlik,Süreklilik, Yörünge In parallel with the technological developments, new epoch and new era has begun. It has brought about lots of changes, improvements and competitions. And it has become an indispensable part of our lives. Especially in recent years since it has gained acceleration, technology prevails in every fields of life. Service sector is one of these fields. This interaction with technology in the service sector also have important role at the international level. Despite all these improvements, service failures arising from technology, sometimes may be encountered in service sector. Unless the most appropriate compensation is not customized to the customer experiencing the service failure, the customer has both dissatisfiction and disappointment. And in this situation customer attrition takes place. And it is known that to gain new customer is more costly and difficult than keep a current customer. Service failure which arises from technology, sometimes originates from either customer or management. However, it is also believed that this failure sometimes originates from external powers. And in this point the terms such as manageability, sustainability and orbit come to light. This study has prapared in case of online and telephone booking fall through and as a result of this, analysing customer and hotel management's behaviours, finding responsible one for the service failure and determining whether hotel management take some precautions in order not to happen same failures again.In the introductory chapter of the thesis historical improvements of service sector is mentioned. Morever quality, service failure and service compensation has been identified. In the second part, by doing literature review pertaining to the various aspects of the study is prepared. In the third part of the thesis the research methodology of the study is provided. In the forth part of the thesis the findings and interpretations is clarified and in the fifth part of the thesis coclusions and recommendations is also clarified. Within the scope of the survey, questionnaire study has been conducted with 301 volunteer participants. The hypothesis have been tested through the use of SPSS 21.0 software program.Key Words: Service Failure, Service Recovery, Attribution, Controllability, Stability,Locus of Control 187
- Published
- 2016
46. Yerleşim alanlarında tünel kazılarına bağlı deformasyonların modellenmesi (Dışkapı, Ankara)
- Author
-
Sojoudi, Hadi, Kılıç, Recep, and Jeoloji Mühendisliği Anabilim Dalı
- Subjects
Ground subsidence ,Jeoloji Mühendisliği ,Geological Engineering - Abstract
Yüksek nüfusa sahip şehirlerde trafik yoğunluğunun azaltılması ve hızlı ulaşımın sağlanması için yeraltı ulaşımına ihtiyaç günden güne artmaktadır. Metro çalışmalarının artması ve kazı teknolojisinin ilerlemesine karşılık yeraltı kazıları sırasında zeminde ve yapılarda hasarlar gözlenebilmektedir. İncelemede, Ankara İli, Keçiören İlçesi sınırları içerisinde çift hatlı Tandoğan - Keçiören metrosu ilk hattının kazısı 2006, ikinci hattının kazısı ise 2012 yılında yapılmıştır. İnceleme alanı olan tünel kazısının Km: 3+440.00 ile Km: 3+580.00 arasında Çubuk Çayı'nın yatağındaki alüvyon zeminler bulunmaktadır. Yeraltı suyu derinliği ilk durumda 4.5 m olup, zeminler siltli kum, iyi dereceli kum, kötü dereceli kum, siltli çakıl ve iyi derceli çakıldır. Tünel yüzeyden itibaren 13.5 m derinlikte ve 5.90 m çapında, TBM ile açılmıştır. 2006 yılında yapılan 2. hattın kazısı sırasında çevresindeki yapılarda ciddi hasarlar gözlenmemiştir Bu çalışmada, her iki hattaki doğal şartlar için meydana gelebilecek deformasyonlar tahmininde Plaxis 8.5v programı kullanılmıştır. İncelemeler 2006 ve 2012 yıllarında kazılan tüneller için yapılmıştır. 2006 yılındaki meydana gelen oturmalar yaklaşık 200 mm olarak ölçülmüştür. Oturma miktarına göre hacim kaybı (VL) Shmidt (1974) eşitliği kullanılarak %8.75 olarak hesaplanmıştır. Bu değer CI ile eşit kabul edilerek, yeryüzündeki oturma miktarı Plaxis programı yardımı ile Amfi Binasında 184 mm ve Gıda Mühendisliği Binasında 220 mm hesaplanmıştır. 2012 yılındaki birinci hat tünel kazısında yeryüzündeki 300 mm oturma ölçülmüş, buna göre hacim kaybı (VL) üzerinden %13 hesaplanmıştır. Plaxis Programında bu değere göre oturmalar Amfi Binasında 261 mm ve Gıda Mühendisliği Binasında 299 mm hesaplanmıştır. Plaxis ile yapılan modellemede hesaplanan oturmalar ölçülenlerle yaklaşık olarak uyum sağlamaktadır. Kazı sırasında çökme nedeni ile boşluklar meydana gelmiştir. Boşlukların boyutları zeminde yapılan jeoteknik amaçlı sondajlar, sismik ve jeoradar yöntemleri ile tespit edilmiştir. En büyük çökmeler Km: 3+490,000'de 80 m3 ve Km:3+542.000'de 80 m3 olmuştur. Çökmenin olası nedenleri kesici kafanın görevini tam olarak yerine getirememesi, yeraltı suyu seviyesi değişiminin zeminin iskelet yapısı üzerine olumsuz etkisinin dikkate alınamamış olması ve 2006 yılında açılan tünelin çökme bölgesindeki zeminin örselenmiş olduğu düşünülmektedir. traffic density and ability to access high-speed transportation. During ongoing underground excavations due to the tunneling process and excavation, progress damage to soils and structures can be seen.In this thesis, a two-way tunnel in Ankara city in Keçiören area is being studied. First and second lines of this tunnel have been excavated in 2006 and 2012 respectively. The area subject to study is located between 3+440.00 to 3+580.00 km on Çubuk river with Alluvial material. In first condition, underground water depth is 4.5 meters and the soils consists of silty sand, well graded sand, poorly graded sand, silty gravel and well graded gravel, depth of the tunnel is 13.5 m, diameter of tunnel is 5.9 m and tunnel excavated with TBM. While the excavating line number 2 in 2006 there hasn't been any important damage in buildings.In this study ground surface settlement estimation of both tunnel lines are conducted in natural conditions with Plaxis 8.5 v software. Studies are made for tunnels excavated in 2006 and 2012. Settlements occurred in 2006 was measured at 200 mm. Settlements based on the amount of volume loss (VL) was calculated by Shmidt (1974) formula as 8.75%. This value was considered equal to tunnel contraction increment (CI) parameter in Plaxis program, the amount of settlement was calculated by program for Amfi Building is at 184 mm for Food Engineering Building is at 220 mm. In the fırst line tunnel excavation in 2012 settlements measured 300 mm, according to volume loss (VL) is calculated 13%. Ground surface settlements that was calculated for Amfi Building is at 261 mm and Food Engineering Building is at 299 mm. Settlements amount that is calculated by Plaxis program approximately consistent with measurements. Moreover, while excavation, gaps have emerged in ground after collapse took place. Boreholes, Seismic and Georadar methods have marked dimensions and the places of gaps. Maximum collapse values are measured in 3+490.00 km 80m3 and 3+542.00 km 80m3. Possible reasons for collapse can be listed as TBM shield defect, change in ground structure due to underground water level changes, and the impact of distributed soils of the previously excavated tunnel in 2006. 86
- Published
- 2015
47. Mobbingin iş tatminine etkisinin belirlenmesine yönelik bir araştırma: Sağlık kurumu örneği
- Author
-
Teker, Said Kerem, Kılıç, Recep, İşletme Anabilim Dalı, and Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Subjects
Job satisfaction ,İşletme ,Health institutions ,Psikolojik Yıldırma ,İş Tatmini ,Mobbing ,Psychological Appall ,Health personnel ,Job Satisfaction ,Hospitals ,Business Administration - Abstract
Balıkesir Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İşletme Ana bilim Dalı, Bu çalışmanın temel amacı çalışma hayatında görülen mobbingin, iş tatmini üzerindeki etkisinin belirlenmesidir. Mobbing ölçeği maddeleri beş boyuta, iş tatmin ölçeği maddeleri ise iki boyuta ayrılmış ve birbirleri arasındaki ilişkiler analiz edilmiştir. Ayrıca katılımcılardan elde edilen veriler doğrultusunda, demografik faktörlerin hem mobbinge uğrama düzeyleri hem de iş tatmini üzerindeki etkileri ve birbirleri ile olan ilişkileri analiz edilmiştir. Tez üç bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde mobbing kavramının, ikinci bölümde ise iş tatmini kavramının genel çerçevesi anlatılmaktadır. Son bölümde ise Bursa İlinde Sağlık çalışanları üzerine yapılan bir mobbing-iş tatmini ilişkisi örneği bulunmaktadır. Araştırma kapsamında hastane çalışanlarının maruz kaldığı mobbing davranışlarının, iş tatminine olan etkileri tespit edilmeye çalışılmıştır. Çalışmada Bursa İl merkezinde faaliyet gösteren bir devlet hastanesinde çalışan, memur, hemşire, doktor, idareci ve diğer sağlık çalışanları ele alınmıştır. Hazırlanan demografik soru formu, mobbing ve iş tatmin ölçekleri, 155 sağlık çalışanı tarafından doldurularak elde edilen veriler analizlerde kullanılmıştır. Çalışma sonucunda, kolerasyon analizleri doğrultusunda, mobbing ile iş tatmin faktörleri arasında bazı faktörler için negatif yönlü ve orta düzeyli korelasyonlar bulunmuştur. Ayrıca çalışmada mobbing ve iş tatmin faktörlerinin demografik değişkenler açısından anlamlı olarak farklılaşıp farklılaşmadığını anlamak için de analizler yapılmıştır. Yapılan analizler sonucunda genel olarak anlamlı farklılaşmaya rastlanmamıştır. Ancak maddeler ayrı ayrı değerlendirildiğinde demografik değişkenler açısından anlamlı farklar bulunmuştur., The basic purpose of this study is to identify the impact of mobbing on job satisfaction in working life. Mobbing scale items were divided into five dimensions job satisfaction scale items were divided into two dimensions and the relationships between them were analyzed. Additionally, in accordance with collected data with participants, demographic factors' exposed levels of mobing and impacts on job satisfaction and the relationships between them were analyzed. This thesis consists of three chapters. Mobbing notion in the first chapter, job satisfaction in these cond chapter are explained in a general frame work. In the last chapter, there is an example of mobbing and job satisfaction relationships on health sector workers in Bursa. With in the scope of there search, it is being tried to test the impacts of hospital personel that exposed to mobbing attitudes on job satisfaction. In this research; officers, nurses, doctors, managers and co-health personnels that working in a state hospital in Bursa, were assessed. Arranged questionary form and mobbing-job satisfaction scales were conducted by 155-health personel and collected data wasused in analysis. In consequence of the study and in accordance with correlation analysis; it is found that there are negative direction and moderate correlation for some factors between mobbing and job satisfaction factor. Additionally, analysis were carried out tounder stand that demographic variables' meaning fullnesses for mobbing and job satisfaction factor would whether differentiate or not. In consequence of carried out analysis, it is not being found a meaningful differentiation in general. But, if items are evaluated individually, it is found that there is a meaningful differentiation for demographic variables.
- Published
- 2014
48. Teleolojik kanıt bağlamında akıllı tasarım kuramı
- Author
-
Pay, Metin, Kılıç, Recep, and Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı
- Subjects
Religion ,Religious philosophy ,Philosophy ,Felsefe ,Existence of God ,Din ,Argument ,Intelligent design - Abstract
Bu tez, Tanrı'nın varlığına dair teleolojik kanıt bağlamında akıllı tasarım kuramını ele almaktadır. Tezin amacı, akıllı tasarım kuramının temel kavramlarını detaylı olarak analiz ederek onun içeriğini tam olarak anlamak ve değerlendirmektir. Canlı organizmaların ilk defa nasıl ortaya çıktığı, nasıl geliştiği, mevcut canlı varlıkların bir doğal sürecin bir sonucu olup olmadıkları, canlı organizmaların karmaşık yapısından hareketle bir tasarım sonucunun çıkarılıp çıkarılamayacağı, şayet bir tasarımın var olduğu kabul edilirse bunun neye atfedileceği gibi konular üzerinde durulacaktır.Tez, giriş ve üç bölümden oluşmaktadır. Girişte teleolojik kanıtın tarihsel gelişimi ve çağdaş din felsefesindeki konumu incelenmektedir. Birinci bölümde tasarım terimi ve evrim kuramı temel kavramlarıyla analiz edilmiştir. İkinci bölüm akıllı tasarım kuramının açıklanmasına ayrılmıştır. Akıllı tasarımın kısa tarihsel gelişimi aktarıldıktan sonra önde gelen iki savunucusu William A. Dembski ve Michael J. Behe'nin kuramları açıklanmıştır. Dembski'nin tasarım çıkarımı, açıklama filtresi yoluyla kurallılık ve şansı eleyip belirginleştirilmiş karmaşıklığın tespit edilmesine dayanır. Behe, canlı organizmaların moleküler düzeyde indirgenemez karmaşıklık sergilemesini tasarım ile açıklar. Bu bölümde ayrıca bilgi kuramı, fosil kayıtları ve yaratılışçılık üzerinde durulmuş, bunların akıllı tasarımla ilişkilerine değinilmiştir. Son olarak akıllı tasarımın teleolojik kanıtla bağlantısı kurulmuştur.Üçüncü bölüm, akıllı tasarıma yöneltilen eleştirilere, akıllı tasarımcıların yanıtlarına ve akıllı tasarıma dayalı teleolojik kanıtların değerlendirmesine ayrılmıştır. Eleştiriler genel olarak onun bilgisizlik kanıtı olduğu, hatalı analojilere dayandığı, indirgenemez karmaşıklık ve belirginleştirilmiş karmaşıklığın tasarım çıkarımı için kullanılamayacağı, tasarım kusurlarının teizmin Tanrısıyla uyumsuz olduğu, onun bilimsel bir kuram olmadığı ve canlı organizmaların kökenini açıklamak için evrim kuramının yeterli olduğu şeklindedir. Eleştirilerden ve onlara verilen yanıtlardan vardığımız sonuç, eleştirilerin akıllı tasarımı geçersiz kılmada yetersiz ve akıllı tasarımın makul bir açıklama olduğudur. This thesis is about the study of Intelligent Design Theory in the context of the teleological argument for the Existence of God. The aim of the thesis is to comprehend and appreciate what pricely the theory includes by deeply analyzing basic concepts of it. Study includes how living organisms originate and develop; whether living organisms are result of the process or not; whether it is possible to reach to the design inference starting from complex structure of living organisms; if it is accepted that they are designed, what would it be attributed.The thesis has got an introduction and three following sections. The introduction is assigned to the historical development of the teleological argument and the place of it in the contemporary Philosophy of Religion. In the first section, term of design and evolution theory are analyzed with their basic concepts. Section two focuses on description of the intelligent design theory. After brief summary of historical development of the intelligent design, the theories of two leading intelligent design's theorists, William A. Dembski and Michal J. Behe, are explained. Dembski's design inference depends on identifying specified complexity by elimination of regularity and Chance through explanatory filter. Behe uses design to explain the fact that living organisms exhibit irreducible complexity at molecular level. This section additionally includes information theory, fossil records, creationism and their relation to the intelligent design. Finally inteligent design is related to teleological argument.The third section, focuses on objections to intelligent design and responses to them and inspection of intelligent design teleological arguments. Objections generally state that, it is an argument from ignorance, relies on facile analogies, irreducible complexity and specified complexity cannot be used for design inference, imperfections of design are incompetible with the God of theism, it is not a scientifical theory and evolution theory solely enough to explain the Origin of living organisms. The conclusion ve get from the objections and responses to them is that they are incapable of refuting intelligent design and yet it is a reasonable explanation. 257
- Published
- 2014
49. Biyoetik açıdan hayat üzerinde tasarruf hakkı: Ötanazi
- Author
-
Kochkor Uulu, Elmurat, Kılıç, Recep, and Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı
- Subjects
Religious philosophy ,Philosophy ,Felsefe ,Euthanasia ,Religions ,Bioethics - Abstract
ÖZETKochkor uulu, Elmurat, Biyoetik Açıdan Hayat Üzerinde Tasarruf Hakkı: Ötanazi, Yüksek Lisans Tezi, Danışman: Prof. Dr. Recep Kılıç, 102.Tezimiz giriş, iki bölüm ve sonuçtan oluşmaktadır. Tezin giriş bölümünde ötanazi kavramının tarihsel süreç içinde hangi anlamlarda kullanıldığını ve ötanazi olgusunun ortaya çıkardığı biyoetik problemleri ele aldık.Birinci bölümde insan hayatı üzerindeki tasarruf hakkının kime ait olduğu meselesini semavi dinler ve etik açıdan ele aldık. Ayrıca insan hayatının ahlaki öneme sahip olduğunu vurgulamak için kişilik statüsünün önemini ortaya koyduk.İkinci bölümde ötanazi kavramı üzerinde durduk ve ötanazi olgusunu bütün boyutlarıyla inceledik. Bununla beraber konuyla ilgili ileri sürülen yaklaşımları biyoetik açıdan inceledik.Sonuç kısmında ötanazi taraftarlarının ve karşıtlarının temel aldıkları dayanaklarını dini ve felsefi bağlamda değerlendirdik. ABSTRACTKochkor uulu, Elmurat, Authorized Rihgt on the Life in Bioethics: Euthanasia, Master's Thesis, Advisor: Prof. Dr. Recep Kılıç, 102.The thesis consists of an introduction, two chapters and a conclusion. We examine meanings of the concept euthanasia in historical process and the bioethical problems that appeared in the introduction.İn the first chapter, we studied the case to whom does belong the authorized right on the life in terms of Abrahamic religious' and ethics. Besides, we put forth the importance of status of personality to comprehend that the life of human is in possession of ethic impotance.İn the second chapter, we intensified on the concept of euthanasia and examined the case of euthanasia comprehensively. Also, we assested the forward approaches connected whith the case in bioethics. 110
- Published
- 2014
50. Örgüt çalışanlarının kişilik özellikleri ile örgütsel bağlılıkları arasındaki ilişkinin incelenmesi: Hiyerarşik yapısı yüksek bir kurumda uygulama
- Author
-
Bozkaya, Engin, Kılıç, Recep, Sosyal Bilimler Enstitüsü, and İşletme Anabilim Dalı
- Subjects
Organizations ,Organizational Commitment Approaches ,Organizational Commitment ,Work life ,Kişilik ,Örgütsel Bağlılık Yaklaşımları ,Kişilik Yaklaşımları ,Personality Approaches ,Mann-Whitney Test ,İşletme ,Commitment ,Örgütsel Bağlılık ,Organizational commitment ,Personality traits ,Hierarchical structure ,Workers ,Business Administration ,Personality - Abstract
Balıkesir Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İşletme Ana Bilim Dalı, Bu araştırma; hiyerarşik yapısı yüksek, çalışma hayatı ve kültürü özel sektörden faklı bir kamu kurumunda çalışan işgörenlerin kompleks bir yapı olan, bireyleri birbirinden ayıran eşsizlik arz eden kişilikleri ile başarılı bir örgüt olmanın fonksiyonu olarak değerlendirilebilecek, işgörenlerin örgüte bağlanmalarının şiddetini/derecesini ifade eden örgütsel bağlılıkları arasındaki ilişkiyi ortaya koymak amacıyla gerçekleştirilmiştir. Amaç doğrultusunda; Balıkesir ili kamu sektöründe faaliyet gösteren bir kurumun çalışanına anket uygulaması gerçekleştirilmiştir. Ankette kişilik özellikleri ile ilgili soruların hazırlanmasında Demir (2012:194), örgütsel bağlılık ile ilgili soruların hazırlanmasında Dilek (2005:171)’in çalışmalarından yararlanılmıştır. Anketlerden elde edilen veriler bilgisayar ortamında SPSS 17.0 istatistik programı aracılığıyla analiz edilmiştir. Araştırmaya katılanların kişilik özellikleri ile örgütsel bağlılıkları arasında ilişkinin belirlenmesinde regresyon analizinden, çalışanların demografik özellikleri ile örgütsel bağlılıkları arasındaki farklılıkların ortaya konulması amacıyla Kruskal-Wallis ve Mann-Whitney U analizlerinden faydalanılmıştır. Araştırma sonucunda; işgörenlerin dışadönüklük, yumuşak başlılık, sorumluluk ve deneyime açıklık gibi kişilik özelliklerinin duygusal bağlılığı olumlu yönde etkilediği; duygusal denge kişilik özelliğinin devam bağlılığını olumlu yönde etkilediği; dışadönüklük, sorumluluk ve deneyime açıklık kişilik özelliklerinin normatif bağlılığı olumlu yönde etkilediği belirlenmiştir., This study aims to find out the relationship between employee’s personality that is complex structure, unique and seperates individuals and organizational commitment that is evaluated as a function of being a successful organization, the employees form attachments organization severity/degree carried out to demonstrate in the high hierarchical public institution in which working life and culture is different than the private sector. From this purpose; the research was applied on the public institution employees that active in the public institution in Balıkesir. In preparation for the survey it has been get assistance from Demir (2012:194) and Dilek (2005:171)'s researches for prepearing questions about organizational commitment and personality. The data were analyzed using Statistical Package for Social Sciences (SPSS) 17.0. in order to determine the relationship between personality traits and organizational commitment of the participants it is benefited from the regression analysis beside this demographic characteristics and organizational commitment of employees difference is revealed by the Kruskal-Wallis and Mann-Whitney U analysis. Results indicated that extraversion, agreeableness, conscientiousness and openness to experience were significantly related to affective commitment, neuroticism was significantly related to continuance commitment and also extraversion, conscientiousness and openness to experience were all significantly related to normative commitment.
- Published
- 2013
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.