Search

Gemination is a rare developmental abnormality. This abnormality occurs when one tooth bud attempts to split into two, resulting in a large bifid crown and usually a single root and root canal. The main reason of gemination is unknown. Gemination may be associated with any syndromes or it can be asyndromic. Gemination of premolar teeth is uncommon. The aim of this paper is to describe a rare case of gemination involving a mandibular first premolar, review similar case reports and discuss treatment and care modalities in literature. Our search revealed that only 13 cases of geminated premolar teeth (including supernumerary premolar teeth) were reported in the last 39 years. Proper clinical and radiographic examination, proper oral hygiene education and if needed symptomatic treatment planning is necessary to manage this rare developmental abnormality., Geminasyon nadir görülen gelişimsel bir anomalidir. Bir şekil anomalisi olan geminasyon, bir diş tomurcuğu iki bölünmeye çalışıldığında ortaya çıkar ve büyük bir bifid kron ve genellikle tek bir kök ve kök kanalı ile sonuçlanır. Geminasyonun temel nedeni bilinmemektedir. Geminasyon sendromlarla ilişkili olabilir ya da olmayabilir. Premolar dişlerin geminasyonu nadirdir. Bu yazının amacı; mandibuler birinci premolar dişte nadir görülen bir geminasyon olgusunu tanımlamak, literatürdeki benzer vaka raporlarını incelemek ve tanı seçenekleri ile tedavi yöntemleri hakkındaki güncel kaynakları değerlendirmektir. Araştırmamız, son 39 yılda premolar dişte geminasyon ile ilgili sadece 13 tane olgu sunumu olduğunu (süpernümere premolar dişler dahil) ortaya çıkardı. Bu nadir görülen dental anomaliye yaklaşımda doğru klinik ve radyografik muayene ile oral hijyen eğitimi ve semptomatik tedavi planlaması gereklidir.

Füzyon ve geminasyon, özellikle süpernumere diş veya hipodontiyle birlikte görüldüğü durumlarda klinik olarak ayırıcı tanı koymak zor olmaktadır. Bu nedenle çoğu araştırmacı bu dişler için “çift diş” terimini kullanmayı tercih etmektedir. Eğer bu dişler komşu iki diş germinin birleşmesi sonucu oluşuyorsa füzyon; tek diş germinin bölünme girişimi sonucu oluşuyorsa geminasyon olarak tanımlanmaktadır. Bu olgu sunumunda daimi üst sol santral dişi etkileyen çift diş olgusunun tedavisi anlatılmaktadır. Yapılan klinik ve radyografik muayeneler sonucunda, bu dişin üst sol santral kesici ile süpernumere dişin füzyonundan oluştuğu belirlenmiştir. Çift diş, komşu santral dişin kron boyutunda olacak şekilde ikiye ayrılarak süpernumere diş, ilgili kökle birlikte çekilmiştir. Bir yıllık takip sonunda sol santral kesici dişin vitalitesinin devam ettiği belirlenmiştir. Bu olgu, çift dişin ayrılmasında doğru teşhisin önemli olduğunu ve konik ışınlı bilgisayarlı tomografi (KIBT) tabanlı verilerin komplike olan tedavi planlanmasında oldukça yararlı olduğunu göstermektedir., It is difficult to clinically make differential diagnosis between fusion and gemination, especially when these anomalies take place together with hypodontia or supernumerary tooth. The term “double tooth” is therefore preferred by many authors. These teeth may occur due to the fusion of adjacent tooth germs, hence the term fusion. Alternatively, this anomaly may be the result of attempted division of a single tooth germ, hence the term gemination. This case report describes the management of double tooth affecting the permanent maxillary left central incisor. As a result of clinical and radiographic examinations, it was determined that this tooth consisted of fusion of central left maxillary incisor and supernumerary tooth. The double tooth was separated for having crown size of adjacent central incisor and supernumerary tooth with related root was extracted. After 1- year follow up, the maxillary left central incisor still remains vital. This case shows that a precise diagnosis is important in sectioning a double tooth, and that cone-beam computed tomography (CBCT)- based data are very useful in planning complex treatment.

Amaç: Bu olgu sunumunun amacı; tesadüfen karşılaşılan, daimî dentisyondaki ikiz diş vakalarının klinik ve radyografik bulgularını sunmaktır. Olgu Tanımlanması: Dişlerdeki şekil anomalilerinden olan füzyon ve geminasyonu klinik muayene sırasında birbirinden ayırt etmek için ağız içindeki diş sayısına bakılmaktadır. Diş sayısında herhangi bir nedenle diş kaybı olmadan eksiklik varsa füzyon olarak tanımlanmaktadır; geminasyonda ise diş sayısı değişmeden sadece büyük diş görülmektedir. Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Anabilim Dalı’na birçok dental neden ile başvuran ve şikâyet nedenine göre radyografi istenen 8 hastanın (4 kadın, 4 erkek) intraoral ve radyografik muayenesinde ikiz dişlere rastlandı. Vakalarımızda geminasyon- füzyon ayrımı klinik ve radyografik inceleme ve diş sayısı ile tespit edildi. Bulgular: İkiz diş görülen 8 hastanın yaş ortalamaları 26.75 idi. İkiz dişlerin 3 tanesi geminasyon 5 tanesi ise füzyondu. İkiz dişlerin 4 tanesi kadınlarda (3’ü sağda (% 75) diğer 1‘i solda (% 25)), 4 tanesi erkeklerde (3’ü sağda (% 75), 1’i solda (% 25 )) görülmekteydi Sonuç: Füzyon veya geminasyon tanısının konulması zor olsa da daimî dişlerde karşılaşma oranının yüksek olduğu göz ardı edilmemelidir. Patolojik bir bulgu vermedikçe klinik muayene sırasında gözden kaçma ihtimali yüksektir. Bu yüzden ikiz dişlerin daimî dentisyonda görülme prevalansı ile ilgili daha fazla araştırma yapılması gerektiği düşüncesindeyiz., Background: The aim of this case report was to present clinical and radiographic findings of incidentally found twin teeth in permanent dentition. Case Descriptions: The number of teeth in the oral cavity is examined clinically in order to differentiate fusion and gemination which are tooth shape alterations. Fusion results in an reduced number of teeth in the arch while a large tooth is seen without any reduction of teeth number diagnosis is gemination. Intraoral and radiographic examination of 8 patients who attended to Gazi University Faculty of Dentistry, Department of Oral and Maxillofacial Radiology with many dental causes, twin teeth were observed. Diagnosis of fusion and gemination were done by clinic and radiographic examination and determining the number of teeth in the arch. Results: The mean age of patients with twin teeth was 26.75. Three of the twin teeth were geminations and 5 of them were fusions. Four of the twin teeth were seen in women (3 of them was at right (75 %), 1 of them were at left side (25 %)), 4 of the twin teeth were seen in men (3 of them were at right (75 %), 1 of them were at left side (25 %)). Conclusion: Although it is difficult to differentiate twin teeth as fusion or gemination, it is a fact that there is a high rate of twin teeth in permanent dentition. Unless there is a pathological finding, it is likely to be overlooked during clinical examination. Therefore, in our opinion more research studies are needed on the prevalence of twin teeth in permanent dentition.