Back to Search Start Over

Acil servisten pulmoner tromboemboli ön tanısı ile yatan hastaların demografik özellikleri ve mortaliteye etkili faktörler

Authors :
Gül, Ümit Yaşar
Dicle Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Acil Tıp Anabilim Dalı
TR156311
Gül, Ümit Yaşar
Publication Year :
2015

Abstract

Giriş: Pulmoner tromboemboli (PTE) tanı ve tedavi algoritimleri belirlenmiş olmasına rağmen hala yüksek morbidite ve mortalite ile seyreden önemli bir klinik problemdir. Amaç: Çalışmamızda, Acil Servisten PTE ön tanısı ile yatan hastaların demografik özellikleri ve mortaliteye etkili faktörler belirlenmeye çalışıldı. Metod: Çalışmamız Acil Serviste PTE ön tanısı alan 260 hastayı içermektedir. Hastalar PTE(+) (n=208), PTE(-) (n=52) olmak üzere iki gruba ayrıldı. Ayrıca PTE (+) grubumuzu da yaşayanlar (n=187) ve ölenler (n=21) şeklinde bölündü. Bu gruplarda başvuru semptomları, laboratuar değerleri, radyolojik teknik ve raporları, vital değerleri, ek hastalıkları, klinik olasılık skorlamaları incelendi. Veriler SPSS programıyla yorumlandı. Bulgular: PTE’ nin, her iki cinsiyette eşit oranda görülebildiği, yaş arttıkça görülme sıklığının arttığı ve her mevsimde rastlanabildiği saptandı. Hastalıkta en sık görülen semptomlar nefes darlığı ve göğüs ağrısı olmasına rağmen bacak ağrısı şikayeti PTE (+) hastalarda anlamlı bulundu. PTE’li hastalarda segmenter emboli daha çok görüldü. Emboli lokalizasyonu açısından önemli farklılıklar saptanmadı. PTE’li hastaların özgeçmişlerindeki ek hastalıkların PTE oluşumunda etkili olmadığı saptandı. Modifiye Geneva Skorlaması ve Wells Skorlaması parametreleri PTE tanısı için anlamlı bulundu. Modifiye Geneva Skorlaması’ndaki yüksek risk grubu, Wells trikotimizedeki orta risk grubu ve Wells dikotimizedeki hem zayıf olasılık hem de kuvvetli olasılık grupları PTE tanısı konmasında anlamlı bulundu. PTE’ li hastalarda D-dimer ve troponin düzeylerinin yüksek olduğu, arteryel kan gazı incelemelerinde en sık hipoksi+hipokapni olduğu tespit edildi. En sık rastlanılan predispozan faktörler olarak operasyon ve immobilizasyon saptandı. Postpartum periyotta olmak PTE(-)’ liği için anlamlı bir predispozan faktör olarak bulundu. Hastalarımızın %34’ünde predispozan faktör tespit edilemedi. Genel durum bozukluğu ve şuur kaybı ile gelen hastalarda mortalite anlamlı derecede yüksek bulundu. Masif ve subsegmenter tutulumun mortalitede anlamlı olduğu görüldü. Ek hastalık olarak koroner arter hastalığı (KAH) ve serebrovasküler hastalığı (SVO) olanlarda mortalite anlamlı derecede yüksek saptandı. Modifiye Geneva ve Wells Skorlaması’ nın trikotimize değerlendirilmesinde risk grupları mortalite için anlamsızken, Wells Skorlaması’ nın dikotimize değerlendirilmesindeki zayıf ve kuvvetli olasılık durumları mortalitede anlamlı bulundu. Ortalama Modifiye Geneva Skor puanı ve ortalama Wells Skor puanı mortalitede anlamsız saptandı. Troponin değerlerinin yüksekliği mortalitede anlamlı bulunurken D-dimer düzeylerinin yüksekliğinin anlamsız olduğu görüldü. Hipotansiyon ve taşikardisi olan ve aynı zamanda yoğun bakıma yatan hastalarda mortalite anlamlı derecede yüksek bulundu. Predispozan faktör olarak immobilizasyonu olan hasta grubunda mortalite anlamlı derecede yüksek saptandı. Sonuç: Nefes darlığı ve göğüs ağrısı şikayeti ile acil servislere başvuran, özellikle ileri yaşta olan hastalarda PTE’ den şüphelenilmelidir. Özellikle genel durum bozukluğu ve şuur kaybı ile gelen, troponin değerleri yüksek olan hastalar ile hipotansiyon ve taşikardisi olup, yoğun bakıma yatan hastalarda mortalite açısından daha dikkatli olunmalıdır. Anahtar kelimeler: pulmoner tromboemboli, demografik özellik, mortalite İntroduction: Pulmonary thromboembolism(PTE) is an important clinical problem that has high morbidity and mortality though the algorithms of diagnosis and treatment strategies were determined. Objective: The aim of this study was to evalute the demographic characteristics of patients who were diagnosied as PTE at emergency department and the factors which affect the mortality. Methods: This study included 260 patients who were dignosied as PTE at emergency department. The patients were allocated into two groups; 208 patients with PTE(+) and 52 patients with PTE(-). The PTE(+) patients were subgrouped as alive (187 patients) and dead (21 patients). All the groups were evaluted for the symptoms onset, laboratory parameters, radiological techniques and reports, vital parameters, accompanying disease and scores of clinical probability. The data were analysied with SPSS programme. Results: PTE was determined in both sexes with no significant differences, the incidence increased by age and no significant difference was noted by the season. Although the most common complaints were dyspnea and chest pain in PTE(+) patients , pain in the leg was found significant. Segmental embolism was more common in PTE(+) patients. There was no significant differences in terms of the location of embolism. It was found that accompanying diseases had no effects on the occurrence of PTE. Scoring methods of Modified Geneva’s and Wells’ parameters were found significant for PTE. High risk group of Modified Geneva Scoring, medium risk group of Wells’ tricotimized risk assessment, unlikely and likely risk groups of Wells’ dicotimized risk assesment were significant for PTE. D-dimer and troponin levels were determined to be high in patients with PTE. Hypoxia+hypocapnia was the most common value determined in the analysis of the arterial blood gas. Surgery and immobilization were the most frequently predisposing factors for PTE(+). It was found significant to be at postpartium period for PTE(-). Because no prediposing factors were detected in 34% of PTE(+) patients, other possible predisposing factors might be investegated. The mortality was found significantly high in patients who were admitted to hospital with general situation disorder and loss of conscience. Massive and subsegmental eclipse were significant for mortality. Mortality was determined to be significantly high in patients with coronary arterial disease and cerebrovascular disease as accompaying disease. All the risk groups of Scoring Modified Geneva and scoring tricotimized Wells had no significant effect on mortality but risk groups as likely and unlikely of scoring dicotimized Wells were significant for mortality. Points of Scoring Modified Geneva and Wells had no significant effect on mortality. Although the levels of troponin were determined to be significant for mortality, the levels of D-dimer were not. Mortality was significantly high in patients who were admitted to intensive care unit due to hypotension and tachycardia. Mortality was significantly high in patients with immobility as prediposing factor. Conclusions: Suspicion should be raised for PTE in patients, especially elderly, who were admitted to emergency department with the complaints of dyspne and chest pain. In particular, extra care is required in terms of mortality in patients with high troponin values, general situation disorder and loss of consience, and those that were admitted to intensive care unit due to hypotension and tachycardia. Key words: Pulmonary thromboembolism, demographic characteristics, mortality

Details

Language :
Turkish
Database :
OpenAIRE
Accession number :
edsair.od......3346..a67c1792cafa3a036de26f284ac0dbaf