Meme kanserli hastalarda biyolojik belirteçlerin prognostik önemi

Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türüdür ve kansere bağlı ölümlerde deikinci sırada yer almaktadır. Tedavi olmuş hastalar yıllar sonra metastastatik hastalık ileortaya çıkabilmektedir. Meme kanserinde adjuvan tedavi gerekliliği prognostik faktörlerdikkate alınarak yapılmaktadır. Meme kanserinde çok çeşitli prognostik faktörler vardır.Ancak bilinen standart prognostik faktörler aksiller lenf nodu durumu, tümör çapı, histolojikgrade, histolojik altgrup, ER ve PR statusudur.Bu çalışmada, meme kanseri tedavisinde biyolojik belirteçlerin prognostik öneminibelirlemek ve bu doğrultuda literatüre katkıda bulunmak amaçlanmıştır.Bu amaçla çalışmanın birinci grubuna 65 adjuvan tedavi alan hasta alındı. Mevcutbilgileri retrospektif olarak dosyalarından tarandı. Dosya bilgilerinden yaş, menopoz durumu,tanı tarihi, adjuvan kemoterapi çeşidi ve radyoterapi, tümör boyutu, grade, histolojik tanısı,aksiller lenf nodu tutulumu, nüks tarihi, son kontrol tarihi ve durumu kaydedildi. Bazıhastaların tümör çapı ve grade'i bulunamadı. Ayrıca grade 1 ve 3 tümörlerin sayısı azdı. Bunedenlerle grade ve tümör çapının sağkalıma katkısına bakılamadı. İmmünhistokimyasalolarak ER, PR, cerbB2, p53 ve ki67 bakıldı.Çalışmanın ikinci grubuna 16 metastatik meme kanserli hasta alındı. Tedaviye objektifyanıt ile p53, ki67, Pgp ve MRP-3 arasında ilişki araştırıdı. Ayrıca İHC parametrelerinkorelasyonuna bakıldı.Çalışmanın birinci grubunda; p53, menopoz, aksiller lenf nodu tutulumu bağımsızprognostik faktörler olarak saptandı. P53 en anlamlı pronostik faktör olarak bulundu.İkinci grubta; p53, ki67, Pgp ve MRP-3 ile metastatik meme kanserli hastalarda tedaviyeobjektif yanıt arasında anlamlı ilişki saptanmadı.Sonuç olarak, p53 önemli bir prognostik faktör olabilir ve çeşitli ilaçlarla ilişkisi adjuvantedavi alan hastalarda daha ayrıntılı çalışılmalıdır. 33