25 results on '"Özol, A"'
Search Results
2. Variability in Stigma Severity During the COVID-19 Pandemic
- Author
-
Esen, İrfan, primary, Kaya, Selda, additional, Günay, Ersin, additional, and Özol, Duygu, additional
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
3. The Surrogate Wage Function and Capital: Theory with Measurement
- Author
-
Özol, Cengiz
- Published
- 1991
- Full Text
- View/download PDF
4. Gene Expression Profiles of Tumor Necrosis Factor-alpha and Endothelin-1 in Obstructive Sleep Apnea
- Author
-
Dağlı, Elif, Uğur, Kadriye Şerife, Gündüz, Mehmet, Köşüş, Aydın, Öznur, Murat, Acar, Muradiye, Özol, Duygu, Dağlı, Elif, Uğur, Kadriye Şerife, Gündüz, Mehmet, Köşüş, Aydın, Öznur, Murat, Acar, Muradiye, and Özol, Duygu
- Abstract
Background/Aims: The aim of this study was to observe the relationship between the gene expression profiles of tumor necrosis factor (TNF)-alpha and endothelin (EDN)-1 and obstructive sleep apnea (OSA). Methods: A prospective, cross-sectional study performed at a tertiary-care academic center; 108 patients with snoring and day-time sleeplessness were included in this study carried out in the Otolaryngology Department. All patients were evaluated with 1-night polysomnography (PSG). There were 63 patients with OSA and 45 patients without OSA. In the OSA group, the median apnea hypopnea index (AHI) was 29.1; in the non-OSA group, the median AHI was 2.1. Blood samples were obtained from all 108 patients for the genetic analysis of the expression of TNF-alpha and EDN-1. PSG findings and gene expression levels were evaluated in both groups. Results: The median (range) age was 46 (20-81) years, BMI 24.9 (15-49), EDN-1 gene expression 0.45 (0.02-67.88) pg/mu L, and TNF-alpha gene expression 1.71 (0.08-59.52) pg/mu L. We found that EDN-1 and TNF-alpha gene expression levels were significantly higher in the OSA group than in the control group (p = 0.009 vs. p 0.001). Conclusion: EDN-1 and TNF-alpha gene expression levels were associated with the occurrence of OSA. (C) 2018 S. Karger AG, Basel
- Published
- 2019
5. Gene Expression Profiles of Tumor Necrosis Factor-alpha and Endothelin-1 in Obstructive Sleep Apnea
- Author
-
Özol, Duygu, Uğur, Kadriye Şerife, Köşüş, Aydın, Öznur, Murat, Dağlı, Elif, Gündüz, Mehmet, Acar, Muradiye, Özol, Duygu, Uğur, Kadriye Şerife, Köşüş, Aydın, Öznur, Murat, Dağlı, Elif, Gündüz, Mehmet, and Acar, Muradiye
- Abstract
Background/Aims: The aim of this study was to observe the relationship between the gene expression profiles of tumor necrosis factor (TNF)-alpha and endothelin (EDN)-1 and obstructive sleep apnea (OSA). Methods: A prospective, cross-sectional study performed at a tertiary-care academic center; 108 patients with snoring and day-time sleeplessness were included in this study carried out in the Otolaryngology Department. All patients were evaluated with 1-night polysomnography (PSG). There were 63 patients with OSA and 45 patients without OSA. In the OSA group, the median apnea hypopnea index (AHI) was 29.1; in the non-OSA group, the median AHI was 2.1. Blood samples were obtained from all 108 patients for the genetic analysis of the expression of TNF-alpha and EDN-1. PSG findings and gene expression levels were evaluated in both groups. Results: The median (range) age was 46 (20-81) years, BMI 24.9 (15-49), EDN-1 gene expression 0.45 (0.02-67.88) pg/mu L, and TNF-alpha gene expression 1.71 (0.08-59.52) pg/mu L. We found that EDN-1 and TNF-alpha gene expression levels were significantly higher in the OSA group than in the control group (p = 0.009 vs. p 0.001). Conclusion: EDN-1 and TNF-alpha gene expression levels were associated with the occurrence of OSA. (C) 2018 S. Karger AG, Basel
- Published
- 2019
6. RESİM-İŞ EĞİTİMİ BÖLÜMÜ SON SINIF ÖĞRENCİLERİNİN ÖĞRETMENLİK VE SANAT ALANINDAKİ KAZANIMLARI
- Author
-
Ahmet Özol
- Subjects
Social ,Sanat,Resim-İş eğitimi ,Management of Technology and Innovation ,Sosyal - Abstract
An abstract on the Achivements of the last year's students of the Art Department of the Marmara Universty Atatürk Education Fafulty in the Field of Teaching and art. What are the demands and trends of the students of the Art Department of M. Ü. Atatürk Education Faculty? Which qualifıed students does the Art Department -with its today's character- enable to train in terms of artisty and teaching.It aims to train "artist-teacher", to what extent is it able to accomplish this goal? In this research answers to these questions have been sought, and an assessment has been made about the students requirements beginning of their university education and before and after their practice term in their fourth-last-year, by comparing the girls and the boys they respectively. Thus it has become obvious whether they will tend to take on teaching as a job or not.
- Published
- 1997
- Full Text
- View/download PDF
7. Model dayanaklı kayan kipli denetim
- Author
-
Özol, Onur, Demircioğlu, Hüseyin, and Elektrik-Elektronik Mühendisliği Anabilim Dalı
- Subjects
Sliding mode control ,Elektrik ve Elektronik Mühendisliği ,Control ,Electrical and Electronics Engineering - Abstract
Sistemler kendi özellikleri, çalışma koşulları ve dış faktörlere bağlı olarak belirsiz- likler içermekte ve parametreleri zamanla değişebilmektedir. Bu nedenle sistem belirsizlikleri ve parametre değişikliklerinin olduğu koşullarda bile belirli bir dene- tim başarımını tutturmayı hedefleyen farklı yöntem ve yaklaşımlar geliştirilmiştir. Bu yaklaşımlardan biri uyarlamalı denetim bir diğeri ise kayan kipli denetimdir .Kayan kipli denetim yönteminde sistem durumları belirlenmiş kayma yüzeyi üze- rinde tutulduğunda kapalı döngü sistem dinamikleri kayma yüzeyi tarafından belirlenir ve sistem belirsizlikler ile parametre değişikliklerine karşı duyarsız hale gelir. Uyarlamalı denetim yöntemlerinde ise denetim mekanizmaları değişen şart- lar açısından uyarlanarak başarımı etkileyici faktörlere karşı dayanıklılık sağlar. Uyarlamalı denetim açısından en etkin yöntemlerden biri özayarlamalı yaklaşımdır.Denetim mekanizmalarının, sistem çıkışını bir modelin çıkışı ile eşit hale getire- bilecek şekilde oluşturulması model dayanaklı denetimdir. Bu denetim yöntemi uygun uyarlama mekanizmaları ile uyarlamalı bir hale getirilebilir. Ayrıca kayan kipli denetim yöntemi de model dayanaklı denetim için kullanılabilir.Bu çalışmada model dayanaklı kayan kipli denetim yöntemleri ile model dayanaklı özayarlamalı denetim yöntemleri sistem parametreleri üzerindeki bozucu etkiler ve kararsız sistem denetimi açısından karşılaştırılarak sonuçları irdelenmiştir. Systems have uncertainties and changes in their parameters depending on their characteristics, operating conditions and external factors. For this reason, different methods have been developed to satisfy the desired performance specification under the conditions of uncertainties or changes in parameters. One of the method developed in this area is adaptive control and the other is sliding mode control.In sliding mode control, when the system states remain on the chosen sliding surface, the dynamics of the closed loop system is then governed by the sliding surface and the closed loop system becomes insensitive to the uncertainties and the changes in parameters. In adaptive control, a controller can adapt itself for changing conditions and the robustness is satisfied for different conditions which effect the control performance. One of the most effective adaptive control method is the self tuning controllers in terms of adaptive control.Selecting the controller parameters to make the system output equal to the chosen model output is called as model reference control. This control method becomes adaptive if it is used with an suitable adaptive mechanism. Also sliding mode control method can be used for model reference control.In this study, the performance of model reference adaptive controllers and model reference sliding mode controllers are compared for disturbing conditions in the system parameters and control of unstable system. 95
- Published
- 2008
8. T-lymphocyte subgroups and tuberculin skin test reactivity in patients with chronic renal failure
- Author
-
Kaçmaz Özen Başoğlu, Alev Atasever, Gündüz Canan Telli, Duygu Özol, Gülay Aşçı, Ömür Ardeniz, Asuman Güzelant, Feza Bacakoğlu, Abdullah Sayıner, and Ege Üniversitesi
- Subjects
Solunum Sistemi ,Boğaz ,Kulak ,Burun - Abstract
Kronik böbrek yetmezliği (KBY) olan olgularda anerji sık görüldüğü için tüberküloz (Tbc) tanısında tüberkülin cilt testi (TCT)’nin yararı tartışmalıdır. Bu nedenle, TCT yanıtını etkileyen faktörlerin bilinmesi, testin tanısal değerini artıracaktır. Bu çalışmada, KBY olgularında TCT yanıtını etkileyebilecek faktörlerin belirlenmesi, yanı sıra TCT yanıtı ile T-lenfosit alt grupları arasındaki ilişkinin araştırılması amaçlanmıştır. Çalışmaya KBY tanılı 44 (yaş ortalaması 46.6 ± 15.6 yıl, 25 erkek, hastalık süresi 5.6 ± 5.2 yıl) olgu alınarak tümüne biyokimyasal incelemeler, T-lenfosit alt grup analizleri ve TCT yapılmış, 5 mm ve üzeri pozitif kabul edilmiştir. Olguların 23’ü hemodiyaliz, altısı periton diyalizi, sekizi tıbbi tedavi altında olup, yedisine renal transplantasyon uygulanmıştır. Onbir (%25) olguda immünsüpresif tedavi öyküsü vardır. Dört (%9) olguda BCG skarı yokken, 29 (%66) olguda bir, 11 (%25) olguda iki skar izlenmiştir. Beden kitle indeksi (BKİ) 5 (%11) olguda düşük saptanmıştır. T-lenfosit alt grup analizlerinde; CD4= %40.7 ± 7.6, CD8= %32 ± 8.9, CD4/CD8= %1.7 ± 2.5, CD3= %71.4 ± 9.4, CD19= %6.3 ± 5.1 ve natural killer (NK)= %9.7 ± 5.9 bulunmuştur. Olguların %50’sinde TCT pozitif bulunmuştur. TCT’yi etkileyen parametreler değerlendirildiğinde; yaş, cinsiyet, eşlik eden hastalık, BCG skarı, BKİ, KBY süre ve tedavisi, immünsüpresif tedavi ile TCT pozitifliği arasında ilişki saptanmamıştır. Çalışmaya alınan olguların biyokimyasal parametreleri ve T-lenfosit alt grup analizleri ile TCT yanıtı arasında da ilişki bulunmamıştır. Bu bulgularla, KBY’li olgularda T-lenfosit alt grup değerlerinin ve olguların klinik özelliklerinin TCT yanıtını etkilemediği sonucuna varılmıştır., As anergy is common in patients with chronic renal failure (CRF), the use of tuberculin skin test (TST) is controversial. Therefore, determination of the factors that affect the TST reactivity would increase the diagnostic value of the test. The aim of the present study was to investigate the factors affecting TST reactivity and evaluate the relationship between T-lymphocyte subsets and TST reactivity. We thus examined 44 patients (mean age 46.6 ± 15.6 years, 25 males, duration of CRF 5.6 ± 5.2 years), performed TST (an induration with a diameter of 5 mm or more was considered as positive) and measured Tlymphocyte subsets and biochemical parameters. Twenty-three patients were on hemodialysis, six were on peritoneal dialysis, seven were transplant recipients, and eight were on medical treatment. Eleven patients (25%) had immunosuppressive treatment. Eleven patients (25%) had two, 29 patients (66%) had one, and four patients (9%) had no BCG scars. Five patients (11%) had low body mass index (BMI). T-lymphocyte subsets were as follows: CD4= 40.7 ± 7.6%, CD8= 32 ± 8.9%, CD4/CD8= 1.7 ± 2.5%, CD3= 71.4 ± 9.4%, CD19= 6.3 ± 5.1%, NK= 9.7 ± 5.9. Twenty-two patients had positive TST reactivity. No relation was found between TST reactivity and age, gender, co-morbidity, BCG vaccination, BMI, immunosuppressive therapy, duration and treatment of CRF. Similarly, TST reactivity was not related to the biochemical parameters and Tlymphocyte subsets. These data provide that tuberculin reactivity does not seem to be associated with T-lymphocyte dysfunction and clinical features in patients with chronic renal failure.
- Published
- 2006
9. Fransa'da peyzaj mimarlığının gelişimi ve çağdeaş akımlara etkileri üzerine araştırmalar
- Author
-
Özol, Elvan, Ayaşlıgil, Yahya, and Peyzaj Mimarlığı Anabilim Dalı
- Subjects
Peyzaj Mimarlığı ,Landscape Architecture - Abstract
ÖZET?FRANSA'DA PEYZAJ M MARLI ININ GEL M VE ÇA DAAKIMLARA ETK LER ÜZER NE ARA TIRMALAR?Günümüz peyzaj mimarl n ve ça da ak mlar daha iyi anlayabilmek için bugüne dekgeçirdi i tarihsel geli melerin incelenip ara t r lmas büyük önem ta maktad r.Buba lamda ça da peyzaj mimarl sanat n n olu mas nda tüm dünyay etkisi alt naalm olan Frans z Bahçe Sanat n n geçirmi oldu u dönemler ve etkilendi i sanatak mlar ile Fransa'ya özgü bahçe stilleri gözönünde bulundurularak orta ça dangünümüze kadar olan geli im süreci ve bunun sonucunda ortaya ç kan ça da peyzajmimarl anlay , özellikle park ve bahçe örnekleri sunularak detayl bir ekildeincelenmi tir.Bu amaçla öncelikle, Frans z Bahçe Sanat üzerine çal ma yapm olan peyzaj mimarve akademisyenler ile ba lant kurulup bilgi al veri inde bulunulmu ve konuyla ilgiliyurt d nda ve yurt içinde yay nlanm kitap, makale ve di er yaz l kaynaklarde erlendirilmi tir.Çal ma kapsam nda ilk olarak Fransa'da bahçe sanat n n ortaya ç k ve geli medönemleri incelenmi , elde edilen veriler do rultusunda Fransa'da ki peyzajmimarl n n ça da ak mlara etkilerinin neler olabilece i ortaya konmu tur.Frans z Peyzaj Mimarl ve Ça da Ak mlara Etkileri ara t r l rken uygulanm bir çokpark ve bahçe örne i incelenmi ve bunlar n nda Türkiye' de yap labilecek benzerçal malar ile ilgili öneriler sunulmu tur.Bu ara t rma Frans z Peyzaj Mimarl n n ortaya koydu u peyzaj düzenlemeprensiplerinin anla lmas ve ülkemizde bu düzenlemeleri örnek alarak yap labilecekuygulamalara kaynak olu turmas amac yla haz rlanm t r. Özellikle Fransa'da ki peyzajmimarl sanat n n ça da dönemiyle ilgili az say da Türkçe kaynak bulunmasnedeniyle, ülkemiz peyzaj mimarlar na k tutmas ve bu tür çal malara temelolu turmas aç s ndan önem ta maktad r.vii SUMMARY?RESEARCHES ON THE DEVELOPMENT OF LANSCAPE GARDENING INFRANCE AND ITS EFFECTS ON CONTEMPORARY TRENDS ?In order to provide better understanding of contemporary landscape gardening as well ascurrent trends, it is utmost importance to examine and study all the historicaldevelopments it has gone through. In this context, all the periods of the French Art ofGardening as well as the influencing trends of the art forms that has evolved throughoutthe history which has effected the development of contemporary landscape architectureand gardening throughout the world, have been studied in detail over a periodcommencing from the middle ages to the present day as well as the contemporarylandscape gardening architecture that has developped as a result of it by taking gardenstyles that are unique to France into account as well as providing examples of parcs andgardens.For this purpose, landscape architectures and academics that have carried out studies onFrench Art of Gardening have been contacted and ollaborated and also books, articlesand other forms of written resouces published at home and abroad have been taken intoconsideration.Within the study, development of the art gardening in France as well as its periods ofevelvements have been primarily studied, and the what the influencing affects of theFrench landscape architecture may be to the contemporary trends, in line with the dataobtained, have been exhibited.While researching French Landscape Architecture and Its Effects to the ContemporaryTrends, many examples of parc and gardens that have been applied have been examinedand in the light of these, suggestions have been provided for similar practises that maybe carried out in Turkey.This research has been prepared in order to provide better understanding of theprinciples of garden landscaping as well as providing resource for landscaping to becarried out in our country by taking such applications as examples. It is especiallyimportant to provide a good source of information for the landscape architectures in ourcountry as well as providing basis for studies of this kind, since resources on thisparticular contemporary period of French Landscape Gardening in Turkish are in surchlimited quantities.viii 114
- Published
- 2005
10. Evaluating the anxiety in patients with tuberculosis
- Author
-
Özol, Duygu, Koçak, Orhan Murat, Coşkunol, İpek, Egemen, Ayten, and Ege Üniversitesi
- Subjects
Solunum Sistemi - Abstract
Tüberküloz (TB) hastalığı, ülkemiz için halen büyük bir sorun oluşturmaya devam etmektedir. Son zamanlarda çok ilaca dirençli olguların artması ile doğrudan gözetim tedavisi gibi stratejiler kullanılarak hasta uyumunun arttırılmasına çalışılmaktadır. Tedavi süresinin uzun olması ve bulaşıcılık özelliğinin iyi bilinmesi sebebi ile bu çalışmada öncelikle TB hastalığının, hastaların kaygı düzeylerini nasıl etkilediği ve ikinci olarak da genel kaygı düzey yüksekliğinin, hastalığın ortaya çıkışına etkisinin gösterilmesi amaçlandı. TB tanısı almış 46 hasta (grup 1) ve sağlıklı 29 kontrol (grup 2) grubu çalışmaya dahil edildi. Kaygı durumunun ölçümü için Spielberg’in durumluluk ve süreklilik kaygı envanteri kullanıldı. Sosyodemografik veriler, kaygı durumu ile ilişkili olabilecek hastanın son altı ay içinde yaşadığı kayıplar ve ayrıca hastalıklarını arkadaşlarına ve işyerlerinde söyleyip söylemedikleri sorgulandı. Sosyodemografik veriler açısından iki grup arasında fark izlenmedi. Ortalama durumluluk kaygı skoru grup 1 ve 2 için sırasıyla, 48.1 ± 10.2 ve 34.4 ± 7.4 ve ortalama süreklilik kaygı skoru ise gruplar için sırasıyla, 47.4 ± 8.0 ve 34.7 ± 7.4 olarak bulundu. Aradaki fark istatistiksel olarak anlamlı saptandı (p< 0.05). Demografik veriler ve kaygı skorları arasında anlamlı ilişki bulunmadı. Hastaların, yüksek kaygı seviyeleri, hastalıkları ile ilişkili bulundu fakat hastalığın yaygınlığı veya yakınmaların uzunluğu ile arada anlamlı ilişki saptanmadı. TB hastalığının, hastaları sadece fizyolojik olarak değil psikolojik olarak da etkilediğini saptadık., Tuberculosis (TB) is still a big problem for our country. As a result of an increase in multi drug resistant cases, strategies like directly observed treatment were applied to increase patients‘ treatment compliance. the treatment of tuberculosis is longer than most of the other infectious disease and its infectious nature is well known by everybody. So firstly we would like to assess the effect of tuberculosis to patients anxiety score and secondly to find out the relationship between the state of anxiety and tuberculosis reactivation. Forty-six patients with active pulmonary tuberculosis (group 1) and 29 healthy controls (group 2) were included in the study. To measure the level of anxiety, Spielberg‘s State-Trait Anxiety Inventory (STAI) questionnaire was used. Questions about anxiety related factors like sociodemographic findings, the patients missing in the past 6 months and disease‘s impact on work and social relationships were asked. There was no significant difference between the study and control groups in demographic findings. the average state anxiety score (means ± SD) of group 1 and 2 were 48.1 ± 10.2 and 34.4 ± 7.4 and the average trait anxiety score were 47.4 ± 8.0 and 34.7 ± 7.4 respectively. the difference between the groups was statistically significant (p< 0.05). We could not find any correlation between the anxiety score and demographic findings. the patients‘ high anxiety score directly depends on their illness but there was no relationship between the duration of symptoms and radiological findings. As a result we found that, TB effects the patients not only physically but also psychologically.
- Published
- 2005
11. İnhale kortikosteroid tedavisinin stabil kronik obstrüktif akciğer hastalığında hava yolu inflamasyonuna etkisi
- Author
-
Özol, Duygu, Aysan, Tülin, and Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı
- Subjects
Göğüs Hastalıkları ,Chest Diseases - Abstract
ÖZET Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) kronik bronşit ve amfizemden oluşan hava a kım obstrüksiyonu ile karakterize, genellikle progresif, çevresel ve genetik faktörler sonucu oluşan kronik bir hastalıktır. KOAH tüm dünyada önemli mortalite ve morbidite sebebidir. Son dönemde başarılı tedaviler sonucu bir çok kronik hastalığın insidansında azalma meydana gelirken, KOAH insidansı giderek artmaktadır(2). Ciddi işgücü kaybına yol açması, tedavi maliyetlerinin yüksek olması ve yaygınlığı sebebi ile önemli bir halk sağlığı sorunudur. Genetik olarak duyarlı kişilerin uzun süre çevresel risk faktörleri ile karşılaşmasına bağlı olarak akciğer parankimde, büyük ve küçük havayollarında hasar meydana gelmektedir. Sigara dumanı gibi zararlı gazların ve partiküllerin kronik inhalasyonu sonucu akciğerlerde proteaz-antiproteaz dengesi bozulmakta, nötrofilik alveolit gelişmekte ve oksidan madde oluşumu artmaktadır. Hava yolu epiteli ve makrofajlardan salınan IL-8, IL-6 ve LTB4 gibi kemotaktik faktörler sonucu mukus hipersekresyonu, elastin-kollajen çatısının proteolitik yıkımı, küçük bronşiollerin distorsiyonu, hava yolu düz kas kasılması ve fibrozisten oluşan irreversibl ve reversibl olaylar oluşmaktadır. IL-8 invitro ve invivo olarak nötrofilleri aktive ettiği gösterilmiş, kemotaktik bir sitokindir. Nötrofil sayısı ve IL-8 ile FEVı kaybı ve hava yolu obstrüksiyonu arasında arasında doğrusal bir ilişki bulunmaktadır. Bu sonuca göre IL-8 konsantrasyonun azaltmanın önemi ortaya çıkmaktadır. Başarılı bir şekilde IL-8 konsantrasyonları normal şuurlara çekilebilirse, aradaki ters orantıya göre FEVı kaybı önlenebilecektir. Bu çalışmada buradan yola çıkılarak güçlü antiinflamatuar etkisi olan inhale budesonidin stabil KOAH'lı hastalarda havayolu inflamasyonuna etkisini ve bunun solunum fonksiyon testi ve semptomlarla korelasyonunu ölçmeyi amaçladık. Bu amaçla; Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları polikliniğine, 1999-2000 Mayıs aylan arasında kontrole gelen yaşları 52 ile 78 arası değişen 26 hasta çalışmaya dahil edilmiştir. En az 2 aydır stabil dönemde olan hastalar; çalışmaya alınmadan atopi yönünden ayrıntılı olarak sorgulanmışlardır. Atopi öyküsü ve hemogramda eozinofili tespit edilen hastalar çalışma dışı bırakılmıştır. Olguların kullandıktan bronkodilatör 41tedaviye (ipratropium bromide, salbutomol ve teofilin) devam edilmiştir. Başlangıçta tüm olgulara reversibilite testi yapılmış ve reversibilitesi olmayan, solunum fonksiyon testinde FEVı
- Published
- 2001
12. Noduler dermatozların tanısında renkli doppler ultrasonografi
- Author
-
Kaptanoğlu (Özol), Asli F., Varol, Atilla, and Dermatoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Dermatology ,Dermatoloji - Abstract
ÖZET Noduler deri lezyonu olan 68 olgu ve 69 lezyon çalışma kapsamına alınmıştır. Noduler lezyonlarda kanlanma özellikleri değerlendirilerek, malign ve benign lezyonlar arasında anlamlı fark bulunup bulunmadığı araştırılmıştır. Bu amaçla olguların genel dermatolojik muayeneleri yapıldıktan sonra, Renkli Doppler US ile kanlanma özellikleri değerlendirilmiş, ve vaskularizasyon paternlerine göre 4'e ayrılarak, bu tipler arasında farklılık olup olmadığı istatiksel olarak değerlendirilmiştir. Tip IV vaskularizasyonun malign lezyonlarda istatiksel olarak anlamlı şekilde daha fazla görüldüğü saptanmıştır. Bu bulgumuz, mevcut sınırlı literatür bilgisi ile uyumlu olmakla beraber, daha genel sonuçlar ve yorumlar elde edebilmek için geniş serilerle yapılacak çalışmalara gereksinim vardır. Kanlanma saptanan lezyonlar ise, ek olarak Dupleks Doppler US ile de değerlendirilmiş, Rİ, Pİ ve s/d değerleri karşılaştırmıştır, istatiksel olarak analiz edilen bu değerler arasında anlamlı fark saptanmamıştır. Literatürde bu konuda herhangi bir çalışma bulunmadığından mevcut veriler literatür ile karşılaştınlamamıştır. 41 48
- Published
- 2000
13. Pittsburgh Sleep Quality Index scores and their relationship with body measurements in late menopause patients
- Author
-
AYRIM, Aylin, primary, AKTEPE KESKİN, Esra, additional, and ÖZOL, Duygu, additional
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
14. Airway inflammation and tiotropium treatment in stable COPD patients
- Author
-
ÖZOL, Duygu, primary, KARAMANLI, Harun, additional, UYSAL, Sema, additional, YİĞİTOĞLU, Muhammet Ramazan, additional, and YILDIRIM, Zeki, additional
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
15. Resim-iş eğitimi bölümü son sınıf öğrencilerinin öğretmenlik ve sanat alanındaki kazanımları
- Author
-
Özol, Ahmet
- Published
- 1997
16. Influence of Obstructive Sleep Apnea on Fatty Liver Disease: Role of Chronic Intermittent Hypoxia.
- Author
-
Türkay, Cansel, Özol, Duygu, Kasapoğlu, Benan, Kirbas, İsmail, Yıldırım, Zeki, and Yiğitoğlu, Ramazan
- Subjects
FATTY liver ,HYPOXEMIA ,CHI-squared test ,CHRONIC diseases ,STATISTICAL correlation ,FISHER exact test ,LONGITUDINAL method ,MULTIVARIATE analysis ,OBESITY ,REGRESSION analysis ,SCALES (Weighing instruments) ,SLEEP stages ,SLEEP apnea syndromes ,STATISTICS ,U-statistics ,ULTRASONIC imaging ,POLYSOMNOGRAPHY ,OXIDATIVE stress ,SEVERITY of illness index ,CASE-control method ,DATA analysis software ,DISEASE risk factors - Abstract
BACKGROUND: Currently the common pathogenetic mechanisms in nonalcoholic fatty liver disease (NAFLD) and obstructive sleep apnea (OSA) are gaining increased attention. The aim of this study is to find out the influence of chronic intermittent hypoxemia and OSA related parameters to the severity of NAFLD. METHODS: We examined the liver functions tests and ultrasonographic data of liver as well as markers of OSA severity (apnea-hypopnea index [AHI], oxygen desaturation index, minimum oxygen saturation, percentage of time spent with S
pO < 90%) of 106 subjects. RESULTS: Fatty liver disease was diagnosed in 71 subjects (group 1), and the remaining 35 subjects were taken as controls (group 2). The prevalence of OSA was 71.2% versus 35.7% for group 1 and 2, respectively (P < .001). As NAFLD severity increased from mild to severe form, mean AHI and oxygen desaturation index values also increased significantly. Our multivariate analysis showed that AHI, oxygen desaturation index, lowest desaturation values, and percentage of sleep duration with S2 pO < 90% were independent predictors of NAFLD after adjustment for BMI, weight, and insulin resistance. Furthermore, the most correlated parameter for the severity of NAFLD was found as the duration of hypoxia during sleep. CONCLUSIONS: The prevalence of NAFLD was higher in patients with severe OSA, suggesting a role for nocturnal hypoxemia in the pathogenesis of fatty liver disease. [ABSTRACT FROM AUTHOR]2 - Published
- 2012
- Full Text
- View/download PDF
17. Obstrüktif uyku apnesi olan hastalarda pozitif hava yolu basınç tedavisinin oksidatif stres ve hava yolu inflamasyonu üzerine etkisi
- Author
-
Karamanli, Harun, Özol, Duygu, and Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Subjects
Inflammation ,Oxidative stress ,Göğüs Hastalıkları ,Positive pressure respiration ,Chest Diseases ,Respiratory theraphy ,Sleep apnea syndromes - Abstract
Amaç:Obstrüktif uyku apne sendromu (OSAS) uyku sırasında üst hava yollarındakitıkanıklıklar nedeni ile tekrarlayan solunumsal bozukluklar (apne, hipopne) sonucugelişen ve belirgin vücut sistemini etkileyen önemli bir sağlık sorunudur. Bu çalışmadaamacımız, öncelikle, uyku laboratuarımızda yatarak tetkik edilen, benzer yaş ve bedenkitle indeksine sahip; orta veya ağır dereceli uyku apnesi olan 35 hastanınyoğunlaştırılmış solunum havası (YSH) ve serum örneklerinde tümör nekrotizan faktöralfa(TNF-?), interlökin - 6 (IL-6), CRP, 8-izoprostan (8-IP) ve nitrotirozin değerlerine3 aylık düzenli CPAP tedavisinin etkisini araştırmak planlandı.Materyal Metot:Çalışmaya tüm gece polisomnografi (PSG) ile orta ve ağır derecede toplam 35yeni OSAS tanısı konulan hasta alındı. PSG tetkiki takip eden sabah kan ve YSHörnekleri alındı. TNF alfa, IL-6, CRP ve sedimantasyon (inflamatuar belirteçler), 8-IP,nitrotirozin (oksidatif stres belirteçleri) hastaların serum ve YSH örneklerinde yüksekduyarlı kitlerle ölçüldü. 3 ay boyunca düzenli CPAP tedavisi kullanım ( haftada en az 5gün ve gecede 4 saatten fazla ) sonrası aynı belirteçlere bakıldı.Sonuçlar:Tüm EBC belirteçlerinin CPAP tedavisi ile gerilediği ve serum nitrotirozin ve 8-izoprostan seviyeleri belirgin derecede azaldığı tespit edildi. Sedimantasyon, CRP, IL-6ve TNF-alfa tedavi sonrası aynı kaldı. Nitrotirozin seviyesi ortalama oksijensaturasyonu (p
- Published
- 2011
18. İstanbul Modern Sanat Müzesi ile Avusturya Lentos Kunst Museum Linz'in eğitim odaları etkinliklerinin 2009-2010 döneminde incelenmesi ve karşılaştırılması
- Author
-
Göksel, Selin, Özol, Ahmet, Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı, and Güzel Sanatlar Anabilim Dalı Resim-İş Öğretmenliği Bilim Dalı
- Subjects
Müzecilik ,Museums ,Eğitim ve Öğretim ,Museology ,Exhibitions ,Efficiency ,Education ,Müze Eğitimi ,Istanbul Museum of Modern Art ,Austria ,Lentos Kunst Museum Linz ,Education and Training ,Museum education ,Education programs - Abstract
ÖZETİSTANBUL MODERN SANAT MÜZESİ İLE AVUSTURYA LENTOS KUNST MUSEUM LİNZ’İN EĞİTİM ODALARI ETKİNLİKLERİNİN 2009-2010 DÖNEMİNDE İNCELENMESİ VE KARŞILAŞTIRILMASI“İstanbul Modern Sanat Müzesi İle Avusturya Lentos Kunst Museum Linz’in Eğitim Odaları Etkinliklerinin 2009-2010 Döneminde İncelenmesi Ve Karşılaştırılması” isimli çalışma ile amaçlanan müzelerin sanat eğitimindeki yerlerini tespit etmek, müze eğitim odası olan müzelerin çocuklara, katılımcı bireylere ve gruplara ne kadar katkıda bulunduklarını ortaya koymaktır. Örneklemimde bulunan müzelerin ne kadar çeşitli etkinlikler düzenlediklerine ve bu etkinliklerin düzenledikleri sergileri ile olan ilişkilerine dikkat çekilmiştir. Türkiye’de müze gezme bilinci halen çok düşük seviyelerde bulunmakta olup, öğrenciler okullarının düzenlediği geziler ile, okul öncesi, ilköğretim veya ortaöğretim çağındaki çocukların bir kısmı ise aileleri ile müzeleri gezmektedir. Çocuklara müze bilinci çok erken yaşlarda verilmelidir. Bu sebeple; yaşayarak, yaratıcılıklarını kullanarak, üreterek öğrenme mekanı sağlayan müzeler, okul ortamından, okul ders programlarından, her zaman kullandıkları sanatsal malzemelerden farklı ortamlar sunmaktadırlar. Sadece rehberli turlar değil, sanatsal, yaratıcı ve eğitsel mekanlar sunan müzelerin sundukları etkinlik imkanları, etkinlik raporları ile tek tek anlatılmıştır. Bu raporlar sonucunda ortaya çıkan önerilerin başında her müzenin bir eğitim odasına sahip olması ve eğitsel etkinlikler düzenlemesi gerekliliği bulunmaktadır. Bu araştırma; eğitim bölümlerinin görevleri, eğitmenlerin görevleri, eğitim odasının düzeni, eğitim odasında gerçekleşen yaratıcı etkinlik örnekleri hakkında bilgiler vermekte, eğitim odası olan müzelerin eksiklerini tamamlamaları için fikirler verebilmekte ve eğitim odası olmayan bir çok müzeye eğitim odası kurmaları yönünde ışık tutmaktadır.Anahtar Kelimeler: Müzede Eğitim, Müze Eğitimi, Eğitim Programları, Etkinlik ÖrnekleriABSTRACTRESEARCHING AND COMPAIRING ISTANBUL MODERN ART MUSEUM'S AND LENTOS KUNST MUSEUM LINZ'S EDUCATION ROOMS ACTIVITIES IN 2009-2010With the research, “Researching and Comparing Istanbul Modern Art Museum with Lentos Kunst Museum Linz's Education Rooms Activities In 2009-2010” I have aimed to point out the importance of museums in art education and to show how the education rooms in the museums contribute to the education of children, adults, and groups. I have drawn attention not only to a variety of activities organised by various museums but also to the relations between the exhibitions and the activities that are organized. Museum awareness in Turkey is still too low. In spite of the fact that preschool, primary school, and secondary school pupils are taken to field trips to museums by their schools and also by their families, museum visiting rates remain below the average. Museum awareness should be given at an early age. That’s why, museums give children a space of opportunities of learning by living, producing, using different materials and using their creativities besides schools, school curriculums.Museums provide educational programmes besides guided tours. In my research I have presented activity samples and shown how these fun, artistic, educational, and culturally rich environments cater to the young mind’s imagination, creativity, and provide effective learning. As a result of these reports, I can confidently recommend every museum to have an education room and organize educational activities. This research contains information regarding the duties of the education departments and educators as well as information on the way these education rooms are set. I have also added brief examples of various creative activities performed in these education rooms. With this data, my research guides and gives ideas to museums which already have education rooms and want to develop themselves, along with the museums that do not have education rooms but would like to establish one.Key Words: Education In The Museum, Museum Education, Education Programmes, Activity Samples
- Published
- 2010
19. Mehmet Hamdi Eyüboğlu yazmalarının örneklenmesinin sanat eğitiminde (İlköğretim 6. ve 8. sınıf düzeyinde) deneysel göstergeleri
- Author
-
Bulut, İnci, Özol, Ahmet, Güzel Sanatlar Anabilim Dalı, and Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı Resim-İş Öğretmenliği Bilim Dalı
- Subjects
Fine Arts ,Visual arts education ,Eğitim ve Öğretim ,Primary education schools ,Visual arts ,Yazmalar ,Eyüboğlu, Mehmet Hamdi ,Education and Training ,Güzel Sanatlar ,Art education ,Crafts ,Hand printed tissues ,Manuscripts ,Sanat Eğitimi ,El Sanatları ,Hand kerchief ,Visual arts course - Abstract
ÖZETBu tez çalışmasında ilköğretim görsel sanatlar derslerinde Mehmet Hamdi Eyüboğlu ve çağdaş çizgilerle birleşen geleneksel Türk Yazmacılığı’nın tanıtılması ve değerlendirilmesi amaçlanmıştır.Çalışmada ilk olarak Bedri Rahmi Eyüboğlu ve sanatı, sanatçının resimlerini motifleştirerek yaşattığı geleneksel Türk Yazmacılığı, bu geleneği günümüz şartlarında sürdüren ve geliştiren Mehmet Hamdi Eyüboğlu incelenecektir. İkinci aşamada ilköğretim ( 6. ve 8. sınıf) öğrencilerinin fiziksel, zihinsel, psikolojik ve resimsel özellikleri gözetilerek, yazma tekniklerinin görsel sanatlar dersindeki uygulama ve işleniş biçimi değerlendirilirken; tekniğin geçmişten günümüze kullanım örnekleriyle sunulup tarihsel süreç içinde değerlendirilmesi yapılacak ve teknik olarak incelenecektir.Tezin son aşamasında, öğrencilere Bedri Rahmi Eyüboğlu ve onun sanatını devam ettiren Mehmet Hamdi Eyüboğlu hakkında uygun bir sunuma yer verilecek ve bu sunum doğrultusunda kalıpla yazma tekniği kullanılarak alternatif malzeme ve uygulama alanı arayışları içinde özgün uygulamalar yapılacaktır. ABSTRACTThis work studies Mehmet Hamdi Eyuboglu’s visual art at the primary education and aims to introduce and evaluate the traditional Turkish Block - Printing that is converged with the modern lines.The first section studies Bedri Rahmi Eyuboglu and his art, the way of putting his art into motifs while keeping the classic Turkish Block – Printing alive, and Mehmet Hamdi Eyuboglu who has improved and kept this tradition up to our times.In the second section, some samples from the past to present will be revealed, this historical journey will be exposed and the technique will be provided while examining the study and the application techniques of the Block Writing into the visual art lectures by taking into account the primary school students physical, mental, psychological and artistic characteristics.The final section is the on site presentation of Bedri Rahmi Eyuboglu, and Mehmet Hamdi Eyuboglu who has followed his art, and in accordance to this presentation the genuine Block-Printing applications will be carried out while searching for alternative materials and fields of this application.
- Published
- 2009
20. Görsel ve işitsel sanatlar arasında ritm kavramının etkileşiminin 6.7.8. sınıf resim iş eğitimi dersine katkısı
- Author
-
Korkmaz, Yasemin, Özol, Ahmet, and Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı
- Subjects
Fine Arts ,Güzel Sanatlar - Abstract
Araştırmada öncelikle eski resim-iş eğitimi dersi müfredat programlar?incelenmiş ve görsel sanatlar dersi müfredat program? ile karşılaştırmalar yapılmıştır.Araştırma sonucunda sanat eğitiminde disiplinleraras? etkileşimin programlardayeterince yer almadığı gözlemlenmiştir. Alanlar arası etkileşim ışığında birbiriyleyakından ilişkisi olan müzik ve resim dersleri arasında bu etkileşimdenyararlanılarak, çocuğun sanat etkinliklerinde daha aktif ve kalıcı bir öğrenmegerçekleştirebileceği öne sürülmüştür.Çalışmada 6.7.8. sınıf öğrencileriyle, İstanbul'da bulunan bir ilköğretimokulunda uygulama yapılmıştır. Ritm kavramından yola çıkılarak çalışmagruplarından öncelikle kendi tasarladıkları bir resim çalışması yapmaları istenmiştir.Bu çalışmadan sonra öğrencilere müzik literatüründe yer alan beş farklı dönemdenmüzikler dinletilmiştir. Öğrencilerin müziklerden duyumsadıklarını istedikleri gibikâğıt yüzeyine aktarmaları istenmiştir. Müzikle ve müzik olmadan yapılan buçalışmalar, öğrenci anketleri dikkate alınarak değerlendirilmiştir. Çalışmada ayrıcailköğretim ve lisans düzeyi resim, müzik öğretmenlerinin görüşlerine ve görselmateryallere yer verilmiştir. At our research, firstly old drawing lesson education programe was examinedand was compared with visual art lessons. As a resulf of research , interaction ofdisciplines weren?t at the programes that were needed at the art education wereobserved. Childeren can have active and permanent learning at art activities whenthey take adventages of interaction of drawing lesson and music lesson, which haveclosely relations each others, was claimed.At the study, a practice with 6.7.8. class students was done in a secondaryschool in Istanbul . Their own drawing study started out from rhythm concept waswanted from the study group. After this study, musics of five different periods in theliterature of music get listened to the students. Something that the students felt themusic were wanted to draw on the paper according theirs wants from the students.These studies with music and without music , questionnaires with students weretaken into consideration at the examination. Besides these , opinions of secondaryschool and bachelor stage drawing and music teachers and visual materials were atthe study. 120
- Published
- 2007
21. The Importance and place of cupper in the education of plastic art as material
- Author
-
Ateş, Gaye, Özol, Ahmet, Güzel Sanatlar Anabilim Dalı Resim-İş Öğretmenliği Bilim Dalı, and Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı
- Subjects
Heykeltraşlık ,Fine Arts ,Sanat ,Resim, Modern ,Bakır ,Güzel Sanatlar - Abstract
ÖZETBakır materyali, Türk yaşantısında tarih boyunca önemli bir yere sahip olmuştur. Bu materyalin, endüstrinin teknik buluşlarıyla, gündelik hayatta daha az tercih edilmesi; kültürel hayatta ve sanatsal çalışmalarda etkisini göstermiştir. Bu durum günümüzde, plastik sanatlar eğitimi alanında bakır malzemesinin daha az kullanılmasıyla sonuçlanmıştır.Plastik sanatlar kavramı içerisinde, her malzemenin kendine özgü bir duruşu vardır; malzemeler arasındaki farkları ve ilişkileri tanımlamak için, her birinin içeriğini bilmek gerekmektedir. Malzemenin niteliğini anlamak, söz konusu olan malzemeyle ilgili teknik bilgiye ve donanıma sahip olmayı gerektirir. Bu bilginin ve donanımın eksik olduğu yerde yaratıcılık eylemi de, su götürmez bir şekilde, sekteye uğrar.Araştırmada, günümüz plastik sanatlar eğitimi uygulamaları içerisinde bakır materyaline yer verilmesiyle, bu materyale uygun bir ortamın ve teknik donanımın ilgili kurumlarda yer alması amaçlanmıştır. Yeraltından çıkarılarak, insanlığın pratik kullanım alanına sunulan ilk metal özelliğine sahip olan bakır; insanlık tarihine damgasını en fazla vuran metal olmuştur. Bu nedenle araştırmada, bakırın metal olarak özelliklerine ve tarihçesine yer verilmiştir. Bakırın endüstri sahasındaki yeri ve bu alanda fiyat olarak baz alınan kriterler göz önüne alınmıştır.Maden olarak elde edilme aşamalarına, Türkiye'nin hangi bölgelerinde yer aldığına ve bakır madeninin temin edilebileceği kurum ve kuruluşlara değinilmiştir. Bununla birlikte; Türkiye için bakırın önemine, tarihi bakır yatakları ve atölyelerine yer verilmiştir.Materyal olarak bakırın özellikleri, form verme ve süsleme tekniklerine değinilmiştir. Bununla birlikte, bakırla yapılan el sanatları üretimine ve alt başlıklarına da yer verilmiştir.Plastik Sanatlar Eğitimi'nin, kavram olarak içeriğine ve önemine değinilmekle birlikte; bu kavramın yükseköğretim kurumları içerisindeki yeri dikkate alınmıştır. Belirlenmiş olan yükseköğretim kurumlarından Plastik Sanatlar Eğitimi Ders Programları alınarak, bu programlar içerisinde metal atölyelerinin durumu araştırılmıştır.Plastik Sanatlar alanında çalışan sanatçıların bakır materyaliyle oluşturdukları eserler görsel örnekler olarak sunulmuş; bu sanatçıların, öz geçmişleriyle ilgili bilgilere kısaca değinilmiştir.Araştırmanın beşinci bölümünde; Yapılanmamış Görüşme Tekniği ile, ilgili kurum ve kuruluşlarda, yetkili veya söz sahibi kişilerin görüş ve önerilerine yer verilmiştir. Bu görüşmeler doğrultusunda, araştırma hakkında varılan sonuçların doğruluğunun kanıtlanmasına; ayrıca geliştirilebilecek her çözüm önerisi, belirlenmeye çalışılmıştır. SUMMARY Copper material has an important place in Turkish living style along its history. Because of, this material few preference in industrial technic inventions of daily life, it shows effect in cultural life and artistic works. In plastic art all materials has an particular position, for explaining differences and relations between them, the content of each one should be known. To understand the quality of material is required technical information and accoutrement about that material. With less information and accoutrement, creativity action indisputably interrupted.The research aim is, copper material usage in today plastic art education practices and occurance of suitable environment and technical accoutrements in related foundations about this material.The copper which introduced to human´s practical usage area by taken out from the underground is the most printed material to history of humanity. Because of this there is also characteristics and history of copper as a metal in this research. Copper’s place in industrial area and the criterion which is taken as base prices in this area is considered.Derivation stages as a metal, in Turkey which places it lies and from which foundations and institutions it can be assured is adverted. Beside this, the importance of copper for Turkey, historical copper beds and studios is also accommodated.As a material copper’s specifications, forming and ornamentation technics is adverted. Furthermore handwerks that made from copper and its subheads is accomandated.Beside concept of Plastic Arts Education’s content and importance, this concept’s place in high education establishments is considered. From specified high education establishments, Plastic Art Education Course Programmes is taken and metal studios being is searched.Works that are made from copper material by Plastic Arts artists is visually introduced and informations about this artists autobiography’s is adverted.In the fifth part of the research, with Half-Formation Interview Technic, in related foundations and institutions, authoritative people’s opinions and suggestions are accomodated. With this interviews, the accuracy of this results want to be proven and any solution suggestion can be launched out is want to be specified.
- Published
- 2006
22. Teknik çeşitlilik ve uygulamaların sanat eğitimine katkıları
- Author
-
Çolak, Yasemin, Özol, Ahmet, and Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı Resim-İş Öğretmenliği Bilim Dalı
- Subjects
Sanat Eğitimi - Published
- 2005
23. Teknik zenginliğin ve uygulamaların sanat eğitimine katkıları
- Author
-
Çolak, Yasemin, Özol, Ahmet, and Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı
- Subjects
Fine Arts ,Eğitim ve Öğretim ,Education and Training ,Güzel Sanatlar - Abstract
250
- Published
- 2005
24. 8-12 Yaş eğitilebilir zihinsel engelli çocukların resim-iş eğitimi
- Author
-
Paksoy, Sibel, Özol, Ahmet, and Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı Resim Öğretmenliği Bilim Dalı
- Subjects
Eğitim ,Resim ,Zihinsel Engelli Çocuklar ,Öğrenim ve Öğretim - Abstract
ÖZETEğitim ve öğretimde; görsel eğitim, yaparak ve yaşayarak öğrenme, çocukların zihinsel, bedensel ve duygusal gelişimleri için en iyi yöntemlerdendir. Resim-iş eğitimi de büyük ölçüde görsel algı eğitimine, yaparak ve yaşayarak öğrenmeye dayalıdır. Bundan yola çıkarak, 8-12 yaş eğitilebilir zihinsel engelli çocukların beden, zihin ve duygusal gelişimlerinde resim-iş derslerinin ve uygulamalarının aynı ölçüde ve hatta daha fazla yararlı olduğunu göstermek amacıyla bu çalışma gerçekleştirilmiştir.Araştırmada; bu çocukların zihinsel durumlarından kaynaklanan özelliklerini ve eğitimlerini incelemek için, çoğunlukla zihinsel engelli çocuklara ve özel eğitime yönelik kaynaklar araştırılarak, tarama modeli kullanılmıştır. 8-12 yaş eğitilebilir zihinsel engelli çocukların, resim-iş eğitiminde aynı yaştaki normal zekalı çocuklara göre ne kadar faydalandıklarını, çocuk resminin gelişim aşamasında hangi seviyede olduklarını, resim-iş uygulamalarına karşı gösterdikleri ilgi ve yeteneklerini gözlemlemek için aynı yaşlarda eğitilebilir zihinsel engelli sekiz çocuk ve normal zekalı on çocuk ile uygulamalar yapılmıştır. Uygulamalar iki ve üç boyutlu resim çalışmalarından meydana gelmektedir. Çalışmalarda; pastel, kuru boya, suluboya, fırçalar, renkli elişi kağıtları, kumaş parçaları ve oyun hamurları gibi teknik ve malzemeler kullanılmıştır.Uygulamalar sonucunda, ilgi ve algıları dağınık olan 8-12 yaş eğitilebilir zihinsel engelli çocukların resim-iş çalışmalarına ilgi gösterdikleri, diğer derslere göre resim-iş derslerine daha fazla katıldıkları, duygu ve düşüncelerini resim-iş çalışmaları sayesinde kolayca dışa vurdukları, yaptıkları çalışmalardan gurur duyup mutlu oldukları gözlenmiştir.Bu çocukların, aynı yaştaki normal zekalı çocuklara göre gelişme hızları yavaş olsa da el-göz koordinasyonunda, görsel algı ve kavram eğitiminde, kişilik kazanmasında, resim-iş derslerinin önem taşıdığı, araştırmalar ve uygulamalar sonucunda belirlenmiştir. ABSTRACTThe best methods for mental, physical and sensual development of children are learning through visual education, practicing and experiencing. Drawing-handiwork training is also depended on visual sensing education, and educating through practice and experience on a large scale. Taking this point under consideration, this study has been turned out in order to demonstrate that drawing courses and their practice are equally beneficial even more for mental, physical and sensual development of educable children at 8-12 ages suffering mental disability.In this research, in order to look over specialties and trends of these children arising from their mental conditions, sources with regard to mentally disabled children and special education were studied, scanning model was used. During the researches practices were conducted with eight mentally disabled and normal children at the same ages to demonstrate how much educable children at 8-12 ages suffering mental disability benefited from drawing-handiwork lessons compared to children with normal intelligence at the same age, at which level they are for development of children's drawing, and to observe their interest and skill to the applications of drawing-handiwork. Practices composed of two and three dimensioned drawing studies and techniques and materials such as pastel colors, crayons, watercolors, brushes, color handwork papers and play clays are used during practices. Following the practices, it has been observed that mentally disabled educable children at 8-12 age with dispersed interests and sensing showed interest to drawing-handiwork studies, they participated more to drawing-handiwork lessons compared to other lessons, they expressed their senses and ideas easily by means of drawing-handiwork practices, and they became proud and happy with their works. Although development speeds of these children are slower than children with normal mental intellectuality, it has been determined, after applications, that drawing-handiwork lessons carry weights for eye-hand coordination, visual sensing and comprehension training, developing personality.
- Published
- 2003
25. Paint education and creative drama
- Author
-
Aksular, Fatih, Özol, Ahmet, Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı Resim Öğretmenliği Bilim Dalı, Özel, Ahmet, and Diğer
- Subjects
Creative drama ,Creativity ,Eğitim, Resim ,Fine Arts ,Paint education ,Eğitim ve Öğretim ,Education and Training ,Pictures ,Güzel Sanatlar ,Art education ,Education ,Drama - Abstract
ÖZETİnsanoğlunun öğrenme biçimini anlamak için, önce algılarıyla ilgili özellikleri bilmek gerek. Çünkü, dünyayla iletişim kurmasına yarayan duyarlılığı, ona algıları sağlar. Anne karnındaki süreçten itibaren, yaşantısıyla ilgili bellek kaydı oluşturarak ve bunlardan çıkarımlar elde ederek, öğrenme eyleminin içine girer. Biliyoruz ki, çocukluk aşamasında bu öğrenme eylemi, en çok oynayarak yapılır. Çocuk, çevresini ve yaşamı "yaşama ve öğrenme şekli" olan oyunla tanıyor. Oyunlar aracılığıyla gelişen, kendini bu yolla öğrenme ve anlama biçimine alıştırmış, bu yöntemin 'ustası' olmuş çocuk, okul çağına geldiğinde, adeta hızı kesilir, duraklar. Karşılaştığı yapı ve okuldaki öğrenme-öğretme biçimleri, doğduğundan beri alışageldiği öğrenme biçimleriyle, neredeyse zıt bir anlayış içerir. Daha önce aktif olan çocuk, artık pasif roldedir. Etkin olan yalnızca ve en çok öğretmendir. Zamanla ne keşifçi ne de doğaçlamacı yaratıcılığından fazla bir şey kalmaz. İşte, bize sanatta ve sanat eğitiminde yeni ufuklar açma gücüne sahip olabilecek umutlarımızı da, böylece kaybediyoruz.Tümüyle bilgisel bir eğitime yaslanırken, en güçlü duyarlılıklarımıza sırtımızı dönüyoruz. Yaratıcı Drama, bu duyarlılığı söndürmeden, oyunsu yaşantılarla, hatta onu keskinleştirerek, önce kendi varlığını ve yeteneklerini keşfedebilen, etkileşimlerle karşısındakinin yerine kendini koyarak düşünebilen, yaratıcı ve demokratik bireyler yetiştirmeyi amaçlar ve sağlar. Bu saydığımız özellikler ise, Sanat Eğitimi vererek ortaya çıkarmak istediğimiz özelliklerden çok farklı değildir. Ayrıca, Drama Yöntemi ve Resim-İş Dersinin, çocuk gelişimine bağlantılarıyla paralellikler göstererek, bu konuda bize bir ışık daha yakar.Yaratıcı Drama Yöntemine, Resim-İş derslerinde daha çok yer verildiğinde, alınan sonuçların daha olumlu ve şaşırtıcı olacağından fazla kuşkumuz yok. Yeter ki, eğitici bu alanı, içeriğini ve yöntemlerini iyi kavrayabilsin ve kendisi de yaratıcılığa ve empatiye açık, hoşgörülü bir birey olsun.SUMMARYThe summary will help you answer these questions how young people think and how their thinking changes over time and its relations with game. These changes in thinking and understanding are called cognitive development that orderly changes by which mental processes become more complex and sophisticated. To understand the human being's learning style; firstly; we should know the cognitive development of human being. The Swiss psychologist Jean Piaget devised a model describing how human go about making sense of their world by gathering and organizing information. He stated the idea children's may of thinking are different from adults. Children should be ready to learn. Children play and children want to play. Children learn through playing. In playing together, children interact and in interacting they develop language skills and world knowledge. Use of games in the young learner's classroom can help in creating, opportunities for involvement and excitement for achievement and success. Moreover; games motivates children intrinsically. It remains a powerful truth that play is in the essential nature of the child the teacher, administrators education systems can't realize this important aspects they prevent the child's creativity In learning process, children take a passive role and education is based on teacher-centered approach. Unfortunately, we can't see that children are our future hopes to create new things by preventing their nature creativity. We only load children to lots of information like as a data-bank. Creative Drama aim is not decrease child's creativity, by using games in their learning. They discover their learning styles. It's a supporter to find out that their learning features are related to creative, democratic individuals. All of these aspects are related to Art Education Drama and Painting Lesson play an important role in children's creativity development If they combine these lessons in an accurately and efficiently, we haven't any doubt to obtain very useful results only, this educational field components' are understood and practiced very carefully we can achieve lots of things in this field.
- Published
- 2003
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.