17 results on '"Demografik özellik"'
Search Results
2. Konya ilinde sağlıklı bireylerin demografik özelliklerine ve antropometrik ölçümlerine göre lipid düzeylerinin değerlendirilmesi
- Author
-
Cem Onur KIRAÇ, Serkan AKŞAN, and Ahmet KAYA
- Subjects
lipid levels ,anthropometric measurement ,demographic characteristics ,healthy volunteers ,lipid düzeyleri ,antropometrik ölçüm ,demografik özellik ,Medicine (General) ,R5-920 - Abstract
Amaç: Bu çalışmada Konya ilinde iç hastalıkları polikliniklerimize başvuran sağlıklı bireylerin serum lipid değerlerinin belirlenmesi, bu değerlerin yaş gruplarına göre karşılaştırılması, demografik faktörler, antropometrik ölçümlerle ilişkilerinin gösterilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: İç hastalıkları polikliniklerine başvuran 18 yaş üzeri 200 sağlıklı birey çalışmaya dahil edildi. Bu kişilerin antropometrik ölçümleri yapılarak demografik özellikleri sorgulandı. Ayrıca bu kişilerden periferik kan örneği alınarak total kolesterol(TK), düşük dansiteli lipoprotein kolesterol(LDL), trigliserid(TG), yüksek dansiteli lipoprotein kolesterol(HDL), Apolipoprotein A-1(Apo A-1), Apolipoprotein B(Apo B) ve lipoprotein (a) düzeyleri çalışıldı. Bulgular: Çalışmamıza 123 kadın ve 77 erkek olmak üzere 200 gönüllü sağlıklı birey katıldı. TK düzeyi 183 ± 40 mg/dl, LDL düzeyi 112 ± 34 mg/dl, TG düzeyi 112 ± 61 mg/dl, HDL düzeyi 47 ± 11 mg/dl, Apo A-1 düzeyi 133 ± 22 mg/dl, Apo B düzeyi 79 ± 22 mg/dl, Lp(a) düzeyi 19 ± 12 mg/dl olarak ölçüldü. TK/HDL oranı 4.1 ± 1.3 olarak bulundu. HDL ve Apo B düzeyleri kadınlarda, TG ve TK/HDL oranı ise erkeklerde anlamlı oranda yüksek bulundu. Katılımcıların % 31’inde hiperkolesterolemi (≥200 mg/dl), % 27’sinde LDL yüksekliği (≥130 mg/dl) vardı. Total kolesterol, LDL, TG, Apo B değerleri yaşla beraber artış göstermekteydi.Sonuç: Türkiye’de yapılan geniş kapsamlı çalışmalarla karşılaştırdığımızda daha düşük TK, LDL, TG ve daha yüksek HDL düzeyleri saptadık.
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
3. Which Nutritional and Demographic Characteristics Affect Hopelessness in Young Adults? A Cross-Sectional Study of University Students From Turkey.
- Author
-
Uzdil, Zeynep, Kılıç, Nermin, and Özenoğlu, Aliye
- Subjects
DESPAIR ,COLLEGE students ,DEMOGRAPHIC surveys ,QUESTIONNAIRES - Abstract
Copyright of Acibadem Saglik Bilimleri Dergisi is the property of Acibadem University Medical School and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
4. Ziyaretçilerin Gastronomik Faaliyetlere Katılım Niyetlerinin Belirlenmesi: Erzurum Örneği.
- Author
-
Şimşek, Aykut
- Subjects
- *
STATISTICAL sampling , *SAMPLING methods , *INTENTION , *DEMOGRAPHIC characteristics , *DEMOGRAPHIC surveys , *TEST interpretation - Abstract
The aim of this study is to examine the visitors' intention of participation in gastronomic activities. It is also aimed to determine the intention of participation in these activities and whether there are differences in some demographic characteristics they have. Survey technique was preferred to collect appropriate data for study aim. Therefore, according to the random sampling method, 396 questionnaires were applied to those who visited the food and beverage businesses in Erzurum. The data obtained from the questionnaires were analyzed with the help of the SPSS program. For the purpose of the study, the frequencies and mean values were examined to determine the intention of participation in the gastronomic activities. Independent T-Test and ANOVA tests were used to determine whether there is any difference between the intention of participation and the demographics they have. According to the test results; It is possible to say that the number of visitors to the gastronomic activities in Erzurum province can be increased. Female visitors were found to have a higher intention of participation in gastronomic activities than male visitors. It has also been determined that monthly income is not effective in participating in gastronomic activities. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
5. Konya ilinde sağlıklı bireylerin demografik özelliklerine ve antropometrik ölçümlerine göre lipid düzeylerinin değerlendirilmesi.
- Author
-
Kıraç, Cem Onur, Akşan, Serkan, and Kaya, Ahmet
- Subjects
- *
BLOOD lipids , *APOLIPOPROTEIN B , *DEMOGRAPHIC characteristics , *LOW density lipoproteins , *INTERNAL medicine - Abstract
Purpose: The aim of this study was to determine serum lipid values of healthy individuals who applied to our internal medicine outpatient clinics in Konya and to compare these values with demographic factors and to show their relationship with anthropometric measurements. Materials and Methods: A total of 200 healthy individuals over 18 years of age who applied to internal medicine outpatient clinics were included in the study. Their anthropometric measurements were performed and their demographic characteristics were questioned. In addition, total cholesterol(TC), low density lipoprotein(LDL), triglyceride(TG), high density lipoprotein(HDL), apolipoprotein A-1(Apo A-1), apolipoprotein B(Apo B) and lipoprotein (a) levels were studied from their blood samples. Results: Two hundred healthy volunteers, including 123 women and 77 men were participated in our study. TC levels were 183 ± 40 mg/dl, LDL level 112 ± 34 mg/dl, TG level 112 ± 61 mg/dl, HDL level 47 ± 11 mg/dl, Apo A-1 level 133 ± 22 mg/dl, Apo B level 79 ± 22 mg/dl Lp(a) level 19 ± 12 mg/dl. HDL and Apo B levels were higher in women however TG and TC/HDL ratio was significantly higher in males. Thirty one percent of participants had hypercholesterolemia (≥200 mg/dl), 27% had increased levels of LDL (≥130 mg/dl). TK, LDL and Apo B levels were significantly increasing with age. Conclusion: When we compared the extensive studies which were carried out in Turkey, lower TC, LDL, TG and higer HDL levels were detected in our study. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
6. ÖĞRETMEN ADAYLARININ ATANAMAMA KAYGILARININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLERE GÖRE İNCELENMESİ.
- Author
-
ESKİCİ, Menekşe
- Abstract
Copyright of Electronic Turkish Studies is the property of Electronic Turkish Studies and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
7. Religious officers in terms of professional satisfaction (Bartin - Bayburt case)
- Author
-
Kamil Coştu, Seyyid Sancak, BAİBÜ, İlahiyat Fakültesi, Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü, Sancak, Seyyid, and Bartın Üniversitesi, İslami İlimler Fakültesi, Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü
- Subjects
Din görevlisi ,Social ,Meslek,Mesleki Doyum,Bartın ve Bayburt İl Müftülüğü,Din Görevlisi,Demografik Özellik ,[No Keywords] ,Bartın ve Bayburt il müftülüğü ,General Earth and Planetary Sciences ,Sosyal ,Mesleki doyum ,Occupation,occupational satisfaction,religious officer,Bartın and Bayburt provincial office of muftis,demographic characteristics ,Demografik özellik ,General Environmental Science - Abstract
Bu araştırmada, Bartın (n=260) ve Bayburt (n=90) il müftülüğü bünyesinde görev yapmakta olan toplam 350 din görevlisinin demografik özellikleri ve meslekî algılamaları ile meslekî doyumları arasındaki ilişki Kuzgun & Sevim & Hamamcı tarafından 2005 yılında hazırlanan ölçek baz alınarak konu edilmiştir. Anket, Bartın ve Bayburt’ta Mart 2019’da tesadüfi olarak seçilen denekler üzerinde uygulanmış, verilerin değerlendirilmesi için T-testi ve Anova analizi uygulanmıştır. Araştırma sonucunda; ikamet durumu, meslekî bilgi ve beceri, amir tutumu, meslektaş-görev arkadaşları ile ilişki ve hitap edilen çevreyle diyalog açısından her iki ildeki görevlilerin meslekî doyumlarının farklılaştığı görülmüştür. Diğer başlıklarda ise, her iki il kategorisinde de demografik özellikleri ve meslekî algılamaları ile meslekî doyumları arasında ilişki tespit edilmemiştir. Elde edilen bulgular ile konu hakkında yapılmış bazı araştırmalar çeşitli açılardan karşılaştırılmıştır. Din görevlilerinin meslekî doyumlarına yönelik bu tür çalışmalar, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın gerekli tedbirleri alması ve hizmet kalitesini artırması açısından önem arz edecektir., In this study, the relationship between demographic characteristics and occupational perceptions along with occupational satisfaction of 350 religious officials working in Bartın (n = 260) and Bayburt (n = 90) provincial office of muftis were evaluated based on scale prepared by Kuzgun & Sevim & Hamamcı in 2005. Questionnaire was applied to randomly selected sample in Bartın and Bayburt in March 2019 and T-test and Anova analysis were performed to evaluate data. As a result; it was determined that professional satisfaction of officials working in these provinces differed significantly in terms of residence status, professional knowledge and skills, supervisor attitude, relationship with colleagues and dialogue with social environment. Findings were compared with some researches which had been done before on subject in various perspectives. Such studies evaluating professional satisfaction of religious officials will be important for Presidency of Religious Affairs to take necessary measures and improve the quality of service.
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
8. Üniversite Öğrencilerinin Cinsiyet Rolleri Tutumları ve Atılganlık Düzeylerinin Bazı Demografik Özelliklere Göre İncelenmesi.
- Author
-
YAYCI, Levent and DÜŞMEZ, İhsan
- Abstract
Copyright of Erzincan University Journal of Education Faculty / Erzincan Üniversitesi Egitim Fakültesi Dergisi is the property of Erzincan University Faculty of Education Journal and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
9. Which nutritional and demographic characteristics affect hopelessness in young adults? a cross-sectional study of university students from Turkey
- Author
-
Zeynep Uzdil, Aliye Özenoğlu, Nermin Kiliç, OMÜ, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü, OMÜ, Tıp Fakültesi, Temel Tıp Bilimleri, Uzdil, Zeynep, Kılıç, Nermin, and Özenoğlu, Aliye
- Subjects
Gynecology ,medicine.medical_specialty ,university student ,Nutrition and Dietetics ,business.industry ,Beslenme ve Diyetetik ,General Medicine ,demografik özellik ,humanities ,Demographic characteristic,hopelessness,nutrition,university student ,nutrition ,üniversite öğrencisi ,medicine ,hopelessness ,umutsuzluk ,demographic characteristic ,Demografik özellik,beslenme,umutsuzluk,üniversite öğrencisi ,business ,beslenme - Abstract
Amaç: Bu çalışmanın amacı, beslenme durumu ve demografik özelliklerin üniversite öğrencilerinin umutsuzluğu üzerindeki etkilerini araştırmaktır.Çalışma Planı: XXXXXX Üniversitesi' ne devam eden 17-25 yaş arası öğrencilerin rast gele örnekleme yöntemiyle seçildiği kesitsel bir çalışmadır. Öğrencilere beslenme durumu ve demografik özellikleri sorgulayan bir anket formu uygulanmıştır. Besin tüketim sıklığı formu ve ayrıca Beck Umutsuzluk Ölçeği uygulanmıştır. Ölçeğin toplam skoru 0-20 puan arası değişmekte olup 0-3: normal, 4-8: hafif, 9-14: orta ve 15-20 puan ciddi umutsuzluğu ifade etmektedir. Verilerin istatistiksel analizi SPSS 21.0 istatistik paket programı ile değerlendirilmiştir. p10 saat olan, sigara ve alkol kullanan, bir haftada en az bir sefer veya daha fazla alkol kullananların umutsuzluğu yüksek iken, öğün atlayanların umutsuzluk puanı düşüktür (p, Objectives: Aim of the study to investigate the effects of nutritional status and demographic characteristic on hopelessness of university students. Study Design: A cross-sectional study with random sampling of students who age between 17-25 years, at XXXXXXXX University. A questionnaire form investigating demographic characteristics and nutritional habits was applied to students. Food frequency questionnaire form and also Beck Hopelessness Scale was used. Total scores range from 0–20 point and it categorized according to symptom severity as follows: 0–3: normal; 4–8: mild; 9–14: moderate; 15–20: severe hopelessness. Statistical analysis of the data was evaluated with SPSS 21.0 statistical package program. p
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
10. Konya ilinde sağlıklı bireylerin demografik özelliklerine ve antropometrik ölçümlerine göre lipid düzeylerinin değerlendirilmesi
- Author
-
Ahmet Kaya, Cem Onur Kirac, Serkan Aksan, Selçuk Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Dahili Tıp Bilimleri Bölümü, and Kıraç, Cem Onur.
- Subjects
lcsh:R5-920 ,antropometrik ölçüm ,demografik özellik ,030204 cardiovascular system & hematology ,demographic characteristics ,anthropometric measurement ,03 medical and health sciences ,0302 clinical medicine ,healthy volunteers ,Lipid levels ,General Earth and Planetary Sciences ,sağlıklı gönüllüler ,030212 general & internal medicine ,Lipid düzeyleri ,lcsh:Medicine (General) ,General Environmental Science - Abstract
WOS: 000500930000039, Amaç: Bu çalışmada Konya ilinde iç hastalıkları polikliniklerimize başvuran sağlıklı bireylerin serum lipid değerlerinin belirlenmesi, bu değerlerin yaş gruplarına göre karşılaştırılması, demografik faktörler, antropometrik ölçümlerle ilişkilerinin gösterilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: İç hastalıkları polikliniklerine başvuran 18 yaş üzeri 200 sağlıklı birey çalışmaya dahil edildi. Bu kişilerin antropometrik ölçümleri yapılarak demografik özellikleri sorgulandı. Ayrıca bu kişilerden periferik kan örneği alınarak total kolesterol(TK), düşük dansiteli lipoprotein kolesterol(LDL), trigliserid(TG), yüksek dansiteli lipoprotein kolesterol(HDL), Apolipoprotein A1(Apo A-1), Apolipoprotein B(Apo B) ve lipoprotein (a) düzeyleri çalışıldı. Bulgular: Çalışmamıza 123 kadın ve 77 erkek olmak üzere 200 gönüllü sağlıklı birey katıldı. TK düzeyi 183 ± 40 mg/dl, LDL düzeyi 112 ± 34 mg/dl, TG düzeyi 112 ± 61 mg/dl, HDL düzeyi 47 ± 11 mg/dl, Apo A-1 düzeyi 133 ± 22 mg/dl, Apo B düzeyi 79 ± 22 mg/dl, Lp(a) düzeyi 19 ± 12 mg/dl olarak ölçüldü. TK/HDL oranı 4.1 ± 1.3 olarak bulundu. HDL ve Apo B düzeyleri kadınlarda, TG ve TK/HDL oranı ise erkeklerde anlamlı oranda yüksek bulundu. Katılımcıların % 31’inde hiperkolesterolemi (≥200 mg/dl), % 27’sinde LDL yüksekliği (≥130 mg/dl) vardı. Total kolesterol, LDL, TG, Apo B değerleri yaşla beraber artış göstermekteydi. Sonuç: Türkiye’de yapılan geniş kapsamlı çalışmalarla karşılaştırdığımızda daha düşük TK, LDL, TG ve daha yüksek HDL düzeyleri saptadık., Purpose: The aim of this study was to determine serum lipid values of healthy individuals who applied to our internal medicine outpatient clinics in Konya and to compare these values with demographic factors and show their relationship with anthropometric measurements. Materials and Methods: A total of 200 healthy 18 individuals over 18 years of age who applied to internal medicine outpatient clinics were included in the study. Their anthropometric measurements were performed their demographic characteristics were questioned. In addition, total cholesterol(TC), low density lipoprotein(LDL), triglyceride(TG), high density lipoprotein (HDL), apolipoprotein A- 1 (Apo A-1), apolipoprotein B(Apo B) and lipoprotein (a) levels were studied from their blood samples. Results: Two hundred healthy volunteers, including 123 women and 77 men were participated in our study. TC levels were 183 +/- 40 mg/dl, LDL level 112 +/- 34 mg/dl, TG level 112 +/- 61 mg/dl, HDL level 47 +/- 11mg/dl, Apo A-1 level 133 +/- 22 mg/dl, Apo B level 79 +/- 22 mg/dl Lp(a) level 19 +/- 12 mg/dl. HDL and Apo B levels were higher in women however TG and TC/HDL ratio was significantly higher in males. Thirty one percent of participants had hypercholesterolemia (>= 200 mg/dl), 27% had increased levels of LDL (>= 130 mg/dl). TK, LDL and Apo B levels were significantly increasing with age. Conclusion: When we compared the extensive studies which were carried out in Turkey, lower TC, LDL, TG and higer HDL levels were detected in our study.
- Published
- 2019
11. Pitriyazis Rozea Olgularında Demografik Özellikler ve İklimsel Faktörlerin İncelenmesi.
- Author
-
Başkan, Emel Bülbül, Turan, Hakan, Ercan, İlker, Yazıcı, Serkan, Özkaya, Güven, and Sarıcaoğlu, Hayriye
- Subjects
- *
CLIMATOLOGY , *CLUSTER analysis (Statistics) , *PITYRIASIS rosea , *SEASONS , *RESIDENTIAL patterns , *DISEASE incidence , *RETROSPECTIVE studies - Abstract
Background and Design: Pityriasis rosea (PR) is an acute onset, self-limiting papulosquamous skin disease. The etiology of the disease is totally unknown, however, many epidemiological and clinical studies have suggested that infectious agents may cause the disease. Seasonal changes in the incidence may be an epidemiologic evidence for potential infectious etiology. In this study, we aimed to analyze the demographic data of PR patients and to explore the role of climatic factors in the etiology of the disease. Material and Method: We retrospectively reviewed the patient files of PR cases that had been followed up in our clinic between 2000 and 2005. Demographic data of the patients as well as the date of applications were recorded. Temperature, raining, pressure and humidity data for the City of Bursa for years 2000-2005 were obtained from the General Directorate of Meteorology, Republic of Turkey. Any potential relationship between onset time of PR and meteorological parameters was investigated statistically by using cluster analysis. Results: We reviewed the medical records of 413 patients, of whom 271 were female and 142 were male. Herald plaque was seen in 88 patients (21.3%). Pityriasis rosea was observed predominantly in persons between 20 and 29 years of age (139 patients; 33.6%). Distribution of number of cases between 2000-2005 was 51, 57, 80, 75, 63, 87. The highest number of patients was seen in winter (n:122; 29.5%) followed by spring (n:101; 24.4%), autumn (n:101; 24.4%) and summer (n:89; 21.7%). No statistically significant difference was found between annual and seasonal changes in the incidence of PR (p>0.05). Conclusion: We conclude that although the relation between PR and seasonal factors was not statistically significant in our study, multi-centric studies on large series of patients are needed to further investigate this topic. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2011
- Full Text
- View/download PDF
12. Demografik faktörlerin iş tatmini üzerine etkisi: Ortaokul öğretmenleri üzerine bir alan araştırması (Gaziantep ili Nizip ilçesi)
- Author
-
Meral, Ümit, Mert, İbrahim Sani, İşletme Anabilim Dalı, and HKÜ, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İşletme Anabilim Dalı
- Subjects
genel faktör ,içsel faktör ,dışsal faktör ,Eğitim ve Öğretim ,Teachers ,Secondary school teachers ,Demographic characteristics ,demografik özellik ,Gaziantep-Nizip ,İş tatmini ,Job satisfaction ,İşletme ,Education and Training ,öğretmen ,eğitim ,Business Administration - Abstract
İş tatmini bugün üzerinde önemle durulan konulardan birisidir ve kısaca `çalışanların yapmış olduğu işlerinden duydukları mutluluk` olarak ifade edilmektedir. Bireysel ve örgütsel faktörler olarak gruplandırılan çeşitli etkenler iş tatminini etkilemektedir. Bunun sonucunda da çalışanların fiziksel ve ruhsal sağlıkları, başarıları ve verimlilikleri gibi çeşitli özellikleri etkilenmektedir. Bu araştırmanın amacı, Gaziantep ili Nizip ilçesindeki ortaokul öğretmenlerinin demografik özelliklerinin iş tatmini üzerindeki etkisini incelemektir. Gaziantep ili Nizip ilçesindeki 20 okulda 2015-2016 eğitim – öğretim yılında görev yapan toplam 462 ortaokul öğretmeni üzerinde araştırma yürütülmüştür. Sonuç olarak; katılımcıların iş tatmini içsel faktörleri ile ilgili görüşleri genel olarak `memnunum`, dışsal faktörleri ve genel faktörleri ile ilgili görüşleri ise genel olarak `orta düzeyde memnunum` düzeyindedir. İçsel faktörlerin iş tatmini üzerindeki etkisi mezun olunan fakülte ve Gaziantep'te yaşama süresine göre farklılaşmıştır. Dışsal faktörlerin etkisi cinsiyet, öğrenim durumu, çalışılan okuldaki öğretmen sayısı, Gaziantep'te yaşama süresi ve ebeveynlerle birlikte yaşama durumuna göre farklılaşmıştır. Genel faktörlerin etkisinin farklılaştığı özellikler ise cinsiyet, medeni durum, eşin çalışması, mesleki kıdem, çalışılan okuldaki görev süresi, sahip olunan çocuk sayısı, Gaziantep'te yaşama süresi ve ebeveynlerle birlikte yaşama durumu şeklinde tespit edilmiştir. Job satisfaction is one of the significant topics that great emphasisis given on today and is expressed as `the happiness of employees made up from their own works`. Several factors which are grouped as individual and organizational factors affect job satisfaction. And, as a resultof this, employees' various features such as physical and mental health, achievement and productivity are affected. The main purpose of this research is to examine the effects of demographic characteristics on job satisfaction of secondary school teachers in Nizip district of Gaziantep province. The population of the study was a total of 462 secondary school teachers working in 20 schools in Nizip in 2015-2016 school year. As a result; participants' views on internal factors of job satisfaction scale were generally at the level of `satisfied`, while opinions about the external factors and general factors in general were `I am pleased moderate` level. The effects of internal factors on job satisfaction are differentiated by graduated faculty and the living duration in Gaziantep. Effects of external factors are differentiated by gender, educational status, the number of teachers working in the school, living duration in Gaziantep, and living status together with the parents. Furthermore, the features that make difference on general factors were gender, marital status, the living condition of spouse, tenure studied in school, the number of children they have, living duration in Gaziantep and cohabitation status with parents. 99
- Published
- 2016
13. El ve el bilek yaralanmaları ile acil servise başvuran hastaların klinik ve demografik özellikleri
- Author
-
Yaman, Mahmut, Dursun, Recep, Dicle Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Acil Tıp Anabilim Dalı, TR203409, Yaman, Mahmut, and Acil Tıp Anabilim Dalı
- Subjects
İş kazası ,Wrist joint ,Wounds and injuries ,Hand trauma ,Demographic characteristics ,Wrist ,Hand ,Demografik özellik ,Work accident ,Occupational accidents ,Accidents ,İlk ve Acil Yardım ,Emergency medicine ,Emergency services ,Acil servis ,Emergency and First Aid ,Emergency service-hospital ,Demography ,El travması - Abstract
Acil servise başvuran travma olgularında üst ekstremite travmaları yaygın olarak görülür ve özellikle el ve el bileğinin sıklıkla etkilenmesi söz konusudur. Bu tür yaralanmalar acil servise başvuruların %10-30'undan sorumludur. Acil servise genellikle 15-30 yaş arası erkek hastalar başvurur ve yaralanmadan sonra hastaların günlük yaşam kaliteleri çok etkilenir. Bu vakalara nadir de olsa diğer sistem travmaları da eşlik edebilmektedir.Bu çalışmada 1 Ocak 2014 – 31 Aralık 2014 tarihleri arasında Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Acil Servis birimine el ve el bileği travması nedeniyle başvuran olguların acil servis kayıtları, Ortopedi ve Travmatoloji servisi ile Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi servisine yatırılarak tedavi edilen hastaların dosyaları tarandı. Olguların klinik ve demografik özellikleri ayrıca operasyon gereksinimleri ve sonuçlar retrospektif olarak incelendi. Öncelikle acil poliklinik defteri taranarak el ve el bileği yaralanması nedeniyle başvuran hastaların isimleri ve acil servis poliklinik protokolleri çıkarıldı. Bu isim ve protokol numaraları kullanılarak arşivden acil servis hasta muayene kartları çıkarıldı ve uygun hastalar çalışmaya dahil edildi. Hasta verileri `El ve El Bilek Travması Formu` kullanılarak toplanmıştır. Çalışmaya 12 aylık dönemde toplam 600 hasta alınmıştır. İlave el dışı organ yaralanması olanlar, major travmalı hastalar çalışma dışı bırakılmıştır. İzole el ve el bilek travmalı 474 vaka incelenmiştir. Çalışmaya 346'sı erkek 128'i kadın toplam 474 hasta dahil edildi. Hastalarımızın yaş ortalaması 21.8±17.8 idi. Erkeklerin yaş ortalaması 22.6±16.6 iken kadınların yaş ortalaması 19.5±20.5 idiSonuç olarak acil servise el travması ile başvuran hastaların büyük bir kısmını çalışan, genç erkek hastalar oluşturmaktadır. İncelenen hastalardaki yaralanmaların çoğu dikkatsizlik ve eğitimsizlikten kaynaklanmakta olup gerekli basit tedbirlerin alınması ve mesleki eğitim programlarının yaygınlaştırılması ile bu yaralanmaların önüne geçilebilir. Bu alandaki çalışmaların son yıllarda belirgin olarak artmasına rağmen el ve el bileği yaralanmalarının oluşmasına katkıda bulunan biyomekanik, davranışsal ve çevresel faktörlerin karmaşıklığı nedeniyle daha büyük çapta ve uzun vadeli çalışmalara gerek vardır.Anahtar Kelimeler: El travması, Acil servis, Demografik özellik, İş kazası. Upper extremity trauma are common cases which apply emergency department and particularly hand and wrist mostly effeckted. Such injuries are responsible for 10-30% of the cases which are applied emergency department. Usually male patients between 15-30 years of age apply emergency services for such as injuries and because of that their daily activities affected. Although rare, it may be associated with other systems of trauma in these cases are.In this study, records of hospitalized patients at orthopedics and traumatology service and plastic and reconstructive surgery services and the emergency services files of the patients who are admitted because of hand and wrist trauma to Dicle University, Faculty of Medicine, Emergency Department between 1 January 2014 - 31 December 2014 were reviewed. Clinical and demographic characteristics of the patients were retrospectively also operational requirements and results had studied. Firstly the register of emergency department are scanned and outpatient protocols of the patients who admitted to emergency department because of hand and wrist trauma were examined. By using the name and protocol number, emergency services patient examine cards are taken from archive and appropriate patients were included in the study. Patient data `Hand and Wrist Injury Form` was collected. In a 12 month study period a total of 600 patients were included. Patients with additional organ injury, major trauma were excluded from study. Isolated hand and wrist trauma, 474 cases were investigated. The study included 128 men, 346 women were included in the total of 474 patients. The average age of our patients was 21.8 ± 17.8. The mean age of 22.6 ± 16.6, while men's average age of women was 19.5 ± 20.5 Consequently, a major part of the patients that admitted to emergency department with a hand injury was consisted of working, young men. Majority of the injuries observed in the patients examined were the injuries due to inadvertency and lack of education, which can be prevented by taking simple but necessary measures and by disseminating the vocational training programs.Keywords: Hand trauma, Emergency services, Demographic characteristics, Work accident. 51
- Published
- 2015
14. Acil servisten pulmoner tromboemboli ön tanısı ile yatan hastaların demografik özellikleri ve mortaliteye etkili faktörler
- Author
-
Gül, Ümit Yaşar, Dicle Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Acil Tıp Anabilim Dalı, TR156311, and Gül, Ümit Yaşar
- Subjects
Pulmoner tromboemboli ,Pulmonary thromboembolism ,Demographic characteristics ,Mortality ,Demografik özellik ,Mortalite - Abstract
Giriş: Pulmoner tromboemboli (PTE) tanı ve tedavi algoritimleri belirlenmiş olmasına rağmen hala yüksek morbidite ve mortalite ile seyreden önemli bir klinik problemdir. Amaç: Çalışmamızda, Acil Servisten PTE ön tanısı ile yatan hastaların demografik özellikleri ve mortaliteye etkili faktörler belirlenmeye çalışıldı. Metod: Çalışmamız Acil Serviste PTE ön tanısı alan 260 hastayı içermektedir. Hastalar PTE(+) (n=208), PTE(-) (n=52) olmak üzere iki gruba ayrıldı. Ayrıca PTE (+) grubumuzu da yaşayanlar (n=187) ve ölenler (n=21) şeklinde bölündü. Bu gruplarda başvuru semptomları, laboratuar değerleri, radyolojik teknik ve raporları, vital değerleri, ek hastalıkları, klinik olasılık skorlamaları incelendi. Veriler SPSS programıyla yorumlandı. Bulgular: PTE’ nin, her iki cinsiyette eşit oranda görülebildiği, yaş arttıkça görülme sıklığının arttığı ve her mevsimde rastlanabildiği saptandı. Hastalıkta en sık görülen semptomlar nefes darlığı ve göğüs ağrısı olmasına rağmen bacak ağrısı şikayeti PTE (+) hastalarda anlamlı bulundu. PTE’li hastalarda segmenter emboli daha çok görüldü. Emboli lokalizasyonu açısından önemli farklılıklar saptanmadı. PTE’li hastaların özgeçmişlerindeki ek hastalıkların PTE oluşumunda etkili olmadığı saptandı. Modifiye Geneva Skorlaması ve Wells Skorlaması parametreleri PTE tanısı için anlamlı bulundu. Modifiye Geneva Skorlaması’ndaki yüksek risk grubu, Wells trikotimizedeki orta risk grubu ve Wells dikotimizedeki hem zayıf olasılık hem de kuvvetli olasılık grupları PTE tanısı konmasında anlamlı bulundu. PTE’ li hastalarda D-dimer ve troponin düzeylerinin yüksek olduğu, arteryel kan gazı incelemelerinde en sık hipoksi+hipokapni olduğu tespit edildi. En sık rastlanılan predispozan faktörler olarak operasyon ve immobilizasyon saptandı. Postpartum periyotta olmak PTE(-)’ liği için anlamlı bir predispozan faktör olarak bulundu. Hastalarımızın %34’ünde predispozan faktör tespit edilemedi. Genel durum bozukluğu ve şuur kaybı ile gelen hastalarda mortalite anlamlı derecede yüksek bulundu. Masif ve subsegmenter tutulumun mortalitede anlamlı olduğu görüldü. Ek hastalık olarak koroner arter hastalığı (KAH) ve serebrovasküler hastalığı (SVO) olanlarda mortalite anlamlı derecede yüksek saptandı. Modifiye Geneva ve Wells Skorlaması’ nın trikotimize değerlendirilmesinde risk grupları mortalite için anlamsızken, Wells Skorlaması’ nın dikotimize değerlendirilmesindeki zayıf ve kuvvetli olasılık durumları mortalitede anlamlı bulundu. Ortalama Modifiye Geneva Skor puanı ve ortalama Wells Skor puanı mortalitede anlamsız saptandı. Troponin değerlerinin yüksekliği mortalitede anlamlı bulunurken D-dimer düzeylerinin yüksekliğinin anlamsız olduğu görüldü. Hipotansiyon ve taşikardisi olan ve aynı zamanda yoğun bakıma yatan hastalarda mortalite anlamlı derecede yüksek bulundu. Predispozan faktör olarak immobilizasyonu olan hasta grubunda mortalite anlamlı derecede yüksek saptandı. Sonuç: Nefes darlığı ve göğüs ağrısı şikayeti ile acil servislere başvuran, özellikle ileri yaşta olan hastalarda PTE’ den şüphelenilmelidir. Özellikle genel durum bozukluğu ve şuur kaybı ile gelen, troponin değerleri yüksek olan hastalar ile hipotansiyon ve taşikardisi olup, yoğun bakıma yatan hastalarda mortalite açısından daha dikkatli olunmalıdır. Anahtar kelimeler: pulmoner tromboemboli, demografik özellik, mortalite İntroduction: Pulmonary thromboembolism(PTE) is an important clinical problem that has high morbidity and mortality though the algorithms of diagnosis and treatment strategies were determined. Objective: The aim of this study was to evalute the demographic characteristics of patients who were diagnosied as PTE at emergency department and the factors which affect the mortality. Methods: This study included 260 patients who were dignosied as PTE at emergency department. The patients were allocated into two groups; 208 patients with PTE(+) and 52 patients with PTE(-). The PTE(+) patients were subgrouped as alive (187 patients) and dead (21 patients). All the groups were evaluted for the symptoms onset, laboratory parameters, radiological techniques and reports, vital parameters, accompanying disease and scores of clinical probability. The data were analysied with SPSS programme. Results: PTE was determined in both sexes with no significant differences, the incidence increased by age and no significant difference was noted by the season. Although the most common complaints were dyspnea and chest pain in PTE(+) patients , pain in the leg was found significant. Segmental embolism was more common in PTE(+) patients. There was no significant differences in terms of the location of embolism. It was found that accompanying diseases had no effects on the occurrence of PTE. Scoring methods of Modified Geneva’s and Wells’ parameters were found significant for PTE. High risk group of Modified Geneva Scoring, medium risk group of Wells’ tricotimized risk assessment, unlikely and likely risk groups of Wells’ dicotimized risk assesment were significant for PTE. D-dimer and troponin levels were determined to be high in patients with PTE. Hypoxia+hypocapnia was the most common value determined in the analysis of the arterial blood gas. Surgery and immobilization were the most frequently predisposing factors for PTE(+). It was found significant to be at postpartium period for PTE(-). Because no prediposing factors were detected in 34% of PTE(+) patients, other possible predisposing factors might be investegated. The mortality was found significantly high in patients who were admitted to hospital with general situation disorder and loss of conscience. Massive and subsegmental eclipse were significant for mortality. Mortality was determined to be significantly high in patients with coronary arterial disease and cerebrovascular disease as accompaying disease. All the risk groups of Scoring Modified Geneva and scoring tricotimized Wells had no significant effect on mortality but risk groups as likely and unlikely of scoring dicotimized Wells were significant for mortality. Points of Scoring Modified Geneva and Wells had no significant effect on mortality. Although the levels of troponin were determined to be significant for mortality, the levels of D-dimer were not. Mortality was significantly high in patients who were admitted to intensive care unit due to hypotension and tachycardia. Mortality was significantly high in patients with immobility as prediposing factor. Conclusions: Suspicion should be raised for PTE in patients, especially elderly, who were admitted to emergency department with the complaints of dyspne and chest pain. In particular, extra care is required in terms of mortality in patients with high troponin values, general situation disorder and loss of consience, and those that were admitted to intensive care unit due to hypotension and tachycardia. Key words: Pulmonary thromboembolism, demographic characteristics, mortality
- Published
- 2015
15. Evaluation of demographics and climatic factors/disease relationship in patients with Pityriasis Rosea
- Author
-
Güven Özkaya, Hayriye Sarıcaoğlu, Emel Bülbül Başkan, Serkan Yazici, Ilker Ercan, Hakan Turan, Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı., Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Biyoistatistik Anabilim Dalı., Başkan, Emel Bülbül, Turan, Hakan, Ercan, İlker, Yazıcı, Serkan, Özkaya, Güven, Sarıcaoğlu, Hayriye, A-4421-2016, AAH-2459-2021, AAH-1388-2021, and ABF-2367-2020
- Subjects
Adult ,Male ,Pityriasis Rosea ,Etiology ,Seasonal variation ,Summer ,Demographic characteristics ,Dermatology ,Climatic factors ,Major clinical study ,Medical record review ,Etyoloji ,Article ,Cluster analysis ,Acrodermatitis ,Exanthema ,Climate change ,Pitriyazis Roze ,Demography ,Kümeleme analizi ,Temperature measurement ,Winter ,Humidity ,İklimsel özellik ,Demografik özellik ,Spring ,Female ,Human - Abstract
Background and Design: Pityriasis rosea (PR) is an acute onset, self-limiting papulosquamous skin disease. The etiology of the disease is totally unknown, however, many epidemiological and clinical studies have suggested that infectious agents may cause the disease. Seasonal changes in the incidence may be an epidemiologic evidence for potential infectious etiology. In this study, we aimed to analyze the demographic data of PR patients and to explore the role of climatic factors in the etiology of the disease. Material and Method: We retrospectively reviewed the patient files of PR cases that had been followed up in our clinic between 2000 and 2005. Demographic data of the patients as well as the date of applications were recorded. Temperature, raining, pressure and humidity data for the City of Bursa for years 2000-2005 were obtained from the General Directorate of Meteorology, Republic of Turkey. Any potential relationship between onset time of PR and meteorological parameters was investigated statistically by using cluster analysis. Results: We reviewed the medical records of 413 patients, of whom 271 were female and 142 were male. Herald plaque was seen in 88 patients (21.3%). Pityriasis rosea was observed predominantly in persons between 20 and 29 years of age (139 patients; 33.6%). Distribution of number of cases between 2000-2005 was 51, 57, 80, 75, 63, 87. The highest number of patients was seen in winter (n:122; 29.5%) followed by spring (n:101; 24.4%), autumn (n:101; 24.4%) and summer (n:89; 21.7%). No statistically significant difference was found between annual and seasonal changes in the incidence of PR (p>0.05). Conclusion: We conclude that although the relation between PR and seasonal factors was not statistically significant in our study, multi-centric studies on large series of patients are needed to further investigate this topic.
- Published
- 2010
16. PEDİATRİK REHABİLİTASYON ÜNİTESİNDE TAKİP EDİLEN HASTALARIN ÖZELLİKLERİ: BOLU DENEYİMİ.
- Author
-
NUMANOĞLU AKBAŞ, Ayşe
- Abstract
Copyright of Journal of Exercise Therapy & Rehabilitation is the property of Yavuz Yakut and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2017
17. PARMAK UCU YÜRÜYEN ÇOCUKLARDA YÜRÜTEÇ KULLANIMININ ARAŞTIRILMASI.
- Author
-
TANRIVERDİ, Müberra, TUNÇ, Büşra, and İŞCAN, Akın
- Abstract
Copyright of Journal of Exercise Therapy & Rehabilitation is the property of Yavuz Yakut and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2017
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.